Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/425 E. 2019/136 K. 12.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/425 Esas
KARAR NO: 2019/136
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 11/04/2017
KARAR TARİHİ: 12/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA: Davacı vekili, müvekkili şirketin dava dışı———– şantiyesinin mekanik – tesisat yapımı işini üstlendiği; bir süre sonra bu işi sözleşme ile davalı şirkete devrettiğini; davalının, davacının alt taşeronu olduğunu ancak davalı şirketin edimlerini yerine getirmediğini; müvekkili şirketin dava dışı asıl iş veren tarafından sıkıştırılması sonunda, davalı yerine işe devam etmek zorunda kaldıklarını; bu arada davalının esasen davacıya vermediği ancak vermiş gibi fatura ettiği ——- TL’lik emtiaya ilişkin faturayı müvekkilinin iade ettiğini ancak iadenin davalı yanca kabul edilmeyip tekrar faturanın gönderildiğini belirterek; —- tarihli ve—– sayılı——— TL tutarındaki iade faturasından dolayı müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili, davanın haksız olduğunu, taraflar arasında bir ticari ilişki kurulduğunu; müvekkilinin yüklenici davacının ise alt işveren konumunda bulunduğunu; davacı tarafça sözleşmenin fesihedilmediğini, dolayısıyla katih hesaplaşmanın aktin feshi ya da edimlerin ifasının tamamlanmasından sonra gerçekleşeceğini; davacı tarafça kendilerine iade edilen —– sayılı———- iade faturasını kendilerininde davacıya iade ettiklerini; zira kendilerinin sadece bizzat yaptıkları yerine getirdikleri edimlerinin karşılığında faturalar düzenlediklerini, kendilerince düzenlenen faturaların içinden—–TL’lik bir alacakları yönünden davacı tarafın iade faturası adı altında bir fatura düzenleyip göndermesinin hukuken mümkün olmadığını; akit fesihedilmeden ve global olarak tüm edimler değerlendirilmeden bu şekilde bir iade faturasının kesilemeyeceğini bu nedenle davacının kesmiş bulunduğu faturayı kabul etmeyerek iade ettiklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE-: Dava, İİK’nun 72. Madde gereğince açılan menfi tespit davası olup, herhangi bir icra takibi başlamadan açılmış bir davadır.
Davacı taraf, kendi kesmiş bulunduğu iade faturası miktarında borçlu olmadığını iddia etmekte, bu nedenle söz konusu iade faturasından dolayı borçlu olmadığının tespitini istemektedir. Bu fatura davalı tarafça geri çevrilip davacıya gönderildiğinden; davalı yan bu miktar yönünden alacaklı olduğunu iddia etmekte olup, mahkememiz bu çerçevede davayı değerlendirmiştir.
Taraflar arasında bir eser sözleşmesinin bulunduğu, dava dışı————– ile aralarındaki sözleşme gereğince yüklenici olan davacının, bu kez davalı ile olan ilişkisinde iş veren olarak sözleşmede taraf olduğu, davalının yüklenici niteliğinde olduğu, davalının yaptığı bir takım edimlerin bulunduğu nazara alınarak mahallinde keşifte yapılmış, tanıklar dinlenmiş, davalının yaptığı işler incelenmiş, uzman bilirkişilerden rapor alınmış; tüm deliller değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilmiştir.
Son celsede taraf vekillerininde yaptığı açıklamalar nazara alındığında davalı tarafın davacıya yaptığı işlere ilişkin faturalar kestiği ve gönderdiği, davalının bizzat belirttiği gibi müvekkilinin iş yapma yükümlülüğü bulunduğunu, mal teslimi yükümlülüğünün bulunmadığı, bu nedenle yaptığı işlere ilişkin fatura kestiği; davacının düzenleyip gönderdiği ve iade faturası dediği faturanında, müvekkilinin göndermiş bulunduğu faturalar toplamı içinden bir miktar olduğunu bildirdiği;
Mahallinde yapılan keşifte görevli bilirkişilerin vermiş bulundukları raporda davacımızın yüklendiği ————- katlardaki galvaniz kanalları ile kaynaklı kanal askılarının yapılmadığı, davalının bunları tamamlamadığı, eksik bırakılan galvaniz kanalları ve kaynaklı askılar karşılığında eksik bırakılan işlerin toplamının ——– olduğu; davalının yaptığı iş gereğince; menfi tespite konu edilen fatura tarihi itibariyle esasen ———yapmadığı iş bedelinin bulunduğu; bu nedenle davacının daha düşük bedelli bir iade faturası düzenleyip, iade etmesinde haklı bulunduğu; bu faturayı düzenlemese ve iade etmese; davacı tarafın global olarak istediği hakediş bedellerinin ticari defter ve kayıtlarına işledikten sonra o miktar borçlu haline geleceği; iade faturasını kesmese fatura bedeli kadar daha davacının işi tamamladığını kabul etmiş sayılacağı; bu nedenle davacı alacağını bildirdikten sonra davalının bu alacak içinden borçlu olmadığını düşündüğü kısım yönünden iade faturası kesip, davalıya göndermekte haklı olduğu; davalının bu iade faturasını geri yollamakta muaraza çıkarıttığı ve davaya haksız olarak neden olduğu dikkate alınmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiş, aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
DAVANIN KABULÜ İLE;
Davacının davalıya —– tarihli —– sayılı ve ——- TL tutarındaki iade faturası ile ilgili borçlu olmadığının tespitine,
Alınması gereken 5.412,90 TL harçtan davacı tarafından yatırılan 1.353,23 TL harcın mahsubu ile eksik 4.251,23 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Tamamı davacı tarafından karşılanan 1.384,63 TL peşin ilam harcı ve başvuru harcının toplamı ile 4 davetiye gideri 40,00 TL ve keşif / bilirkişi ücreti 2.538,00 TL giderin toplamı 5.962,63 TL yargılama giderinin davalıdan tahsiline, davacıya verilmesine; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansının davacıya iadesine,
Karar tarihindeki AAÜT gereğince 9.066,40 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.12/02/2019