Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/416 E. 2019/273 K. 12.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/416 Esas
KARAR NO : 2019/273

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 10/04/2017
KARAR TARİHİ : 12/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA : Davacı vekili, davalının iş yerinde kaçak elektrik kullandığını, 29/07/2015 tarihinde kurum görevlilerince “kaçak elektrik tüketim tespit tutanağı” düzenlendiğini; tutulan tutanak çerçevesinde kaçak elektrik bedelinin hesaplanıp icra takibine konduğunu; davalının haksız bir itirazla takibi durdurduğunu bildirerek; itirazın iptaline, takibin devamına ve davalıdan %20 icra inkar tazminatı tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı, duruşmalara gelmemiş, davaya da cevap vermemiş olup, bu nedenle icra takibine yaptığı itirazı esas almak üzere savunması değerlendirilmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, İİK’nun 67. Madde gereğince açılan itirazın iptali davası olup; takibe konan alacak kaçak elektrik tüketiminden doğan alacaktır.
Davacı, davalı aleyhine İstanbul Anadolu ——– İcra Müdürlüğünün 2015/19390 sayılı dosyasında yapmış bulunduğu takipte 14.322,39 TL asıl alacak, 304,46 TL gecikme faizi, 53,34 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 14.685,19 TL üzerinden icra takibinde bulunmuş; davalı bu takibe kaçak elektrik kullanmadığı, davacı tarafın fatura çıkarmadığından dolayı ödeme yapamadığını, kendilerinin tüketici olduğunu, istenen bedelinde fahiş ve abartılı olduğunu belirterek itiraz etmiş; itiraz üzerine takip durmuş, iş bu davada bir yıllık hak düşürücü süre içinde açılmıştır.
Mahkemece davacının sunmuş bulunduğu deliller incelenmiş; kaçak elektrik tutanağının davalıya ait iş yerinde tutulduğu; kaçak elektriğin kullanıldığı yerin iş yeri olması nedeniyle mahkememizin görevli olduğu belirlenmiştir.
Kaçak elektrik konusunda tutulan tutanak ve davacının icra takibine konu alacağı ne şekilde hesapladığına dair liste getirtilmiş / ibraz edilmiş; uzman bilirkişiden rapor alınmış; bilirkişi raporunda davacının yaptığı hesaplamaya göre ve yönetmenlik hükmüne göre iki farklı hesaplama gerçekleştirmiş olup; davacının yaptığı hesaplamaya göre takibe konan asıl alacağın aynı olduğunu, faizler yönünden küçük bir farkla ( 14.487,10 TL toplam faiz ) takip anındaki davacı alacağının 14.487,10 TL olduğunu; yönetmelik ve EPDK’nun gelir düzenleyici enerji tarifelerine göre kullanılan kaçak elektrik bedelinin ise, 2.694,51 TL asıl alacak ve 02/10/2015 takip tarihine kadar işlemiş 2.725,50 TL işlemiş faizi olduğunu rapor etmiştir.
Mahkememizce bilirkişi raporu incelenmiş olup; yönetmelik ve EPDK’nun gelir düzenleyici enerji tarifelerine göre hesaplama yapılması yerinde bulunmuş ancak Yargıtay ——– Hukuk Dairesinin 2013/18782 Esas – 2014/2524 Karar sayılı hükmünde de belirtildiği gibi; kaçak elektrikte haksız fiil hükümlerinin uygulanacağı, alacağın likit olmadığı ve inkar tazminatı istenemeyeceği, taraflar arasında perakende elektrik satış sözleşmesi bulunmadığından elektrik piyasası müşteri hizmetleri yönetmenliğinin 24/3 maddesi esas alınarak hesaplama yapılamayacağı ( davacının hesaplaması buna göre ), dava konusu alacağın kaçak elektrik kullanımından kaynaklandığı sebebiyle gecikme zammı isteme hakkı olmayan davacının gecikme zammı olarak nitelendirdiği bedelin BK’nun 101 ( TBK’nun 117) gereği temerrüt faizi olduğu kabul edilerek buna göre miktarın belirlenmesi ve bilirkişi tarafından da KDV katılmaksızın ( KDV’yi gerektiren hizmet verilmediğinden ) hesaplama yapılması gerektiği hükmü nazara alınarak; ek rapor alınmasına gerek bulunmamış; bilirkişinin ikinci şıkka göre yaptığı hesaplamadaki KDV miktarı mahkememizce resen hesaplama dışına çıkarılmış ve Yargıtay kararındaki temerrüt faizi yönünden de davacının talebi nazara alınarak ve takip talebindeki 360,64 TL toplam faizin 14.322,39 TL için istendiği mahkememizce hüküm altına alınan 2.283,48 TL asıl alacağa, 26,26 TL faiz düştüğü nazara alınmak suretiyle aşağıdaki hüküm tesis olunmuş; yukarıda tanıtılan Yargıtay Daire kararı nazara alınarak ve alacak likit olmadığından inkar tazminatına da hükmedilmemiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
Davalının İStanbul Anadolu ——–. İcra Müdürlüğünün 2015/19390 sayılı dosyasına yapmış bulunduğu itirazın KISMEN İPTALİ İLE;
Takibin 2.283,48 TL asıl alacak ile 26,26 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.309,74 TL üzerinden ve sadece asıl alacağa takip tarihinden itibaren 6183 sayılı yasa gereğince belirlenen değişik oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle devamına,
Fazlaya dair itirazın iptali talebinin reddine,
Alacak haksız fiil hükümlerinden kaynaklandığı için ve likit olmadığından inkar tazminatı talebinin reddine,
Alınması gereken 157,72 TL karar harcının baştan alınan 177,36 TL’den mahsubu ile 19,64 TL bakiye harcın talebi halinde davacıya iadesine,
Tamamı davacı tarafından karşılanan 189,12 TL harcın tamamı ile 14 davetiye gideri 164,00 TL ve bilirkişi inceleme ücreti olarak 1.050,00 TL bilirkişi ücretinin kabul ve ret oranı gereğince 183,02 TL’lik kısmının toplamı 372,14 TL yargılama giderinin davalıdan tahsiline, davacıya verilmesine; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansının davacıya iadesine,
Karar tarihindeki ———– gereğince, davacı lehine hesaplanan nispi vekalet ücreti maktunun altında kaldığından ve maktu vekalet ücreti de dava konusu alacağı geçemeyeceğinden 2.309,74 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp, davacıya verilmesine,
Dair karar, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda; miktar sebebiyle davalı yönünden kesin, davacı yönünden ise karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu