Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/402 E. 2018/1286 K. 19.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/402 Esas
KARAR NO : 2018/1286

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 05/04/2017
KARAR TARİHİ : 19/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili 04.04.2017 tevzi tarihli dava dilekçesinde özette; müvekkili davacı şirket yetkilisinin 06.12.2016 tarihinde davalı şirketin satış mağazasından 1 adet mont satın aldığını, müvekkilinin söz konusu montu en fazla 5-6 kez giydikten sonra montta ciddi anlamda tiftiklenme başladığını, müvekkilinin montu tam bir gün bile üstüne giymediğini, evinden işine gidip gelirken kısa sürelerle kullandığını, montunu kullandığı esnada ne yağmur ne de kara maruz kalma durumunun söz konusu olmadığını, kalitesine güvenerek davalı şirketten almış olduğu bu montu piyasa rayiçlerinin çok daha üstünde bir fiyatla alan müvekkili şirket yetkilisinin, beklediği kaliteyi göremeyince çok üzüldüğünü, mont üzerinde tiftiklenme başlayınca 15.02.2017’de davalı şirkete başvuru yapıldığını ve ürünün değiştirilmesi veya para iadesi yapılması talebinde bulunulduğunu, müvekkilinin bu talebi üzerine 23.02.2017 tarihinde davalı şirketten ürün kaynaklı bir ayıp olmadığı kullanım hatası olduğu cevabının verildiğini, bu cevabı içeren dilekçenin müvekkiline 13.03.2017 tarihinde tebliğ edildiğini, montun üzerinde bulunan tiftiklerin jiletlenmek suretiyle temizlenerek müvekkiline iade edildiğini, 969,00-TL’lik bir montun sadece 5-6 kullanım sonrası bu hale gelmesinin nedenini kullanıcı hatası olarak yorumlamanın hiçbir şekilde hakkaniyetle bağdaşmadığını zira çok daha uygun fiyatlarla alınabilecek bir montun dahi çok daha uzun sürelerle kullanılabildiğini, müvekkilinin bu kadar bedeli ödemesinin sebebinin davalı şirketin kalitesine güvenmesi olduğunu, ancak davalı şirketin bu konuda tam bir hayal kırıklığı yarattığını, davalarına konu ayıplı mont üzerindeki tiftiklenmenin tamamen ürünün ayıplı üretiminden kaynaklandığını, satın alınan mal daha sonra ayıplı çıktığından alınan maldan umulan faydanın elde edilemediğini, sonradan ortaya çıkan ayıplardan dolayı satıcı davalı şirketin sorumlu olduğunu, ayıplı malı satın alırken ödenen bedelin, ayıbın meydana geldiği ve satıcıya başvurulan tarih olan 15.02.2017 tarihinden itibaren işlemiş olan ve bu günden sonra da işleyecek yasal faiziyle birlikte müvekkiline iadesi için işbu davayı açmanın zaruri olduğunu, belirterek, açıklanan ve resen gözetilecek nedenlerle ayıplı çıkan malın bedeli olan 969,00 TL’nin, satıcıya başvurulan tarih olan 15.02.2017 tarihinden itibaren işlemiş olan ve işleyecek faiziyle birlikte müvekkili tarafa ödenmesine, dava masrafları ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili, 08.05.2017 tarihli cevap dilekçesinde özette;öncelikle mahkememiz nezdinde açılan işbu davanın görev yönünden reddini talep ettiklerini, tüketicilerin taraf oldukları ve Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’da düzenlenen uyuşmazlıklara bakmaya ihdas edilen mahkemelerin Tüketici Mahkemeleri olduğunu ancak dava konusu mal bedelinin 969,00 TL. olup, 03.12.2016 tarihli Resmi Gazete ile yayınlanan Tebliğ uyarınca, Tüketici Hakem Heyetine başvuru sınırının 2.400,00 TL olarak ilçe hakem heyeti olduğunu, bu nedenle açılan davanın görev bakımından reddini talep ettiklerini,ayrıca dava konusu malın 4077 sayılı Kanun’un 4. Maddesine göre ayıplı mal olmadığını, bu malın ayıplı mal olarak kabul edilse dahi tüketicinin 30 günlük başvuru hakkı olduğunu, olaylarında bu sürenin de geçirildiğini, davanın hukuki dayanağının 4077 Sayılı Yasa olarak gösterildiğini ancak üründe iddia edilen ayıbın Yasada belirtilen 30 günlük süre içerisinde bildirilmediğinden dava konusu olayda 4077 Sayılı Yasanın uygulanamayacağını,belirterek, arz edilen nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın görev ve esastan reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle ticari satımdan kaynaklanan alacak davasına ilişkindir.
Usulünce duruşma açılarak; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenerek uyuşmazlığın çözümü doğrultusunda tarafların tüm delilleri tahkikat duruşmalarında toplanıp bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; davacı şirket yetkilisince 06/12/2016 tarihinde davalı şirketin satış mağazasından bir adet mont satın alındığı, söz konusu montun beş altı defa giyildikten sonra ciddi anlamda tiftiklenmeye başladığı belirtilerek ayıplı çıktığı iddia olunan davaya konu malın bedeli olduğu belirtilen 969,00 TL nin davalıya başvurduğu tarihten itibaren faizi ile birlikte tahsiline yönelik olduğu anlaşılmıştır.
Dosya tekstil mühendisi bilirkişi———-tevdi edilerek rapor alınmış, mahkememizce benimsenen, usul ve yasaya uygun bilirkişi raporunda; dava konusu mont üzerinde çok fazla boncuklanmanın olduğunu, boncuklanmanın kumaş yüzey hatası olduğunundan kullanmayla ortaya çıkacak bir ayıp olduğu, gözle bakılarak veya basit bir muayeneyle anlaşılması mümkün olmadığından gizli ayıp olduğunu, ayıptaki kusurun tamamen davalıya ait olduğu, davacının borçlar kanununa göre süresinde ayıp ihbarında bulunduğunu, dava konusu montun 06/12/2016 tarihinde davalıdan 969.00 TL bedelle satın aldığı kabul edilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın para iadesi hususunda KABULÜ ile 969,00 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Dava konusu montun davacı tarafça davalıya İADESİNE,
3-Paranın iadesi / montun iadesinin aynen İNFAZINA,
4-Davacının iade bedeline ilişkin faiz talebinin kendisininde montu iade etmeyip kullandığından REDDİNE,
5- Alınması gereken 66,19 TL karar harcından başlangıçta yatırılan 31,40 TL harcın mahsubu ile 34,79 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6- Davacı tarafça yatırılan 31,40 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 36,00 TL ilk dava masrafı, 750,00 TL bilirkişi gideri, 83,00 TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 869,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
8-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan ——— uyarınca 969,90 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
10-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacının yüzüne karşı davalının yokluğunda kesin olarak karar verildi.