Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/394 E. 2019/1558 K. 27.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/394 Esas
KARAR NO: 2019/1558
DAVA : İtirazın İptali (Kaçak Elektrik Kullanımından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 03/04/2017
KARAR TARİHİ: 27/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kaçak Elektrik Kullanımından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA : Davacı vekili, yapılan kontrollerde davalının kaçak elektrik kullandığının tespit edildiğini, bu hususta tutanak düzenlendiğini; kaçak elektriğin bedeli için İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğünün —– sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının haksız bir itirazla takibi durdurduğunu bildirerek; itirazın iptaline takibin devamına ve davalıdan %20 icra inkar tazminatı tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili, müvekkilinin bu yeri — tarihinde içinde kiracı varken satın aldığını, kiracının yeri tahliye etmediğini, bu nedenle kiracı aleyhine Anadolu -. Sulh hukuk Mahkemesinin — sayılı dosyası ile tahliye davası açtıklarını; dava devam ederken taşınmazın —- tahliye edildiğini; o tarihten önceki borçtan müvekkillerinin sorumlu olamayacağını belirterek; bu husus nazara alınmak suretiyle davanın reddine karar verilmesini; kaçak elektrik kullanımınında söz konusu olmadığını savunmuş; davacı taraftan %20 kötü niyetli takip tazminatı tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava, İİK’nun 67. Madde gereğince açılan itirazın iptali davası olup, davacı taraf kaçak elektrik bedelini icra takibine koymak suretiyle — TL asıl alacak,- TL gecikme faizi, -TL KDV olmak üzere toplam – TL üzerinden ve asıl alacağa — sayılı yasa gereğince değişecek oranlarda gecikme zammı ile bunun %18 KDV’si eklenmek suretiyle icra takibi başlatmış; davalı süresi içinde borca itiraz ettiğini bildirip hesaplamanında yanlış olduğunu belirterek icra takibini durdurmuş; iş bu davada bir yıllık hak düşürücü süre içinde açılmıştır.
Dosya incelendiğinde, kaçak tüketim tespit tutanağının hazırlanmış bulunduğu, davacı tarafın ayrıca nasıl hesaplama yaptığına dair bilgileri de vermiş bulunduğu; kaçak tutanağının dosyamız içinde bulunan İstanbul Anadolu —. Asliye Ceza Mahkemesi dosyası içinde de yer almış olduğu tutanakta, müşteri imzasının bulunmadığı ancak tutanağa konu olan yerin —- isimli şahıs firması olduğu, bu nedenle davalının tacir olduğu; mahkememizin görevli olduğu belirlenmiştir.
Davalı taraf, taşınmazı satın aldığı tarihi belirtmek suretiyle ve satın aldığı tarihten sonra da eski kiracının hangi tarihte çıktığını belirtmek suretiyle itiraz etmiş olduğundan; İstanbul Anadolu — Sulh Hukuk Mahkemesi dosyası getirtilmiş, tamamı incelenmiş olup; tahliye tarihi dosya kapsamına göre daha sonra ise de, davalının beyanının bağlayıcı olduğu nazara alınmak suretiyle, davalının —- sonrasındaki kaçak elektrikten sorumlu olacağı tespit edilmiş; bilirkişiden de bu nedenle rapor ve ek raporlar alınmış olup; mahkememizce bilirkişinin —- tarihli ikinci ek raporu kabule şayan bulunarak o rapor üzerinden hüküm oluşturulmuştur.
Takibe konu olan alacak kaçak elektrik kullanımından kaynaklanan bir alacak olup; Yargıtay -. Hukuk Dairesinin—- Esas – — sayılı kararında da vurgulandığı üzere;
Kaçak elektrikte haksız fiil hükümleri uygulanacağı için, alacağın likit olmadığı, bu nedenle inkar tazminatına hükmedilemeyeceği;
Taraflar arasında perakende satış sözleşmesi bulunmadığından Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmenliğinin 24/3 maddesi esas alınarak hesaplama yapılamayacağı,
Davaya konu alacağın kaçak elektrik kullanımından kaynaklanması nedeniyle gecikme zammı isteme hakkı olmayan davacının gecikme zammı olarak istediği bedeli BK’ 101 ( TBK’nun 117 ) gereği temerrüt faizi olduğu kabul edilerek buna göre işlemiş faizin belirlenmesi gerektiği; kaçak elektrik faturası tebliğ edilirse faizin oradan başlaması gerektiği,
Kaçak elektrikte uzman bir elektrik mühendisinden rapor alınarak KDV katılmadan hesaplama yapılması gerektiği;
Hususları nazara alınmak suretiyle rapor hazırlanması bilirkişiden talep edilmiş; bilirkişininde buna göre raporunu hazırladığı görüldüğü için rapor hükme esas alınmış; bilirkişinin raporundaki hesaplamaların denetiminde de doğru olduğu görülmekle;
Yargıtay kararında da belirtildiği üzere alacak likit olmadığı için inkar tazminatına hükmedilmeyerek ancak tarafların tacir olması sebebiyle haksız fiilde olsa yasal faizin üzerinde faiz talep edilebileceği dikkate alınarak aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
Davalı her ne kadar kötü niyetli takip tazminatı talep etmişse de, davacının kötü niyetli olmadığı, bir miktar da olsa kaçak elektrik kullanıldığı, sadece hesaplama hatası yapıldığı nazara alınarak davalının kötü niyetli takip tazminatı talebi de kabul edilmemiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
DAVANIN KISMEN KABÜLÜNE,
Davalının İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğünün —- sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptaline,
Takibin —TL asıl alacak, — TL işlemiş faiz olmak üzere toplam — TL üzerinden ve sadece asıl alacağın takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanarak devamına,
Fazlaya dair itirazın iptali davasının reddine,
Davacı tarafın inkar tazminatı talebinin alacak haksız fiilden kaynaklandığı için likit olmadğı sebebiyle reddine,
Davalı tarafın, reddedilen kısım üzerinden kötü niyetli takip tazminatı talebinin şartları oluşmadığından dolayı reddine,
Alınması gereken — TL harçtan dava açılırken peşin olarak alınan – TL’nin mahsubu ile — TL eksik ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Tamamı davacı tarafından karşılanan — TL başvuru harcı ve peşin ilam harcının toplamının tamamı ile — davetiye gideri— TL ve bilirkişi inceleme ücreti — TL’nin kabul ve ret oranı gereğince — TL’lik kısmının toplamı —- TL yargılama giderinin davalıdan tahsiline, davacıya verilmesine; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansının davacıya iadesine,
Karar tarihindeki AAÜT gereğince davacı lehine hesaplanan nispi vekalet ücreti maktunun altında kaldığından; 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınıp, davacıya verilmesine; davalı lehine ise takdir edilecek vekalet ücretinin reddedilen miktarı geçemeyeceği de nazara alınarak 2,565,11 TL vekalet ücretininde davacıdan alınıp, davalıya verilmesine,
Dair karar, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda; davacı yönünden reddedilen miktar nedeniyle kesin, davalı yönünden karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu. 27/12/2019