Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/375 E. 2018/628 K. 06.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/375 Esas
KARAR NO : 2018/628

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 06/06/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili tarafından davalıyla olan ticari ilişki kapsamında 31.625,77 TL tutarlı mal/hizmet satımı yapıldığını, davalının bedelin 13.000,00 TL’sini çek aracılığıyla 2.625,77 TL’sini ise banka aracılığıyla ödediğini, kalan 16.000,00 TL’yi ödemediğini, bunun üzerine alacağın tahsili amacıyla İstanbul Anadolu …………. İcra Müdürlüğü’nün 2017/862 E. Sayıyla takip başlatıldığını, davalının icra takibine haksız olarak itiraz ettiği beyanla itirazın iptali ile davalı aleyhine %100 icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin asansör firması olduğunu, bu bağlamda şirketin tanıtımı ve reklamı için katalog hazırlanması amacıyla davacıyla 30.10.2015 günü ana sözleşme İmzalandığını, bilahare davacı tarafından 17.04.2016 tarihli ikinci teklif ile sözleşmenin tek taraflı revize edilerek akabinde ise, davaya konu 30.04.2016 gün 528 sıra sayılı 31.625,77 TL tutarlı faturanın müvekkiline gönderildiğini, ancak müvekkilinin 2. sözleşmeyi onaylamadığını, fatura İçeriğine de sözlü olarak itiraz edildiğini davacı şirket ile görüşüldüğünü, bu bağlamda varılan sözlü mutabakat kapsamında 3.000,00 TL bedelli iade faturası kesilerek sözleşme bedelinin KDV hariç 16.700,00 TL olarak güncellenmesinin kararlaştırıldığını; ancak yapılan bu anlaşmaya istinaden gönderilen 15.06.2016 tarihli üçüncü teklifte anlaşmaya aykırı olarak KDV hariç 17.700,00 TL tutarh fatura gönderilmesi üzerine karşı tarafın kötüniyetli olduğu düşünülerek ödeme yapılmadığını, öte yandan davacının bildirdiği ödemelerin eksik olduğunu, müvekkili şirketin toplam 24.205,27 TL ödeme yaptığını, bu ödemelerden 13.000,00 TL’sinin çek ile diğer ödemelerin banka aracılığıyla yapıldığı, 580,00 TL tutarlı ödemenin ise, müvekkili şirket çalışanlarından tarafından yapıldığını, tüm bu ödemeler ile daha sonra revize edilen anlaşma şartlan çerçeve-sinde iade (fiyat farkı) faturasına konu 3.000,00 TL düşülmesinden sonra müvekkili şirketin gerçekteki borcunun 4.420,00 TL olduğunu, bunu aşan kısma yönelik takibin iptali ile davacının % 20 kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle icra müdürlüğünce yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.
Usulünce duruşma açılarak; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenerek uyuşmazlığın çözümü doğrultusunda tarafların tüm delilleri tahkikat duruşmalarında toplanıp bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Celp edilen İst. And…………… İcra Müdürlüğü’nün 2017/862 E. sayılı dosyasının incelenemesinde; davacı tarafın cari hesap alacağına istinaden 19/08/2016 Tarihinde 16.000,00 TL alacaklarının tahsili için icra takibi başlattıkları,davalı borçluya ödeme emrinin 25.01.2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafın 27.01.2017 tarihinde süresi içerisinde yapmış oldukları itiraz üzerine takibin durduğu ve eldeki davanın İİK 67 maddesi gereğince hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; taraflar arasındaki sözleşme ihtilafsız olup, uyuşmazlığın sözleşmenin revize edilip edilmediği taraflar arasında düzenlenen fatura ve var ise iade faturaları ile davalı tarafından yapılan ödemelerin takip talebindeki alacağa istinaden yapılıp yapılmadığı, davacının takip tarihindeki ve takip talebindeki miktarda alacaklı olup olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Tarafların delilleri toplanarak, taraf defterlerinin incelenmesi için gün tayin edilmiş, tarafların ticari defter ve kayıtları incelenmek suretiyle dosya üzerinde Mali Müşavir bilirkişiden inceleme yaptırılarak teknik ayrıntıları gösterilen dosyada mübrez 09/04/2018 tarihli bilirkişi raporu tanzim ettirilmiştir.
Dosyada mübrez bilirkişi raporunda sonuç olarak; Rapor içerisinde değerlendirme başlığı altında taraf ticari defterleri arasında tek uyumsuzluk noktasının, davalının davacıya kestiği 3.304.00 TL tutarlı fiyat farkı (iade) faturası olduğu, bu faturanın dikkate alınmaması halinde, her İki tarafın defterlerine nazaran, davacının davalıdan 8.000,00 TL alacaklı olduğu, davalının, davacının düzenlediği faturayı ticari defterlerine alıp kaydettikten 50 gün sonra, fiyat farkı adı altında 3.304,00 TL (iade) tutarlı fatura düzenlemesinin yasal ve akdi nedenleri olduğunu gösterir herhangi bir delilin dosyada bulunmadığı, davacının itirazın iptaline ilişkin takip dosyası sebebiyle isteyebileceği asıl alacak tutarının 8.000,00 TL olduğu (Talep: 16.000,00 TL), davacının talebinden farklı sonuca varılma sebebinin ticari defterine aynı ilişki kapsamında 05.01.2016 günü 3,500,00 TL ve 13.04.2016 günü kaydettiği 4,500,00 TL’yİ dikkate almamasından kaynaklandığı; hal böyle olunca, defterinin aleyhine delil teşkil ettiği, davacının takibinde birikmiş faiz talebi olmadığı, takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesini istediğinin görüldüğü tespitlerine yer verilmiştir.
Yapılan yargılama sonunda toplanan tüm deliller ile denetlenip benimsenen ve somut olaya uygun görülen bilirkişi raporundaki gerekçeler ve hesaplamalara göre;taraflar arasındaki ticari ilişkinin ihtilafsız olduğu, taraf defterlerinin TTK 64 ve V.U.K gereğince usulüne uygun olarak tutulduğu ve taraflar için HMK 222 maddesi gereğince delil niteliğinde olduğu, takibe konu 8.000,00 TL lik faturanın her iki taraf defterlerinde de kayıtlı olduğu, ve birbirleri ile uyumlu olduğu, davalı tarafından 3.304,00 TL fiat farkı adı altında fatura kesildiği ve uyumsuzluğun bundan kaynaklandığı iddia edilmiş ise de bu faturanın davacı defterlerinde kayıtlı olmadığı, davalı tarafından lehine sonuç elde etmek istediği bu durumu ispat ile yükümlü olduğu ancak herhangi bir delil bulunmadığı anlaşılmakla davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazının her iki tarafın defterinde kayıtlı olan miktar 8.000 ,00 Tl üzerinden itirazın iptali ile , İİK 67/2 maddesi gereğince fatura alacağından kaynaklanan alacak likit olmakla davalının inkar edilen asıl alacak 8.000,00 TL nin % 20 si oranında tazminat ile mahkumiyetine, fazlaya ilişkin itirazın iptali isteminin reddine ve davalı tarafından her ne kadar kötüniyet tazminatı talep edilmiş ise de davacının İİK 67/2 maddesi gereğince takip yapmakta haksız olması yanında kötüniyetli olduğuna dair dosyada delil bulunmadığından davalının tazminat talebinin de reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
Davanın Kısmen kabulü ile ;
İstanbul Anadolu …………. İcra müdürlüğünün 2017/862 esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın 8.000,00 TL üzerinden iptali ile takibin takip talebindeki koşullar ile devamına,
Fazlaya ilişkin itirazın iptali isteminin reddine,
Davalının İİK 67/2 maddesi gereğince inkar edilen asıl alacak 8.000,00 TL’nin %20’si oranında tazminat ile mahkumiyetine davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Davalının şartları bulunmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
1-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 546,48 TL harçtan, peşin alınan 193,24 TL harcın mahsubu ile bakiye 353,24 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
2-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan başvurma ve peşin harç toplamı 224,64 TL’ nin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
3-Davacı tarafça yapılan 1.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 101,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.101,50 TL nin kabul ve red oranına göre; 550,75 TL nin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine, 550,75 TL nin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı taraf yararına AAÜT uyarınca 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı taraf yararına AAÜT uyarınca 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
7-Kullanılmayan gider avansı varsa karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ ne istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.