Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/31 E. 2019/165 K. 19.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/31 Esas
KARAR NO : 2019/165
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 16/11/2016
KARAR TARİHİ: 19/02/2019
Mahkememizde görülen İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;müvekkili şirketin, ———— Bölgesinde mermer, mermer parçası vb. ürünlerin üretim ve pazarlama işi ile iştigal etmekte olup, davalı şirketinde uzun zamandan bu yana müvekkili şirketin müşterisi olduğunu, müvekkilinden ürünler almakta ve uygun vadelerde ödemekte olduğunu, ancak davalı firmanın ekonomik sıkıntıya girmesi üzerine müvekkili şirketten ödemeler konusunda süre istediğini, aradan uzun süre geçmesine rağmen ödeme yapılmadığını ve müvekkili şirketin davalı şirketi aradığında davalıya ulaşamadığını, bunun üzerine müvekkili şirket tarafından davalı borçlu şirket aleyhine Şile İcra Md. nün———– E. sayılı dosyasıyla icra takibi yapıldığını, ancak davalı şirketin haksız şekilde takibe itiraz ettiğini, davalı şirketin müvekkili şirkete takip miktarı olan ———- TL borcu bulunduğunu belirterek davalı borçlu şirketin vaki itirazının iptali ile takibin devamını, alacağın %20 ‘sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili —————-. yurt dışına mermer ihracatı yapmakta olup bir kısım mermer işlerini de——— den yaptırmakta olduğunu, Taraflar arasında süregelen bir ticari ilişki bulunduğunu, davacı firma tarafından müvekkili firmaya yaptığı işler karşılığında fatura düzenlemekte olup bu faturaların bedeli müvekkili firma tarafından davacı firmanın banka hesabına havale edilerek ödendiğini, davacı tarafından müvekkili firmaya—— tarihli—–seri numaralı —- bedelli, —– tarihli ——seri numaralı ——- bedelli—– tarihli—– seri numaral—–bedelli faturalar düzenlendiğini, Müvekkili firma Davacı tarafından düzenlenen —– tarihli—– seri numaralı—– bedelli faturanın ödemesini yapacağı sırada, davacı ——— müvekkili firmayı arayarak banka hesaplarına bloke konulduğunu —– tarihli —-seri numaralı—–bedelli fatura bedelinin bankaya gönderilmemesini, Müvekkili firma tarafından fatura ödemesinin sadece alacaklı firmanın banka hesabı yapılacağının söylenmesi üzerine davacı firma tarafından düzenlenen —– tarihli—– seri numaralı ——– bedelli faturanın iptal edilerek yine — ——— yetkilisi olduğunu beyan ettikleri kendi firmaları olan — —– aynı bedelli fatura düzenleyeceklerini ödemenin de bankadan ——– adına yapılmasını istediğini, Müvekkili firma tarafından davacıya yetiştirilmesi gereken başkaca mal siparişi de verildiğinden ve uzun zamandır çalıştığı davacı firma ile aralarındaki ticari ilişkinin bozulmaması için davacı —————. tarafından kesildiğini ve müvekkili defterlerine de işlendiğini —- tarihli —- seri numaralı —————– bedelli faturanın iptal edilmesi halinde yine aynı bedelli faturadan sorumlu olacağını, şirketleri için herhangi bir zarar doğurmayacağını düşünerek iyiniyetle bu talebi kabul ettiğini, davacının bu açık talebi üzerinde davacı tarafından düzenlenen ——— tarihli fatura yerine bu defa müvekkili firmaya dava dışı —– tarafından —– tarih, —– nolu, yine aynı bedelli olan —– bedelli faturanın düzenlendiğini ve müvekkili şirketin bu bedeli dava dışı —————- banka hesabına gönderdiğini, davacı şirketin ekonomik olarak zor durumda olduğunu, önden ödeme alması gerektiğini söyleyerek daha teslim etmediği siparişlere ait ———- nolu—–bedelli ve —- tarihli ——bedelli faturaları da iptal ederek yine dava dışı şirketten müvekkili şirket adına düzenleyeceğini, ödemelerin yine dava dışı şirkete yapılmasını istediğini ve müvekkili şirket adına düzenlendiği — tarihli,—–nolu —– bedelli faturalar yerine dava dışı şirket tarafından —– tarihli —— bedelli faturayı düzenlediğini, davacı şirketin faturalara dayalı siparişleri teslim etmediği gibi iptal etmesi gereken —– tarihli, —- nolu,—– bedelli faturayı da iptal etmediğini, bunun üzerine müvekkili şirketin davacının —- tarih,———- faturasına karşılık gelen dava dışı —– firması tarafından kesilmiş —– tarihli,—– bedelli faturayı iade ettiğini, davacı şirketin haksız kazanç sağlama gayesiyle hareket etmesi üzerine müvekkili şirketin ödemelerini durduğunu, ancak davacı şirketten teslim aldığı mallar karşılığı olarak kalan bakiye olan —————tarihinde davacının banka hesabına ödediğini, yapılan bu ödemenin davacı tarafından sunulan cari hesap ekstresinde yer almamakta olup, cari hesabın gerçeği yansıtmadığını, ————- hesabına ödenen—– bedelle davacı hesabına yapılan — olmak üzere müvekkili şirketin cari hesabından——- düşmesi gerekirken yapılmamış olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, ayrıca davacı tarafından müvekkili şirkete düzenlenen faturalar içeriğinde beyan edilen ürünlerin bir kısmının müvekkili şirkete teslim edilmediğini, davacının ürünlerin teslimini ispatlaması gerektiğini belirterek haksız davanın reddine, davacının asıl alacağın tamamı veya red edilen miktarı üzerinden icra tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :Dava, hukuki niteliği itibariyle icra müdürlüğünce yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.
Dosyanın Mahkememize Şile Asliye Hukuk Mahkemesinin —–E.—–K. sayılı görevsizlik kararı ile geldiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce davacı tarafın davalılardan—–adlı acenteden diğer davalı şirkete ait boya ve astar maddesi satın aldığı uyuşmazlık konusu olmayıp boya ve astar maddesinin davacı yanın iddiası çerçevesinde———- adlı şirketlerin işlerinde kullanıldığı ve bu imaltlatların ayıplı olduğu bu nedenle zararının olştuğu iddiasına dayandığı , ayıplı olduğu idda olunan boya ve astar maddesinin davalılardan satın alınan boya ve astar maddesi olup olmadığı iddia olunan zararların bu malların ayıplı olmasından kaynaklanıp kaynaklanmadığı, mallarda üretim veya kullanım hatasının bulunup bulunmadığı, davacı yanın tekrar boyanan işlerden dolayı uğradığı zarar ile bu işler için yaptığı işçilik ve işlem maliyetleri ile ayıplı ürün nedeni ile uğradığı itibar kaybınn istenip istenemeyeceği sorumlaları varsa miktarı konusunda olduğu tespit edilmiştir.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından, TTK 83-85.maddeleri ile HMK 222.maddesi uyarınca her iki tarafın tüm yasal ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi 05/10/2018 tarihli raporunda davacı şirketin 49.770,33 TL asıl alacak talebi üzerinden itirazın iptali istemi ile davalı şirket aleyhine ikamet ettiğini ve harçlandırılmış olduğunu, davacı şirketin davalı şirketten takip tarihi itibarı ile—– TL asıl alacağı bulunduğunu, davalı şirketin blokeli olmayan başka bir hesaba ödemenin yapılabilmesi için herhangi bir mal ve hizmete karşılık olmaksızın davacı şirketin dava dışı şirkete düzenlettirdiğini iddia ettiği ve ticari defterlerine kaydederek haziran 2016 BA formu beyanına konu ettiği —– bedelli bu faturaya ilişkin iddiaları ve işbu fatura karşılığı dava dışı şirkete yapmış olduğu ——karşılğı —– TL ödeminin davacı şirketin 35.557,15 TL alacak bakiyesinden tenzil edilip, edilemeyeceği hususlarının mahkemeye ait olduğu rapor edilmiştir.
Davacı vekili —– TL üzerinden itirazın iptaline karar verilmesini, davalı vekili davacı tarafa ——ödeme yaptıklarını bildirdiklerini, bu hususun davacı tarafından sonradan kabul edildiğini, bilirkişinin raporundaki şirket hesabına bloke konsa dahi şirketin başka hesabına para gönderilebileceği konusunda değerlendirme yapılmadığını, hesaba icra müd. Haciz konulmuş olması sebebi ile başka bir firma adına davacı tarafından para tahsil edildiğini, açılan itirazın iptali davasının reddine, mahkeme aksi kaanatte ise dava dışı firma adına gönderilen paranın mahsubuna, ve davacı tarafın kötü niyet tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep etmiştir.
Şile İcra Müd. ——— E. dosyası tetkikinde; davacı tarafından davalı aleyhine — TL ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya —–tebliğ edildiği, davalı vekilinin —- tarihinde borca, faize ve diğer ferilerine itiraz ettiği ve takibin durduğu, mahkememize açılan itirazın iptali davasının İİK 67 maddesi gereğince 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
İtirazın iptali davası takibe sıkı sıkıya bağlı bir dava olup taraflarında tacir olması nedeni ile taraf kayıtları üzerinde mali müşavir bilirkişi ile inceleme yaptırılmıştır.
Taraflara ait ticari defterlerin TTK 64 ve devamı maddeleri gereğince usulüne uygun olarak tutulduğu ve HMK 222 maddesi anlamında delil niteliğinde bulunduğu, Her iki tarafın ticari defterlerinde ve özellikle davalı kayıtlarında davalının davacıya——-TL borçlu göründüğü, davacı şirketlerinde ise davalının —– TL alacaklı göründüğü mutabakatsızlığın kur farkından kaynaklandığı,diğer kayıtların kur farklılığı dışında bire bir örtüştüğü her iki tarafın kayıtlarına göre davacının davalıdan —- TL alacaklı göründüğü, davalı tarafından bu miktardan ——– davacının hesaplarına bloke konması nedeni dava dışı ———— havale ettiğini bildirerek davacının talimatı ile ödeme yaptığını iddia etmiş ise de davacının davalıya böyle bir talimatı bulunmadığı gibi davacı firmanın hesabına bloke konulmasının gerekçesi olamayacağı gibi dava dışı firmadan da 1 adet fatura karşılığı hizmet aldığına dair belgeyi kendi defterlerine kaydedederek ödeme yapması dava dışı firmadan aldığı hizmet karşılığının ödemesi olacağı davacının alacağından düşülemeyeceği anlaşılmakla davalının takip dosyasına yapmış olduğu itirazın ——- TL üzerinden iptali ile takip talebindeki koşullarla devamına ve inkar edilen alacak likit olmakla davalının İİK 67/2 maddesi gereğince 35.557,15 TL nin % 20 si oranında tazminat ile mahkumiyetine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
2-Davalının Şile İcra Müd. ———- E. Sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın —— üzerinden iptali ile, takibin takip talebindeki koşullarla devamına, fazlaya ilişkin itirazın iptali istemin reddine,
3-Davalının İİK 67/2 mad. Gereğince inkar edilen ——– %20’si oranında tazminat ile mahkumiyetine davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davalının talep ettiği kötü niyet tazminatı talebinin şartlaar bulunmadığından reddine,
5-Kabule göre alınması gerekli2.428,91 TL harçtan peşin alınan 597,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.831,91 TL harcın davalıdan tahsil ile hazineye irat kaydına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettiğinden kabule göre 2019 yılı AAÜT uyarınca davacı yararına taktir olunan 4.261,29 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Davalı kendisini vekil ile temsil ettiğinden redde göre 2019 yılı AAÜT uyarınca davalı yararına taktir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
8-Davacının yatırdığı 597,00 TL peşin harcın yargılama giderine katılmaksızın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
9-Davacının yaptığı yargılama gideri olarak 29,20 TL harç, 928,30 TL bilirkişi ücreti, tebligat, yazı gideri ki ——– 957,50 TL yargılama giderinden davanın kabulüne tekabül eden 684,06 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, redde tekabül eden bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
10-Davalının yatırdığı gider avansı kullanılmadığından hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
11-Gider avansından artan tutarın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ ne istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/02/2019