Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1426 E. 2018/1300 K. 20.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/1426 Esas
KARAR NO : 2018/1300

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 29/12/2017
KARAR TARİHİ : 20/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA : Davacı vekili, müvekkiline TMSF tarafından kayyım atandığını, davalının bu şirketin eski ortağı olduğunu ve 15 Temmuz darbe girişiminden evvel şirketten 300.000,00 TL borç aldığını; bu borç işleminin şirkete ait ———-” ve “aylık genel mizan”dan belli olduğunu; bu nedenle davalı aleyhine Anadolu ——— İcra Müdürlüğünün 2017/11769 sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını fakat davalının haksız bir itirazla takibi durdurduğunu belirterek; itirazın iptaline, takibin devamına ve davalıdan %20 inkar tazminatı tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili, davacı şirketle birlikte ——— aile şirketleri olduğunu; ortaklarının aynı şahıslar olduğunu, davalının, davacı şirkete borcu olabileceğini ancak birlikte yürütülen ve aile şirketi konumundaki bu üç şirkete —————— olarak verdiği paraların yaklaşık 4.000.000,00 TL olduğunu; her üç şirketin kayıtları birlikte incelendiğinde durumun ortaya çıkacağını bu nedenle müvekkilinin esasen borçlu değil alacaklı konumunda olduğunu; alacakları ile borçlarının mahsup edilmesini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, İİK’nun 67. Madde gereğince açılan itirazın iptali davası olup; takip konusu olan alacak şirketin ortağına verdiği borç paraya ilişkindir.
Mahkememize ————- Esas sayılı dosyasında da yine aynı davacı şirket bir başka ortağı olan ———- yine 300.000,00 TL borç verildiğinin şirket kayıtlarından anlaşılması üzerine icra takibi yaptıklarını; o davalınında haksız bir itirazla takibi durdurduğunu bildirerek itirazın iptali davası açmış; ——- isimli o davalıda birebir aynı savunmada bulunmuştur.
Davacısının aynı şirket, davalıların o şirketin farklı ortakları olduğu ancak her ikisininde aynı miktar şirketten borç aldıkları hususunun iddia olunduğu; davalılarında aynı savunmada bulundukları her iki dosyanın usul ekonomisi yönünden birleştirilmesi uygun bulunduğundan ve yapılacak araştırma ve incelemelerin beraber yapılmasında usul ekonomisi bulunduğundan mahkememizce HMK’nun 166. Madde gereğince dosyaların birleştirilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
İşbu dosyanın mahkememizin ————- Sayılı dosyası ile HMK 166. Md. Gereğince BİRLEŞTİRİLMESİNE,
Yargılamaya —————-. Sayılı dosya üzerinden devam edilmesine,
Yargılama giderleri vekalet ücreti ve harcın ———– Esas sayılı dosyada verilecek nihai kararla gözetilmesine,
Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, ———–. Sayılı dosyada verilecek nihai kararla birlikte İstinaf yolu açık olarak ve oy birliği ile verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.