Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1363 E. 2023/525 K. 06.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1363
KARAR NO : 2023/525

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/12/2017

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/12/2017
DAVA : Bakiye İş Bedelinden Kaynaklı Alacak ( Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan )
DAVA TARİHİ : 26/06/2018
KARAR TARİHİ : 06/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan iş bu dava ve birleşen davalarda yapılan açık yargılama sonunda verilen kararın gerekçesi olarak;

İDDİA: İş bu dosyanın ve birleşen —– esas sayılı dosyanın davacısı vekili, taraflar arasında eser sözleşmesinden kaynaklı akdi bir ilişki kurulduğunu, 30/06/2017 tarihinde kaba inşaat işleri için 30/07/2017 tarihinde mekanik işleri için, 30/07/2017 tarihinde ince işler için, 15/08/2017 tarihinde de elektrik işleri için taraflar arasında sözleşmelerin imzalandığını, müvekkilinin iş veren, davalı .— … Şirketinin ise yüklenici olarak sözleşmeyi imzaladıklarını; eser sözleşmesinin 6. Maddesinde iş süresinin belirlendiği, bu sürelere iş verenden kaynaklanan gecikme ve mücbir sebepten kaynaklanan gecikmelerin eklenmesinin kararlaştırıldığı; davalının edimlerini süresinde yerine getirip inşaatı zamanında bitiremediğini, buna ilişkin noterce yapılan 01/08/2017 – 05/07/2017 – 06/09/2017 – 04/10/2017 ve 26/10/2017 tarihli tutanakların bulunduğunu, son tutanakta davalının işi tamamlamadan bıraktığı ve çalışmayı kestiğinin de belirlendiği; 31/10/2017 tarihli noter ihtarında davalıyı uyardıklarını ve derhal inşaata devam ederek inşaatı tamamlamasının bildirildiğini, buna rağmen sonuç alınamadığını, bunun üzerine—-. Asliye Ticaret Mahkemesinin —–Değişik İş sayılı dosyasıyla tespit yaptırdıklarını, inşaatın tamamlanmadığını ve mevcut durumunun bu delil tespitiyle belirlendiğini beyan ederek; geciken her ay için mal sahiplerine ödenmek zorunda kalınan 135.000,00 TL kira bedelinin ve personel için fazladan ödenen bedele karşılık fazlaya dair hakları saklı tutularak şimdilik 100.000,00 TL’nin ihtarname tarihi olan 31/10/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, birleşen —- Asliye Ticaret Mahkemesinin —– Esas sayılı dosyasında ise, iş bedeline karşılık avans olarak verilen ve 30/12/2017 – 03/03/2018 tarihleri arasında vadeleri olan 12 adet çekten dolayı da 671.610,15 TL yönünden borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini bunların bedeli ödenirse istirdada karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Bilahare davacı taraf kök davadaki talebini 335.000,00 TL’ye artırmış, ıslah harcını karşılamıştır.

SAVUNMA: Davalının ve birleşen—-. Asliye Ticaret Mahkemesinin —- Esas sayılı dosyanında davacısı olan —-…şirketi vekili, sözleşmeye uymayan tarafın karşı taraf olduğunu, zira zamanında yer teslimi yapamadığını, buna rağmen davaya konu — ve— blokların kaba inşaatının sözleşmede belirtilen tarihte bitirildiğini, davaya konu—- blokun kaba inşaatının ise davacı tarafından yapılması gereken hafriyat çalışması yapılamadığından zamanında başlanamadığını, davacının hafriyat çalışmasını 04/07/2017 tarihinde tamamlayabildiğinden —- blokun kısmi kaba inşaat işlerinin bu tarihten sonra başlanabildiğini, davaya konu inşaatların ince işlerinde, mekanik ve elektrik işlerinde tüm gecikmelerin sorumlusunun karşı taraf olduğunu, davacının delil listesinde yer alan bilirkişi raporunda dahi davacının iddiasının aksini gösterdiğini; rapora göre kaba inşaatın %98’inin genel olarak ise inşaatın %65’inin bitirilmiş bulunduğunun kendi yaptırdıkları tespitle ortada olduğunu, davacıdan kaynaklanan tüm olumsuzluklara rağmen müvekkilinin işi eksiksiz yapmaya çalıştığını ama hak edişleri ve kestiği faturaların zamanında ödenmemesi nedeniyle ve karşı tarafa gönderilen ihtarnamelerden de sonuç alınamayınca müvekkili tarafından inşaat sahasındaki çalışmaya son verilmek zorunda kaldığını, müvekkilinin yaptığı kısımlar ile ilişkin alacağının tahsili yönünden —asliye ticaret mahkemesinin —– Esas sayılı dosyası ile de alacak davası açtıklarını belirterek kendi açtıkları alacak davasının kabulüne karar verilerek, şimdilik 100.000,00 TL’nin fazlaya dair hakları saklı tutulmak suretiyle dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle karşı taraftan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, bilahare eksik olan kısmın harcını tamamlayarak talebini 336.259,99 TL’ye yükseltmiş, karşı tarafça açılan davaların ise, reddine karar verilmesini savunmuştur.

İNCELEME VE GEREKÇE : Taraflar arasında bir eser sözleşmesinin kurulmuş olduğu ihtilafsız olup, bir asıl iki birleşen dava mevcuttur. Asıl davada, taraflar arasında imzalanan kısmi kaba inşaat, ince inşaat, elektrik ve mekanik işlere ilişkin sözleşmeler kapsamında davalının edimini süresinde yerine getirip getirmediği, süresinde yerine getirmemiş olması halinde sözleşme uyarınca istenebilecek gecikme cezası tutarının ne olduğu hususunda ihtilafın bulunduğu, birleşen —– Esas sayılı dosyada, iş veren davacı tarafından keşide edilen 6 adet ve toplamı 671.610,15 TL olan çekler sebebiyle iş verenin yükleniciye borcu bulunup bulunmadığı, bulunuyorsa borçlu olduğu tutarın ne olduğu hususunda, birleşen —- Esas sayılı dosyada ise, taraflar arasında imzalanan ve aynı inşaata ilişkin 4 adet sözleşmeler kapsamında davacının bakiye iş bedeli alacağı bulunup bulunmadığı, bulunmakta ise miktarının ne olduğu hususunda uyuşmazlık mevcuttur.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, yapılan inşaatın imar durumu ve belediyeden imar işlem dosyası getirtilmiş, yapı denetim firmalarıyla yazışmalar yapılıp, yapı denetim tutanakları dosya içine alınmış, yüklenici—- şirketinin başvurusu ile gerçekleşen —-. Asliye ticaret mahkemesinin—– Değişik İş sayılı dosyası getirtilmiş, menfi tespite konu çek akıbetleri araştırılmış, taraf şirketlerin ticari defter ve kayıtlarının birleşen—– Esas sayılı dosyasında incelendiği ve buna ilişkin rapor alındığı nazara alınarak, bu rapor değerlendirilmek suretiyle, ticari defter ve kayıtlarındaki doneler tespit edilmiş, mahallinde keşif yapılmış, değişik iş dosyasıyla birlikte yapılan işler yerinde mimar ve inşaat mühendisi bilirkişiye gösterilmiş, hesaplamalar yaptırılmış ve en nihayet borçlar hukuku konusunda uzman ve aynı zamanda hukukçu olan hesap bilirkişisinden mimar ve inşaat mühendisiyle birlikte bir rapor hazırlatılmış, tüm deliller değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilmiştir.Yüklenici firmanın inşaatın yapımı esnasında inşaat sahasını terk ettiği hususunda ihtilaf yoktur. Esasen inşaat sahasını yüklenici firma terk ettikten sonra iş veren tarafından mahallinde tespit yoluyla —– Asliye Ticaret Mahkemesindeki delil tespiti gerçekleştirilmiş, iş veren kalan işe devam etmeden önce yapılan bu tespitte, inşaatın kalem kalem hangi aşamada bırakıldığı belirlenmiş, inşaat genelinin %65’inin tamamlanmış olduğu ve dolayısıyla bu aşamaya kadar inşaatı dosyamızdaki yüklenici firmanın getirdiği belirlenmiştir. Bu nedenle yüklenici tarafından inşaatın getirildiği aşama yönünden —– Asliye ticaret mahkemesindeki delil tespiti dosyası esas alınmıştır. Bu hususta taraflarında herhangi bir itirazı mevcut değildir.Bu çerçevede asıl dava ve birleşen davalar birlikte değerlendirildiğinde;
Asıl davada taraflar arasındaki ilk uyuşmazlığın davacı iş veren tarafından yerin tesliminin hangi tarihte yapıldığı noktasında ihtilaf mevcuttur. Yer tesliminin hangi tarihte yapıldığını iş veren ispat etmelidir. Ancak, ondan sonra yüklenicinin süresinde edimini yerine getirip getirmediğini ispat etmesi gerekir.Taraflar arasındaki imzalanan kısmi kaba inşaat sözleşmesinin son sayfasında ” yer teslim belgesi bu sözleşmesinin vazgeçilmez ekidir. ” yazılıdır. Bu düzenleme HMK 193 uyarınca delil sözleşmesi niteliğindedir. Mahkememizce hafriyat şirketine yazılan müzekkereye 27/11/2019 tarihinde verilen cevapta, 09/05/2017 tarihinde hafriyat işlerinin tamamlandığı —-Şirketi tarafından bildirilmiştir. Yüklenicinin birleşen —–Esas sayılı dosyasında düzenlediği dava dilekçesinde ise yer tesliminin 04/05/2017 tarihinde gerçekleştiği kabul edilmektedir. Davacı iş verenin yer teslimine ilişkin bir tutanağı mevcut değildir ancak 22/03/2022 tarihli ek rapora karşı beyan dilekçesinde 18/04/2017 tarihli yer teslim tutanağını sunmuş olup, soyadı okunmayan —– isimli bir kişinin şirket kaşesi altında imzasının bulunduğu, davalının da bu belgeye karşı herhangi bir beyanının bulunmadığı nazara alınarak, 18/04/2017 tarihli belge gereğince kısmi kaba inşaat sözleşmesinin 06/04/2017 tarihli olmasına göre 12 günlük öteleme ile teslimi gereken tarihin 28/07/2017 olarak kabul edilmesi gerektiği; davacı tarafın, —–noterliği tarafından dava konusu inşaatta düzenlenen tutanak örneği ile yine davacı tarafından tanzim edilen 26/10/2017 tarihli tutanaklara dayandığı, devamında ise 31/10/2017 tarihinde davalı şirkete gönderilen —-. Noterliğinin —– yevmiye numaralı ihtarnamesi ile 3 gün içinde işe başlanılmaması halinde yasal yollara başvurulacağının bildirildiği, ihtarnamenin 03/11/2017’de bila ikmal geri geldiği, her ne kadar davacı 05/04/2022 tarihli itiraz dilekçesinde gecikme tazminatının 2 yıl gibi bir süre üzerinden hesaplanmış ise de, zararın artmaması için gerekli tedbirleri alarak makul süre içinde yeniden yüklenici bulması gerektiği, sözleşmelerin hazır olmasına 03/11/2017 günü ihtarnamenin tebliğ edilmemesine göre 27/11/2017 tarihine kadar yeni bir yüklenici ile anlaşarak zararın artmasına engel olabileceği,Teslimi gereken sürenin 27/08/2017 olarak benimsenmesine göre 27/11/2017 arasındaki sürenin 3 ay olduğu ancak kalan işlerin tamamlanma süresi için asıl dosyada düzenlenen teknik heyet raporunun 120 gün ön görmesi ile 4 aylık sürenin eklenmesiyle toplam gecikme tazminatı süresinin 7 ay olacağı, aylık tutarın taraflar arasındaki sözleşme ile 135.000,00 TL olarak kararlaştırmaya göre 7 aylık gecikme tazminatının 945.000,00 TL olduğu bilirkişi heyetinin 06/02/2023 tarihli raporuyla tespit edilmiş olup, mahkememizce gerekçeleriyle hesaplama şekliyle bu rapor kabule şayan bulunmuş ancak birleşen—– esas sayılı dosyada, yüklenici hak edişinden ( alacağından ) 610.000,00 TL gecikme tazminatı indirildiğinden mükerrerliğin önlenmesi açısından bu miktarın tenzili gerektiği, buna göre kalan gecikme tazminatı tutarının 335.000,00 TL olduğu belirlenmiş,Davacının 22/03/2022 tarihli ek rapora karşı düzenlediği itiraz dilekçesinde gecikmeler sebebiyle 58 kat malikine kira ödemesi yaptığını, bu kapsamda 7.145.600,00 TL kira ödediğini ancak raporda hesaplanmadığını ayrıca —– ödemeleri bulunduğunu, yüklenicinin firma işçilerine ödenen ücretlerin bulunduğundan bahisle itirazda bulunmuş ise de, süre yönünden yüklenicinin sadece kalan işleri tamamlama süresi kapsamında zararlardan sorumlu olduğu, öte yandan kararlaştırmaya nitelik itibariyle “götürü tazminatı” olarak değerlendirildiği zira ifaya eklediği cezai şartı ancak sözleşmenin ayakta kalması halinde aynen ifayla birlikte gecikme tazminatı halinde söz konusu olabileceği; bir başka anlatımla fesih halinde ifaya ekli cezai şart istenemeyeceği ve götürü tazminat edimi kural olarak asıl borcun ihlal edilmesi halinde meydana gelmesi beklenen zarar yani tibik beklenen zarar göz önüne alınarak kararlaştırılacağı, götürü tazminatı anlaşması ile taraflar sözleşmenin ihlal edilmesiyle meydana gelmesiyle beklenen tipik zararı tespit ettikleri böylece alacaklının zararın miktarını ispat etmesine gerek kalmayacağı, nitekim taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 7/3 maddesinde ” yüklenici söz konusu meblağı işin gecikmesi nedeniyle iş verenin uğradığı zarar olduğu: Cezai şartın fahiş olmadığını kabul ettiğinin bu konuda itirazından gayri kabil rücu olarak feragat ettiğini beyan eder. ” düzenlemesinin yer aldığı, bir başka anlatımla götürü tazminat kararlaştırıldığı, bu nedenle davacı iş verenin bunu isteyemeyeceği öte yandan —- ve taşeron işçilere yapılan ödemelerin davacı iş verenin ticari defterlerine kaydedildiğini, —-Esas sayılı dosyada mali incelemede yüklenici alacağından indirildiği, dolayısıyla anılan dosyada değerlendirilmiş olmakla davacıya bu talebinden dolayı herhangi bir ücret taktirinin mümkün olmadığı belirlenmiş; kök dosyada gecikme cezası olarak 335.000,00 TL’ye hükmedilmiştir. İş veren davacı her ne kadar ihtar tarihinden itibaren faize hükmedilmesini istemiş ise de, ihtarda temerrüte düşürücü ve dava açılacağına dair bir ihtar bulunmadığından dava tarihinden itibaren faize hükmedilmiş,
Birleşen ——- Esas sayılı dosya yönünden, mali yönden alınan bilirkişi raporuna nazaran, 6 adet çekin toplamı 671.610,15 TL olan çeklerden kaynaklı menfi tespit davasının; bu çek bedellerinin tahsil edilmesine rağmen halen yüklenicinin inşaatın %65 oranındaki seviyesine getirmekten kaynaklı alacağının mevcut olması sebebiyle yüklenicinin açtığı menfi tespit / istirdat davasının reddine karar verilmiş;Birleşen—–Asliye Ticaret Mahkemesinin —– Esas sayılı dosyasında ise, tarafların ticari defterleri, hak edişleri, inşaatın gelmiş bulunduğu ve esasen taraflar arasında da ihtilafsız olan oranına nazaran inşaatın bu seviyeye getirilmesine ilişkin yapım işinden—- ile ilişiksizlik kesilmediğinden %10 teminat kesintileri toplamı olan 291.572,77 TL hariç dava tarihi itibariyle yüklenici —–Şirketinin davalıdan yaptığı işe karşılık bakiye 336.259,99 TL alacağının bulunduğu belirlenmiş; birleşen dosyanın dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte iş veren şirketten tahsiline karar verilmiş,Bu gerekçelerle aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
Mahkememizin—- Esas sayılı iş bu dosyasında:
Davanın kabulü ile;335.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalı —- tahsiline, davacı .—- verilmesine,Birleşen —– esas sayılı dosyasında davacı —– tarafından açılan davanın reddine, Birleşen —-esas sayılı dosyamızda: Davanın kabulü ile,336.259,99 TL’nin 26/06/2018 olan bu dosyanın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalı —- alınarak bu davanın davacısı —–verilmesine,Kök dosyada alınması gereken 22.883,85 TL harçtan peşin olarak yatırılan ve bilahare tamamlanan 5.721,75 TL’nin mahsubuyla eksik 17.162,10 TL nispi karar harcının kök dosyanın davalısı —– alınarak hazineye irat kaydına,
Birleşen —-Asliye Ticaret Mahkemesinin ——Esas sayılı dosyasında,
Peşin olarak alınan 11.469,43 TL nispi ilam harcından maktu 179,90 TL’nin mahsubuyla bakiye 11.289,53 TL harcın talebi halinde bu dosyanın davacısı—— iadesine,
Birleşen —–. Asliye Ticaret mahkemesinin —— Esas sayılı dosyasında,
Alınması gereken 22.969,91 TL harçtan peşin olarak karşılanan ve bilahare tamamlanan 5.742,75 TL’nin mahsubu ile eksik 17.227,16 TL ilam harcının birleşen dosyanın davalısı —– alınarak hazineye irat kaydına,İş bu dosyada tamamı davacı tarafından karşılanan 5.753,15 TL başvuru harcı ve nispi karar harcının tamamı ile 6 normal 14 elektronik tebligat masrafı 181,00 TL tebligat gideri ile mahkememizce görevlendirilen bilirkişilere ödenen ücretler ve keşif gideri olarak 6.000,00 TL toplamı 11.934,15 TL yargılama giderinin davalı —–alınarak davacı —– verilmesine, karar kesinleştiğinde bakiye gider avansı kalırsa davacıya iadesine,Birleşen —-. Asliye Ticaret Mahkemesinin —– Esas sayılı dosyasında tamamı davacı tarafça karşılanan yargılama giderlerinin dava reddedildiği için davacı üzerinde bırakılmasına, karar kesinleştiğinde bakiye gider avansı kalırsa davacısı —- iadesine,
Birleşen—-. Asliye Ticaret Mahkemesinin —–Esas sayılı dosyasında tamamı davacı tarafça karşılanan 5.774,15 TL başvuru harcı ve nispi karar harcının tamamı ile 12 normal 9 elektronik tebligat masrafı 113,55 TL ile bilirkişi inceleme ücreti 2.250,00 TL toplamı 8.137,70 TL yargılama giderinin davalı —- alınarak davacı —– verilmesine, karar kesinleştiğinde bakiye gider avansı kalırsa davacıya iadesine,Kök dosyada karar tarihindeki AAÜT gereğince, 49.900,00 TL nispi vekalet ücretinin davalı .—–alınarak davacı —– verilmesine,Birleşen —- Asliye Ticaret Mahkemesinin —-Esas sayılı dosyasında 91.877,10 TL nispi vekalet ücretinin davacısı — alınarak davalı .—– verilmesine,Birleşen —-Asliye ticaret mahkemesinin —- Esas sayılı dosyasında, 50.070,00 TL nispi vekalet ücretinin davalı—– alınarak davacı .—– verilmesine,Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde —-Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak oy birliğiyle verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.