Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1285 E. 2018/659 K. 19.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/1285 Esas – 2018/659

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/1285 Esas
KARAR NO : 2018/659

DAVA : Tespit
KARAR TARİHİ : 19/06/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan Tespit davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı sigorta şirketi ile müvekkili arasında ….. nolu “……. Poliçesi” imzalandığını, poliçe kapsamında …… yerleşik, müvekkili şirket müşterisi ……yapılan, oluşan hasara ilişkin ……sayılı hasar dosyası açıldığını bu kapsamda davalı tarafın incelemeye başladığını, davalıdan…… Ürünlerin hurda edilmesinden doğan zarar, 2.500 GBP bir kısım hatalı ürünlerin geri geritilmesi nakliye bedeli, 152.312,59 ………. tarafından talep edilen zarar ve 15.000 GBP +KDV işlemlerin takibi için yapılan avukatlık ücreti bedelinin talep edildiğini, davalı tarafça talebe ilişkin 8.071 GBP nin 17/07/2017 tarihinde ödendiğini, karşılanmayan taleplere ilişkin sessiz kalınarak sorumluluktan kurtulmaya çalışıldığını beyanla müvekkili şirkete yönelik …… tarafından zarar talebinde bulundulduğunun, zararın sigorta poliçesi kapsamında olduğunun, zarara yönelik davalı sigorta şirketinin hiç bir inceleme yapmadığının, zararın 152.312,59 GBP+15.000 GBP (+KDV) olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın tespit davası olarak açıldığını, davacının tespit davası açmasında hukuki yararı bulunmadığını, sigorta poliçesinde tahkim şartı bulunduğunu, davacının tahkim itirazında bulunmadığını, davacının müşterisi tarafından talep edilen söz konusu tutarlardan davacının sorumlu olduğuna dair herhangi bir belge sunulmadığını, müvekkili şirketin taleplere ilişkin inceleme yaptığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle tespit talebine ilişkindir.
Usulünce duruşma açılarak; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenmiştir.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın, davacı ile davalı arasında düzenlenen poliçe kapsamında, davacının dava dışı firmaya gönderdiği ürünler nedeni ile dava dışı firma tarafından talep edildiği idda edilen ürün bedeli ve avukatlık ücreti ile ilgili olarak tespit davası açılıp açılamayacağı ve taraflar arasında tahkim şartı bulunuyor ise iş bu davanın mahkememizde görülüp görülemeyeceği ve zarar miktarının ne olduğu noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Tespit davasının konusu hukuki ilişkiler olup, davacının hukuki ilişkinin hemen tespit edilmesinde hukuki bir menfaati olması gerektiği gibi,güncel bir yararının da bulunması gerektiği, davacının bir hakkı veya hukuki bir durumunun güncel bir tehlike altında bulunması gerektiği ve aynı zamanda bu tehdit edeni ile davacının hukuki durumunun tereddüt içinde olması gerektiği açılan tespit davasının da bu tehdidi ortadan kaldırmaya elverişli olması gerektiği , bu genel ilkelerin Hukuk Genel Kurulunun 23.10.2013 tarih 7/31-1481 nolu kararı ile de vurgulandığı, davacının somut olayda davacı ile davalı sigorta şirketi arasındaki poliçenin uyuşmazlık dışı ve poliçe teminat şartları ve bedelin belirli olduğu, dava dışı firma tarafından talep edildiği iddia edilen ürün bedelinin de belirli olduğu, bu şekli ile talebin eda davası açılabilecek nitelikte olduğu, eda davası açılabilecek hallerde davacının tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmadığından davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
Eda davası açılması mümkün olan hallerde tespit davası açılamayacağından HMK 106 maddesi gereğince davanın Reddine,
1-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 35,90 TL harçtan, peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
2-Davacı giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davalı taraf yararına AAÜT uyarınca 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
5-Kullanılmayan gider avansı varsa karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ ne istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.