Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1237 E. 2020/333 K. 09.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1237 Esas
KARAR NO : 2020/333
DAVA : Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 15/11/2017
KARAR TARİHİ: 09/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı, müvekkili firma bünyesinde ————– olarak işe başladığı ve firma adına ———— dahil olmak üzere, kendisine tahsis edilen personel ile çeşitli —— geliştirme çalışmaları yürüttüğünü, davalının, davacı müvekkiline —— tasarlamayı ve üretmeyi taahhüt ettiğini, bu amaçla —– çalışması başlattırdığını ve hatta ——- temin edilen ürünleri, bu ürünlerin işe yaramayacağını alınan ——— ürünlerin atıl bırakılmasına sebep olduğunu, fakat davalının, taahhüt ettiği edimleri ve projeleri gerçekleştiremediği gibi, işten ayrılırken de şirketin özel sırrı olan ——-çalışmalarına ait bilgileri kendi yedine alarak şirketten ayrıldığı ve şirketin özel sırrı olan çalışmaları şirkete teslim etmediği anlaşıldığını, davalı şirkette çalıştığı süre boyunca, oldukça yüksek miktarlı ———- yatırım ve çalışmaları neticesinde oluşan şirkete ait bilgileri alarak şirketten ayrıldığını, bu durumun ise şirketi hem üretim sürecini çok ciddi aksattığını, hem müşterilerine karşı çok ciddi zor durumda kaldığını ve ticari itibarı sarsıldığını, hem de işbu projelerin yürütülmesi için harcanan bedelin yanısıra, üniversite bünyesinde başka bir Proje Danışmanı ile yeniden çalışmaya başlayarak sil baştan ——— yatırım ve çalışmaları yapmak zorunda kaldığını belirterek fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak üzere, davalının şirket bilgilerini şirketten kaçırmış olması ve davacı müvekkiline verdiği zarar nedeniyle şimdilik ——— davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının, dava dilekçesinde müvekkilinin davacı firma bünyesinde———–olarak çalıştığını iddia ettiğini, bunun doğru olmadığını, Müvekkili ile davacı firma arasında imzalanan ———— olarak belirlediği, gösterdiği performansa bağlı olarak, daha sonra fiili görevi ——— olarak yükseltildiğini, davacı şirketin müvekkilinin sıfatı için iddia ettiği —————– arasında —- açısından çok ciddi farklar bulunduğunu, bu durumun dikkate alınması, davacının soyut iddialarının doğru olmadığında dair maddi gerçeğin ortaya çıkartılması açısından büyük öneme sahip olduğunu, davacı tarafından açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE : Dava, haksız rekabet iddiası ile açılan maddi tazminat davasıdır
Mahkememizce; davalının ——— tarihleri arasında davacı şirkette çalıştığı ihtilafsız olup, ihtilafın davalının işten ayrıldıktan sonra davacı firmaya ait bilgileri ve ticari sır niteliğindeki bilgi ve belgeleri saklamış yada üçüncü kişiler ile paylaşarak davacı şirkete zarar vermiş ise talep edilebilecek tazimant miktarı noktasında toplandığı tespit edilmiştir.
Davalının davacı firmada iş akdi ile çalışırken işten ayrıldığı, Davacı davasını, davalı ile yapılan belirsiz süreli iş sözleşmesi ile Borçlar Kanunu hükümlerine dayandırmış, davalının haksız rekabetini iş akdi süresinde edindiği bilgileri sözleşmede yer alan rekabet ihlaline ilişkin hükmüne aykırılığı sonucu oluştuğunu iddia etmiştir.
Bu gibi iş ve hizmet sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklarda TBK 6.Bölümünde yer alan 444 ve devamı maddelerinin uygulanacağı, 7034 Sayılı yasanın 5/1 mad. hükmü gereğince işçi ile işveren arasında iş ilişkisi nedeni ile sözleşmeden veya kanundan doğan her türlü hukuki uyuşmazlığın İş Mahkemelerinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği, 25.10.2017 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 7036 S.Y gereğince İş Mahkemeleri görevli olmakla ve HMK 1. maddesi uyarınca göreve ilişkin kurallar kamu düzenindendir denilmekle; ve görevle ilgili olarak yargılamanın her aşamasında resen nazara alınması gerektiğinden dava dosyası içeriği itibarı ile görevli mahkemenin iş mahkemesi olduğu kanaatine varılarak, dava dilekçesinin mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK 114/1-c ve 115/1 maddeleri gereğice dava şartı eksikliğinden davanın usulden reddine karar verilmesi gerekmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-7034 Sayılı yasanın 5/1 mad. Gereğince mahkememiz görevli olmadığından dava dilekçesinin usulden reddine, HMK’ nun 20. maddesi uyarınca, iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haftalık süre içerisinde başvuru halinde, dava dosyasının görevli ———- İş Mahkemesine gönderilmesine,
2-HMK’ nun 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
3-Süresi içerisinde müracaat edilmediği taktirde dosya ele alınarak mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/09/2020