Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1217 E. 2018/1200 K. 05.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1217 Esas
KARAR NO : 2018/1200

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/11/2017
KARAR TARİHİ : 05/12/2018

Mahkememizde görülen İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı 13/10/2017 tarihli itiraz dilekçesinde, icra takibine konu edilen ve dosyada ibraz edilmiş olan sevk irsaliyesi ve faturalarda imzasının yer almadığını, davacı hiçbir borcunun bulunmadığını iddia ettiğini, davacı davalı arasında bir ticari ilişki olduğunu, bu ticari ilişki ve ticari ilişkinden doğan borç davalı tarafın ödeme emrine itirazını takiben davacı yaptığı ödeme ile esasen davalı tarafından da kabul edildiğini, davalı ile davacı arasında sair zamanlarda gerçekleşen alım satım işlemleri neticesinde, davacı bakımından toplam olarak 8.541,00 TL değerinde bir alacak doğduğunu, ancak daha önce davalı tarafça; ——————- olmak üzere toplamda ———ödeme yapıldığını ve geriye kalan 4.646,00-TLlik borç miktarı ise her türlü uyarıya rağmen davalı tarafça ödenmediğini, Davalı, kendisine imzalaması için sunulan sevk irsaliyesi ve faturalara imza atmaktan kaçındığını,davacı satışa konu edimleri tam olarak davalının kendisinden istediği gibi teslim etmesine rağmen davalı, davacıya olan borcunu ödemekten kaçındığını, Davalının bu haksız ve kötü niyetli tavrı neticesinde kendisine karşı bir icra takibi başlatılması zarureti hasıl olduğunu, bu kapsamda 06.10.2017 tarihinde davalıya İstanbul Anadolu———– İcra Müdürlüğünün 2017/25222 E. numaralı dosyasından ödeme emri tebliğ edildiğini, İstanbul Anadolu ————– İcra Müdürlüğünün 2017/25222 E. sayılı dosyası kapsamındaki asıl alacak miktarı, 4.646,00-TL olduğunu, birlikte; ödeme emrinin davalıya tebliğ edilmesini müteakip itiraz için son tarih olan 13.10.2017 tarihinde davalı tarafından, yanında çalışan ——————- isimli şahıs aracılığı ile davacı …———–hesabına 3.460,00-TL miktar havale edildiği, yine aynı tarihli (13.10.2017) “—————- …” unvanı ile 1.185,00-TL bedelli Fiyat Farkı Faturası açıklamalı fatura düzenleyerek davacı gönderildiği ve daha sonra iade edildiğini yine aynı tarihte de davalı tarafça sunulan itiraz dilekçesinde icra takibine konu edilen ve dosyada mübrez olan sevk irsaliyesi ve faturaların imzasız olduğunu, davacıya karşı böyle bir borcunun bulunmadığı gerekçesi ile dosya borcunun tamamına itiraz edildiğini, davalının davacıya düzenlediği 13.10.2017 tarih, 1.185,00-TL bedelli fiyat farkı faturası ile 13.10.2017 tarihli 3.460,00-TL havale bedeli toplamı 4.645,00-TL olup, bu miktar ise takip alacağı olan 4.646,00-TLye tekabül ettiğini, Davalı 4.646,00 TLlik borcun 3.460,00-TLsini ödemek ve geriye kalan miktar için de fiyat farkı faturası düzenlemek suretiyle; itiraz süresi içerisinde borcun ortadan kalktığı düşüncesine girdiğini ve yine 13.10.2017 havale tarihli itiraz dilekçesinde de buna istinaden sevk irsaliyesi ve faturaların imzasız olduğunu, ayrıca davacı böyle bir borcu bulunmadığını ve borca itiraz ettiğini beyan ettiğini, öncelikle sevk irsaliyesi ve faturaların imzasız olduğu iddialarının, davalı tarafın borç ikrarı niteliğindeki hareketleri sonucunda hiçbir anlam ifade etmediğini belirtmek gerektiğini, Davalı yanın fatura ve irsaliyelerin imzasız olması sebebiyle, müvekkilin kendisinden olan alacağını ispat edemeyeceğini düşünmesi, itirazının haksız ve kötü niyetli olduğunu açıkça ortaya koyduğunu,1.185,00-TL tutarlı fiyat farkı faturası açıklamalı faturasının; gerek davalı ile davacı arasındaki ticari ilişki kapsamında fiyat farkı faturası kesilmesini gerektirecek herhangi bir durum mevcut olmaması gerek davalı aleyhine takip başlatıldıktan sonra düzenlenmesi gerekse hangi faturaya istinaden düzenlendiği belirtilmemiş olmasından ötürü, yine davalı yanın mesnetsiz ve beyhude bir çabasının ürünü olduğunu belirtmek gerektiğini, Fiyat farkı faturasındaki 1.097,22-TL toplam bedelin neye dayanarak tespit edildiği belirtilmediğini, ancak, 1.097,22-TL bedel ile KDVsinin genel toplamının (1.185,00-TL), takip dosyası borcu (4.646,00-TL) ile 13.10.2017 tarihinde müvekkile yapılan ödeme miktarı (3.460,00-TL) arasındaki farkı sağlaması ile davalının aynı gün borcun tamamına itiraz etmesi kötü niyetini açıkça ortaya koyduğunu, Davalı yanın davacı aralarında gerçekleşen ticari ilişki kapsamında, davacını üstlendiği edimlerin davacı tarafından kendisinden istenildiği gibi yerine getirilmesine rağmen; davalı yanın ısrarla bu ilişkiden doğan edimini yerine getirmekten kaçındığını, kendisine tebliğ edilen ödeme emri neticesinde öncelikle böyle bir borcunun bulunmadığını iddia ederek itiraz ettiğini, devamında takibe konu alacağa tekabül eden miktarı karşılayacak hesap hareketleri gerçekleştirmesini davalının icra takibine konu olan borcunu ikrarı niteliğinde olup ödeme emrine itirazının açıkça haksız ve kötü niyetli olduğundan itiraza konu 4.646,00 TL’lik miktarın %20’sinden aşağı olmamak üzere davalı yanın icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, Davalı, 13.10.2017 tarihli itiraz dilekçesinde icra takibine, borca, ödeme emrine, faize ve ferilerine itiraz ettiğini belirtmiş, böyle bir borcunun bulunmadığını iddia ettiğini, Davalı yanın, bu itirazında haksız ve kötü niyetli olduğu doğrultusunda izahı gerektiğini, borçlunun ilk olarak borcunun bulunmadığını iddia ederek ödeme emrine karşı borcun tamamına itiraz etmesi, aynı gün bir fiyat farkı faturası buna ilişkin davalı tarafından yapılan itirazın haksız ve tamamen kötü niyetli olduğunu açıkça ortaya serdiğini, İtirazın iptali davalarında icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için, diğer koşulların yanında takibe konu alacağın likit olması da gerektiğini, söz konusu itirazın haksız olmasından ötürü davalının ödeme emrine karşı sunduğu 13.10.2017 tarihli itiraz dilekçesinde itiraz ettiği 4.640,00-TLlik tutarın %20’sinden aşağı olmamak üzere, inkâr tazminatına mahkûm edilmesi gerektiğini, icra takibine, borca, ödeme emrine, faize ve ferilerine Haksız ve Kötü Niyetli İtirazlarının İptali ile Takibin, İstanbul Anadolu —————-. İcra Dairesinin 2017/25222 Esas sayılı dosyası üzerinden davalının ödemediği 1.185,00-TLlik kısım bakımından Devamına, ————— tarihli itiraz dilekçesi ile haksız ve kötü niyetli olarak borcun tamamına karşı itiraz eden, davalının borcun tamamı olan 4.640,00-TLnin %20sinden aşağı olmamak üzere İnkâr Tazminatına Mahkûm Edilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE : Dava, söz konusu itirazın haksız olmasından ötürü davalının ödeme emrine karşı sunduğu 13.10.2017 tarihli itiraz dilekçesinde itiraz ettiği 4.640,00-TLlik tutarın %20’sinden aşağı olmamak üzere, inkâr tazminatına mahkûm edilmesi gerektiğini, icra takibine, borca, ödeme emrine, faize ve ferilerine Haksız ve Kötü Niyetli İtirazlarının İptali ile Takibin, İstanbul Anadolu ————-. İcra Dairesinin 2017/25222 Esas sayılı dosyası üzerinden davalının ödemediği 1.185,00-TLlik kısım bakımından Devamına, 13.10.2017 tarihli itiraz dilekçesi ile haksız ve kötü niyetli olarak borcun tamamına karşı itiraz eden, davalının borcun tamamı olan 4.640,00-TLnin %20sinden aşağı olmamak üzere İnkâr Tazminatına mahkûm edilmesini talebinden ibarettir.
Uyuşmazlığın davacı tarafından davalı hakkında yapılan takibe konu edilen faturalardaki ürünler teslim edilmiş ise ve var ise ödenmeyen fatura alacağı ve miktarı noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Tarafların delilleri toplanarak, taraf defterlerinin incelenmesi için gün tayin edilmiş, davalı tarafça ticari defter ve kayıtlar ibraz edilmediğinden davacı tarafın ticari defter ve kayıtları incelenmek suretiyle dosya üzerinde Mali Müşavir bilirkişiden inceleme yaptırılarak teknik ayrıntıları gösterilen dosyada mübrez 22/10/2018 tarihli bilirkişi raporu tanzim ettirilmiştir.
Dosyada mübrez bilirkişi raporunda sonuç olarak; davacı tarafın davalı taraftan 05/10/2017 takip tarihi itibarı ile davalı taraftan 4.468,00 TL asıl alacaklı olduğu, davalı tarafça 13/10/2017 tarihinde yapılan 3.460,00 TL ödemenin icra dairesince hesaplamada dikkate alınması gerektiği, ve davacı tarafın 09/11/2017 dava tarihi itibarı ile davalı taraftan 1. 008,00 TL asıl alacağı olduğu, tarafların %20 tazminat talebi isteyebileceği tespitine yer verilmiş bu rapor davalıya tebliğ edilmesine rağmen itiraz edilmediği anlaşılmıştır.
Davanın İİk 67 maddesine göre açılan itirazın iptali davası olduğu, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında İstanbul Anadolu ———- İcra Müd.2017/25222 E. Sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığı ödeme emrinin 06.10.2017 tarihinde tebliğ edildiği davalı borçlunun 13.10.2017 tarihinde itiraz ettiği takibin durduğu ve eldeki davanın İİK 67 maddesi gereğince 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davanın esasının değerlendirilmesinden davanın faturaya dayalı alacağa dayalı olarak yapıldığı, davacının işletme defteri tutması gereken kişilerden olduğu ve VUK 220 maddesi gereğince defterinin usulüne uygun olarak tutulduğu HMK 222 maddesi anlamında delil niteliğinde bulunduğu,davalıya verilen kesin süreye rağmen defter ve belge sunulmadığı , ve kayıtlarında 4.468,00 TL alacaklı olduğu takip tarihinden sonra davalıdan 3.460,00 TL yi banka dekontu ile tahsil ettiği, davalıdan ödemenin düşülmesi ile dava tarihi itibarı ile 1.008,00 TL alacaklı olduğu, bu miktar üzerinden itirazın iptali ile takip tarihinden itibaren bu miktara talep gibi yasal faiz uygulanması gerektiği, davalı tarafından inkar edilen alacak fatura alacağı olup likit olmakla İİK 67/2 maddesi gereğince davalının inkar edilen asıl alacak 1.008,00 TL nin % 20’si oranında tazminat ile mahkumiyetine davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur,
HÜKÜM :Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KABULÜ ile davalının İst. Anadolu ——————. İcra Md. nün 2017/25222 E. sayılı dosyasına yaptığı itirazın 1008,00 TL üzerinden iptali ile takibin devamına, takip tarihinden itibaren bu miktara yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin itirazın iptali isteminin reddine,
Davalının İİK 67/2 md. gereğince inkar edilen asıl alacak 1.008,00 TL nin %20 si oranında tazminat ile mahkumiyetine, davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Kabule göre alınması gerekli 68,86 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 37,46 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 1.008,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 31,40 TL peşin harcın, 895, 00 TL tebligat, yazı gidiş -dönüş ve bilirkişi ücreti ki cem’an 926,40 TL yargılama giderinden davanın kabulüne tekabül eden 788,03 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacı iadesine,
Dair, kesin olarak davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı