Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1202 E. 2020/566 K. 12.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1202 Esas
KARAR NO : 2020/566
DAVA : Alacak ( Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan )
DAVA TARİHİ: 07/11/2017
KARAR TARİHİ: 12/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan Alacak ( Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan ) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA: Davacı vekili, davalılardan——- arasında—- tarihli————- imzalandığını; bu anlaşma gereğince bir şirketler birliği ortaklığı kurulduğunu; şirketler birliği ortakları —— meblağlardan ———— oranında sorumlu olduklarını; davacınında bu şirketler birliği arasında —— imzalandığını, birinci sözleşmede ferdi kaza / kritik hastalık ve —— ihlaline ilişkin —– olduğunu ve ——- tarihlerini kapsadığı;———olarak belirlendiğini; ikinci sözleşmede ise ——- ihlaline ilişkin —–olduğunu, —- tarihlerini kapsadığını,—- payının —- olduğunu; davalı gösterilen —– şirket ile —-arasındaki sözleşmelerin imzalanmasında, hasar bildirim ve ihbarlarında ve tüm hasar süreçlerinin yönetiminde görevlendirildiğini; bu nedenle —– müvekkili şirketin —- olarak atanmasının yanı sıra —— temsilcisi olarak görevlendirildiğini; TTK 103/b maddesi uyarınca —– hakkında acentelik hükümlerinin uygulanması gerekeceğinden talep edilen alacağın tamamından onunda davalılarla birlikte sorumlu olduğunu bildirerek; müvekkilinin bir sigorta şirketi olduğunu, müşterilerin sigorta ettirdiğini, müşterileriyle imzalanan sigorta poliçeleri gereğince risk doğup, ödemek zorunda kaldığında; ödeyeceği bedellerin davalı konsorsiyuma teminat altına aldırdığını; yukarıda tanıtılan iki adet sözleşme çerçevesinde müvekkilinin dava dışı müşterilerine karşıladığı sigorta bedellerinin davalılar tarafından sözleşmedeki oranlar çerçevesinde ödenmesi gerektiğini belirterek, davaya konu olan —- yılının ilk çeyreği için davalıların ödemesi gereken ekstreyi —tarihli yazı ile — ilettiklerini;—— olan ———arayarak detay istediğini; detayı da verdiklerini ama ödeme alamadıklarını; müvekkili ile mutabakata varmaktan da kaçındıklarını; karşı tarafın müvekkiline —— bildirmek suretiyle ödeme yapmadıklarını belirterek; oysa sözleşme gereğince müvekkilinin tüm edimlerini yerine getirildiğini, ihbar sürecinin de yerine getirdiğini beyan ederek —– temerrüt tarihinden itibaren merkez bankasınca belirlenecek avans faiziyle birlikte —– oranlar çerçevesinde davalı şirketlerden tahsiline karar verilmesini, acente konumundaki —— her bir davalıyla müteselsilen sorumlu tutulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalılardan —- aynı vekil ile verdiği cevap dilekçesinde —– yönetmenliğine göre hizmet verdiğini, —– ya da dışarısındaki şirketlerin temsilcisi olmadıklarını; bu hizmetin sadece iki kurum arasında yapılan sigorta ve —— gerçekleşmesini ve idaresinin sağlandığını; bu sebeple —– temsilcisi olmadığını, dolayısıyla tazminat isteminden de husumet nedeniyle sorumlu olmadıklarını savunmuş; davacının tutulduğu her iki ——– Maddesinde——– tarafından yöneltilecek ve her ayın bitiminden sonraki—-içerisinde baş sigortacıya ödenecektir. —- sağlanmış şirket, kendilerine yapılan hasar bildirimini takiben —– bildirmekle yükümlüdür. Buna aykırı davranılması durumunda tazminat talebi reddedilecektir.” dendiğini, bu düzenleme çerçevesinde —- — herhangi bir bildirim yapılmadığını; son hasar tarihine göre en erken bildirimin — en eski bildirimin ise —- olduğunu; bu sebeple dava konusu edilen teminatların kapsam dışında kaldığını belirterek davanın reddini savunmuş;
Davalı —- vekili, müvekkilinin — tarihli olan—— sözleşmesinden ayrıldığını, davacının dayandığı sözleşmelerin bu gurup şirketlerin temsilcisi seçilen ve —- konumundaki —– tarafından imzalandığını; ancak imzalanan sözleşmelerde kendisinin yer almadığını, o tarihte topluluktan ayrılmış bulunduklarını, ——– kendilerini temsilen sözleşmeyi imzaladığına dair bir hususun yazılı olmadığını bildirerek kendileri yönünden davanın reddini talep etmiştir, kaldı ki, alacağında zaman aşımına uğradığını iddia etmiştir.
Davalı —- duruşmalara katılmamış, davaya da cevap vermemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, sigorta poliçelerinden kaynaklanan alacak davasıdır. Davacı şirket, müşterilerini sigorta eden bir şirket olup, dava dışı müşterileri yönünden risk doğup müşterilerine ödeme yaptığında, bu ödemelerin teminat altına alınabilmesi amacıyla; ileride yapacağı ödemelerden kaynaklanan riski —– sigorta ettirmiştir.
Davacı şirket ile —arasındaki sözleşmeler—-tarihlidir. Sözleşmeyi —— konumundaki—–imzalamıştır. Davacının dayandığı sözleşmelerde, davacının —— imzası yer almakta, konsorsiyumu oluşturan diğer şirketlerin imzası yer almamakta, yine sözleşmede —— hangi şirketleri temsilen sözleşmeyi imzaladığı da yer almamaktadır.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış olup, davacının talep ettiği ve dava dışı olan şirketlere yaptığını iddia ettiği ödemelere ilişkin belgeler alınmış; uzman bilirkişilerden rapor ve ek rapor alınmış, tüm deliller değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilmiştir.
Dosyanın bir bütün olarak değerlendirilmesinde;
Kök raporda davalılardan —– acente olmadığı, bu nedenle—–adına izafetin kendisine dava açılmasının mümkün bulunmadığı bildirilmiştir. Ek raporda —– olduğu tespit edilmiştir. Mahkememizce—– davadaki durumu değerlendirilmiş olup, brokerin sigortalı adına en uygun olan risk yönetim ve sigorta programını tarafsız olarak hazırlayan danışman olduğu; sigortalıya —– yaptığı; sigorta acentelerinin ise sözleşme ile bağlı oldukları sigorta şirketlerinin temsilcileri gibi görev yaptıkları, belirli bir sigorta şirketine bağlı çalışmalarının esas olduğunu; davamızda——- sözleşme ile bağlı olmadığı, aynı dönemlerde bir çok sigorta şirketine —-yaptığı, —– numaralı resmi gazetede yayınlanan —- yönetmenliği çerçevesinde çalışan bir şirket olduğu ve bunun ticari kayıtlarından belli olduğu sebebiyle bu davalı yönünden açılan davanın pasif husumet yönünden reddine karar vermek gerekmiş;
Yukarıda tanıtılan —– tarihli olduğu, —-süreli olduğunun sözleşmede açıkça yazıldığı; bu anlaşmanın bitimine —- kala tarafların herhangi bir yazılı talebi olmadığı takdirde anlaşmanın aynı şartlarla bir yıl daha uzatılacağının kabul edilmiş olduğu nedeniyle; davalı ——— davacı ile sözleşme yapılmadan çok önce ayrılmış olduğunu ileriye sürdüğü, bunun aksinin ispat edilmediği, tam tersine —– temsilcisi olan ———- davacı ile sözleşme yapılmadan çok önce topluluktan ayrıldığını bildirilmesi karşısında; —— sözleşmeye taraf olduğunun ispatlanamadığı; davacının dayandığı sözleşmelerde taraf olarak sözleşme düzenlenmesine katılmadığı, sözleşmelerde—- de temsil ettiğine dair herhangi bir tabirinde bulunmadığı karşısında davalı ———–yönünden davanın ispat edilemediğinden reddine karar vermek gerekmiştir.
Diğer davalılar yönünden alınan kök rapor ve ek rapor nazara alınmak suretiyle, bu davalıların yani——- davacının alacağından sorumlu oldukları; söz konusu sorumluluklarının —– oranlarında olduğu, buna göre davacının iddia ettiği ————tahsiline karar vermek gerektiği; zira bu iki şirketin halen ——dahil oldukları; sözleşme ile davacının dava dışı müşterilerine ödediği sigorta bedellerini teminat altına aldıkları; davacı şirketin kendi sigortalarına ödediği hasar bedellerine ilişkin—– birinci çeyrek ekstresini —– kapsamında teminat altına alındığından dolayı konsorsiyumun sözleşmeyle görevlendirdiği —— tarihli yazıyla ilettiği; bunun üzerine topluluğun temsilcisi————- aşarak doğrudan —- irtibata geçtiğini ve davacının —- gönderdiği hesap ekstresine ilişkin detay bilgileri talep ettiği; — tarihli —– mesajıyla taraflar arasındaki mutap uygulamaların aksine ve haklı bir gerekçe olmaksızın —— mutabakattan kaçındığı; —–sigortalı sıfatıyla—–talep edeceği zararın sigorta ettiği rizikoyu karşıladıktan sonra bunun meydana getireceği zarar; yani —— uğradığı pasif zarar olduğu; bu zararın —– ihbar etmesi gerektiği; —- bu sigorta zararı, kendi sigortalısına yaptığı ödemenin rücularından sonra kalan kesin miktar olması gerektiği; —– kendi sigortalılarıyla yaptığı sözleşmelerinde rizikonun gerçekleşmesi ve sigorta zararı ile —–arasında hiç bir hukuki ilişkinin bulunmadığı; taraflar arasındaki ———- bulunduğunun doğru olmadığı, davacı —- süresinde hasarları davalı —————- bildirmemesi sonucu, davalının —– Talep kontrol maddesi konusunda —— böyle bir kloz eklemesinin bulunmadığını; tüm sigortacılar ve —- yöneticilerinin bu ifadelerin ne anlama geldiğini bildikleri hususunun kök raporda açıkça yazdığını; sigorta şirketi tanzim etmiş olduğu poliçelerde meydana gelen hasarları nasıl eksperler marifetiyle inceleyip tespit yaptıktan sonra hasar ödemesini gerçekleştiriyorlarsa davalı gibi olan—– hasarları her zaman inceleme yetki ve haklarının bulunduğu; bu çerçevede sözleşmenin atıf yapılan 3. Maddesindeki “ekte tazminat talep kontrol maddesi” ifadesinin mevcut olduğu ancak böyle bir ekin yapılmadığı, bu nedenle davalı tarafın ödememe sebebinin yerinde olmadığı; davacı——– sigorta sözleşmesini davalı ile yaptığını; bu sigortalıya ait genel şartların sigorta konusunu tayin eden ————bu sigorta ile sigortacı, işsiz kalma ya da kaza veya hastalık nedeniyle geçici iş göremezlik hallerinin gerçekleşmesi sonucu sigortalının poliçede belirtilen ve sözleşmeye istinaden yapması gereken ödemelerini azami teminat tutarı ve süresiyle sınırlı olmak üzere teminat altına alır” genel şartların devamında teminat kapsamı teminat dışında kalan haller, ek sözleşme ile teminat kapsamına devam edilecek haller ve sigorta süresine ait şartların yapıldığını; genel şartlarda sigorta ettirenin sözleşme yapıldığı sırada sigorta süresi içinde yapması gereken beyan yükümlülüğünün ihlali halinde sigortacının rücu hallerinin TTK hükümlerine uygun olarak düzenlendiği; olayda sigorta edilen rizikonun gerçekleşmesi ile sigorta ettirenin maruz kalacağı zarardan davalı —— sorumlu olması gerektiği; bunun nihai bir zarar olmadığı, genel şartlarda gösterilen sigortacının sigorta ettirene rücu etme imkanı varsa gerçek zararın rücu edilen tutardan kalan kısım olduğu; bu zararı ödemek borcu sigorta teminatının konusu olduğu, bu çerçevede davacının dava dışı sigortalılara yapmış olduğu ödemeleri rücu ettiğini, buna ilişkin belgeleri —— verdiği, tazminat miktarını hesaplayan kök raporda ayrıntılı olarak davacının müşterilerine yaptığı ödemelerin hesaplandığı, tespit edildiği; kök ve ek raporun mahkememizce kontrol edildiği ve hukuka uygun bulunduğu; davalının yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde sorumluluğunun söz konusu olduğunu; her ne kadar topluluktan —– ayrıldığı kabul edilse dahi mahkememizin taleple bağlı olduğu; davacının talep ettiği tazminatın —- alınmasını talep ettiği için —– diğer şirketlere paylaştırılamayacağı nazara alınarak aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
DAVANIN ——- YÖNÜNDEN PASİF HUSUMET YÖNÜNDEN REDDİNE,
DAVANIN DAVALI ———– EDİLEMEDİĞİNDEN REDDİNE,
DİĞER ŞİRKETLER YÖNÜNDEN DAVANIN KABULÜ İLE;
—–
——-
Yönünden kabulü ile bu bedellerin —- tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle bu davalılardan alınıp, davacıya verilmesine,
Alınması gereken 29.151,53 TL harçtan peşin olarak alınan 8.097,65 TL ilam harcının mahsubu ile eksik 21.053,88 TL harcın 14.035,92 TL’sinin davalı—– kalan 7.017,96 TL’nin ise —— alınarak hazineye irat kaydına,
Tamamı davacı tarafça karşılanan 8.129,05 TL harcın tamamı ile davası reddedilen davalılara çıkarılan tebligatlar hariç 24 tebligat gideri 252,00 TL ile 4.500,00 TL bilirkişi incelemeleri toplamı 4.752,00 TL’nin kabul ve ret oranları gereğince 4.276,80 TL’lik kısmından dolayı toplam 12.405,85 TL yargılama giderinin 8.270,56 TL’sinin davalı —-kalan 4.135,29 TL’sinin ise davalı ——- alınarak davacıya verilmesine; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansının davacıya iadesine,
Karar tarihindeki AAÜT gereğince 28.365,00 TL nispi vekalet ücretinin davalı —– alınıp, davacıya verilmesine,
17.463,00 TL nispi vekalet ücretinin —- alınıp, davacıya verilmesine;
Davacıdan 3.400,00 TL maktu vekalet ücreti alınarak davalı —– verilmesine,
Davacıdan 6.964,00 TL nispi vekalet ücretinin alınarak davalı —— verilmesine,
Dair karar, davacı vekili ile davalılardan——— Vekilinin yüzlerine karşı, diğer tarafların yokluğunda, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde ———Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak ve oybirliğiyle verildi. Açıkça okunup usulen tefhim olundu. 12/11/2020