Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1183 E. 2018/1210 K. 11.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/1183 Esas
KARAR NO : 2018/1210

DAVA : Şirket Ortaklığından Çıkma
DAVA TARİHİ : 01/11/2017
KARAR TARİHİ : 11/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Şirket Ortaklığından Çıkma davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA : Davacı vekili, müvekkilinin İstanbul Ticaret Odasına ———– sicil numarası ile kayıtlı olan davalı şirkete hileli ve hukuksuz olarak kaydedildiğini belirtmek suretiyle şirketten çıkmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı, davaya cevap vermemiş, duruşmalara da gelmemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, TTK’nun 638/2 maddesi gereğince haklı nedenle şirket ortaklığından çıkma davasıdır.
Mahkememizce davacı vekiline yaptırılan açıklama ve davacı tarafından diğer hissedar ———— çekilen ihtardan; davacının Üsküdar ——-. Noterliğinde imzalanan 23/01/2008 tarihli ve ————— yevmiye numaralı “hisse devir sözleşmesi” ile davalı şirketin ortağı olan ——– 31.000,00 TL bedelle hisse devir aldığı, parasınıda ödemiş olduğu; ihtarın 24/02/2009 tarihinde çekildiği, ihtarda aradan 1 yılı aşkın süre geçmesine rağmen halen şirkete ortak olarak kaydedilmediğinden bahisle artık devir işleminin geçerli olmadığı belirtilip, ödenen paranın iadesinin talep edildiği görülmüştür.
Şirket ortaklığından haklı nedenle çıkma talepli davalarda; mahkeme, davacının çıkma nedeni olarak gösterdiği sebepler ile bağlıdır. Davacı taraf, hileli ve hukuksuz olarak şirkete kayıt edildiğini iddia etmekte olup; bu sebebi payı devreden ortağı yukarıda tanıtılan ihtarın gönderilmesine rağmen ve bu ihtardan sonra şirkete ortak olarak kaydedilmiş olduğunu iddia etmektedir. Gelen Ticaret Sicil Müdürlüğü yazısından da davacının şirket ortaklığına bu ihtardan sonra kaydedildiği anlaşılmaktadır. Ancak, ihtarın muhatabı hisse devreden ortak olup; davalı şirkete çekilen bir ihtar bulunmadığından söz konusu ihtarı davalı şirketin bilmesi mümkün olmadığı gibi; davalı şirketin devreden ortağın müracaatı ve bu konuda yapılan toplantı sonunda davacımızı ortak olarak kabul etmesinde herhangi bir hukuksuzluk bulunmayıp; davacının hisse devir sözleşmesi esnasında kandırılmadığı, devir sözleşmesi anında herhangi bir hile ya da hukuksuzluk bulunduğunun bu davada ileriye sürülmediği; tam tersine işlemine iradeye uygun yapıldığı ancak uzun süre hisse devri gerçekleşmediği için, bu uzun süre sonunda yapılan şirket ortaklığında kaydın hileli ve hukuksuz olduğunun savunulduğu; ancak sözleşmeden dönüldüğüne dair usulünce bir tebligatın davalı şirkete yapılmadığı; bu sebeple davacının şirkete kaydının prosedür olarak geçerli olduğu; davacının artık bu sebeple değil de çıkma için geçerli sebepleri varsa onlar ile bir dava açması gerektiği kanaatine varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
DAVANIN REDDİNE,
Dava maktu harca tabii olduğundan ve maktu harç alınmış bulunduğundan yeniden harç alınmasına gerek bulunmadığına,
Yapmış bulunduğu yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, karar kesinleştiğinde bakiye gider avansının davacıya iadesine,
Dair karar, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda,karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.