Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/113 E. 2019/806 K. 25.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/113 ESAS
KARAR NO : 2019/806
DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 27/01/2017
KARAR TARİHİ: 25/06/2019
Mahkememizde görülen Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; kimyasal madde ticaretiyle iştigal eden davacı ——– adı altında faaliyet gösteren …—— tarih ve ———— nolu fatura tahtında 6 adet, ve yine …’dan satıcı konumunda bulunduğu,————- adı altında faaliyet gösteren davalıdan —— tarih ve ——– nolu fatura tahtında 4 adet, olmak üzere her biri yaklaşık———–adet polietilen tankı iki ayrı parti halinde satın aldığını, Ayrıca bu tankların kullanılabilmesi için, ..——- nolu fatura tahtında ——– tarih ve———— nolu fatura tahtında ——– hizmeti, —— tarih ve—-nolu fatura tahtında ———– hizmeti, ——- tarih ve——— nolu fatura tahtında —— hizmeti, ——- tarih ve —– nolu fatura tahtında “3 adet tankın boşaltılıp metal kafes giydirilip tesisatının çekimi” hizmeti satın alındığını, … tarafından ——– ve ——- tarihlerinde gönderilen iki ayrı Teklif ve davacı tarafından bu teklifin kabulü ile ortaya çıkan alım satım akitleri tahtında satın alınan 10 adet tanktan,————–tarafından faturalananlardan bir tanesi (ilk 4 adeti 2 nolu Davalı tarafından fatura edilmiş ve alım satım aktine 2 nolu davalı da satıcı sıfatıyla dahil olmuştur) 19/09/2016 tarihinde kendiliğinden patlamış (Yarılmış olarak da tarif edilebilir) ve içerisinde bulunan 20 tonu aşkın kimyasal maddenin zayi olduğunu, Patlayan tankla irtibatlandırılan bir diğer tankta bulunan aynı miktardaki kimyasal madde de keza tankın irtibat noktaları hasarlandığı için akıp gittiğini, Olayın ardından; tankın teknik gerekliliklere ve taahhüt edilen vasıflara uygun olmadığı İstanbul Anadolu 5.Asliye Ticaret Mahkemesi ———– D.İş dosyası kapsamında uzman bilirkişi tarafından da tespit edildiğini, aynı tespit çerçevesinde diğer tankların da hatalı imal edildiği ve risk taşıdığının ortaya çıktığını, Mahkemece yapılan tespit vasıtasıyla tankların ayıplı olduğunu ve sorumluluğun da Davalılarda olduğunu öğrenen davacının, patlayan ve patlama potansiyeli açıkça tespit olunan tankların geri alınarak, oluşan zararla birlikte tank bedelllerinin iadesini talep etmek üzere——-Noterliği———— Yevmiye nolu ihtarnameyi Davalılara keşide ettiğini, ancak Davalılar bu ihtarnameye karşı gönderdikleri cevabi ihtarnamelerle davacının taleplerini reddettiklerini, Bu tablo karşısında; davacı tarafından ödenen tank bedellerinin, bu tankların kurulumu, taşınması, ithalatı v.b yan giderlerle birlikte tahsili ile uğranılan zararın tazmini için her iki davalıya karşı dava açmak zorunluluğu doğduğunu, Toplam 10 adet tankın bedeli olan ————– TL’nin, —- TL’lik kısmı ——–Davalıyla müteselsilen olmak üzere) …’dan tahsilini, Toplam 4 adet tank bedeli olan —— TL’nin ( …’dan ile müteselsilen olmak üzere) ——– tahsilini, Zayi olan 42 Ton kimyasalın ————karşılığı olmak üzere ——– Dolarının tazminat vasfında olmak üzere her iki Davalıdan da müteselsilen tahsilini, 10 adet tank için sarfedilen ithalat masrafları tahtında ———TL’nin …’da tahsilini, İthalat masraflarından ——– TL’lik kısmın … ile birlikte —————- tahsilini,Karar altına alınacak talebe konu tutarlara, ihtarname tarihi olan ——– tarihinden itibaren TL ve ABD Doları için ayrı ayrı avans faizi işletilmesini, Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin Davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı … açısından dava husumet yokluğu yönünden usulden reddedilmesi gerektiğini, açılan tazminat davasından davalılara herhangi bir sorumluluk yüketilemeyeceğini, davacının tankların kullanım ve gözetim yükümlülüklerine uymadığını, bu sebeple olayın meydana gelmesine kendisinin sebebiyet verdiğini, davacının patladığı iddia edilen tankın patlamasına kendi kusuru ile sebep olduğunu, aynı zamanda tankla ilgili hiçbir ilgisi olmayan ve tankın patlamasında en büyük etken olan içindeki kimyasal maddeyi de doğru şekilde depolamadığını, davacının açmış olduğu davada patlayan tankın içindeki kimyasal maddeyi ve buna bağlı olarak boşaldığı iddia edilen tank içindeki kimyasal maddeyi de davalılardan tazmin etmeye çalıştığını, davacının bu taleplerinin kabul etmediğini, açılan bu davada delil olarak ve davanın dayanağı olarak kullanılan bilirkişi raporunu taraflı ve objektiflikten uzak olduğunu ve kabul etmediklerini, kimyasal depolama yapan bir firmanın göstereceği en ufak özeni göstermediğini, depoladığı kimyasalın depolanması şartalrına uymayarak sebebiye tverdiği patlama olayı sonasındaki zararın tazmini amacıyla tamamen kötü niyetli olarak açtığı davada itirazlarının kabulünü, davanın reddi ile dava masraflarının davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği bakımından (sözleşmeden kaynaklı) tazminat davasıdır.
Mahkemece davalılar tarafından davacıya satılan tanklar ihtilafsız olup ihtilafın davacı uktesinde bulunan tankların ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise bedellerinin iadesi gerekip gerekmediği bu tanklar sebebi ile zayi olan kimyasal madde var ise bedeli ile ithalat masraflarının davalılardan talep edilip edilmeyeceği noktasında toplandığı tespit edilmiştir.
Mahkememiz ———–tarihli duruşmasında dosyanın TTK 83/85 maddeleri ile HMK 222 maddesi uyarınca her iki tarafın tüm yasal ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi 25/12/2018 tarihli raporunda özetle; davalıların imalatı olan bir adet ”Patlayan Tankın” patlaması sebebi ile imalatı arasında illiyet bağı bulunmadığı, tankların üzerinin davacı tarafından kapatılmamış olduğu, tankın patlamasının/yırtılmasının ortaya çıkmasından ———— tankların depolahması ve tankın içerisindeki %45 su içeren kimyasalın yaz günü güneş ışınlarından etkilenmeyecek şekilde sundurma altında olmadığı, iç basıncın yükselmesinin ve buna yönelik iç basıncın yükselmesini bertaraf edecek tank üzerinde bulunan basınç tahliye kapağının bulunduğu ancak davacı tarafından kapalı durumda tutulduğu, ayrıca hava tahliye kapağına monte edilerek iç basıncı atmosfere tahliye edecek çıkış borusu ekipmanıda tank üzerinde bulundurmadığı, basınç tahliye sistemlerini temin etmemek suretiyle tedbir almayan davacının tank patlamasında tam ihmal ve tam kusurunun mevcut olduğu, davalılar şirketlerin ortaya çıkan zararlara sebep olabilecek herhangi hatalı malzeme seçimi veya hatalı imalatın söz konusu olmadığı, ihmal veya kusurunun da bulunmadığı, davacının dava konusu zararlarının tümünün tazmininden/bedelinden davalıların sorumluluklarının bulunmadığı, tankın patlamasına sebep olan şeyin davacı şirket ——– tam kusurundan kaynaklandığı, ortaya çıkan zarar ve ziyanın tümüyle davacı ——–Firmasının kendisinin karşılaması gerektiğini rapor etmiştir.
Davanın davacı tarafından davalılardan satın alınan tanklardan 4 adedinin 2 nolu davalıdan 6 adedinin 1 nolu davalıdan satın alındığı, bu husmusun ihtilafsız olduğu ve tarafların usulüne uygun tutulan defterleri ile de sabit olduğu, tanklaran 2 olu davalıdan alınan 1 tanesinin ——— tarihinde patladığı, davacının isteği ile 2 adet tankın birbirine vana ve boru sistemi ile bağlı olduğu ve sıvı kimyasal aktarma yapacak şekilde dizayn edildiği, kimyasal üreticisi tarafından düzenlenen ve dosya içinde mevcut ———- depolama önlemlerinin konteynerin çatısı kapalı ve serin bir yerde muhafazasının gerektiği,————— ilişkin bildiride depo alanlarının iyi havalandırılması gerektiği,kimyasalların dökülmesi.dağılması ,su kanallarına karışmasının önlenmesi .depo binalarının dökülme ve sızmaya karşı güvenli drenajları olmasının gerektiği,davalı şirketler tarafından fiat teklifinde belirtildiği şekilde tankların imal edildiği, davacının gösterdiği yerlere konulduğu,satın alınan diğer 9 tankda bir sorunun yaşanmadığı,imalat ve malzemeden kaynaklanan bir kusur bulunmadığı,patlayan tankın gece fotoğrufında üstteki kapağın ağzının kapalı olduğu, tanklara erişimin kolay olduğu,dış etkenlere karşı korumasız olduğu,tank çevresinde havuz, kanalve diğer tedbirlerin bulunmadığı,davacının kusurlu olduğu, meydana gelen zarardan davacının kusurlu olması nedeni ile davalıların sorumluluğunun bulunmadığı bu hususun teknik bilirkişilerce de düzenlenen ve denetime olanak verecek şekilde hazırlanan raporlara göre belirlendiği anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi Yukarıda Belirtildiği Üzere;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Peşin alınan 4.222,14 TL harçtan alınması gerekli 44,40 TL harcın mahsubu ile 4.177,74 TL fazla harcın, hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettiğinden 2019 yılı AAÜT tarifesi uyarınca davalıyararına taktir olunan 20.784,04 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacının yatırmış olduğu gider avansından artan tutarın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolu açık olmak üzere davalılar vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/06/2019