Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/957 E. 2018/1306 K. 20.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/957 Esas
KARAR NO : 2018/1306
DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ : 24/08/2016
KARAR TARİHİ : 20/12/2018
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA : Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketin %25 hissesine sahip olduğunu; dava dışı ——– %56,4 ———- %8,6———- %5 ve —— %5 oranında hisselerle şirkete ortak olduklarını; davalı şirketin ——- tarihinde Ticaret Sicil Memurluğuna ——sicil numarası ile tescil edildiğini; damperli kasa üretimi, cop kasaları, hidrolik kaldırma üniteleri, kaldırma üniteleri ve bunların yedek parçalarının üretimi konularında faaliyet gösterdiğini; davalı şirketin 2014 ve 2015 yıllarına ilişkin olağan genel kurul toplantısının 27/05/2016 tarihinde ve tüm ortakların iştiraki ile yapıldığını; bu toplantıda davacıyı avukat ——– temsil ettiğini; genel kurulda alınan kararların 10/06/2016 tarihli ve 9094 sayılı Ticaret Sicil Gazetesinin 479 numaralı sayfasında yayınlanarak tescil edildiğini; ancak bu genel kurulda alınan kararların iptali gerektiğini zira;
TTK’nun 409. Madde gereğince genel kurulun, faaliyet dönemi sonundan itibaren 3 ay içinde toplanması gerekirken hem 2014 hem de 2015 yıllarını kapsayacak şekilde ve 3 aylık süre geçtikten sonra toplantının yapıldığını;
İki yıllık faaliyet raporunda, şirketin durumuna dair eksiklik ve çelişkiler bulunduğunu, çünkü 2014 yılında bilanço -1.483.593,51 TL zarar verirken, 2 yıllık dönemin karla kapatıldığının yer aldığı ancak bunun gerçek olmadığı;
Denetim raporunun TTK’da ön görülen ayrıntıları içermediğini; şirkete ait şikayetin bulunmadığı belirtilirken, 2013 yılının genel kurulu aleyhine Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin —— Esas sayılı dosyasının bulunduğu yine 5. ATM’nin —— Esas sayılı dosyasının bulunduğu, ilk dosyada genel kurul kararının kısmen iptaline karar verildiği, ikinci dosyada şirketin feshine karar verildiği, kararın kesinleşmediği, mahkememizin —— Esas sayılı dosyasında ise tapu iptali ve tescil yönünden davanın bulunduğu, bunların denetim raporunda yer almadığı;
Yönetim kurulunun usulünce ibra edilmediğini, muhalefete ilişkin müvekkil şerhinin yazılmasına engel olunduğunu; ayrıca şirketin yönetim kurulu üyelerinin bizzat kendi ibraları için oy kullandıklarını;
Bu gerekçelerle kararların iptalinin gerektiği; diğer ortaklarca müvekkilinin sindirilmek istendiğini belirterek; —– tarihli genel kurulda verilen tüm kararların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA – : Davalı vekili, davanın haksız olduğunu, söz konusu genel kurulun tüm pay sahiplerinin iştiraki ile toplandığını, davacıyı da avukat ——- temsil ettiğini; genel kurulun TTK’nun 416. Maddeye uygun olduğunu, davacının amacının müvekkili şirketi tahrip etmek olduğunu; İstanbul Anadolu 15. Asliye Ticaret Mahkemesinin —— Esas sayılı davayı açarak özel denetici atanması ve yöneticinin azline dair talepte bulunduğunu ancak bu davanın reddedildiğini; genel kurulda davacıyı temsil eden avukat ——– divan başkanlığını teklif ettiklerini ancak kendisinin kabul etmediğini; yönetim kurulunun faaliyet raporu, muhasebe ve hesap raporlarının müzakeresine avukat ——– katılmadığını, hiç bir öneri getirmediğini, sadece ret oyu vereceğini bildirdiğini ve her konuda ret oyunu kullandığını; davacınında aynı tutum içinde olduğunu, davacının bu uyumsuzluğu nedeniyle davalı şirketin ana denetim faaliyetini durdurmak zorunda kaldığını; davacının diğer şirket ortaklarına haksız olarak zarar verdiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, TTK’nun 436. Madde gereğince genel kurul kararlarının iptaline ilişkindir.
Mahkememizce, taraf delilleri toplanmış, davacı tanıkları dinlenmiş, davalı şirketin kayıtları getirtilmiş, genel kurul kararı ve toplantı tutanağı getirtilmiş; davalı şirketin ticari kayıtları da inceletilmek suretiyle uzman bilirkişilerden rapor alınmış; tüm deliller değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilmiştir.
İptali talep edilen ve 2014 ve 2015 yıllarına ilişkin 27/05/2016 tarihinde toplanan genel kurula tüm hissedarların iştirak ettiği; davacıyı vekaleten avukat —— temsil ettiği; mahkememizce iptale karar verilen ve genel kurulca yönetim kurulunun ibrasına ilişkin olan 6 nolu gündem maddesinin dışındaki kararlar yönünden; söz konusu kararların yasa ve davalı şirketin ana sözleşmesindeki oy oranları sağlanmak suretiyle alındığı; davacının bunlara ret oyu kullandığı ancak gerek kararların oy nisabı ve gerekse iptalini gerektirecek kamu düzenine herhangi bir aykırılığın bulunmadığı; bu nedenle yönetimin ibrasına ilişkin genel kurul kararının dışında kalan diğer kararlar yönünden bir iptal nedeninin bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce, iptaline karar verilen “yönetimin ibrasına ilişkin” kararda ise; her ne kadar ret oyu kullandığını bildiren davacının vekili gerekçesini karara yazdırmamış ve yönetimin ibrasına ilişkin kararın iptali içinde gerekçenin mutlaka genel kurul tutanağına yazılması TTK’nun 446/1-a maddesi gereğince zorunlu ise de; dinlenen davacı tanığı ( aynı zamanda genel kurulda davacı adına katılan ) avukat ———-beyanından, kendisi ile diğer şirket ortakları arasında bir ihtilafın yaşandığı, bu ihtilaf esnasında bazı ortakların üzerine yürüdüğü, kendisinin darp edilmesini toplantıda bulunan ve ortak olmayan şirket muhasebecisinin araya girmek suretiyle engel olduğu; bunun üzerine polis çağırdığı, 2 polisin geldiği, polislerin bir müddet genel kurul toplantısında kalıp, bilahare şikayetçi olması halinde herkesi karakola davet edeceklerini bildirmesi üzerine ve kendisininde olayı uzatmamak yönünde tercih kullanması ile gittikleri ancak o esnada genel kurul tutanağının yazılmasına devam edildiğini bildirmesi; bu beyana karşılık davalı tarafın herhangi bir kargaşanın çıkmadığı, polisin gelmediği gibi bir savunmada bulunmadığı; mahkememizce yapılan değerlendirmede taraflar arasında geçmişteki husumette nazara alınarak ( çok sayıdaki dava ve şikayetler nedeniyle ) avukat —— genel kurul toplantısında yöneticilerin ibrası yönünden kullandığı ret oyunun gerekçesini, “iradesi dışında” tutanağa geçirtemediği, bu imkanın doğmadığı, bu ortamın oluşmadığı kanaatine varılmış; her ne kadar davalı tarafta tanık dinletilmesini talep etmişse de, davanın TTK’nun 1521 maddesi gereğince basit yargılamaya tabii olduğu, davalı vekilince tanık dinletme talebinin tahkikatın son aşamasında ileriye sürüldüğü nazara alınmak suretiyle gerekçeleri son duruşma zaptında açıklanmak suretiyle davalının tanık dinletme talebi reddedilmiş; öte yandan yasa gereğince yönetim kurulunun ibrasında, yönetici olan ortakların imza kullanamayacağı, kullanırlarsa geçersiz olacağı; oysa 27/05/2016 tarihli bu genel kurul toplantısında yönetim ibrası için alınan kararlarda yöneticilerin oy kullandığı; bu hususun butlan nedeni olmadığı, iptal sebebi olduğu ancak yönetim kuruluna üye olmayan sadece iki ortağın bulunduğu bunlardan birinin davacı … olduğu, diğerinin ise ——– olduğu; yöneticiler, yönetimin ibrası için oy kullanmasalar ve yasaya uysalar davacının hissesi ———- hissesinden fazla olması nedeniyle yönetim kurulunun ibra edilemeyeceği nazara alınmak suretiyle; sadece yönetim kurulunun ibrası yönünden alınan kararın iptaline karar verilmek suretiyle aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
İ—– Ticaret Sicil Müdürlüğüne —– sicil numarası ile kayıtlı bulunan Davalı şirketin —-tarihli genel kurulunda alınan kararlardan olan 6 nolu gündem maddesindeki şirket yöneticilerinin ibrasına ilişkin kararın iptaline,
Bunun dışındaki diğer kararların iptal taleplerinin REDDİNE,
Dava peşin harca tabii bulunduğundan eksik 6,70 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Tamamı davacı tarafça karşılanan 58,40 TL başvuru ve peşin harcın tamamı ile, 10 davetiye gideri 120,00 TL’nin ve bilirkişi inceleme ücreti olan 2.400,00 TL’nin kabul ve ret oranı gereğince yarısı olan 1.260,00 TL’nin toplamı 1.318,40 TL yargılama giderinin davalıdan tahsiline, davacıya verilmesine; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansının davacıya iadesine,
Karar tarihindeki AAÜT gereğince, her bir taraf lehine kabul ve reddedilen talepler sebebiyle 2.180,00’er TL maktu vekalet ücreti taktirine, birbirlerinden alınmasına,
Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak ve oy birliği ile verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu. oybirliği ile karar verildi.20/12/2018