Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/897 E. 2021/560 K. 09.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/897 Esas
KARAR NO : 2021/560
DAVA: Yaralama Nedeniyle Maddi Tazminat
DAVA TARİHİ : 04/08/2016
KARAR TARİHİ: 09/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan Yaralama Nedeniyle Maddi Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREKÇE: Davacı taraf,— tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalı —- plakalı aracın çarpmasıyla yaralandığını, kazanç kaybı ve maluliyete uğradığını belirtmek suretiyle açmış bulunduğu iş bu davada fazlaya dair haklarını saklı tutarak —— maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalı— şirketinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı —-sigortaya başvurma zorunluluğunun davacı tarafça yerine getirilmediğini bu nedenle davanın usulden reddi gerektiğini; mahkeme farklı kanaatte ise —– plakalı aracın —- olduklarını, kaza tarihi itibariyle sigorta poliçesinin geçerli olduğunu ancak sorumluluklarının aracı kullanan sürücünün kusuru ve poliçe limitiyle sınırlı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Dava, trafik kazası nedeniyle zorunlu sigortaya karşı açılan maddi tazminat davasıdır.
Davacı, kazada yaralandığını, bu nedenle kazanç kaybı olduğunu ve maluliyetten ötürü de tazminat gerekli olduğunu iddia etmektedir. Mahkememizce yargılamaya başlanmış, önce kusur yönünden rapor alınmış, bu raporla sigortalı araç sürücüsünün kazada %100 kusurlu olduğu, davacının kusurlu olmadığı belirlenmiştir. İkinci aşamada davacının maluliyete uğrayıp uğramadığı, uğramışsa oranının ne olduğu ve yine iyileşme sürecinin ne olacağı hususunda rapor alınması gerekmiş olup ancak davacının ceza evi firarisi olduğu, kendisine hükümlülükten dolayı vasi tayin edildiği; bir türlü vekilince temin edilip raporu için hastaneye sevk edilemediği görülmüş olup, davacı vekilinin de sürekli her celse mazeret gönderdiği görülmüş; davacı vekiline defalarca müvekkilinin yerini bildirmesi ya da hastaneye sevkini sağlaması için süre verilmiş; davacı vekili en son ——tarihinde yine bir mazeret bildirerek ” mesleki mazeretinden ” bahisle duruşmaya katılamayacağını beyan etmiştir. Davacı vekilinin bu mazeretinde de herhangi bir başka mahkemede yapılacak duruşma, bir müvekkiliyle yapacağı görüşme—-somut bir mazeret bulunmayıp mahkememizce dosyanın geldiği aşama ve bu mazeret şekli nazara alınarak mazeretin reddine karar verilmiş,—- tarihinde dosya HMK 150 madde gereğince işlemden kaldırılmıştır.
Dava, resen yürüyecek davalardan değildir, takibi gerekir. İşlemden kaldırmadan sonra 3 ay içinde dava yenilenmediği için HMK 150. Madde gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
HMK 150. MADDE GEREĞİNCE DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
Yaptığı tüm yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, karar kesinleştiğinde bakiye gider avansı kalırsa davacıya iadesine,
Dava açılırken peşin olarak alınan 29,20 TL harçtan eksik 30,10 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine; iş bu karar delillerin toplanmasından sonra verildiği, bu nedenle vekalet ücretinin yarısına değil tamamına hükmedilmesi gerektiği; ancak taktir edilecek vekalet ücretinin de maktu vekalet ücretini geçemeyeceği; kaldı ki, hesaplanan nispi vekalet ücreti de maktuyu geçmediği nazara alınarak ve vekalet ücreti de asıl alacağı geçemeyeceğinden davalı lehine 4.000,00 TL vekalet ücreti taktirine, davacıdan alınmasına, davalı —- verilmesine,
Dair karar, dosya üzerinden yapılan inceleme ile ve karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta ——– Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olarak verildi. 09/09/2021