Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/867 E. 2018/815 K. 10.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/867 Esas
KARAR NO : 2018/815

DAVA : Misli İle Değiştirme, Terditli Olarak Alacak
KARAR TARİHİ : 10/07/2018

Mahkememizde görülmekte olan Misli İle Değiştirme, Terditli Olarak Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :Davacı vekili, davalılardan …………”yetkili satıcısı” diğer davalı ……..n ise ”…….” olduğu ….. müvekkilinin 11/11/2014 tarihinde ………… marka sıfır kilometre bir araç satın aldığını; bir süre sonra aracın gaz ve fren pedal aksamında yağ kaçağı oluştuğu için 13/07/2015 tarihinde yetkili servise başvurulduğunu; olayı inceleyen yetkili servisin ……..” diye tutanak tutup, ”rutin bakımına az kalmış, gözlemleyin, bakalım bakıma kadar ne olacak” demesi üzerine müvekkilinin bu tutanağa şerh koymak suretiyle aracı teslim aldığını; 04/08/2015 tarihinde araçla …… gidildiğini; geri dönülürken ……. kilometredeki aracın aynı arızayı tekrarladığını; bu sebeple 05/08/2015 tarihinde yeniden servise başvurduklarını; ancak yetkili servisin arızayı yine gideremediğini; müvekkilinin başvurusuyla İstanbul Anadolu ………. Sulh Hukuk Mahkemesinin….. D.iş dosyasında delil tespiti yapıldığını; mahkemece görevlendirilen uzman bilirkişinin raporunda gaz ve fren pedallarında yağ türü bir sıvının halen damlacıklar halinde sızmakta olduğu, bunu kullanım hatasından olmadığı, imalattan doğan ayıp niteliğinde olduğunu açıkça tespit ettiğini; arızanın garanti süresi içinde olduğunu, müvekkilince her iki davalıya da iş bu davada konu edilen taleplerin ihtaren bildirildiğini ancak sonuç alınamadığını belirterek;
Öncellikle aracın ayıpsız olan bir misliyle değiştirilmesine karar verilmesine; bu talepleri kabul edilmezse ödenen satış bedeli 118.486,49 TL’nin ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile iadesine; bu da kabul edilmezse ayıp oranına isabet edecek semenin iadesine karar verilmesine talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Her iki davalı vekili, delil tespiti yoluyla alınan bilirkişi raporunu kabul etmediklerini; zira aracın pedalları sökülmeden ve incelenmeden ayıplı olup olmadığının bilinemeyeceğini; zaten yetkili servis tarafından da aracın pedal kısımlarının sökülmesine ve onarılmasına araç sahibince izin verilmediği için arızanın giderilemediğini; davacının ödeme tarihi itibariyle faiz ve avans faizi istemeyeceği zira aracın henüz kendilerine iade edilmediğini; araçta herhangi bir üretim hatasının bulunmadığını; kaldı ki TBK 223/2 madde gereğince ayıp ihbarının derhal gerçekleşmediğini bu nedenle davacının ayıba dayanamayacağını; davacının dürüstlük kuralına aykırı davrandığını savunmuşlar; ayrıca davalılardan……….. vekili olayda ……. uygulanmayacağından distribütör olan müvekkili yönünden sorumluluğa gidilemeyeceğini belirterek davanın reddini talep ettikleri görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, TBK 227 maddeye dayalı olarak açılan, ayıplı mal sebebiyle misliyle değiştirme veya semenin iadesi/tenkisi davasıdır.
Davacı şirketin, davalılardan …………. ”yetkili satıcısı” diğer davalı ……….’nin ise ”………” olduğu ………. tarihinde…… marka sıfır kilometre bir araç satın aldığı; aracın garanti süresi içinde pedal aksamından yağ sızdırdığı ihtilafsızdır. Taraflar arasındaki ihtilaf, davacının süresinde ayıp ihbarında bulunup bulunmadığı, davadaki taleplerini haklı olup olmadığı ve istenebilir nitelikte olup olmadığını hususlarındadır.
Mahkememizce servis kayıtları getirtilmiş, iş bu dava açılmadan önce İstanbul Anadolu ……… Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/6 D.iş dosyasında yapılan delil tespitine ilişkin dosya getirtilmiş; taraf delilleri toplandıktan sonra uzman bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
Toplanan tüm delillerin birlikte değerlendirilmesinden; davacı şirketin satın aldığı ……. plakalı………. ve sıfır kilometre aracın ….. model olduğu, 11/11/2014 tarihinde trafiğe çıktığı; açıkça tespit edilen pedal aksamındaki yağ kaçağının ”üretimden kaynaklı gizli ayıp olduğu”; davacının yetkili servise defalarca götürmesine ve talep etmesine rağmen ayıbın giderilmediği ve halende devam etmekte olduğu; aracın mevcut haliyle kullanılması halinde her an yolda kalınabileceği gibi kazaya da sebep olunabileceği tespit edilmiş olup; davacı şirketin ortaya çıkan bu gizli ayıbın derhal servise girmek ve arıza da giderilemeyince davada ki taleplerini davadan evvel noter kanalıyla her iki davalıya bildirdiği; bu nedenle süresi içinde ihbar yükümlülüğünü yerine getirdiği; 6098 sayılı TBK ‘nun 227.maddesi gereğince davacının dilerse satış akdini fesh edebileceği ancak dilerse malı alıkoyup kıymetinin noksanı karşılığında satış bedelinin indirilmesini (ödenmişse, ayıba isabet edecek kısmının iadesini ) talep edebileceği; ayıpsız misli ile değiştirilmesinin bu maddede düzenlenmediği; somut olayda da davalı vekillerince de misli değiştirilme talebinin kabul edilemediği nazara alınarak; davacının akdi fesih etme talebi yerinde görülerek, aracın iadesi karşılığında satış bedelinin davacıya iadesine karar vermek gerekmiş; araç karar tarihinde halen davacıda olduğu için; ”araç bedeli faizsiz, iadeye konu aracın kullanım bedelsiz” karinesi uygulanmış ve iade edilecek satış bedeline faiz yürütülmemiş olup; aracın iadesi ve bedelin iadesi iş bu kararın infazı esnasında ”aynı zamanda gerçekleşecek” edimler olması sebebiyle hangisi önce gerçekleşirse o tarihten itibaren paraya faiz veya araca kullanım bedeli uygulanması gerektiğini kararın icrasında nazara alınacağı değerlendirilmiş; ayıbın niteliği gereği sözleşmeden dönme yönünde seçimli hak kullanılmasının bu olay için TBK 227/4 fıkraya aykırı düşmediği; aracın prestijli bir marka olması ve ortaya çıkan ve giderilemeyen bu arızaya müşterinin katlanmasının beklenemeyeceği; bu sebeple satış bedelinden indirime gidilmesi halinin, aracın marka ve yüksek satış bedelli bir araçtan müşterinin beklediği memnuniyete aykırılık teşkil edeceği nazara alınarak tercih edilmemiş; davalılardan birinin yetkili satıcı diğerinin bu aracın ………ü olması nedeniyle; satış bedelinden birlikte ve müteselsilen sorumlu oldukları kanaati ile aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklanacağı üzere,
Davacının, misli ile değiştirilme talebinin reddine, paranın iadesi talebinin ise kabulü ile 118.486,49 TL ‘nin davalılardan müteselsilen tahsiline, davacıya verilmesine,
Davacının yedindeki……. plakalı …… marka aracın davalılara teslimine,
Davacının faiz talebinin araç yedinde olduğu ve dava anına kadar kullanıldığı nedeniyle reddine,
Alınması gereken 8.094,00 TL harçtan davacının dava açarken karşıladığı 2.023,46 TL peşin ilam harcının mahsubu ile eksik 6.070,54 TL harcın davalılardan müteselsilen tahsiline hazineye irat kaydına,
Tamamı davacı tarafça karşılanan 2.052,66 TL peşin ilam harcı ve başvuru harcı ile 9 davetiye gideri 108,00 TL ve bilirkişi inceleme ücreti 3.000,00 TL toplamı 5.160,66 TL muhakeme giderinin davalılardan müteselsilen tahsiline, davacıya verilmesine; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansının davacıya iadesine,
Karar tarihindeki …….. gereği 12.228,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen tahsiline davacıya verilmesine,
Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.