Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/798 E. 2022/844 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/798 Esas
KARAR NO : 2022/844

DAVA : İtirazın İptali ( Banka Kredisinden Kaynaklanan )
DAVA TARİHİ : 30/06/2016
KARAR TARİHİ : 15/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali ( Banka Kredisinden Kaynaklanan ) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA: Davacı vekili, müvekkili banka tarafından dava dışı ——kredi kullandırıldığını, imzalanan genel kredi sözleşmesini davalıların müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını; kredinin ödenmediğini, bunun üzerine banka tarafından hesabın kat edilip, kat ihtarının borçlu ve kefillere gönderildiğini, tahsilat sağlanamadığı için davalılar aleyhine——- sayılı dosyasıyla icra takibinde bulunulduğunu, davalıların haksız itirazıyla takibin durduğunu belirterek, itirazın iptaline, takibin devamına ve davalılardan %20 icra inkar tazminatı tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalılar duruşmalara gelmemiş, davaya cevap vermemişlerdir.
Yargılama devam ederken, davalılardan —–ölmüş olup, karar başlangıcında ilgili (mirasçıları olarak gösterilen ) yasal mirasçıları tarafından miras süresinde reddedildiği için bu davalının mirasının TMK 616 maddesine göre terekenin paylaştırılması şeklinde resmi tasfiye ile tasfiyesine gidilmiş olup, bu nedenle yargılamada terekeyi tasfiye memuru——temsil etmiştir.
Davalılardan —— yargılama esnasında iflasına karar verilmiş olup, iflas kararı kesinleşmiştir. Tasfiye ” basit tasfiye ” şeklinde gerçekleştiği için ikinci alacaklılar toplantısı yapılmayacağından yargılamamıza devam edilmiş; iflas idaresi yazılı olarak bu davayı takip etmeyeceğini mahkememize bildirdiği belirlenmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, İİK 67 madde gereğince açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı banka, davalılar aleyhine—— nolu risklerden kaynaklanan Euro alacağı kaleminden ötürü: 710.000 Euro asıl alacak, 7.213,41 Euro işlemiş akdi faiz, 5.808,75 Euro işleyen %22,50’den temerrüt faizi, 5.161,95 Euro %5 —— olmak üzere toplam 728.184,41 Euro alacak yönünden;
——- nolu risklerden kaynaklanan kalem için takibin: 180.776,04 TL asıl alacak, 11.542,40 TL işlemiş faiz, 1.757,20 TL işlemiş %39’dan temerrüt faizi, 664,98 TL %5 —— ve 480,01 TL masraf olmak üzere toplam 194.670,62 TL üzerinden icra takibinde bulunmuş; asıl alacaklara da takipten itibaren takip talebinde belirttiği gibi faiz uygulanmasını talep etmiş;Her üç davalı bu takibe ” borcumuz yoktur, faizde çok yüksektir ” şeklinde itiraz etmişler, süresinde yapılan itiraz üzerine icra takibi durmuş, iş bu davada bir yıllık hak düşürücü süre içinde açılmıştır.Davalıların, dava dışı şirketin kredi alabilmesi için genel kredi sözleşmesini kefil olarak imzaladıkları ihtilafsızdır. Zira, imzaya itirazın açıkça yapılmış olması zorunlu olup, icra takibine açıkça imza yönünden itiraz etmeyen bilahare itirazda bulunamaz.Davalıların kefil olarak kredi sözleşmesini imzaladıkları kabul edildiğinden, taraflar arasındaki ihtilafa da kredi sözleşmesinin hükümlerin uygulanması zorunlu olup; kredi sözleşmesinde taraflar arasında bu sözleşmeden ötürü bir ihtilaf çıkarsa banka kayıtlarının esas alınacağı yazılıdır. Bu yazılı delil sözleşmesi niteliğindedir. Tarafları bağlayıcıdır. Bu nedenle mahkememizce banka kayıtları üzerinden ——bilirkişiye inceleme yaptırılarak takip tarihinde bankanın muaccel olan alacak ve takip kalemlerindeki haklılığı konusunda rapor ve ek rapor alınmıştır.Uzman bilirkişi ek raporunda, takip tarihindeki risk kalemlerine göre Euro üzerinden ve TL üzerinden davacı bankanın asıl alacaklarını ve işlemiş faiz kalemlerini hesaplamıştır. Mahkememizce bilirkişi ek raporundaki hesaplama şekli ve gerekçeleriyle kabule şayan bulunup, hükme esas alınmış olup; bu rapora göre, kredi borcunun taksitlerinin ödenmediği, bankanın sözleşmedeki yetkiye dayanarak ödenmeyen kredi sebebiyle hesabı kat ettiği, kat ihtarının taraflara tebliğ olduğu ancak ödemenin sağlanamadığı; TL üzerinden risklerden doğan alacağın ve Euro üzerinden hesap risklerinden doğan alacağın bilirkişi tarafından ayrı ayrı hesaplandığı, bunlara işleyen akdi faiz ve temerrüt faizleriyle —— hesaplandığı, TL alacaklarına kredi sözleşmesi gereğince yapılan noter ihtarlarından dolayı masrafında eklendiği nazara alınarak ve kefillerin bu krediden doğan sorumluluğunun mevcut bulunduğu belirlenerek mahkememizce aşağıdaki hüküm tesis olunmuş; davacı tarafın icra inkar tazminatı da talep ettiği, alacağın likit olduğu, hüküm altına alınan alacak yönünden davalıların itirazının haksız olduğu belirlendiğinden, takip tarihindeki Euro – TL çevirimi de nazara alınarak davacı tarafın asıl alacaklar toplamı üzerinden talep ettiği inkar tazminatı talebinin de kabulüne karar verilmiş,
Yargılama esnasında ölen —— yasal mirasçılarının tamamı mirası reddettiğinden terekesinin mahkeme kararı gereğince resmi tasfiye yoluyla tasfiyesine gidildiği, bu hususun dosyamıza ibraz edilen —— Karar sayılı veraset ilamından ve—– Tereke sayılı dosya zabıtlarından sabit olup; artık davamıza konu icra takibinden yasal mirasçıları olan ——sorumlu olmayıp, resmi tasfiye yoluyla tasfiyesi sağlanacak olan tereke masası sorumlu kabul edilmiştir.Yargılama esnasında iflas eden ve hakkındaki iflas kararı kesinleşen——ise kefil olarak kredi borcundan sorumluluğu devam etmekte olup; söz konusu olan bu sorumluluklar bu şirketin ——- olan ——-İflas sayılı dosyasıyla ilgili olarak ——- sorumlu olacak şekilde aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
Davalılar aleyhine——- sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile,
Takibin —— Ve müteveffa —— tereke masası aleyhine;
—— nolu risklerden kaynaklanan Euro alacağı kaleminden ötürü: 710.000 Euro asıl alacak, 7.213,41 Euro işlemiş akdi faiz, 3.610,42 Euro işleyen temerrüt faizi, 5.152,06 Euro —— olmak üzere toplam 725.975,89 Euro üzerinden ve sadece asıl alacağa takip tarihinden itibaren takip talebinde istendiği oran ve faiz cinsiyle faiz yürütülmek suretiyle takibin devamına,
——- nolu risklerden kaynaklanan kalem için takibin: 180.226,03 TL asıl alacak, 11.542,40 TL işlemiş faiz, 1.753,27 TL işlemiş temerrüt faizi, 429,42 TL ——ve 480,01 TL masraf olmak üzere toplam 194.431,13 TL üzerinden ve sadece asıl alacağa takip tarihinden itibaren takip talebinde istendiği oran ve faiz cinsiyle faiz yürütülmek suretiyle takibin devamına,Fazlaya dair itirazın iptali taleplerinin reddine,856.426,03 TL asıl alacaklar toplamı üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline, davacıya verilmesine,04/05/2016 tarihli ve —— hitaben düzenlenen —– nolu 420.000,00 TL bedelli —–düzenlenen —— nolu 3.000 USD bedelli teminat senetlerinin deposu yönünden yapılan icra takibine itirazında iptaline, depo talebi yönünden icra takibinin aynen devamına,Alınması gereken 173.712,33 TL harçtan davacı tarafından karşılanan 30.711,23 TL peşin ilam harcı mahsup edildiğinden eksik kalan 143.001,00 TL karar harcının davalılar —– müteveffa ——- tereke masasından müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
Tamamı davacı tarafından karşılanan yargılama giderlerinden 30.740,43 TL başvuru harcı ve peşin ilam harcının tamamı ile 22 normal 8 elektronik tebligat gideri 284,00 TL’nin ve 2.400,00 TL bilirkişi ücretlerinin kabul ve ret oranları gereğince, 2.590,00 TL’lik kısmının toplamı 33.330,43 TL yargılama giderinin davalılar—– tereke masasından müteselsilen alınarak davacıya verilmesine; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansı kalırsa davacıya iadesine,
Karar tarihindeki —– gereğince, 213.400,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılar ——– tereke masasından müteselsilen alınarak davacıya verilmesine;Kendisini vekil ile temsil ettirmesine rağmen ——yönünden artık mirası ret sebebiyle herhangi bir hüküm oluşturulmadığından ve dava açılırken de bu davalının mirası reddedeceği bilinemeyeceğinden ( muris dahi dava esnasında sağ olduğundan ) bu şahıs lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,Dair karar, Davacı Vekili —— , Mirası reddeden —- vekili —— yüzlerine karşı, diğer tarafların yokluğunda, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde——-Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak oy birliğiyle verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.