Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/733 E. 2019/1212 K. 17.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/733 Esas
KARAR NO: 2019/1212
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 14/06/2016
KARAR TARİHİ : 17/10/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA: Davacı vekili, davacı şirketin dava tarihi itibariyle tek kişilik bir limited şirket olduğunu, tek ortağı ve yetkilisinin … olduğunu; davacı şirketin ——– tarihinde – kişi ile kurulduğunu; bunlardan birinin … olduğunu, diğerinin davalı olduğunu, bir de dava dışı ortak —– bulunduğunu; daha sonra davalının —— tarihinde hissesini …’a devredip, şirketten ayrıldığını; keyfiyetin ——- tarihinde ticaret sicilde yayınlandığını; diğer ortağında aynı şekilde hissesini …’a devrettiğini belirterek; davalı eski ortağın şirkete ortak iken, şirketin ——— ile girmiş bulunduğu ticari ilişki çerçevesinde almış bulunduğu çekleri şirkete iade etmesi gerekirken; şirket ortaklığından ayrıldıktan sonra tahsil ettiğini; müvekkili şirketin —— alacağını istediğinde; borçlu şirket tarafından —- çek teslim tutanağının müvekkili şirkete gönderildiğini, çek teslim tutanağı ile çeklerin davalıya teslim edildiğinin ortaya çıktığını; bunun üzerine defaatle çeklerin davacı şirkete iadesi istense de, davalının bu iadeyi gerçekleştirmediğini ve bilahare çekleri tahsil ettiğini belirterek; çeklerin davalı tarafından ciro edilip edilmediğini de bilmediklerini, çek bedellerinin toplamı olan — şimdilik — borçlu—- ödeme tarihi olan ——- tarihinden itibaren işletilecek en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsiline talep etmiş; bilahare talebini ıslah yoluyla ——– yükseltip, ıslah harcını da karşılamıştır.
SAVUNMA: Davalı vekili, davanın kötü niyetli açıldığını; müvekkilinin şirketten ayrılma sürecinde; …’ın da kabulü ile hisse bedeli olarak kendisine — tarihinde toplam – TL bedelli – adet müşteri çeki verildiğini, – tarihinde de -TL’lik çek verildiğini, böylece toplam — bedelli müşteri çeki aldığını; ancak kendisine verilen çeklerin tamamı karşılıksız çıktığından dolayı dava dışı — firmasının çeklerini …’ın da bilgisi dahilinde tahsil ettiğini; tahsil bedelinin — olduğunu bildirerek; bu sebeple ——verdiği çeklerden dolayı müvekkilinin şirkete herhangi bir borcu bulunmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava, alacak davasıdır. Davacı şirket, eski ortağından şirketin alacağı için ve şirket lehine verilen çek bedellerini tahsil ettiği iddiası ile bunların iadesini talep etmektedir.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, şirketin sicil dosyası getirtilmiş, davacı şirketin kayıtları da incelenmek suretiyle, bilirkişi raporu alınmış; tüm deliller değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilmiştir.
Gelen banka kayıtları, incelenen davacı kayıtları çerçevesinde davalımızın —-tarafından davacı şirket lehine düzenlenen 4 adet çekten dolayı—- bankadan tahsil ettiği ihtilafsızdır. Taraflar arasındaki ihtilaf, söz konusu olan bu çeklerin davacı şirketi bağlayacak şekilde davalımıza hisse devri için verilip verilmediği hususunda toplanmaktadır.
Dosyaya sunulan hisse devir sözleşmesine göre, davalıya ait hissenin devri —- gerçekleşmiş; ——— işlenmiştir.
Davacı tarafından tahsil edilen —- ait – adet çek ———– tarihlidir. Bu nedenle çeklerin esasen ileriye dönük vadeli çek olarak düzenlendiği bellidir. Çek teslim tutanağından çeklerin, davalımıza şirket ortaklığından çıkmadan önce verildiği sabittir. Davacımız tamamı —– ait bu -adet çekten — tarihli ve —– TL bedelli çeki —- tarihinde — vasıtasıyla takas merkezinden, — tarihli ve — TL bedelli çeki, — tarihinde — takas merkezinden, — tarihli – TL bedelli çeki, – tarihinde – takas merkezinden, – tarihli – TL bedelli çeki – tarihinde –takas merkezinden bizzat tahsil ettiği de sabittir.
Davalının savunduğu gibi, …’a yaptığı hisse devrine ilişkin bedel ödenmemiş olsa, davalımızın …’ı dava etmesi ya da icra takibine başlaması gerekmiş olup; …’a yaptığı hisse devrinden dolayı şirketin alacaklı olduğu çekleri kullanması mümkün değildir. Sadece, …’a yaptığı hisse devrinden dolayı bu müşteri çeklerinin … tarafından ciro yoluyla kendine verilmesi halinde veya hisse devrinden ötürü bu çeklerin davalı tarafından tahsiline ilişkin şirketin de taraf olacağı bir protokolün bulunması halinde davalımızın söz konusu———çeklerini tahsil etmesi mümkündür. Tahsil anında, ortak olmadığı, şirket adına tahsiline yetkili bulunmadığı çeklerin bedellerini davalımızın iadesi gerekmektedir. Ancak, iadeden sonra …’a karşı hisse devrinden kaynaklanan alacağı varsa dava etmesi mümkündür. Mahkememizce davacı şirket kayıtları inceletilmiş olup, şirket kayıtlarında davacının gerçekleştirdiği şirket hisse devirlerinin, şirketin alacaklı olduğu dava konusu bu — çekle ödeneceğine dair herhangi bir karar bulunup bulunmadığı incelenmiş, bulunmadığı görülmüş; davalıdan bu çeklerin hisse devir bedeli olarak tahsili yönünde davacı şirketle aralarında bir protokol bulunup bulunmadığı sorulmuş, bulunmadığı görülmüş; hal böyle olunca davalımızın tahsil ettiği çeklerin bedelini tahsil yönünden hakkının bulunmadığı değerlendirilmiş, yemin deliline dayanmış olduğundan şirketin tek temsilcisi olan …’a huzurda yemin ettirilmiş; şirket yetkilisi usulüne uygun yemininde, — TL’yi şirket borçlusu —— davalının tahsil etmesi ile ilgili olarak şirket tarafından davalıya herhangi bir izin ya da icazet verilmediğini bildirmiş olduğundan; davanın kabulüne karar verilerek davalı tarafından tahsil edilen bedelin iadesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
DAVANIN KABULÜNE,
—- TL’nin ——– itibaren işleyecek en yüksek mevduat faizi ile davalıdan tahsiline, davacıya verilmesine,
Alınması gereken 25.684,56 TL harçtan peşin olarak alınan ve bilahare tamamlatılan 6.414,20 TL ilam harcının mahsubu ile eksik 19.270,36 TL harcın davalıdan alınıp, hazineye irat kaydına,
Tamamı davacı tarafça karşılanan 6.443,40 TL başvuru harcı ve peşin ilam harcı ile 17 davetiye gideri 182,00 TL ve bilirkişi ücreti olarak 1.500,00 TL’nin toplamı 8.125,40 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp, davacıya verilmesine; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansının davacıya iadesine,
Karar tarihindeki AAÜT gereğince 28.510,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınıp, davacıya verilmesine,
Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak ve oy birliği ile verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.17/10/2019