Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/652 E. 2021/69 K. 03.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/652 Esas
KARAR NO: 2021/69
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 27/05/2016
KARAR TARİHİ: 03/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; davalı ile davacı müvekkili şirketin—— faaliyeti konusunda ticari faaliyette bulunduklarını ve davacı müvekkilinin yükü süresinde ve özenli taşıması sonucu varma yerine götürmesine rağmen gönderilen davalı tarafından teslim alındığı halde hak ettiği navlun bedelini ve diğer alacaklarını alamamasından dolayı zarara uğradığını, davacı ve davalı arasında yapılan taşımalara ait bilgilerin davalının adresinden —-ilgili taşımaya ait fatura — ilgili taşımaya ait fatura — ilgili taşımaya ait fatura —— tarihlerinde evrak teslim tutanakları ile alındığını ve gönderilen adreslerden taşıma konusu ürünler alınarak alıcıya teslim edildiğini, taşımaya ilişkin tüm masrafların ve navlun ücreti davalıya ait olup ödenmediğini, davacı müvekkilinin davalının talimatıyla hareket ettiğini, davalının talimatlarını içeren e-mail yazışmalarında davalının konu taşımalara ilişkin olarak ücretlendirmeye bir itirazının da olmadığını, dolayısıyla davalının navlun bedelini ve v.s bedelleri ödemekle yükümlü olduğunu, davalının navlundan doğan fatura ve vade farkını icra takibine koymak suretiyle tahsil etmek isteyen davacının icra takibine davalı haksız yere itiraz ettiğini ve zarara uğramasına yal açtığını, davalının tüm itirazlarının haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek davalarının kabulüyle ihtiyati tedbir istemleri ile ———– tespiti ile devamına borçlunun borca itirazının iptaline, takibin devamına, haksız itiraz eden borçlu aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere inkâr tazminatına, ticari faize hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirket ile davacı arasında süregelen ticari ilişki neticesinde davacı tarafından düzenlenen ve—- sayılı dosyası ile takip konusu yapılan —- bedelli fatura; —- bedelli fatura; — tarihli, —- bedelli fatura; — tarihli, —- bedelli fatura; —tarihli,— bedelli fatura; — tarihti, — bedelli vade farks fatura —– tarihli, — bedelli, vade farks faturalarının ———– taraflarınca incelendiğini, işbu fatura bedellerinin müvekkili tarafından davacı şirketin banka hesaplarına tam ve eksiksiz olarak yatırıldığını, müvekkilinin davacı şirkete işbu faturalardan kaynaklanan herhangi bir boıcu bulunmadığından icra takibine süresinde itirazda bulunulduğunu, davacının dava dilekçesinde belirtmiş olduğu fatura bedellerinin müvekkili tarafından ödenmediği yönündeki iddialarının gerçekliğinin bulunmadığını, müvekkil şirket defterleri ve banka kayıtları üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesi neticesinde bu husustaki beyanlarının haklılığının ortaya çıkacağını belirterek haksız ve mesnetsiz olarak açılmış alan davanın reddine, davacı tarafın %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibariyle icra müdürlüğünce yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.
Usulünce duruşma açılarak; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenerek uyuşmazlığın çözümü doğrultusunda tarafların tüm delilleri tahkikat duruşmalarında toplanıp bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Celp edilen —sayılı dosyasının incelenemesinde; davacı tarafından toplam ——– dayalı alacağın davalıdan tahsili için icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya tebliğ edildiği, davalı borçlu vekili tarafından yasal süresi içinde takibe itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın, taraflar arasında akdi ilişki bulunduğu, davacı tarafça akdi ilişki gereği edimin ifa edildiği hususunda uyuşmazlık bulunmadığı, uyuşmazlığın akdi ilişki gereği davalı tarafın edimi olan ödemenin yapılıp yapılmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Tarafların delilleri toplanarak, tarafların iddia ve savunmaları dosya kapsamı ile mahkememizce yapılan ön inceleme duruşmasında zapta geçen beyanlar ve uyuşmazlık tespiti dikkate alınarak davacı alacağının bulunup bulunmadığının tespiti ve tarafların ticari defterlerinin incelenmesi için bilirkişi heyetine yerinde inceleme yetkisi verilmesine dair ara karar oluşturulduğu, yapılan inceleme neticesinde bilirkişi —- tarihli raporun sonuç bölümünde; davacı tarafın davalıdan — takip tarihi itibariyle —- tutarınca alacağının bulunduğu ve bu tutarlara takip tarihinden itibaren —— fiilen uyguladığı faiz oranlarını aşmamak kaydı ile faiz İsteminde bulunabileceği, davacının takipten önce istediği faiz tutarı ile yıllık——– tespitlerini aşan kısmının yerinde olmadığı, her ne kadar, davalının ticari defterlerine göre takip tarihînden sonra olmak üzere, aşağıdaki tabloda gösterilen davacının davalıya hitaben düzenlediği faturalar ile davalının banka kanalı ile ödemelerinin kayıt altına alındığı görülmesine rağmen, bu kayıtlar ile borcun tamamı tasfiye olmadığından, bu durumun icra müdürlüğünce infaz aşamasında değerlendirilmesi gerektiği, —- Davacının takipten sonra davalıya hitaben düzenlediği faturanın ———davacının takipten sonra davalıya hitaben düzenlediği faturanın —– davalının takipten sonra yaptığı ödemenin ——, Davacının takipten sonra davalıya hitaben düzenlediği faturanın —davalının takipten sonra yaptığı ödemenin——davacının takipten sonra davalıya hitaben düzenlediği fatura —– davalının takipten sonra yaptığı ödeme —— davacının takipten sonradavalıya hitaben düzenlediği fatura —– davacının takipten sonra davalıya hitaben düzenlediği fatura —- Olduğu, toplam davalının takipten sonra yaptığı ödemenin —-davacının takipten sonra davalıya hitaben düzenlediği faturaların ——–Olduğu, tarafların masraf, inkar tazminatı, vekalet ücreti ve benzeri diğer taleplerinin takdirinin mahkememizin takdirleri içinde kaldığı sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememize sunulan bilirkişi raporunda takibe konu alacağın icra takibinden sonra ödendiğinden bu hususun icra müdürlüğünce infaz aşamasında değerlendirilmesi gerekiği yönünde rapor hazırlanmış olduğu, icra takibi ile iş bu itirazın iptali davası arasında borç ödeme ile sona ererse mahkememizce davanın reddine karar verilmesi gerektiği, bu durumda sadece takip anındaki haksızlığa göre icra inkar tazminat talebinin değerlendirilmesinin gerektiği, bilirkişi raporunda belirtildiği gibi bu durumda ödemelerin infaz aşamasında icra müdürlüğünce değerlendirilmesi gerektiği yönünde hüküm kurulmasının mümkün olmadığı, böyle bir hükmün ancak itirazın iptali davası açıldıktan sonra yapılan ödemeler nedeniyle verilebileceği, oluşan bu durum karşısında takibin döviz cinsi üzerinden başlatıldığı göz önüne alınarak her bir —- —- dikkat edilerek ödeme tarihine kadar her bir ödemeye dövize uygulanacak faiz uygulanmak sureti ile dosyada son ödemenin yapılmış olduğu —– tarihinde faizlere nazaran davacının alacağının kalıp kalmadığının hesaplanması için dosya ek rapor düzenlenmek üzere bilirkişi —– tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen —-tarihli ek raporda özetle; davacının davalıdan ——– alacağının bulunduğu bildirilmiştir.
Mahkememizce bilirkişi ——— alınan raporun gerek kök ve daha sonra mahkememizce düzenlenen ara karar uyarınca alınan ek raporda davaya konu alacağın bulunup bulunmadığı, varsa miktarının saptanmasına, ara kararda belirtilen hususlarda nazara alınmak suretiyle incelenmesinin istenildiği ancak kök ve ek rapor arasında miktar yönünden bariz bir farklılıığın bulunduğu ve bu haliyle işbu raporların hükme esas alınamayacağı ve taraf vekillerinin itirazlarını da karşılamadığı nazara alınarak mahkememizce başka iki mali müşavir ve bir hesap bilirkişi belirlenmek suretiyle tekrar rapor alınması yönünde ara karar oluşturulmuş, düzenlenecek raporda takip tarihinden ve dava tarihinden önce ve sonra takibe konu alacakla ilgili yapılmış ödemelerin tek tek kalem kalem belirtilmek suretiyle varsa kalan bakiyenin hesaplanması, davadan sonra yapılan ödemelerin —– Karşılıklarının mahkememize bildirilmesi, takipten sonra davacı tarafça düzenlenmiş fatura var ise bunların ayrıca belirtilmesi ve davalı tarafın yapmış olduğu ödemelerin takipten sonra düzenlenen faturalara ilişkin olup olmadığı, takibe konu faturalara ilişkin olup olmadığı hususunda infaza tereddüt bırakmayacak şekilde açıklama yapılma üzere dosyamız bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen —- tarihli raporun sonuç bölümünde; davacının takip tarihi itibariyle davalıdan;——-faiz alacağı olduğu, davacının, takip konusu fatura borçlarını, takip tarihinden sonra ——– tarihlerinde ödediği hususundaki görüş ve kanaatleri bildirilmiştir.
Dosyada mevcut bilirkişiler ——tarafından düzenlenen ——- tarihli heyet raporunda, raporun içerik kısmı ve sonuç kısmında ana para alacağı ile faiz yönünden yapılan incelemede, çelişkilerin bulunduğu ——- görülmekle, denetime elverişli infazda tereddüte mahal bırakılmayacak şekilde ek rapor düzenlenmek üzere dosyamız bilirkişi heyetine tevdi olunmuş, bilirkişi heyetince düzenlenen ——tarihli ek raporun sonuç bölümünde özetle; davacının —- tarihinde davalı aleyhine takibe geçerek ——– talebinde bulunduğunu, davacının ve davalının incelenen ticari defterlerinde; takipte talep edilen ana para alacaklarının aynen tespit edildiğini, bu durumda davacının takip tarihi itibariyle davalı şirketten; ———- alacağının olduğu, davacının takip tarihinden sonra — takip konusu fatura borçlarını tamamen ödediği, sonuç ve kanaatine varıldığı, raporun sonuç bölümündeki ———– cinsinden belirtilen alacak miktarlarının sehven yazıldığı ve dikkatlerden kaçmış olduğu, gerçek alacak durumun, az yukarıda belirtilen rakamlar üzerinden olduğu, hususundaki görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Yapılan yargılama ve toplanan tüm delillere göre, davacının alacağını alabilmek için davalı lehine ———– sayılı dosyasında takibe başladığı, davalının süresi içerisinde borca itiraz ettiği, davacının davalının itirazının iptali ile %20 icra inkar tazminatına ilişkin iş bu davayı açtığı,
Taraflar tacir olması nedeniyle tarafların ticari kayıtları üzerinde mali müşavir, muhasebe ve hesap hukukçu olmak üzere bilirkişi heyetinden rapor alındığı, alınan rapora göre davalının takipten sonra ———– tarihinde ödeme yaptığı, ve fatura borçlarının tamamen ödediği anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş, yine davalının takipten sonra ödeme yaptığı için davacının kötü niyetli olmadığı anlaşıldığından koşulları oluşmayan kötü niyet tazminatının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Davalının kötü niyet tazminatının reddine ——–
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 59,30 TL. harcın peşin alınan 407,96 TL. harçtan mahsubu ile bakiye 348,66 TL. harcın talep halinde karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca 11.971,99 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-HMK 333 ve gider avansı tarifesinin 5. maddesi gereğince gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden ilgili tarafa iadesine,
Kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yoluna başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup anlatıldı. 03/02/2021