Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/551 E. 2018/781 K. 04.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2016/551 Esas
KARAR NO : 2018/781

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 04/07/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Müvekkili şirket ile davalı grup şirketleri bünyesinde bulunan …… İşletmeciliği A.Ş. 01.02.2010 tarihinden 31.12.2010 tarihine kadar geçen süre içinde müvekkili şirketçe danışmanlık hizmetinde bulunulduğunu, müvekkilinin öncelikle 19.10.20! 1 tarihinde …… nolu danışmanlık hizmet bedeli karşılığı KDV dahil 1.945.285.-TL. lik fatura düzenlediğini, bu faturaya ilişkin olarak KDV alacakları ile ilgili, Kadıköy ……..Noterliği1 nin 30.04.2014 tarihli,……… Yevmiye numaralı ihtarnamesi ile 296.738,44 TL.’ ııin ve işlemiş faizlerinin ödenmesi, aksi takdirde kanun hükümleri gereğince her türlü dava ve yasal hakları kullanacaklarını davalı tarafa bildirdiklerini, davalı şirket tarafından her hangi bir ödeme yapılmadığı gibi, ayrıca müvekkili şirketle, davalı grup şirketler bünyesinde bulunan ………… ile arasındaki ticari ilişki sebebiyle müvekkili şirketçe verilen danışmanlık hizmetine karşılık kesilen 19.10.2011 tarih ve …… nolu fatura ile, yine davalının grup şirketleri bünyesinde bulunan ……….. arasındaki ticari ilişki sebebiyle müvekkili şirketçe verilen danışmanlık hizmetine karşılık kesilen 19.10.2011 tarihli Seri A ve ……….. nolu faturanın, müvekkili şirkete iade edildiğini. 19.10.2011 tarihli ………. nolu faturaya ilişkin olarak İstanbul Anadolu ……… Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 2013/355 E., 2014/100 K. sayılı kararı ile açılan itirazın iptali davasının kesinleşerek, haklılıklarının kanıtlandığını, 19.10.2011 tarihli ……. nolu fatura kapsamında 296.738,44 TL. miktarlı KDV alacağı ile ilgili olarak İst. Anadolu……….. İcra Müdürlüğü’ nün 2015/8151 E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin, davalı tarafın iş bu borca ve fer’ ilerine yapmış olduğu haksız ve hukuka aykırı itirazı ile takibin durdurulduğunu beyanla, hukuki dayanaktan yoksun ve mesnetsiz itirazın 296.738,44TL. asıl alacak ve 54.805,15 TL. işlemiş faiz üzerinden iptaline ve duran icra takibinin devamına, davalı tarafın % 20 icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Usule ilişkin olarak; Davacı tarafın, davasına dayanak yaptığı belgeleri kendilerine tebliğ ettirmediğini, icra takibinde borçlu olarak …………. gösterildiği halde huzurdaki davanın ise …………’ yc karşı ikame edildiğini, bu nedenlerle davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesini talep etmiş, Esasa ilişkin olarak; Takibe dayanak faturanın …….’ ye düzenlenmiş fatura olup, ……….ile bir ilgisinin bulunmadığını, bu nedenle müvekkili şirketten bir talepte bulunamayacağından reddi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek üzere, gerek ……… işlet, ve gerekse takibe itiraz eden …n davacıdan almış olduğu bir danışmanlık hizmeti bulunmadığını, danışmanlık hizmetinin; davacı şirketin ne faaliyet alanı kapsamında ne de ana sözleşmesinde sayılan işlerden olmadığını, davaya dayanak icra takibine konu fatura 19.10.2011 tarihli olup Eski TTK döneminde tanzim edildiğinin görüldüğünü, zira eski TTK döneminde şirketlerin faaliyet alanları dışında iş ve işlem yapmalarının yasak olduğunu, müvekkili şirkete verilmeyen danışmanlık hizmeti faturasının kabul edilmeyip süresinde itiraz olunarak İADE edildiğini ve fatura üzerine yapılan hizmetten bahsedilmediğini, ayrıca taraflar arasında danışmanlık hizmetine dair sözleşme olmadığı gibi tek bir yazışma dahi bulunmadığını, davacının verdiği hizmeti kanıtlayamadığı gibi bu bedele hak kazanmasını sağlayacak bir hizmet verdiğini de ispatlayamadığım, verilmeyen bir hizmet için bir Milyon TL.1 yi aşkın bir alacak ve buna bağlı KDV talebi de haksız olduğu gibi fahiş olduğunu, emsal olarak verilen kararın henüz kesinleşmediğini ve her iki davada şirketler farklı olup emsal teşkil etmeyeceğini beyanla; davanın şekil şartı yokluğundan ve esastan reddine, davacı aleyhine alacak miktarının % 20′ sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmcdilmcsine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle icra müdürlüğünce yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.
Usulünce duruşma açılarak; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenerek uyuşmazlığın çözümü doğrultusunda tarafların tüm delilleri tahkikat duruşmalarında toplanıp bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Celp edilen İst. And. ……… İcra Müdürlüğü’nün 2015/8151 E. sayılı dosyasının incelenemesinde; davacı tarafın fatura KDV alacağına istinaden 28/04/2015 Tarihinde 437.688,44 TL alacaklarının tahsili için icra takibi başlattıkları, davalı tarafın süresi içerisinde yapmış oldukları itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; ihtilafın davacı tarafından davalıya danışmanlık hizmeti verilip verilmediği verilmiş ise takibe konu fatura bedelinin davalı tarafından önedip ödenmediği faturadan kaynaklı davacının KDV alacağı doğmuş ise doğduğu tarih ve faiz miktarı konusunda toplandığı anlaşılmıştır.
Tarafların delilleri toplanarak, taraf defterlerinin incelenmesi için gün tayin edilmiş, tarafların ticari defter ve kayıtları incelenmek suretiyle dosya üzerinde Mali Müşavir bilirkişiden inceleme yaptırılarak teknik ayrıntıları gösterilen dosyada mübrez 26/01/2018 tarihli bilirkişi raporu tanzim ettirilmiştir.
Dosyada mübrez bilirkişi raporunda sonuç olarak; Davacı tarafça, davalının vermiş olduğu vekaletname ile davalı şirkete ait vergisel iş ve işlemler takip edilmek suretiyle hizmet verildiği, davalı tarafça fatura iadesinin; “davacı şirket faaliyet alanı ile kendilerine verilen hizmetin farklılık göstermesi nedeniyle faturanın iade edildiği” yönündeki beyanının, dosya kapsamı birlikte ele alındığında, bu beyanın gerçekçi bulunmadığı ve davacı tarafça verilen hizmet karşılığı düzenlenen faturadan kaynaklı bir alacağının bulunduğu, davaya konu fatura KDV’ si olan 296.738,44 TL.’ nin davacı tarafa ödenmediği, davacı şirket tarafından yasal süresi içerisinde ilgili KDV’ yi beyan etmemek suretiyle çıkacak vergiyi Devlete ödemediği, VUK bakımdan 5 yıllık Zaman Aşımı süresi dc dolmuş olduğundan, Pişmanlık hükümleri hakkının da bulunmadığı, bu bakımdan, Devlete ait bir vergi (gelir) şahıs yada şirket uhdesinde kalacağından, yukarıda açıklanan nedenler de dikkate alınarak, davacının KDV yönünden bir talebinin, dolayısı ile davaya konu fatura KDV’ si olan 296.738,44 TL’ yi talep hakkının bulunmadığı, devlete ödenmeyen KDV tutan kadar bir alacak yönünden kayıp olmayacağından, davacının faiz yönünden de talebinin olamayacağı tespitlerine yer verilmiştir.
Yapılan yargılama sonunda toplanan tüm deliller ile denetlenip benimsenen ve somut olaya uygun görülen bilirkişi raporundaki gerekçeler ve hesaplamalara göre;davanın İİK 67 maddesine göre açılan itirazın iptali davası olduğu, davacı alacaklı tarafından davalı hakkında İstanbul Anadolu……. İcra Müd.2015/8151 E. Sayılı dosyası ile başlatılan ilamsız takipte ödeme emrinin davalıya 02.05.2015 tarihihned tebliğ edildiği davalının 07.05.2015 tarihinde yaptığı itiraz ile takibin durduğu ve eldeki davanın İİK 67 maddesine göre 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Traf vekillerince sunulan kayıtlar ve defterler ile mali müşavir marifeti ile yapılan ve denetime olanak verecek şekilde hazırlanan bilirkişi raporuna göre, davaya ve takibe konu edilen faturanın 19.11.2011 tarih ……… nolu fatura olduğu, davacı ticari defterlerinden 2010 ve 2011 yılları kapanış takdiklerinin yapılmadığı, 2012 yılı kapanış tasdikinin yapıldığı, davalı ticari defterleninin usulüne uygun olarak tutulduğu ve HMK 222/2 maddesi gereğince delil niteliğinde olduğıu,davacı kayıtlarında 1.945.297,34 TL olarak kesilen faturadan 1.648.546,90 Tl nin davalı tarafından ödeme olarak gösterildiği, ancak davalı kayıtlarında cari hesap bakiyesinin (0) olarak göründüğü, davacı tarafından kesilen faturanın 296.738,44 TL KDV sinin 2011 Ekim ayında KDV beyannamesinin vergi dairesine bildirilmediği,aynı yıl sonunda KDV ile satış bedelinin beyannamelerde de bildirilmediği, Kurumlar Vergisi beyannamesi ile de bildirilmediği,, davalı tarafından söz konusu KDV nin davacıya ödenmediği ancak,davacının da söz konusu KDV yi beyan etmeyerek vergiyi Devlete de ödemediği, davacının bu bedeli Devlet adına davalıdan talep hakkı bulunduğu, ancak Devlete ödeme yapmayarak davalıdan KDV alacağını talep etmesinin yerinde olmadığı gibi davacı yönünden bir alacak kaybıda olmayacağı , davacı tarafından açılan itirazın iptali talebinin reddi ile, davalı tarafından İİK 67 maddesi gereğince talep edilen kötü niyet tazminatının , davacının takip yapmakta haksız olmakla bilrlikte , kötüniyetli olduğuna dair delil bulunmadığı,kötüniyet tazminatı nın şartları bulunmadığından reddi gerektiği, dava açılırken karar başlığında ilgili kişi olarak görülen …..yönünden açılan davanın HMK 124 maddesi gereğince taraf iminin düzeltilmesi yapılmış olmakla ilgili kişi lehine vekalet ücreti takdirine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
İtirazın iptali talebinin Reddine,
Davalının İİK 67/2 maddesi gereğince talep ettiği tazminat şartları bulunmadığından davalının tazminat talebinin de Reddine,
1-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 35,90 TL harcın, peşin alınan 1.603,99 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.568,09 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
2-Davacı giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davalı taraf yararına ………. uyarınca 27042,62 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
4-İlgili kişi ………… lehine ………. gereğince takdir edilen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak ilgili kişiye ödenmesine,
5-Kullanılmayan gider avansı varsa karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ ne istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. .