Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
.
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/5 Esas
KARAR NO : 2018/153
.
DAVA : Alacak
KARAR TARİHİ : 22/02/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA : Davacı vekili, davalıların müvekkili olan kooperatifin yöneticileri olduğunu; yöneticilik yaptıkları ……ile Aralık 2013 dönemi arasında oluşan vergi borçlarını zamanında ödemediklerini; bu sebeple cezalı olarak ödenmek zorunda kalındığını belirterek; davacı kooperatifin 409.776,65 TL’lik doğan zararının davalılardan; her birisinin görev yaptığı dönemlere isabet edecek kısımlarının o dönem görev yapanlardan müteselsilen alınmasını talep ve dava etmiş; dava dilekçesinde hangi dönemde hangi yöneticilere ne miktar zararın düştüğünü göstermiştir.
SAVUNMA : Kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar dilekçelerinde, özet ve müşterek olarak; borcun zaman aşımına uğradığını, zaman aşımı nedeniyle davanın reddi gerektiğini; kaldı ki, kooperatif ortaklarının ödemelerini aksattığını, inşaat yaptırdıkları müteahhitin alacaklarını takibe koyduğunu, kooperatifin icra takiplerin marus kaldığını, müteahhitin kooperatif üyelerine ait daireleri icraya satışa çıkarttığını, bu sebeple üyelerden toplanan paraların bu borcu kapatmak için kullanıldığını; kooperatifin kasasında hiç bir zaman vergi borçlarını ödeyecek bir paranın bulunmadığını; vergi borcunun ödenmesi yönünden alınan bir kararında bulunmadığını; kooperatif kasasında bu borçları ödeyecek para bulunmadığından dolayı, gecikmeden dolayı doğan bir zarardan da bahsedilemeyeceğini belirterek davanın reddini savundukları görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, kooperatif yöneticileri aleyhine açılan sorumluluk nedeniyle tazminat davasıdır.
Davayı kooperatifin denetim kurulu üyeleri açtırmış olup, aktif dava ehliyeti mevcuttur.
Mahkememizce, vergi borcuna ilişkin belgeler getirtilmiş, taraf delilleri toplanmış, kooperatif kayıtları üzerinde inceleme yaptırılmak suretiyle, vergi borçlarının ödenmediği dönemlerde kooperatif kasasında para bulunup bulunmadığı, kooperatif yönetim kuruluna ödeme yapması yönünden verilen bir yetki ya da genel kuruldan alınan bir kararın bulunup bulunmadığı ve herhangi bir sorumluluk söz konusu ise hangi yöneticinin hangi dönemden dolayı ne miktar sorumluluğunun doğduğu hususunda bilirkişi raporu alınmış; tüm deliller değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilmiştir.
Mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi raporunda da açıklandığı üzere;
Davacı kooperatifin zararının oluştuğu belirtilen …… döneminde yapılan genel kurul toplantılarının hiç birinde kamu borçlarının ödenmesi ile ilgili ortaklardan para toplanmasına dair herhangi bir kararın alınmadığı; sadece …… tarihli genel kurulda borçların ödenmesi ile ilgili yönetim kuruluna yetki verilmesine karşılık, söz konusu borçların ödenmesine yönelik olarak ortaklardan tahsil edilecek para ve miktarlarına ilişkin bir karar alınmadığı; genel kurul toplantılarının bir kısmında genel giderlere yönelik de aidat kararının alınmamış olduğu; kooperatifin mahkememize verdiği …… tarihli cevap yazısı ve 15/04/2017 tarihli yazı cevabında vergi bedeli veya benzeri ifadeler adı altında kooperatifin hesaplarına ortaklardan herhangi bir ödemenin gerçekleşmediği; yani ortakların kendiliğinden de herhangi bir genel kurul kararı olmaksızın vergi borçları yönünden bir havalelerinin olmadığını, ödedikleri paranın olmadığı anlaşılmıştır. Yönetim kurulu üyeleri genel kurulda alınan kararlar çerçevesinde ortaklardan tahsilat yapabilirler, bu tahsilatları da genel kurulda alınan kararlar çerçevesinde ilgili yerlere yatırabilirler. Bu durumda, mevcut olmayan tahsilatlara rağmen kooperatif yönetim kurulu üyeleri olan davalılardan fiilen ödeme beklemek mümkün değildir. Yapmadığından dolayı da sorumlu olmaları beklenemez. Vergi borçlarının ödenmesi için karar alma yetkisi tamamen kooperatif genel kurulunda olduğundan ve bu tür kararlar alınmamış bulunduğundan; öte yandan kooperatif ortakları tarafından kendiliğinden bu amaçla yatırılan paralarda bulunmadığından davalıların herhangi bir sorumluluğunun doğmadığı kabul edilmiş; davalı yöneticilerin kendi dönemlerinde kooperatifin inşaat yaptırdığı müteahhit firmaya yapmış bulunduğu ödemeleri yapmayıp, bunları vergi borcuna yatırmalarınında beklenemeyeceği; genel kuruldan böyle bir yetki olmadan yapılacak aktarmanın sorumluluk gerektirdiği; kaldı ki, bu taktirde de müteahhite olan borçtan dolayı faiz ödenmek zorunda kalınacağı nazara alınarak; iş bu dava yönünden davalıların sorumluluğu doğmadığı kanaatine varılmış, davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
DAVANIN REDDİNE,
İş bu dava maktu harca tabii bulunduğundan peşin alınan harçtan maktu ret harcının mahsubu ile 6.962,07 TL bakiye harcın talebi halinde davacıya iadesine,
Tamamı davacı tarafından karşılanan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına; ancak karar kesinleştiğinde bakiye kalacak gider avansının talebi halinde davacıya iadesine,
Kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar lehine 2.180,00 TL tek bir vekalet ücreti taktirine, davacıdan alınıp, bu davalılara ödenmesine,
Dair karar, davacı vekilinin, Davalılardan … vekili Av. …, Bir Kısım Davalılar Vekili Av. …, … vekili Av. …, ……vekili Av. ……ile davalı …’ın yüzlerine karşı, diğer tarafların yokluğunda, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak ve oy birliği ile verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.