Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/98 Esas
KARAR NO: 2020/562
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 26/01/2016
KARAR TARİHİ: 12/11/2020
Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Davalı — poliçesi ile sigortalı —-plaka sayılı aracın —- tarihinde yaya olan müvekkiline çarpması sonucu müvekkilinin yaralandığını ve sakat kaldığını, davalı —- sigortalı araç sürücüsünün kazada asli kusurlu olduğunu iddia ile şimdilik —— sürekli sakatlık tazminatının olay tarihinden itibaren davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketinin sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte öncelikle kusur durumunun ve zararın kanıtlanması gerektiğini, davacının kalıcı bir sakatlığının olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini, davacının —–bağlı olup olmadığının araşıtırılması, sigorta bağlı olması halinde bu kurum tarafından yapılan ödemelerin müvekkili şirketten talep edilemeyeceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle trafik kazasından kaynaklı tazminat talebine ilişkindir.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın, trafik kazasından kaynaklandığı meydana gelen kazada kusurun kimde olduğu, davacının hak edebileceği tazminat bulunup bulunmadığı ve davacının maluliyetinin bulunup bulunmadığı noktasında uyuşmazlığın toplandığı anlaşılmıştır.
Dosya kusur raporu alınmak üzere — gönderilmiş, ——— raporunda; Dosya içinde olay sonrası düzenlenmiş trafik kazası tespit tutanağı veya olaya dair herhangi bir başka olay yeri krokisi bulunmadığı görülmüş, sağlıklı kusur oranı izafesi açısından olay mahallinde taşıt ve yayanın hareket yönleri, çarpma noktasının konumu, olay yeri yol genişliği, yaya kaldırımı ve banket bulunup bulunmadığı bilgileri ile kaza yeri krokisine ihtiyaç duyulmuş olup, mevcut verilerle rapor tanzimi mümkün olmadığından dosyanın işlem görmeksizin mahalline iadesine karar verilerek dosya mahkememize iade edilmiştir.
Davacı vekilinin talebi üzerine kusur raporu alınması için dosya ——- gönderilerek rapor alınmıştır.
—–oluşan bilirkişi heyeti raporunda; Sürücü —– asli ve %60 oranında kusurlu bulunduğu, —— tali ve %40 oranında kusurlu bulunduğu kanaatine varıldığını bildirmişlerdir.
Davacı vekili —- üzerinden verdiği—— tarihli dilekçesinde; davalı tarafça yapılan Sulh protokolü ile haricen anlaştıklarını bu sebeple davadan feragat ettiklerini, davalı taraftan herhangi bir masraf ve vekalet ücreti talep etmediklerini bildirmiştir.
Davalı vekili de —- üzerinden verdiği —— tarihli dilekçesinde; dava konusu alacakla ilgili olarak ödeme yapıldığını, yapılan ödeme nedeniyle davacı tarafın davadan feragat ettiğini, müvekkilinin başkaca sorumluluğunun kalmadığını belirterek, masraf ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını bildirmiştir.
Davacı vekilinin vekaletnamesinde feragat yetkisinin mevcut olduğu görüldü.
Feragat davayı sona erdiren taraf işlemi olup kesin hüküm sonucu doğurduğundan davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere
1-Davanın Feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Taraf vekilleri karşılıklı olarak masraf ve vekalet ücreti talep etmediklerinden bu hususlarda karar verilmesine yer olmadığına,
3-Alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcından peşin ödenen 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 25,20 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Taraflarca yatırılmış gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf Yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yokluğunda açıkça okundu.12/11/2020