Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/148 E. 2018/35 K. 31.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/148 Esas
KARAR NO : 2018/35
ASIL DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 08/02/2016
BİRLEŞEN DAVA : İstanbul Andolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi …. Esas
B.DAVA TARİHİ : 05/10/2017
KARAR TARİHİ : 31/01/2018
Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVADA İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, 07/02/2013 tarihinde davalı sigorta şirketine sigortalı …… plakalı araç sürücüsünün kontrolündeki araç içerisinden çıkan müvekkilinin, aracın frenden kurtulması neticesinde müvekkilinin aracın altında kaldığını meydana gelen kaza nedeniyle müvekkilinin bacağından ağır şekilde yaralandığını, yaralanma nedeniyle iş gücü kaybı oluştuğunu beyanla fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla ….. TL iş gücü kaybına yönelik maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili …. tarihli dilekçesi ile dava konusu taleplerini 1.450,56 TL ye çıkardıklarını beyan ederek ıslah harcını yatırmıştır.
ASIL DAVADA SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; talep edilen maddi tazminatın sigorta poliçesi kapsamında olmadığını, aracın işletimde olmadığını, kazanın meydana geldiği esnadan aracın park halinde olduğunu, aracın kamyon olduğunu, hususi kullanıma uygun olmadığını, davacının dikkatsiz ve özensiz davranışının yaralanmasına sebep olduğunu, kusur ve maluliyete ilişkin adli tıp kurumdan rapor alınması gerektiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle,… tarihinde ……yakınlarında davalı sigorta şirketine sigortalı …. plakalı araç sürücüsü dava dışı ….. tarafından park edilmiş olduğu halde müvekkili aracın sağ tarafından diğer kapıdan çıkmak üzere olduğu sırada aracın birden frenden kurtularak müvekkilini altına alarak sürüklemesi ile müvekkilinin ağır yaralandığını, yaşanan bu olayın müvekkilinde fiziken ve ruhen derin izler bıraktığını, trafik kazasında bedensel zarar nedeniyle fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 6100 sayılı yasanın 107. Maddesine göre belirlenecek maddi tazminat miktarına ileride artırmak kayıt ve koşulu ile şimdilik 2.043,00 TL bakıcı giderine yönelik maddi tazminatın dava tarihinden itibaren %12 avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; talep konusunun zamanaşımına uğradığını, davacının talebi ile ilgili davadan önce müvekili sigorta şirketine herhangi bir başvuruda bulunmadığını, dava şartının yerine getirilmediğini, davacının sürekli iş göremezliğinin bulunmadığını, asıl davada bakıcı giderine ilişkin bir talebin bulunmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle ZMMS poliçesi kapsamında maddi tazminata hükmedilmesine ilişkindir.
Usulünce duruşma açılarak; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenerek uyuşmazlığın çözümü doğrultusunda tarafların tüm delilleri tahkikat duruşmalarında toplanıp bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; davacının davalı sigorta şirketinin sigortaladığı aracın karıştığı kaza sonucu bedensel olarak yaralandığı çekişme konusu olmayıp, iddia olunan zararın miktarı, tarafların kusur durumu ve sürekli-geçici iş gücü kaybına dayalı tazminat talebi ve miktarı uyuşmazlığın konusudur.
Tarafların delilleri toplanarak, tarafların iddia ve savunmaları, dosya kapsamı ile mahkememizce yapılan ön inceleme duruşmasında zapta geçen beyanlar ve uyuşmazlık tespiti dikkate alınarak dava konusu kazadaki kusur oranlarının belirlenmesi dosya üzerinde mahkememizce resen seçilen trafik bilirkişisinden inceleme yaptırılarak teknik ayrıntıları gösterilen dosyada mübrez 14/12/2016 tarihli bilirkişi raporu tanzim ettirilmiştir.
Dosyada mübrez bilirkişi raporunda özetle; Yerleşim birimleri içindeki karayolunda Kamyon’un park edilmesinin yasak olduğu ve Park etmede alınacak güvenlik önlemlerini yeterince almayan, 2918 Sayılı K.T.K. Madde: 62 ile K.T.Y. Madde:118 Kurallarını ihlal ederek Trafik Güvenliğini tehlikeye düşüren ….. Plakalı Kamyon sürücüsü ….’ un % 100 oranında TAM Kusurlu olduğu, Karayolunda park halindeki ….. Plakalı Kamyonun sağ kapısından inmeye çalışırken yaralanan ve taşıtın aşağı doğru hareket etmesi ile birlikte alabileceği bir önlemi bulunmayan Yolcu…..’ un Kusursuz olduğu, davalı,….SİGORTA A.Ş.’ ye Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesi ile sigortalı olan …. Plakalı Kamyonun Dava dışı Sürücüsü ….’ un kusuru oranında Müteselsilen sorumlu olduğu tespitlerine yer verilmiştir.
Dosya, …. Tıp Fakultesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığına gönderilerek davacının iş gücü kaybı oranı ile iyileşme süresinin belirlenmesi için rapor tanzim ettirilmiş, …. tarihli raporda; 07/02/2013tarihinde araç dışı trafik kazası sonrası kişide sağ inguinal bölgeden başlayıp anüs kenarına kadar gelen uzun geniş ve derin kesik olduğu, kesinin primer dikildiği, sonrasında kişinin kendisine greft operasyonu uygulandığım belirttiği, halen yapılan muayenesinde alt ekstremite hareket açıklıklarında kısıtlılık veya fonksiyonel kayıp saptanmadığı, kişinin eklem hareketlerinde yaralarından dolayı ağrı şikayetinin olduğu ancak bu arızanın maluliyet hesaplanmasını gerektirir düzeyde olmadığı, ayrıca mevcut yönetmelikte karşılığı olan bir rahatsızlık da olmadığı, anüs sfınlctertonusunun normal olduğu, kişide tüm vücut oranının %5’i oranında skar izi saptandığı ancak bu arızasının da maluliyet hesaplanmasını gerektirir düzeyde olmadığı, görüşme sırasında ruhsal durum muayenesi sonucunda kişinin maluliyet hesaplanmasını gerektirir düzeyde psikopatoloji saptanmadığı, 07/02/2013 tarihinde geçirmiş olduğu kaza sonrası meydana gelen arızasının 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre söz konusu rahatsızlıklarının maluliyet hesaplanmasını gerektirecek düzeyde olmadığı, kişinin 26.02.2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle ortaya çıkan arızalara bağlı iyileşme süresinin (geçici iş göremezlik süresinin) 2 (iki) aya olduğu tespit edilmiştir.
Alınan raporlardaki tespitler doğrultusunda davacının zararının tespiti için dosya üzerinde mahkememizce resen seçilen Aktüerya Uzmanı bilirkişiden inceleme yaptırılarak teknik ayrıntıları gösterilen dosyada mübrez 02/10/2017 tarihli bilirkişi raporu tanzim ettirilmiştir.

Bilirkişi raporunda sonuç olarak; 02.07.2013 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde zarar gören davacı … ile davalılar arasındaki uyuşmazlık noktaları yönünden;Davacının geçici iş göremezlik nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının 1.450,56 TL olduğu, dava dilekçesinde bakıcı gideri yönünden maddi zarar talebinin bulunmadığı, ancak; davacı vekilince sunulan 14.02.2017 tarihli beyan dilekçesinde geçici işgöremezlik zararı ile birlikte bakıcı gideri zararının da hesaplanmasının talep edildiği, davacının dava dilekçesinde talep edilmeyip beyan dilekçesinde talep edilen bakıcı giderinin talep edilebileceğinin mahkemece kabulü halinde ve o takdirde davacının bakıcı gideri nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının 2.043,00 TL olarak hesaplandığı, davalı sigorta şîrkvvti yönünden temerrüt başlangıç tarihinin 08.02.2016 dava tarihi olduğu tespit edilmiştir.
Yapılan yargılama sonunda toplanan tüm deliller ile denetlenip benimsenen ve somut olaya uygun görülen bilirkişi raporundaki gerekçeler ve hesaplamalara göre;davacının asıl davada talep edebileceği maddi tazminat miktarı 1.450,56 TL yi talep edebileceği, bu miktara davalı daha önce temerrüde düşürülmediğinden dava tarihi olan 08.02.2016 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanması gerektiği, birleşen davada talep edilen bakıcı gideri 2.043,00 TL bilirkişiler tarafından makul ve maruf görüldüğünden birleşen dosya yönünden de bu miktarın birleşen dava tarihi olan 05.10.2017 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanarak davalıdan poliçe limiti ile sınırlı olarak tahsiline karar verilmesi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere
A) Asıl davanın kabülü ile,
1.450,56 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
1-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 99,09 TL harçtan, peşin alınan 49,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 49,89 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
2-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan başvurma ve peşin harç toplamı 78,40 TL’ nin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
3-Davacı tarafça yapılan 1.250,00 TL bilirkişi ücreti ve 155,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.405,00 TL nin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
4-Davalı giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf yararına AAÜT uyarınca 1.450,56 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
6-Kullanılmayan gider avansı varsa karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
B) Birleşen İstanbul Anadolu 9. ATM …… esas sayılı dosyasında 2.043,00 TL bakıcı giderinin ….birleşen dosyanın dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, sorumluluğun poliçe limiti ile sınırlanmasına,
1-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 139,56 TL harçtan, peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 108,16 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
2-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan başvurma ve peşin harç toplamı 62,80 TL’ nin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
3-Davacı taraf yararına AAÜT uyarınca 2.043,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
4-Kullanılmayan gider avansı varsa karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, asıl ve birleşen dosyanın miktar itibari ile ayrı ayrı kesinlik sınırı altında kaldığından kesin olarak taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.31/01/2018

KATİP 128838
¸e-imzalıdır

HAKİM 35764
¸e-imzalıdır