Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1429 E. 2019/863 K. 05.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2016/1429 Esas
KARAR NO : 2019/863

DAVA : Kooperatif Üyeliğinin Tesbiti
DAVA TARİHİ : 27/12/2016
KARAR TARİHİ : 05/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan Kooperatif Üyeliğinin Tesbiti davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA : Davacı vekili, müvekkilinin ——– Yapı Kooperatifinin ortağı ve üyesi iken, ekonomik sebeplerden dolayı 13/12/2010 tarihli üyelik devir sözleşmesi ile kooperatifteki üyeliğini davalıya inançlı işlemle devir ettiğini; bu tarihten itibaren tüm aidat ve mali yükümlülükleri davalı adına kooperatife bizzat kendisinin ödediğini; daha sonra inançlı işleme sebep olan şartlar ortadan kalktığında davalıdan üyeliğin iadesinin istendiğini ancak davalının buna yanaşmadığını, İstanbul —– Noterliğinin —- yevmiye nolu ve 13/12/2016 tarihli ihtarının da davalıya gönderildiğini ancak yine sonuç alınamadığını belirterek; davalıya yapılan üyelik hakkı devir sözleşmesinin iptaline, kooperatif üyelik hissesinin davacıya ait olduğunun tespitine ve müvekkiline devir edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili, dava konusu olan hissenin baştan itibaren davalıya ait olduğunu, davacı tarafından hiç devir alınmadığını, tarafların akraba olduklarını, 13/12/2010 tarihinde ——- — ait 15 nolu üyelik hissesinin müvekkiline gerçekten inançlı işlemle davacı tarafından devredildiğini zaten bu üyeliğinde daha sonra müvekkili tarafından davacıya iade edildiğini fakat dava konusu olan —– sıra evler yapı kooperatifinin hissesi yönünden inançlı işlemin söz konusu olmadığını, bu hissenin davacı tarafından davalıya devredilmediğini, söz konusu kooperatif ortaklığının baştan beri müvekkiline ait olduğunu belirterek; bu hisseye isabet eden A blok 1 nolu daireninde kooperatifçe müvekkiline verildiğini, buna ilişkin aidatlarında baştan beri müvekkili tarafından ödendiğini bildirerek davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, inançlı işleme dayalı olarak kooperatif üyeliğinin iptali, davacıya ait olduğunun tespiti ve davacı adına devir edilmesidir.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, davaya konu kooperatif hissesi yönünden kooperatif kayıtları getirtilmiş, tüm deliller değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilmiştir.
Davacı, inançlı işleme dayanmakta olup, inançlı işlemin delili olarak da 13/12/2010 tarihli sözleşmeyi ibraz etmiştir.
İnançlı işlemin ispatı ancak yazılı delille mümkün olup, 13/12/2010 tarihli bu sözleşme taraflar arasında ihtilafsız bulunduğundan, inançlı işlemin varlığı ispatlanmıştır.
Sözleşmede davacının davalıya iki adet koopearitf üyeliğini bila bedelle ve rizikosundan dolayı devrettiği yazılıdır. Bunlardan biri —— — olan — üyelik hakkıdır. Bu üyelik hakkını bilahare davalı tarafından davacıya iade edildiği tarafların kabulündedir ve bu üyelik hakkı dava dışıdır. Sözleşmede yer alan ikinci üyelik hakkı ——— hakkından kaynaklanan haklar olduğu yazılıdır. Bu düzenlemede —— olduğu gibi kaç numaralı üyelik hakkına ilişkin olduğu yazılı olmayıp, üyelik hakkının numarası mevcut değildir. Bu nedenle ——— yönünden, iş bu davanın kabul edilebilmesi için davacı tarafa ait iken davalı adına devredilen bir üyelik hakkının bulunması gerekir. Ancak, kooperatifle yapılan yazışmalarda davacımızın bu kooperatifte baştan beri hiç üyelik hakkına sahip olmadığı, davalı adına ise, baştan beri bir üyelik hakkının bulunduğu, bu üyelik hakkını davalımızın davacı ya da üçüncü şahıstan almadığı,—– kuruluşundan itibaren bu hakka sahip olduğu ve daha önemlisi ———— ortaklığının 2006 yılından başladığı anlaşılmıştır. Davacı tarafın inançlı işlemin dayanağı olarak sunduğu sözleşme 13/12/2010 tarihli olup, bu nedenle bu sözleşme gereğince devredilen hissenin bu tarihten sonra ya da bu tarihe çok yakın daha evvelki bir tarihe ait olması gerekirdi. Oysa, davalıya ait ————— hisse 2006 yılında ve kooperatifin başlangıcından itibaren gelmekte olan bir hisse olduğu için 13/12/2010 tarihli sözleşmede de kooperatiflik üye numarası yer almadığından dolayı; sözleşme esnasında davacının henüz bu kooperatiften bir ortaklığının bulunmadığı, bir ortaklık edinirse ve onun davalıya devri halinde iade isteyebileceği ancak bunun gerçekleşmediği kanaatine varılmış; bu çerçevede davanın reddine ilişkin aşağıdaki karar tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
DAVANIN REDDİNE,
Maktu ret harcından eksik 15,20 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Tamamı davacı tarafça karşılanan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, karar kesinleştiğinde bakiye gider avansının davacıya iadesine,
Karar tarihindeki —– gereğince 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.