Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1167 E. 2019/150 K. 13.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1167
KARAR NO : 2019/150

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/10/2016
KARAR TARİHİ : 13/02/2019

Mahkememizde görülen İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili Şirketçe davalı borçlu şirket aleyhine başlatılan icra takibine davalı borçlu şirket tarafından yapılan itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, davalı şirket ile müvekkili arasında 02.09.2014 tarihinde dava konusu iş için sözleşme akdedildiğini, sözleşmede yapılacak hizmete ilişkin taahhütler ile tarafların yükümlülüklerinin yer aldığını, Müvekkile tarafından Sözleşme gereği yapılması gereken Harita ve Ölçme İşlemlerinin eksiksiz olarak yerine getirildiğini, Sözleşme Süresince bir Harita Mühendisi (———) ile bir —–(——-) Sigorta Primlerinin Davalı Şirket tarafından sağlanacağının kararlaştırıldığını, ayrıca çalışılan süre zarfında Ofisten destek verilip, gerek duyulan yerlerde Müvekkil tarafından ekstradan Personel bulundurulduğunu, Müvekkilinin Sözleşmenin tüm edimlerini yerine getirmesine rağmen davalı tarafça herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin sözleşme gereği müvekkile Ödenmesi gereken Harita İşleri ve Ölçme Bedelinin ödenmediğini, çalışılan süre içinde sadece 6.000 TL ödeme yapılmış olup, kalan miktar için yapılan şifahi görüşmelerde sürekli olarak ödemenin yapılacağının söylendiğini, en son 26.11.2014 tarihinde Davalı Şirket tarafından hiçbir ödeme yapılmayacağının müvekkiline Telefon ile söylendiğini ve taraflarca akdedilen 02.09.2014 Tarihli Sözleşmenin 14.11.2014 tarihinde muhatap şirket tarafından hiçbir gerekçe gösterilmeden ve yazılı bildirim yapılmadan sözlü olarak feshedildiğini, Sözleşme Gereği yapılan harita ve ölçme işleri kapsamında düzenlenen ——Tarihli,—— Nolu,—– Bedelli, —-Tarihli, —- Nolu, —-Bedelli ve 14.11.2014 Tarihli, ————- Nolu,——— Bedelli Faturaların davalı tarafa iletildiğini ve bedellerinin müvekkile ödenmediğini, bunun üzerine Müvekkil tarafından 05.12.2014 Tarihinde Beyoğlu ——–.Noterliğinin ————-.’ lu İhtarnamesinin söz konusu Faturalarla birlikte davalı şirkete keşide edildiğini ve 10.12.2014 Tarihinde Tebliğ edildiğini, Davalı Şirketin yasal Süresinde Faturalara İtiraz etmediği gibi bedellerini de ödemediğini iddia ederek, davalı şirketin vaki itirazının iptali ile takibin devamına, davalının alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili davalı ile davacı arasında 02.09.2014 tarihinde imzalanan Sözleşmenin taraflarınca 26.11.2014 Tarihinde gönderilen Kadıköy ——-.Noterliğinin —— y. nolu İhtarnamesiyle feshedildiğini, Taraflar arasında akdedilen Sözleşmenin 4.Maddesi gereği İki Adet Personel Müvekkili Şirketin Şantiye İdaresine bağlı çalışmak üzere Davacı tarafından hazır bulundurulacak iken işbu 2 Adet Personelden bir tanesinin Dört iş günü boyunca Müvekkil Şirket Şantiyesine işbaşı yapmak üzere gitmediği gibi mazeret de sunmaması üzerine, işbu durumun müvekkil şirketi zarara uğratacağından sebeple ve Sözleşmenin 15.Maddesine istînaden Kadıköy ——–.Noterliğinin, 26.11.2014 T. 63316 y. nolu İhtarnamesiyle feshedildiğini ve İhtarnamenin 02.12.2014 Tarihinde Davacı Şirkete tebliğ edildiğini, Üzerine düşen edimleri yerine getirmeyen Davacının hakkı olmayan bir alacağı tahsil etme gayesi İçinde olduğunu, Davacı tarafından davaya konu faturaların Beyoğlu ——-.Noterliği kanalıyla müvekkil şirkete gönderilmiş olduğu iddia edilse de, müvekkil tarafından sözleşmenin tek taraflı olarak feshedildiği tarihten çok sonra bir tarihte gönderilen İşbu faturaların müvekkil şirketi Borç Altına sokmasının Hukuken mümkün olmadığını, Faturanın onu teslim alan muhatabı Borç altına sokabilmesi için her şeyden evvel borç doğurucu bir hukuki ilişkinin mevcudiyeti ve faturanın bu ilişki nedeni ile düzenlenmiş olması gerektiğini, somut olayda sözleşmenin feshinden çok sonraki tarihte davacı tarafından Noter Kanalıyla gönderildiği iddia olunan faturaların söz konusu olduğunu, işbu dava konusu faturaların müvekkili bağlayacağının ve borç altına sokacağının kabulünün mantık ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu belirterek davanın Reddine, davacı aleyhine en az 20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibariyle icra müdürlüğünce yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.
Mahkememizce davacı ile davalı arasında yazılı sözleşme imzalandığı davacı yanın davalı tarafa faturalarını gönderdiği davalı yanca sözleşmenin 26/11/2014 tarihinde sözleşmeyi fesih ettiği ihtilafsız olup, aktin feshinin haklı olup olmadığı davalı tarafın süresinde faturalara itiraz edip etmediği, malın tesliminin veya hizmetin davacı tarafından yerine getirilip getirilmediği davacı yanın icra takibine konu alcağın bulunup bulunmadığı var ise miktarı itirazın iptalinin gerekip gerekmeyeceği ile karşılıklı olarak icra inkar/ kötüniyet tazminatının doğıup doğmadığı konularında uyuşmazlığın toplandığı tespit edilmiştir.
İstanbulAnadolu ——–.İcra Müdürlüğünün 2015/3621 E. sayılı dosyası celp edilip incelenmiş, tetkikinde; davacı tarafından davalı aleyhine 16.018,87 TL ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya tebliğ edildiği, davalı vekilinin 16/03/2015 tarihinde borca, takibe ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu görülmüştür.
HMK 142.maddesi uyarınca zaman aşımı itiraz ve definin ileri sürülmediği, davanın İİK 67.maddesi gereğince 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından, TTK 83-85.maddeleri ile HMK 222.maddesi uyarınca her iki tarafın tüm yasal ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına, karar verilmiştir.
Bilirkişi 20/11/2018 tarihli raporu ile davacı Şirketin 15.830,00 TL asıl alacak ve takip öncesi işlemiş 188.87 TL faiz olmak üzere toplam 16.018,87 TL üzerinden itirazın iptali istemi ile davalı şirket aleyhine ikame etmiş ve harçlandırmış olduğu işbu davada, davacının 15.830.00 TL asıl alacağa ilişkin talebinin yerinde olduğu, takip öncesine ilişkin olarak ise talep edebileceği işlemiş faizin 161.60 TL olabileceği rapor edilmiştir.
Davalı vekili davanın reddini talep etmiştir.
Davanın İİK 67 maddesi gereğince açılan itirazın iptali davası olduğu davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında İstanbul Anadolu —–.İcra Müdürlüğünün 2015/3621 E. Sayılı dosyası ile takip yapıldığı ödeme emrinin 14.03.2015 tarihinde tebliğ edildiği davalının 16.03.2015 tarihinde itiraz ederek takibin durduğu ve eldeki davanın İİK 67 maddesi gereğince 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
İtiraz iptali davası takibe sıkı sıkıya bağlı bir dava olup,takibin dayanağının faturalardan kaynaklanan bakiye alacağa dair olduğu, tarafların tacir olduğu ve aralarındaki 02.09.2014 tarihli sözleşmenin de ihtilafsız olduğu, her iki tarafın da tacir olduğu , işin harita mühendisliği hizmeti verilmesine ilişkin olması nedeni ile her iki tarafın defterleri üzerinde Harita Müh. Ve Mali Müşavir marifeti ile yapılan incelemede taraf defterlerinin TTK 64 ve devamı maddleri ile V.U.K hükümlerine göre usulüne uygun olarak tutulduğu ve HMK 222 maddesi anlamında delil niteliğinde bulunduğu, davacı tarafından 3 adet hizmet faturası kesildiği ve ——– tarihli olan—– nin davalı kayıtlarında da var olduğu, tarihli—– ve —– tarihli 4.130,00 TL lik faturaların davacı tarafından davalıya Noter marifeti ile gönderildiği, davacı kayıtlarında olduğu halde davalı kayıtlarına işlenmediği, sektör bilirkişisi tarafından yapılan değerlendirmede ve paftalar incelendiğinde fatura içeriği hizmetin davalıya verildiği ve verilen hizmetin harite genel işleri için verilen hizmet karşılığı kesilen faturaların uygun olduğu ve tarafların davalı tarafından yapılan ödemeler de de mutabık oldukları , ödenmeyen faturalardan bakiye 15.830,00 TL üzerinden itirazın iptali ile, davacı tarafından çekilen Beyoğlu ——-.Noterliğinden gönderilen 05.12.2014 tarihli ihtarname gereğince davalının —– tarihinde temerrüdünün oluştuğu, takip tarihine kadar ödenmeyen miktar için bilirkişi tarafından hesaplanan 188,87 işlemiş faiz yönünden de itirazın iptali ile davalının İİK 67/2 maddesi gereğince inkar edilen asıl alacak likit ve bilinebilir olduğundan asıl alacak 15.830,00 TL nin % 20 si oranında tazminat ile mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere,
1-Davanın KABULÜ ile davalının İst. Anadolu ——- İcra Md. 2015/3621 E. sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın 15.830,00 TL asıl alacak 161,60 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 16.018,87 TL üzerinden iptali ile takibin takip talebindeki koşullarla devamına,
2-Davalının İİK 67/2 md. gereğince 15.830,00 TL nin %20 si oranında tazminat ile mahkumiyetine davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Kabule göre alınması gerekli 16.018,87 TL harçtan peşin alınan 1.097,25 TL harcın ve icra veznesine yatırılan 193,48 TL harcın mahsubu ile bakiye 820,60 TL harcın davalıdan tahsil ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettiğinden kabule göre 2019 yılı —– uyarınca davacı yararına taktir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacının yaptığı yargılama gideri olarak 1.097,25 TL harç, 1.950,00 TL bilirkişi ücreti, yazı ve tebligat gideri ki cem’an 3.047,25 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Gider avansından artan tutarın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
7-Hüküm kesinleştiğinde takip dosyasının iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ ne istinaf yolu açık olmak üzere davalı vekilinin yüzüne karşı davacı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.