Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1044 E. 2021/159 K. 24.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/910 Esas
KARAR NO: 2021/19
DAVA: Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/08/2016
KARAR TARİHİ: 19/01/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkili——– ürünlerinin satışı, eğitimi, yazılımı ve desteği ile birlikte kurumsal firmaların bilgisayar teknik alt yapı, server, yedekleme ve sistem satışı ve desteği hizmetlerini yerine getiren bir şirket olduğunu, davalılardan—- tarihinde, diğer davalı — tarihinde müvekkili şirkette servis elemanı/müşteri temsilcisi olarak çalışmaya başladıklarını, davalılar—— işleriyle ilgili gerekli şirket içi ve şirket dışı eğitimler verdirildiğini, yürüttükleri görevler nedeniyle işlerini yapabilmesi amacıyla cep telefonu, dizüstü bilgisayar, harici hard disk ve araçların tahsis edildiğini, davalılar—– görevlerinin servis elemanı/müşteri temsilcisi olarak —– yaptığı firmaları ziyaret ederek gerekli satış, eğitim, yazılı desteği gibi her türlü iş ve işlemleri—- adına yerine getirmek, —- adına müşteri şirketlerle muhatap olmak, — şirketinin hizmet vereceği şirketlere pazarlama yapmak olduğunu, —- tarihinden itibaren işe gelmemeye başladıklarını, yaptıkları araştırma neticesinde davalılar —- akitleri devam ederken müvekkili —-sektörde aynı işi yapan—- bir şirket kurduklarını ve bu şirketi —-ettirdiklerini, kurdukları bu şirketin işlerini müvekkili —-ait şifre ve mail hesabını kullanarak yürüttüklerini, bu şekilde müvekkili —— ürünleri kendi işlerinde kullandıklarını, müvekkili şirkete ait mail hesabından kendi kurdukları şirketle ilgili müşterilerine mail atarak iş yaptıklarının tespit edildiğini, yine diğer davalı —– şirket üzerinden müvekkili—– bulunan —- adet firmayla iletişime geçerek müvekkili davacı şirketten ayrılmalarını ve kurdukları —- çalışmaya sağladıklarının tespit edildiğini, davalılar bu suretle müvekkili —- tarafından hizmet verilen — firmadan elde edilen aylık yaklaşık —-Tutarında sözleşme geliriyle, bu firmaların kullanmış olduğu muhasebe programının lisans yenileme bedelleri,—- kullanmaları nedeniyle alınan hizmetler ve bu firmalara yıl içinde sunulan sair diğer tüm hizmetlerden elde edilen diğer ek gelirlerden dolayı da aylık yaklaşık —- olmak üzere toplamda aylık yaklaşık —— tutarında müvekkili —- kaybına uğramasına neden olduklarını, davalıların ayrıca bu firmalara müvekkili —ortalma ——–Civarında yapılan yazılım/ürün satış gelirlerinin gerçekleşmemesine neden olduklarını, davalıların —- olan sözleşmelerini feshettirmeleri ve akabinde —-özleşme imzalatmalarının, ayrıca ——-Üzerinden bu firmalara iş yapmaların başlı başına haksız rekabet eylemleri olduğunu belirterek davalıların eylemlerinin haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, davalıların haksız rekabet teşkil eden eylemleri sebebiyle müvekkilinin uğramış olduğu maddi zarar için fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik ——- Tutarında maddi tazminatın haksız rekabetin gerçekleştiği tarihten itibaren işleyen avans faiziyle birlikte ödenmesine, davalıların haksız rekabet teşkil eden eylemleri sebebiyle kişilik hakları zedelenen müvekkilinin uğramış olduğu manevi zarar için——- Tutarında manevi tazminatın haksız rekabetin gerçekleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalılar vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacının ikame edilen dava ile müvekkillerini baskı altına alma ve bu sayede davacının davalı müvekkillerin haksız olarak feshedilen iş sözleşmeleri sonucu uğrayacağı zararı gözettiğini ve davacı aleyhine müvekkiller tarafından açılmış ——– sayılı dosyaları ile ikame edilen davalar nezdinde de sorumluluklardan kurtulma çabası içinde olduğunu, müvekkilleri—- davacı firmada —– yılında çalışmaya başladıklarını, davacının ve müvekkillerin çalışmakta olduğu sektörde esas olan ve davacının da kabul ettiği kişi ya da firmaların elinde bulundurdukları müşteri portföyü ile kazanç sağlanıyor olması veya bu mevcut portföydeki firmalar tarafından referans verilmekle yeni müşterilerin portföye eklenmesi ile sektördeki firmaların kazanç elde ettiği ve sektörde markalaştığı/marka olabileceğinin bir gerçek olduğunu, davalı müvekkillerinin, davacının uhdesinde çalışmaya başlamadan öncesinde bu sektörde çalışmaya başladıklarını, müvekkillerinin davacı uhdesinde işe başlamalarında ki gerçek sebebin kendi müşteri portföylerinin olmasından ibaret olduğunu, davacının müvekkillerinde olan bu potansiyel müşterileri uhdesine çekebilmek amaçlı yapmış olduğu bir tasarruf olduğunu, davacının dava dilekçesinde de beyan ettiği— aylık sürede elde edeceği kazancın —— olduğu düşünülecek olursa müvekkillerinin uhdesinde çalışmaya başladığı ——- yılından bu yana ciddi miktarlarda kar elde etmiş olması gerekeceğini, davacının bu iddialarının da ticari defter ve belgelerinin incelenmesi sonucu iddialardan ibaret olduğunun açıklık bulacağını, Davacının dava dilekçesinde belirttiği ve delil olarak sunduğu —- adet firmanın ünvanlarının ve yetkililerin/çalışanlarının da yer aldığı belgelerde adı geçen firmalara ait yapılmış olan sözleşmelerin — başlangıç tarihli olarak gösterildiğini, oysaki — firmadan bir çoğu ile ilk iş ilişkilerinin başladığı tarihin —-yılları olduğunu, bu tarihlerde müvekkillerinin portföyünde bulunan ve davacı —– tarafından müvekkillerinin işe alınma sebeplerinin başında yer alan bu şirketlerin müvekkilleriyle ticari ilişkisinin davacının yanında işe girdikleri tarihlerden öncesine ——yılına dayanmakta olup davacının iddia ettiği gibi kendi müşterileri olduğunun bir anlamda sayılamayacağını, iş sözleşmelerini fesheden şirketlerinde bu bağlamda haksız olarak davacı tarafından işten çıkartılan müvekkillerinin kurmuş oldukları firmaya ya da başka bir anlatımla çalışmaya başlayacakları herhangi bir firma ile devam etmelerinin de sektörde kabul edilen bir anlayış olduğunu, ayrıca —— adet firma ile davacı arasında yapılmış sözleşmeler incelendiğinde taraf olan şirketlerin sözleşmeleri istedikleri zaman fesih yetkilerinin de olduğunu, yine davacı ile aralarındaki sözleşmelerin her sene yenilenen yani yıllık olarak mutabık kalmak suretiyle yeniden düzenlenen senelik sözleşmeler olduğunu, izah ettikleri bu hususun davacının ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi sonucu açıklık bulacağını, öncelikle ——- gerektiğini, ayrıca davacı tarafından delil olarak dayanılan, davacı firma ile sözleşmelerini fesheden firmalar arasındaki e-mail yazışmalarından da açıkça görüleceği üzere müvekkilleri ile ilgili sözleşmelerini fesheden firmalar ile ilgili olarak kasıt, kusur, davet yada ikna anlamında veya her ne şekilde olursa osun herhangi bir hususun da söz konusu olmadığını, sözleşmelerini fesheden firmaların kendi hür iradeleri ve tasarrufları doğrultusunda hareket ettikleri ve sözleşmeleri feshettikleri aşikar olduğunu, davacı ile davalı müvekkilleri arasında, müvekkillerinin davacı uhdesinde çalışmış oldukları ve haksız olarak davacı tarafından iş sözleşmelerinin fesih edildiği tarihe kadar olan süre zarfında mevcut bir iş sözleşmesi dahi olmamakla beraber yine gizlilik ve rekabet yasağı adı altında da bir anlaşmanın da mevcut olmadığını, davacının müvekkillerin iş akdini haksız bir şekilde feshettiği ve dolayısıyla müvekkillerinin; yasal haklarının kıdem tazminatı, İhbar tazminatı vs. haklarının ödenmemiş olması ve bu sebeple——- dosyaları ile ikame edilen davalar olduğundan, ayrıca müvekkillere davacı işveren tarafından taahhüt edilen edimlerinde yerine getirilmemiş olması sebebi ile, davacı ile müvekkilleri arasında imzalanmış herhangi bir sözleşme yada belgenin de olmaması sonucu ile haksız bir rekabetten bahsedilmesinin söz konusu olmadığını belirterek haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibariyle haksız fiilden kaynaklı maddi ve manevi tazminata hükmedilmesine ilişkindir.
Usulünce duruşma açılarak; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenerek uyuşmazlığın çözümü doğrultusunda tarafların tüm delilleri tahkikat duruşmalarında toplanıp bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın, davalılar—— yıllarından itibaren —– yılına kadar davacı şirkette servis elemanı/müşteri temsilcisi olarak çalıştıkları, davalı —– yılında davalılar tarafından kurulduğu hususlarında uyuşmazlık bulunmadığı, uyuşmazlığın davacı müşterilerinin haksız rekabet teşkil edecek şekilde davalı şirket ile ticari ilişki içerisinde olup olmadığı, davacı müşterisi şirketlerin —yılından önce davacı şirketin mi, yoksa davalılara ait——–müşterisi mi oldukları, haksız rekabet koşullarının oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise, davacının maddi ve manevi tazminat talep edip edemeyeceği noktasında uyuşmazlığın toplandığı anlaşılmıştır.
Davacı ve davalı tarafın göstermiş olduğu tanıkları davetiye ile çağrılmak suretiyle duruşmada dinlenmişlerdir.
Tarafların delilleri toplanarak, belirlenen inceleme gününde dosya —— ve —- bilirkişiye tevdi edilerek rapor alınmıştır.
Mahkememizce alınan ——- tarihli bilirkişi raporlarında özetle; TBK m. 396 hükmü uyarınca hizmet akdinin devamı sırasında sadakat borcuna aykırı davranışın haksız rekabet oluşturduğu sonucuna varıldığı; davacıların TBK. M. 396 hükmü uyarınca hizmet akdinin devamı sırasında sadakat borcuna aykırı davranış olduğunun mahkememizce benimsenmesi halinde sözleşmeyi fesheden şirketlerin yıl sonuna kadar olan dönemde ödeyeceği ücretlere nazaran davadan önceki faaliyet kar oranına göre davacının mahrum kaldığı faaliyet karının ——– Olarak hesaplandığı, sözleşmeyi fesheden şirketlerin aylık ya da yıllık ücret ödemelerinin sunulu faturalardan ve cari hesaplardan tespit edildiği; faaliyet kar oranlarının davacının sunduğu ——asıl faaliyeti kapsamındaki faaliyet karları üzerinden tespit edildiği, taraflarınca sadece oran kurulduğu, buna göre ortalama karlılığın tespit edildiği, sair hususlarda kök rapordaki tespit ve görüşlerin cari olduğuna ilişkin heyet kanaatleri bildirilmiştir. Hizmet
Davalı—- tarihinde, diğer davalı—– tarihinde davacı şirket bünyesinde servis elemanı/müşteri temsilcisi olarak çalışmaya başladıklarını, taraflar arasındaki uyuşmazlığın konusu hizmet akdi devam ederken davalıların sadakat borcuna aykırı olarak haksız rekabet bulunup bulunmadığı noktasında toplandığı, bu kapsamda TBK’nın 444-447 maddeleri uyarınca hizmet sözleşmesi devam ederken işçinin aynı kolda rakip bir kuruluşta çalışmaması ve ortak olmaması, işçinin kendi adına işvereni ile rekabet edebileceği bir iş yapmaması gerekmektedir. Buna karşı iş sözleşmesinin kurulması ile sadakat borcu, işçi tarafından işverenin çıkarlarını korum ve gözetme borcudur. Davalıların ——- şirket kurdukları, davacı tarafından davalıların iş akdi —- tarihinde feshedildiği ancak davalıların —-sayılı dava dilekçesinde ise —— çalıştıklarını beyan ettikleri. Bu kapsamda dosya alanında uzman bilişim sistemi uzmanı ve hesap bilirkişine tevdi edilmiş, alınan rapora göre davalıların hizmet akdinin devamı sırasında sakadat borcuna aykırı davranış yaptıklarının tespit edildiği, —– maddi zararın tespit edilmiştir. Bilirkişi raporu hukuka uygun ve denetlenebilir olması nedeniyle hükme esas alınmıştır. Bu nedenle açılan maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Manevi tazminata ilişkin olarak ise yukarıdaki kabulü göre davalı gerçek şahısların davacının servis elamın olarak görev yaptıkları, hizmet akdi devam ederken aynı alanda bir şirket kurdukları bu nedenle hizmet akdi devam ederken sadakat borcuna aykırı davrandıkları anlaştıkları, davalıların kusurunun ağırlığı, tarafların sosyal ve ekonomik durumu ile manevi tazminat taleplerinin zenginleşme araca almadığı nazara alınarak mahkememizce —- yeterli görülmüştür.
Her ne kadar davalı ——- dava açılmış ise de, davacı ile diğer davalılar arasında hizmet akdi çerçevesinde ilişkinin kurulduğu ve haksız rekabet hizmet akdinin devamı sırasında meydana geldiği anlaşılığından açılan bu davalı yönüyle davanın davalı sıfatı bulunmadığından (husumet) reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere
1-Davalı —-aleyhine açılan davanın davalı sıfatı bulunmadığından —-reddine,
2-Davanın davalılar ——-yönünden davanın kısmen kabulü ile, bu davalıların davacı şirkete karşı TBK.nın 396 maddesi uyarınca davacı şirket ile hizmet akdi devamı sırasında aynı sahada başka şirket kurmak nedeni ile sadakat borcuna aykırı davranmak suretiyle haksız rekabet oluşturduğunun tespitine,
—- maddi tazminatın — tarihi itibariyle avans faizi ile birlikte davalılar —- tahsili ile davacıya ödenmesine,
4— manevi tazminatın — tarihi itibariye avans faizi ile birlikte davalılar —– tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Fazlaya ilişkin maddi ve manevi tazminat taleplerin reddine,
6-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 1.005,24 TL. harcın peşin alınan 2.817,79 TL. harçtan mahsubu ile fazladan alınan 1.812,55 TL. harcın talep halinde karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
7-Davacı tarafından yapılan ilk dilekçe gideri 1.038,74 TL., bilirkişi gideri ile tebligat ve müzekkere gideri 1.862,85 TL. olmak üzere toplamda 2.901,59 TL. yargılama giderinden red/kabul oranına göre 255,80 TL. yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca 4.080,00 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı —–verilmesine,
9-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca kabul edilen maddi tazminat yönünden 4.080,00 TL. vekalet ücretinin davalılar—– alınarak davacıya verilmesine,
10-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca kabul edilen manevi tazminat yönünden 4.080,00 TL. vekalet ücretinin davalılar —— alınarak davacıya verilmesine,
11-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca reddedilen maddi tazminat yönünden 4.080,00 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar —— verilmesine,
12-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca reddedilen manevi tazminat yönünden 4.080,00 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar —— verilmesine,
13-HMK 333 ve gider avansı tarifesinin 5. maddesi gereğince gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden sonra ilgili tarafa iadesine,
Dair karar, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde ————-Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.19/01/2021