Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/963 E. 2018/630 K. 06.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2015/963 Esas
KARAR NO : 2018/630

DAVA : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 06/06/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, ……….. (……… vakfı) ‘na ait “…………… Evleri” adresindeki 101 parselde kayıtlı taşınmazın daha yüksek gelir seviyesinre ulaştırılabilmesi , fonksiyonlarının artması ve ilave alanların eklenmesi için daha kapsamlı bir imar tadilatı yapıldığını,…….. vakfı ile müvekkili müteahhit arasında 07 Aralık 2007 tarihli ………….Sözleşmesine göre inşaat ile ilgili ek harcamalar , plan tadili için harcanan tüm emeklerin müvekkili müteahhit tarafından karşılanacağı, buna karşılık taşınmazın iskanının alınmasından itibaren 49 sene taşınmazın kira gelirinin % 40’ı ………. vakfı’na , % 60’ının ise müvekkiline ait olacağını, bu kapsamda hasılat kira sözleşmesinin 10.12.2007 tarihinde kapuya şerh edildiğini, müvekkili tarafından inşa edilen taşınmazın 2.340 m2 lik kısmının …… Vakfı tarafından davalı şirkete süpermarket işletmek üzere 4.11.2008 tarihli kira sözleşmesi ile kiraya verildiğini, kira sözleşmesinin 5. Maddesine göre ……… + Stopajdan aşağı olmamak üzere aylık cironun % 4,5 kira bedeli olarak kararlaştırıldığını, müvekkili ile yapılan hasılat kira sözleşmesine aykırı olarak kira bedelinin tamamının davalı tarafça…… vakfına ödendiğini, yanlış uygulamanın sona erdirilmesi için hasılat kira sözleşmesinin bazı maddelerinin açıklanmasına ilişkin 10.02.2010 tarihli ek protokol tanzim ve imza edilip, 2.3.2010 tarihinde…… Vakfı yönetim kurulu tarafından karara bağlandığını, buna göre Kilise için belirlenen kira geliri için Stopaj ödeneceği, müteahhidin ise hissesine isabet eden % 60 brüt kira bedelinin KDV ile 1.2.2010 tarihinden itibaren önceki ve sonraki tüm kiracılara fatura edilerek tahsil edileceğini, bu ek protokolünde
2.3.2010 tarihinde tapuya şerh edildiğini, müvekkilinin hasılat kirasına ilişkin son durumu davalıya 12.3.2010 tarihinde ihbar ettiğini, sözleşmede kararlaştırılan ………… stopajdan oluşan ……… aylık kira bedelinin müvekkili payına düşen % 60 + KDV’sinden oluşan Mart 2010 kirasının 21.4.2010 tarihli fatura ile ……. + KDV (56.597.52 TL) olarak davalıya fatura edildiğini, davalı tarafça faturaya itiraz edilmediğini, aynı şekilde Nisan 2010 kirasından 125.2010 tarihinde fatura ile……. + KDV (54.971.95 TL ) olarak davalıya fatura edildiğini, davalının faturaya itiraz etmediğini, davacı tarafça 21.4.2010 tarihli faturaya istinaden 28.4.2010 tarihinde 44.403.49 TL , 12.5.2010 tarihli faturaya istinaden ise 20.5.2010 tarihinde 42.996.55 TL lik ödeme yapıldığını, bakiye fatura bedellerinin tüm görüşmelere rağmen ödenmemesi nedeniyle icra takibi başlatıldığını, davalının müvekkilinin yapmış olduğu net kira bedelleri olarak ………. üzerinden % 60’ı olan ……… karşılığı Türk lirası bedeli ödediğini, davalı kiracının müvekkili adına yatırması gereken ve kira bedelinin % 20’si olan ………. eksik ödemesinin söz konusu olduğunu, oysa müvekkilinin fatura kesmesi sebebiyle davalının ödemekte olduğu ……. üzerinden % 35 oranında gelir vergisi ödediğini, davalının, müvekkilinin fatura kesmesi sebebiyle stopaj olarak yatırdığı ve müvekkili gelirinden indiremediği % 20 stopaj oranında avantaj sağladığını, olayda KDV ‘den dolayı her iki tarafa da yüklenen bir artışın söz konusu olmadığını, oysa kiracının müvekkili adına ödemesi gereken % 20 oranındaki stopajı doğrudan müvekkiline ödemesi gerekirken bu vergiyi ödememesi sebebiyle müvekkilinin aylık……… zarara uğradığını iddia ederek, itirazın iptali ile takibin devamına ve % 40 dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ……… tarihli sözleşme ile taşınmazın ……………. Vakfından kiralandığını, davacının müvekkili tarafından ödenen stopaja kendisi de stopaj ilave ederek fahiş kira faturaları kestiğini, müvekkilinin fazla miktar için iade faturası düzenleyerek 30.07.2010 tarihli ihtar ile gönderdiğini, davacı tarafın iade faturasını iade ederek hukuka aykırı iddiada ısrar ettiğini, yıllarca müvekkili tarafından hiçbir anlaşmazlığı mahal vermeyecek şekilde ve sözleşmeye sadık kalınarak kira bedellerinin ödendiğini, kiraya veren vakıf tarafından 16.3.2010 tarihli ihtarname ile kiranın % 60 miktarının davacı müteahhide ödenmesi bildirilmişse de davacı müteahhidin fazla talepte bulunmaya başladığını, oysa kiraya veren vakfa ödenen kiranın belli olduğunu, bunun bir kısmının davacı tarafa ödenmiş olmasının kira miktarını ve şartlarını değiştiremeyeceğini, davacı müteahhide ödenen miktarın bir alacak temliki hükmünde olduğunu, yani % 60 lık payın aslında vakfa ait olmamakla birlikte vakfın ihbarı üzerine müteahhide ödendiğini, sözleşmeye taraf olmayan davacı tarafın ayrıca vergi yüklemesinin hukuka aykırı olduğunu, müvekkiline bildirmeyip kiraya veren vakıftan alsaydı rakamın değişmeyeceğini, davacı kira sözleşmesinin tarafı olmayıp taleplerinin yerinde olmadığını savunarak davanın reddi ile % 40 tan aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatının tahsilini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle kira bakiye alacağının tahsili amacıyla başlatılan takibe itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizin………… E. Sayılı dosyasında yapılan yargılamada, 2013/83 K sayılı 28/03/2013 tarihli kararı ile; “……Taraflar arasında kira sözleşmesi yoktur. Kira alacağı % 60’lık kısmın davacıya ödenmesi dava dışı kiralayan ve davacı arasındaki kira sözleşmesinin tarihinden önce gerçekleşen hasılat kira sözleşmesine ek sözleşme ile kabul edilip davalı kiracıya bildirilmiştir.. Bu anlamda bilirkişi heyet raporunda belirtildiği ve davalının kabulünde olduğu gibi ödenen miktar bir alacak temlik hükmündedir. Yürürlükten kalkan 818 sayılı Borçlar Kanununun 162 vd maddelerinde alacağın temliki düzenlenmiştir. Alacağın temlikinde yeni bir alacak meydana gelmemekte, ancak alacağı talep hakkı devredilmektedir. Temlik işlemi yeniden borç doğurmaz. Ancak mevcut hakları aktarır. Somut olayda, brüt kira bedeli ……….+ % 20 gelir vergisi stopajı olarak belirtilmiştir. Brüt kira bedeli ……… + % 20 stopaj =……… olarak tespit edilmiştir. Davalı vekili bilirkişi raporuna karşı yapmış olduğu itirazında davacıya ait kira bedelinin gelir vergisi stopajı kapsamına girmediğinden kira bedelinin 32.000 x % 60 ve % 18 KDV olarak ödendiğini belirtmiştir.. Ancak davalı bu itirazı ve kabul beyanı ile davacıya % 18 KDV ödendiğini kabul etmesine rağmen alacağa temlik alan davacı yönünden sözleşmedeki stopaj şartını görmezlikten gelerek stopajsız
kira bedeli üzerinden ödeme yapmıştır. Kira alacağının % 60 oranında temlik alan davacı yönünden sözleşme aleyhine yorumlanamayacaktır. Asıl ek ve ikinci bilirkişi raporunda belirtildiği gibi davacının % 60 oranındaki ……….. ve aylık kira alacağı % 18 KDV oranı uygulanması sonucu ……. tutarına ulaşılacaktır. % 60 kira bedeli % 20 Gelir vergisi stopajı uygulanması mümkün olmadığından kira bedeline % 18 KDV uygulanarak 3065 sayılı KDV kanunu gereğince mecburiyet bulunduğundan davacının talep konusu bakiye fatura alacağının sübuta erdiği kanaatine varılmıştır” denilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davalı tarafın kararı temyiz etmesi üzerine mahkememiz dosyası Yargıtay’ a gönderilmiştir.
Yargıtay……… Hukuk Dairesi, 2014/11493 2014/14532 E. ve K sayılı 25/12/2014 tarihli ilamı ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma ilamı uyarınca dava mahkememizin ……… E. Sırasına kaydedilmiş, usul ve yasaya uygun görülen bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiştir.
Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda daha önce rapor düzenleyen bilirkişiye inceleme yaptırılarak teknik ayrıntıları gösterilen dosyada mübrez 29/07/2016 tarihli bilirkişi 1. ek raporu ve 22/09/2017 tarihli bilirkişi 2. Ek raporu tanzim ettirilmiştir.
Dosyada mübrez bilirkişi 2. Ek raporunda sonuç olarak; Mahkemenin ara kararı ve Yargıtay’ın bozma ilamı doğrultusunda, rapor içeriğinde yer alan hesap, tespit ve değerlendirmeler ışığında, davacı tarafından icra takibine konu edilen 2 adet kira faturasında yer alan bedellerin, ayrı ayrı ……olduğu hususunun sabit olduğu, tarafların, bu tutarı fatura düzenleme ve ödeme tarihlerindeki TCMB Döviz Alış kurları ile TL’sına çevirdiği, halbuki sözleşmede ödeme tarihinin de belirlenmiş olduğu, sözleşmedeki ödeme tarihlerine denk gelen kurlar ile; davacının davalıdan toplam 265.09 TL alacaklı olduğu, davacı tarafından itirazın iptali istenen alacak için, takip tarihinden itibaren yıllık %16 (avans) faizi ile, BK.m.84 gözetilerek alacağın tahsilinin talep edildiği,
İşlemiş faiz hesabının;
Ödeme tarihi Takip tarihi Ana Para Oran (%) Gün Faiz
1 26.04.2010 14.06.2010 …… ……. ……
2 20.05.2010 14.06.2010 ……. ……. 0,00
………..Toplam … …….
Davacının işlemiş faiz talebinin; Üstteki tabloda belirtilen………. TL bakımından yerinde olduğu, takip konusu yapılan alacağın; her ne kadar kira sözleşmesine, faturalara ve cari hesaba dayanması ve davalı tarafından bilinebilir olması karşısında, yargılamayı gerektirir olması nedeniyle inkar tazminatı verilip verilmeyeceği takdirinin Sayın Mahkemede bulunduğu, tespit edilen asıl alacak tutarının %40’ının (………. =) 106.04 TL olduğu tespitlerine yer verilmiştir.
Yapılan yargılama sonunda toplanan tüm deliller ile denetlenip benimsenen ve somut olaya uygun görülen bilirkişi raporundaki gerekçeler ve hesaplamalara göre; davanın İİK 67 maddesine göre açılan itirazın iptali davası olduğu, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında Kadıköy …….. İcra Müdürlüğünün 2010/3629 E. Sayılı dosyası ile yapılan takipte ödeme emrinin davalıya 15.06.2010 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 22.06.2010 tarihinde süresinde yaptığı itiraz ile takibin durduğu davanın İİK 67 maddesi gereğince 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı ile dava dışı Vakıf arasında 10.12.2007 tarihli sözleşme ile dava dışı vakfa ait …………. parsel nolu taşınmaz üzerine yapılacak inşaatla ilgili olarak davacı tarafından yapılacak taşınmaza inşaat yapılması ve karşılığında 49 yıl boyunca taşınmazın kira gelirleri ve elde edilecek tüm gelirlerden % 60 ının davacıya % 40 ının dava dışı vakfa ait olacağının anlaşma dahilinde olduğu, ve yapılan ek sözleşme ile de vakıf için belirlenen kira geliri için stopaj ödeneceği , müteahhit davacı hissesine isabet eden % 60 brüt kira bedeli ve KDV nin kiracılara ( davalıya) fatura edileceğinin düzenlendiği,Yargıtay ……. Hukuk Dairesinin 2014/11493E-14532 K. Sayılı ilamındaki bozma gerekçesine göre davacıya düşen aylık kira bedelinin ……… . …… 60+KDV olması gerekçesinden hareketle yaptırılan bilirkişi incelemesi ve taraflar arasındaki sözleşme gereğince davacılının ödemesi gereken ve fatura edilen kira alacağının ……. aylık olduğu, taraflar arasındaki sözleşme gereğince kira bedelinin her ayın 20.gününü takip eden Cuma günün ödeneceğinin belirlendiği, davacı tarafından davalı için takibe konu edilen 21.04.2010 tarihli …… luk fatura için davalı tarafından 28.04.2010 tarihinde 44.403,49 TL ödendiği, belirlenen bedel üzerinden ödenmesi gereken miktarın 44.668,57 TL olması gerektiği 265,08 TL eksik ödeme eksik ödeme bulunduğu, 12.05.2010 tarihli …. fatura için 42.996,55 Tl ödeme yapıldığı bu kez …….. üzerinden yapılan hesaplamaya göre eksik ödemenin 265,09 Tl olduğu ve takip tarihine kadar işlemiş faizinde 5,77 Tl olduğu anlaşılmakla davalının itirazının 265,09 TL asıl alacak 5,77 işlemiş faiz olmak üzere 270,86 Tl üzerinden itirazının iptali ile taraflar tacir olmakla 3095 ZS.Y nın 2/2 maddesi gereğince takip tarihinden itibaren bu miktara avans faizi uygulanmasına ve takip tarihi itibarı ile yürürlükte olan İİK 67/2 maddesi gereğince davalının likit bulunan asıl alacak 265,09 TL nin % 40 ı oranında tazminat ile mahkumiyetine , davalının kötü niyet tazminatı talebinin davacının kötüniyetli olduğuna dair bilgi ve belge olmadığından reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
Davanın Kısmen kabulü ile;
Davalının Kadıköy ……… İcra müdürlüğünün 2010/3629 esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın 265,09 asıl alacak 5,77 işlemiş faiz olmak üzere toplam 270,86 TL üzerinden iptali ile takibin devamına,
Takip tarihinden itibaren asıl alacağa avans faizi uygulanmasına,
Fazlaya ilişkin itirazın iptali talebinin reddine,
Davalının inkar edilen asıl alacak 265,09 TL’nin %40 ‘ı oranında tazminat ile mahkumiyetine davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Davalının şartları bulunmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
1-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 35,90 TL harcın, peşin alınan 242,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye 206,80 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
2-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan başvurma ve peşin harç toplamı 53,05 TL’ nin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
3-Davacı tarafça yapılan 1.500,00 TL bilirkişi ücreti ve 193,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.693,00 TL nin kabul ve red oranına göre; 18,62 TL nin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine, 1.674,38 TL nin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça sarf edilen 75,10 TL posta giderinin kabul ve red oranına göre 74,27 TL nin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine, 0,83 TL nin davalı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf yararına …….. uyarınca 270,86 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı taraf yararına………… uyarınca 2.923,25 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
7-Kullanılmayan gider avansı varsa karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Yargıtay yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.