Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/879 E. 2020/387 K. 23.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ…
ESAS NO : 2015/879 Esas
KARAR NO: 2020/387
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 15/08/2015
KARAR TARİHİ : 23/09/2020
Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, —tarihinde davalıların sürücüsü, maliki ve sigortacısı olduğu —— plaka sayılı aracın seyir halinde iken araçtaki yük halinde bulunan pimapenlerin aracın arkasından düşmesi sonucu birinin yoldan geçmekte olan müvekkilinin üzerine düşmesi sonucu müvekkilinin yaralandığını, uzun süre tedavi gördüğünü ve geçici ve kalıcı iş gücü kaybının meydana geldiğini, müvekkilinin —— doktor olarak çalıştığını, söz konusu kaza nedeniyle müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğradığını, davalıların zarardan sorumlu olduklarını iddia ile sürekli ve geçici iş göremezlik, tedavi giderleri, bakıcı giderleri ve ulaşım giderlerine istinaden şimdilik —- maddi tazminatın davalılardan, — manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan kaza tarihi olan —- tarihinden itibaren tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili —- tarihli ıslah dilekçesinde; iş kazası için —olarak talep edilen maddi tazminat talebini —- olarak arttırdıklarını, —–maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı —–Vekili cevap dilekçesinde; Dava dilekçesinde —– güvenliğini tehlikeye sokacak şekilde yükleme yapıldığı ve malzemelerin sabitlenmemiş olduğundan kazada asli kusurlu olunduğuna yönelik beyan ve iddiaların kabulünün mümkün olmadığını, kaldırımsız yolu yaya yolu olarak kullanan davacının da kazanın oluşunda asli kusurlu olduğunun tartışmasız olduğunu,
Dava konusu kazanın meydana gelmesinde davacının yanında —— asli sorumlu olup, tüm kusur sorumluluğunun müvekkile atfedilerek haksız menfaat çabaları usul ve yasa aykırı olduğunu, —- işinde faaliyet gösteren ve her gün maliki olduğu araçlarda—- taşıması yapan Müvekkil Şirket tarafından iş güvenliği önemleri dahil 3. Kişilere olumsuz etkilerinin önüne geçmek amacıyla her türlü tedbiri alınmakta olduğunu, tüm tedbir ve güvenlik önlemleri alındığı halde, yeni konulan kasise rağmen herhangi bir uyarıcı levhanın konulmaması ve davacının kaldırım olmayan yolda yürümesi düşünüldüğünde, Müvekkil Şirketin sorumluluğundan bahsedilemeyeceğini, tutanak sahiplerince tek taraflı olarak tamamen soyut beyanlara dayalı olarak düzenlenen tutanağın kabulünün mümkün olmadığını, talep edilen manevi tazminat miktarının oldukça fahiş Ve karşı tarafın zenginleşmesine matuf olduğunu, davacının tüm bu talepleri haksız ve fahiş talepler olup kabulünün mümkün olmadığını savunarak haksız ve hukuka aykırı davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı —– Vekili cevap dilekçesinde; müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalının kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, manevi tazminatın poliçe teminatı dahilinde olmadığını, tedavi giderlerinin ——— talep edilmesi gerektiğini, bu nedenle tedavi giderlerine ilişkin davanın müvekkili şirket adına reddine karar verilmesine, ilgili talebin ——- ihbarı gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatı talebinin tedavi giderleri teminatı içerisinde değerlendirilmesi gerektiğini, bu nedenle geçici iş göremezlik tazminatının reddi gerektiğini, —— uyarınca dolaylı zararlar nedeniyle yöneltilecek tazminat taleplerinin sigorta kapsamı dışında tutulduğunu. Davadan önce müvekkili şirkete müracaat edilmediğinden müvekkilinin temerrüdünden söz edilemeyeceğinden olay tarihinden itibaren faiz isteminin yasaya aykırı olduğunu, dosyanın adli tıp kurumuna sevki ile maluliyet oranının tespiti gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalıya usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen duruşmaları katılmadığı gibi cevap dilekçeside vermemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminata hükmedilmesine ilişkindir.
Usulünce duruşma açılarak; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenerek uyuşmazlığın çözümü doğrultusunda tarafların tüm delilleri tahkikat duruşmalarında toplanıp bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır—–
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın, —— araçtan—- düşmesiyle — tarihinde yaralanan davacının, bu yaralanma nedeniyle —– Sigortacısı, işleteni (adam çalıştıranı) ve sürücüsü davalılardan geçici kalıcı maluliyet tazminat, tedavi gideri, bakıcı gideri ve ulaşım gideri isteyip isteyemeyeceğine isteyebilecek ise miktarına, faiz başlangıcına, kusurun kime ait olduğuna (davacı sürücüsü yol) maluliyet oranına” ilişkindir.
—– Sayılı dosyası ——- üzerinde celp edilip incelenmiştir.
Dosya maluliyet oranının tespiti için —-gönderilerek rapor alınmıştır.
——- raporunda; Mevcut belgelere göre; ——tarihinde geçirmiş olduğu kaza nedeniyle sağ tibia arızası, ——— hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası Grup1 kabul olunarak: ——— oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı,İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6( altı) aya kadar uzayabileceği, bir başkasının bakımına muhtaç olmadığı oy birliği ile mütalaa olunduğu bildirilmiştir.
Tarafların delilleri toplanarak, dosya kusur incelemesi için bilirkişiye tevdi edilerek rapor alınmıştır.
Kusur bilirkişisi raporunda; —-plakalı araç sürücüsü … 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun maddelerinden 65/h maddesini ihlal ettiğinden bu kazanın oluşumunda %100 Asli Kusurlu olduğunu,——— ise kazanın oluşumunda herhangi bir trafik kusurunun bulunmadığı görüş ve kanaatine varıldığını bildirmiştir.
Dosya hesap uzmanı bilirkişiye tevdi edilerek rapor alınmıştır.
Hesap bilirkişisi raporunda; Davacının gççici iş göremezlik nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının bulunmadığı, Davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının ——-olduğu, Davacının geçici olarak ne kadar süreyle bakıcı ihtiyarının olduğunun ve —– tarafından karşılanmayan tedavi giderlerinin alanında uzman tıp doktoru bilirkişi tarafından tespit edilmesi gerektiğinden tarafımdan bu hususta değerlendirme yapılmadığı, Davalı — yönünden temerrüt başlangıç tarihinin —- dava tarihi, diğer davalılar yönünden ise —- kaza tarihi ve işleyecek faizin yasal faiz olduğu görüş ve kanaatine varıldığını bildirmiştir.
Davacı vekili mahkememize verdiği bila tarihli dilekçesinde; davalı ——- yaptıkları sulh protokolü gereğince ödeme yapıldığını, bu nedenle bu davalı bakımından davanın konusuz kaldığını, diğer davalılar bakımından maddi tazminat bakımından dava açılmasına sebebiyet verdiklerinden vekalet ücreti ve masraf bakımından lehlerine hüküm kurulmasını, manevi tazminata ilişkin davanın ilgili davalılar bakımından devam ettiğini bildirmiş, sonraki duruşmada beyanını tekrar etmiştir.
Davalı ——– tarihli dilekçesinde; yapılan sulh protokolü nedeniyle davadan feragat edildiğini, davacı tarafdan yargılama gideri ile vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını feragat nedeniyle müvekkili açısından davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Dosya yeniden ——— tarihi dikkate alınarak; maluliyet tespit işlemleri yönetmenliğine göre maluliyet durumunda bir değişiklik olup olmayacağı, yaralanmanın nasıl bir yaralanma olduğu, ne kadar iş gücünden kaldığı hususunda rapor alınmıştır.
—- raporunda; ——– yapılan değişiklikler içerdiği, —- diğer cetvelleri, meslek grupları bölümünü içermediği, dolayısıyla ————sadece beden çalışma gücünün en az %60’ını kaybedip kaybetmediğine (hangi hastalık ve arızaların malulen emeklilik kriterlerine uyduğu) ilişkin değerlendirme yapılabileceği, bu nedenle söz konusu yönetmeliğe göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği cihetle; ———- nolu mütalaasına eklenecek ve değiştirilecek bir husus bulunmadığının oy birliği ile mütalaa olunduğu bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Davacı vekili mahkememize verdiği dilekçesinde ve duruşmadaki beyanında ; davalı ———yaptıkları sulh protokolü gereğince ödeme yapıldığını, bu nedenle davanın tüm davalılar yönünden konusuz kaldığını beyan ettiği, davalı —– vekalet ücreti ve yargılama gideri talebinde bulunmadığını beyan ettiğinden maddi tazminat talebi yönünden dava tüm davalılar yönünden konusuz kalmış olup karar verilmesine yer olmadığına,
Manevi tazminat talepleri yönünden ise, tarafların sosyal ve ekonomik durumu, davacının iş bu haksız fiil sonucunda yaşadığı üzüntü, elem ve ızdırap, manevi tazminatın , tarafların kusur durumuna da uygun olması gerektiği ve kaza nedeniyle duyulan manevi acının bir miktar azaltılmasına aracılık etmesi gerektiği manevi tazminatın bir cezalandırma aracı olmayacağı ancak duyulan üzüntüyü de bir nebze azaltacak nitelikte olması nazara alınarak talebinin kısmen kabul kısmen reddi ile takdiren —— manevi tazminat talebinin davalılardan ——————– kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müşterek ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davalılar kazanın oluşumunda kusurlu olmalarından dolayı davanın açılmasına sebebiyet verdiklerinden dolayı davalılar aleyhine davacı lehive vekalet ücretine hükmedilerek fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere
1-MADDİ TAZMİNAT TALEBİ YÖNÜNDEN SULH OLUNDUĞUNDAN TÜM DAVALILAR YÖNÜNDEN KONUSUZ KALMIŞ OLDUĞUNDAN KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile,
4.000,00 TL manevi tazminat talebinin davalılardan ——- elamanları—- den kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müşterek ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Davacı tarafça davalı—– yapılmış yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça yapılmış, 27,70 TL başvurma harcı, 70,01 TL peşin harç, 4,60 TL vekalet harcı, 398,29 TL ıslah harcı, 204,93 TL ıslah harcı olarak toplam 705,53 TL harç gideri ile tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücreti olarak toplam 1.591,45 TL masraf olmak üzere toplam 2.296,98 TL yargılama giderinden kabul edilen kısma isabet eden 459,40 TL’sinin davalılar ——- alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı——Tarafından yapılmış 150,00 TL yargılama giderinden red edilen kısma isabet eden 120,00 TL’sinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
6-Konusuz kalan maddi tazminat davası yönünden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca hesaplanan 20.775,67 TL vekalet ücretinin davalılar ——-alınarak davacıya verilmesine,
7-Manevi tazminat davasının kabul edilen kısmı üzerinden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalılar —– alınarak davacıya verilmesine,
8-Manevi tazminat davasının red edilen kısmı üzerinden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalı ——— verilmesine,
9-Alınması gereken 273,24 TL karar ve ilam harcından peşin ödenen 70,01 TL peşin harç, 398,29 TL ıslah harcı, 204,93 TL ıslah harcı toplamı 673,23 TL harcın mahsubu ile bakiye 399,99 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
10-Taraflarca yatırılmış gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair karar, davacı vekilinin ve davalı uniplast vekilinin yüzlerine karşı, diğerlerinin yokluğunda, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde — Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu. 23/09/2020