Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/813 E. 2021/737 K. 20.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/813 Esas
KARAR NO: 2021/737
DAVA: Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 27/07/2015
KARAR TARİHİ: 20/10/2021
Mahkememizde görülen Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacılardan —-çalışma hayatının içinde saygın bir —- yılında kurularak faaliyetini sürdürmekte olan diğer davacı —- düzenlemeler doğrultusunda — yapısını tek ortağı kendisi olacak şekilde oluşturduğunu, —- — sorunları nedeniyle iş yükünü hafifletmek amacıyla uzun zamandır tanıdığı—- yaptığı karşılıklı değerlendirmeler sonucunda davacı —- davalı bünyesine taşımak ve böylece adı geçen şirkete —- olma konusunda mutabakat sağladıklarını ve varılan —– olacağını bildirdiklerini, Sağlanan ancak taraflar arasındaki mevcut güven nedeniyle yazıya dökülmeyen bu anlaşma doğrultusunda Müvekkili —– müteşekkil müşterilerinin kendisine verdikleri —- şirket adına hareket edecek —- yevmiye nolu ihtarnameleri ile devrettiğini, —- pek çok ortamda şirketin —- oranında ciro artışı sağladığını ifade ettiklerini, müvekkili şirketin vekâletnamelerin devrinden sonra ——- tümünü de davalı — devrettiğini, böylece yıllardır kullanılan bu telefonlar üzerinden müşterilerin doğrudan —–geçtiklerini, ayrıca mutabakat gereği davacı şirketin çalışanları olan —– iş kanunundan doğan tazminatlarını ödeyerek davalı—– Şirketinde çalışmaya başlamalarını sağladığını, yazılı bir ortaklık sözleşmesi olmamasına rağmen bir —– durumdaki şirketinin tüm müşterilerini, telefonlarını ve personelini aynı işi yapan bir başka şirkete devretmesinin ve taşımasının taraflar arasında oluşturulan — açık ifadesi olduğunu, —-çerçevesinde ve yukarıda açıklanan devirler sonrasında —- Tarihinde — fiilen işbirliğine başlandığını ve davalı şirketin kendine sunulan vekâletnameler doğrultusunda Davacı —– yükümlülüklerini ifa eden davacının ortaklık işleminin bir türlü gerçekleştirilmediğini ve bilahare davalı şirket ortaklarının müvekkili davacıya mutabik kalınan doğrultudaki —- tesis etmeyeceklerini belirterek aylarca süren oyalamanın ardından gerçek İradelerini belli ettiklerini, davacı şirketin aylık yaklaşık—— mevcut iken yapılan ortaklık mutabakatına bağlı —- sonucunda aylardır bu gelirlerden mahrum kaldığını, davacı şirketin bu yoğun müşteri— — olmaması halinde en az—-alışmalarının söz konusu olduğunu, davacı şirketin devrettiği bu müşterilerinden dolayı —- kaybına uğradığını, davalı şirketin müşterileri arayarak müvekkili davalı —- acımasızca ve haksız ithamlarda bulunarak kişilik haklarına saldırdığını, bu nedenle yaşanan acı ve üzüntüler nedeniyle — Tazminat talebinde bulunduklarını, davalı—– yapmayacağını bildirmeden evvel Davacı —- duyduğu güven duygusunun daha da artmasını sağlamak için —- bünyesine aldığını, ancak maaşını dahi ödemediğini iddia ederek, —-oluşacak alacağın dava tarihinden itibaren İşleyecek—— Hüküm altına alınmasını, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı şirket üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili davalı şirketin —— kurulmuş kurumsal bir şirket olduğunu, şirketin dört ortağının bulunduğunu ve ortakların aynı zamanda şirkette fiilen çalıştıklarından bordro karşılığı maaş aldıklarını ayrıca yıl sonlarında kar payi dağıtımı yapılarak ortakların hesaplarına yatırıldığını, davacılar ile müvekkili davalı şirket arasında hiçbir şekilde ortaklık anlaşması yapılmadığı gibi ortaklığa ilişkin bir görüşme dahi olmadığını, kaldı ki basiretli tacir olma sıfatı taşıyan ve yıllarca hizmet sektöründe faaliyet gösteren iki tüzel kişiliğin arasındaki ilişkilerin nasıl yürütüleceğinin, yazılı şekil şartı başta olmak üzere ——- ifade edilmiş iken, bunun aksi yönde devir, birleşme gibi iddialar silsilesinin ciddiyetsizliğin açık göstergesi olduğunu, çok eski yıllardan tanışan tarafların son — yıldır hiç görüşmediklerini, — sonrasında davacının müvekkili şirket ortaklarından ——– görüşmeyi kabul etmesi üzerine, davacının bu görüşmede sağlık sorunları yaşadığını, rahatsızlık dolayısıyla işlerini artık yürütemeyeceğini, şirketin de bu nedenle cirolarda zarar ettiğini, daha da kötüye gitmek istemediği için işlerini sonlandırmak istediğini beyan ettiğini, —–mağdur olmaması için talep edilmesi halinde gerek müşteri vekaletlerinin gerekse personelin devrini yapabileceğini, bunu talep ederken de hiçbir karşılık istemediğini çok net şekilde beyan ettiğini, şirketin yaptığı ciro ile personel ücretlerini ve giderlerini karşılayamadığı ve şirketin zarar ettiğinin ifade edildiğini, —- veya başka isim altındaki işbirliğine ilişkin görüşme ile ilgili iddiaların tamamen gerçek dışı olduğunu, davacının personelin müvekkili şirket bünyesine alınmasına ve müşterilerin bir kısmının mağdur — ilişkin talebi doğrultusunda davacı şirketin —— — müvekkili şirkete devredildiğini, dava dilekçesinde vekaletnamelerle yetkilendirme yapılan şirket sayısının —-olduğunun iddia edildiğini, ancak davacı şirket tarafından müvekkili şirkete bu kapsamda verilen yetkinin yalnızca —- Şirket olup, bunun şirket kayıtları ile sabit olduğunu ve vekaletname ile yetkilendirme yapılan müşteri şirketlerin aktif çalıştıkları anlamına hiçbir şekilde gelmeyeceğini, müvekkili şirketin mağdur etmemek adına işlemlerinin yapılabileceği belirtilen şirketlerin bu durumdan haberdar olup, her birinin kendi adına hür iradesiyle müvekkili şirket ile çalışmayı istediklerini, vekalet ilişkisinin uzatılması veya kesilmesinin müşteri tasarrufunda olduğunu, müvekkili şirkete yetki verilen dayanak vekaletnamelerin hepsinin süreli olup,—-tarihinde sona ereceklerini, davacının en az — gelir kaybı yaşadığı gerekçesiyle en az —- Alacak talebinde bulunduğunu, ancak dayanak vekaletnamelerin hepsinin süresi —- tarihinde sona erecek olup, —- yıllık bir gelir kaybi yaşanıldığından bahisle bir alacak talebinde bulunulmasının gerçekteki mevcut duruma da aykırı olacağını, kaldı ki bu şirketlerin kiminle çalışmaya devam edeceklerine karar vermelerinin yine sadece o şirketlerin tasarrufunda olduğunu, böyle bir kararın davacılar tarafından verilecek bir karar olmadığını, davacı —– ayı ortalarında kendisine yeniden —– ve mevcut şirketi ile yeniden çalışma kararı verdiğinin öğrenildiğini, müvekkili şirket bünyesindeki personele de eski şirketlerinde işbaşı yapabilecekleri yönünde çağrı yaptığını, ancak müvekkili şirkette işe başlayan personelin eski işyerine dönmek istemediklerini, bunun sonucunda ise davacı tarafından müvekkili şirketten eski personellerin işsiz bırakılmalarının istendiğini, —— geri çağrılan personeller ve müşteri şirketlerin geri dönmek istememişlerse sonrasında bu konuya ilişkin olarak müvekkili şirkete karşı hiçbir zorlama yapılamayacağını, davacı tarafından —– verilen dayanak vekaletnameye bağlı yetkiyi iptal etmesinin önünde de herhangi bir engel bulunmadığını, davacının kendi talebi ile devrettiği iki adet telefonu da yeniden kullanmak istediğini belirtmesi üzerine müvekkili şirketçe bu hatların kendisine devrinin yapılmasının da davacının tüm iddialarını çürütecek iyi niyetli bir yaklaşım olduğunun açık göstergesi olduğunu, müvekkili şirketçe müşterilere davacı —- hiçbir yakışıksız yaklaşımda bulunulmadığı, dilerler ise davacı şirketle çalışabileceklerinin dahi izah edildiğini, —- alınma talebinin bizzat —- yapıldığını ve iddialrın aksine — çalışmaya başladığı tarihten itibaren tüm hakedişlerinin — bildirildiğini ve yine tüm personelle birlikte —- maaşının banka hesaplarına yatırıldığını belirterek haksız davacı iddiları nedeniyle şikayet, dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Mahkememizce, uyuşmazlığın Davacı —- ortağı olduğu, davalı şirket ile aynı sektör içinde çalışıyor oldukları uyuşmazlık dışı olup, uyuşmazlık davacılar ile davalı şirket arasında ortaklık anlaşması yapılıp yapılmadığı, davacıların kendi müşterilerini davalı şirket bünyesine taşıyarak davalı şirkete ortak olma konusunda mutabakat sağlanıp sağlanmadığı, davacı şirketin çalıştığını iddia ettiği —— işlemlerini davalı şirkete devredip devretmediği, davacı şirket adına kayıtlı olan —davalı şirkete devredilip devredilmediği, devredilmiş ise neye dayalı olarak devredildiği, davalı şirkette çalışan elemanların davacı şirkette çalışmaya başlayıp başlamadığı, bu sebeple davacıların maddi ve manevi zarara uğrayıp uğramadıkları, yoksun kalınacak gelir kaybının oluşup oluşmadığı hususlarında olduğu tespit edilmiştir.
Dinlenen davacı tanığı—– yaklaşık —- olarak çalışmaktayım davalıyı ve davacıyı mesleğim itibari ile tanırım, davacı hastalığını da gerekçe göstererek iş yerini kapatacağını iş yerini kapattıktan sonrada başka bir müşavir firma ile anlaşacağını söylemişti daha sonra davacıyı aradığımda beni yanına çağırdı gittiğim yer davalının iş yeri idi, davalı şuan huzurdaki —– orada değil idi, ancak başka birisi ile oturup sohbet ettik davacı işe ortak olduğundan bahsetti ancak ne şekilde ve hangi oranda ortak olduğunu bana söylemedi ben bilmiyorum , davacının elinde kaç kişinin vekaleti olduğunu ben tam olarak bilmiyorum ancak davalının iş yerine geçerken iş yerine götürmesi işin gereğidir, bizim piyasada gümrük müşavirinin işini kapatıp başka bir müşavir ile çalışması sıkça görülür hatta bende bu şekilde iş yerimi kapatıp başka bir müşavir ile çalışmaktayım genelde iş yerini kapatan kişi kendisinin götürmüş olduğu müşterilere, kesilen faturalar üzerinden masraflar düşüldükten sonra —- gibi bir pay alır ben şuan —- ile çalışıyorum ancak davacının ne kadar pay ile çalıştığını bilmiyorum davalı ile davacı üç dört ay gibi süre beraber çalıştılar bu süre içerisinde davacının iş yeri açıktı iş yerinde çalışan yoktu iş yerinde çalışan yoktu davacının ve davalının çalışması sona erdikten sonra davacı ilk iş yerinden de başka bir iş yerine taşındı eski çalışanlarını da oraya çağırdı ,ben davacının kaç müşterisinin davacıya geçtiği veya davalıya geçen müşterilerden kaçının tekrar davacının iş yerinde kaldığını bilmiyorum, bana iş erini kapattıktan sonra başka birisi ile anlaşacağını söylemişti, davacı ve davalının ne şekilde ortaklık kurduklarını bilmediğim gibi ortaklıklarınında nasıl ve niçin bittiğine ilişkin bilgim yoktur, davacı davalı tarafa ile ortaklık yaptığı üç aylık süre içerisinde şirketi faal olarak vardı ancak dükkanı kapalı idi, ben davacı ve davalının bizzat sözleşmelerine şahit olmadım ben —– gittiğimde şuan huzurda bulunan davalı —–yoktu ancak konuşmasından —–şirketinin temsilcisi olabileceğini düşündüğü kişi davacı ile ortak olduklarını kendisininde gerekirse müşterileri getirmesi halinde ortak olabileceğini söyledi ancak ben bu kişinin davalı şirketteki konumunu ve yetkisini bilmiyorum, hatırladığım kadarı ile yaz dönemi idi,” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacının dinlenen diğer tanığı ——- firması var idi sağlık sorunu yaşayınca dışarıdan bu firmayı devir ettiğini duydum camiada bu işler çabuk duyulur duyuncada —–aradım kendisine bu durumu sordum oda bana sağlık sorunları sebebi ile firmayı müşterileri ile birlikte tanıdığı bir firmaya devir ettiğini söyledi bende mağdur olmaması için yazılı bir sözleşme yapıp yamadığını sordum oda bana önceden tanıyorum gerek duymadım dedi, bu söyediklerim —- yılında olmuştur bundan ısa bir süre sonrada tam hatırlamamak ile birlikte —- ay gibi sonra davacının bir başka ofis açtığını duydum ve ofisine de gittim bana cevaben anlaştıkları gibi olmadığını kendisinin çalıştığı bazı firmalarada da kendisini kötülüyerek bu kişilerle ortaklık yapmayı düşündüğü firmanın aldığını söyledi ayrıca mağdur olmayı söyledi .yine bana söylediği kadarı ile kendi firmasını verdiğini firmayı onların idare edeceğini kendisine de buradan buradan gelir elde edeceğini söyledi ,davacı bana —— yılında firmasını devir ettiğini söyledi ancak devir ettiiği firma hakkında birceza davası açıldığı şeklinde aramızda bir konuşma geçti ancak bu konuşmayı hangi tarihte yaptığımızı hatırlamıyorum devirden öncemi sonramı onu da bilmiyorum , ayrıca davcının ekonomik olarak zorda olup olmadığı konusunda da bilgi sahibi değilim devir sırasında bir sıkıntısı yoktu bilgim bundan ibarettir” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Dinlenen davalı tanıklarından— — —olarak çalışmaktayım bizim gümrük işlerimizi, —–yılında davacı firmasını kapatacağını söyledi, ve bize ——-adlı davalı şirketin ismini verdi biz —– memnun olduğumuz için ve o kişinin de davalı —- geçeceğini duyduğumuz için davalı —-verdik, ben davacının bizimle birlikte başka firmaları da taşıyıp taşımadığını bilmiyorum davacının ————- —– geçişimizde etkili olmuştur ancak başka bir firma ile de anlaşabilirdik, ben davacının davalı firma ile herhangi bir ortaklık yaptığını veya beraber çalıştığını bilmiyorum davacı bize iş yerini kapatacağını söylemişti ve bildiğim kadarı ile iş yerini kapattı davacının davalıdan ayrılıp ayrılmadığı veya başka bir şirket kurup kurmadığı veya şuan da müşavirlik işini yapıp yapmadığını ben bilmiyorum biz halen davalı müşavir firma ile çalışıyoruz çalışmamızdan memnunuz, davacı sağlık sorunlarından dolayı işini kapatacağını söylemişti, benim bildiğim davacı kendisi dışında üç adet çalışanı vardı ben onlar ile muhatap olurdum,” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalının diğer tanığı —— yaklaşık iki yıldır —–adlı davalı iş yerinde —– olarak çalışıyorum, daha öncesinde davacıya ait —- çalışmakta idim , davacı bana sağlı sorunları olduğunu başka bir şirketin bünyesine geçeceğini maddi sıkıntılarının olduğunu istersem benimde o şirkete aynı şartlarda geçebileceğini söyledi bende bu şekilde davalı şirkete geçtim , davacı bana ekonomik sıkıntıları olduğunu ve davalı —- şirkete geçeceğini söyledi ancak ——- hangi şartlarda ve ne şekilde geçeceğine ilişkin bir bilgi vermedi davacı —– adlı şirkette yaklaşık iki ay çalıştı, ve tekrar kendi müşavirlik şirketini açtı ve işe devam etti beni de çağırdı ancak ben kurulu bir düzenim olduğu için gitmek istemedim ,davacıya ait iş yerinde yaklaşık on kişiydik — veya —- geçti ,bizim yazılı sözleşmelerimiz her iki firmada da yoktur davalı ile işe başladığımız zaman sigorta girişimiz yapılmıştı , davacıya ait firmada yaklaşık —- firma vardı hemen hemen hepsi ilk etapta davalı ———-şirketine geldi ancak kısa bir süre sonra davacı şirketten gelen firma sayısı — şeklinde beyanda bulunmuştur.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından, —-yıllarına ilişkin tüm yasal ticari defterleri —- üzerinde —– eşliğinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi — tarihli raporunda, davacı şirketçe yeni iş yeri açılması nedeniyle ödenmek zorunda kalınan giderler iddiasıyla Talep edilen —-Harcama kalemlerine ilişkin harcamaların yapıldığını kanıtlayacak herhangi bir hukuki nitelikli harcama belgesini dosyaya sunmadığı gibi, incelenen ticari defter kayıtlarında da böyle bir harcamanın yapıldığını gösterir herhangi bir ticari defter kaydına rastlanılmadığından Davacının kanıtlayamadığı bu talebine ilişkin takdirin mahkemeye ait olacağını, davacının mahrum kalınan kar taleplerine ilişkin olarak yapılan tespitlerde; davalı şirketin kendisine yetkileri devredilen ve/veya münferit vekaletnameler ile Ticari ilişkiye girdiği davacı şirketin müşterileriyle olan ticari ilişkisi sonucunda — net hizmet satışı gerçekleştirdiği ve bu hizmet satışına isabet eden —- faaliyet karı elde ettiği, davalı şirketle ticari ilişki içinde bulunduğu tespit edilen davacı şirket müşteri firmalarının büyük bir kısmının davacı şirketin tekrar faaliyetine başlaması sonucunda davacı şirketle tekrar çalışmaya başladıkları, Mahkemenin davacı şirketin kar mahrumiyetine ilişkin talebinin yerinde olduğu yönünde hüküm kurması halinde, davacı şirketin —- faaliyetine dönerek davalı şirketle ticari faaliyet içinde bulunan müşterilerinin büyük kısmıyla tekrar çalışmaya başlaması gerekçesiyle, davalı şirketin——- faaliyet karıyla sınırlı olabileceği, rapor edilmiştir.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından, ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına, karar verilmiştir.
Bilirkişi heyeti —– yılları ticari faaliyetleri sonucu davalı yanın, davacının devir ettiği vekâletnameler ve davacı müşteri çevresinden elde ettiği karın —– hesaplandığı, davacının kendi işini ihya ederek, ticari faaliyete geri döndüğü ve bu nedenle iddia ettiği gibi—–bulan süre ile müşteri çevresinden yararlanma iddiasının sabit olmadığı, davacının davalı şirketle ortaklık iddiasının sabit olmadığı, ancak yazılı tevkiller suretiyle müşteri ——- davalı yana aktardığının anlaşıldığı, davacının işini ihya etmesine karşın tüm müşterisinin de geri dönmediği, Öte yandan davacının önemli miktarda müşterilerinin davalı ile çalışmaya devam ettiği gözetilerek, davacıya ait müşteri ——-davalının yararlanmaya devam edeceğinin anlaşıldığı, ortalama —- yılı bulan süre ile davacı —– elde edilecek gelir gözetilerek —-miktarı üzerinden hakkaniyet gözetilerek davacının tazminat talep hakkının değerlendirilmesi gerektiği, — yılları bakımından davalıya davacının devir ettiği müşteri—– yıllık ortalama gelir katkısının —- miktarında olduğunun değerlendirildiği rapor edilmiştir.
Mahkememizce, dosya ek rapor için önceki bilirkişilere verilerek taraf vekillerinin itirazları doğrultusunda yeniden rapor aldırılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi heyeti —– tarihli raporunda, taraf vekillerinin kök raporlara vaki itirazları sonucunda; rapor sonuç ve kanaatlerini değiştirmeyi gerektirir yeni bir sonuç ve kanaate ulaşılmadığını rapor etmişlerdir.
Davalı vekili ek rapora itiraz etmiş, mahkememizce, dosya önceki bilirkişilere verilerek davalının itirazlarını karşılar şekilde ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi heyeti ek raporunda; yapılan ek inceleme ve davalı vekilinin itirazlarının değerlendirilmesi neticesinde, yapılan hesaplamaların ciro katkısı gözetilerek yapıldığı, net kar veya ciro katkısı bakımından taktirin mahkemeye ait olduğu gözetilerek kök rapor ve 1. Ek rapor sonuç ve kanaatleri ile değerlendirmelerini değiştirmeyi gerektirecek yeni bir sonuca ulaşılmadığını rapor etmişlerdir.
Davacılar vekili —- olarak bildirdikleri —– taleplerinin bilirkişi doğrultusunda — artırarak bu taleplerinin toplam — olarak bildirdiklerini, yoksun kalınan kar ve gelir kaybı için işbu dilekçe ile artırılan —- manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, karar verilmesini talep etmiştir.
Yapılan yargılama sonunda toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; Davacı— olup —- faaliyetinde bulundukları, davalı şirketinde aynı faaliyet konuları ile iştigal ettikleri, davacılar ile davalı şirketin birleşerek ortak ticari faaliyette bulunma iradesi göstererek davalı şirketle işbirliği sürecine girdikleri, ancak davalı şirkete verilen alt yetkilendirme vekaletleri-tevkillere dayandırılmış olup, taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmadığı, ancak davacının müşteri—– davalı yanca kullanıldığı ve bundan gelir elde edildiği hususunun bilirkişi raporu ile belirlendiği, — tarihinden itibaren fiilen işbirliği ve ortak çalışma sürecinin başlatıldığı, davacının aylık net — civarında gelirden mahrum kaldığı, bunun — yılı bulan süre devam etmesi ve güncel değerlerle —-bulan gelir elde edilmesi gerekirken davalının hileli davranışları ile gelirden yoksun kalındığı ve davacının manevi zarara uğratıldığının ileri sürüldüğü ve davacının kendi işini yeniden kurarak ve ihya ederek işlere devam ettiği, bu nedenle — değil, kendi iş kurma süreci ve devam eden vekaletleri yenileme süreci kadar ancak zarara uğradığından söz edilebileceği, — yılında davacı —— davalı yan —-kar elde etmiş, bunun da toplam gelir içinde yıllık ortalama —- davacı müşterilerinden bir kısmının halen davalı ile çalışmaya devam ettiği, davacının tüm müşteri— davacı yana dönmeyeceği, bu aşamada davacının müşteri —- davalının yararlandığı ve —- gelir elde ettiği, bu nedenle toplam beş yıl gözetilerek davacının müşteri —- ortalama yıllık —– civarında bir tazminat davacı yanca talep edebileceği ve dinlenen tanık beyanları doğrultusunda davacıyı kötüleyerek iş yaptıklarını beyan ettikleri anlaşıldığından manevi olarak zarara uğradığı nazara alınarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Maddi tazminat talebinin KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile,
—- yoksun kalınan kar ve gelir kaybı tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
-Yeni işyeri açılması nedeniyle yapılan masraflara yönelik tazminat talebinin reddine,
2-Kabule göre alınması gerekl—– harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Maddi tazminat yönünden davacı kendisini vekil ile temsil ettiğinden 2021 yılı AAÜT tarifesi uyarınca davacı yararına taktir olunan 8.275,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Maddi tazminat yönünden davalı kendisini vekil ile temsil ettiğinden 2021 yılı AAÜT tarifesi uyarınca davalı yararına taktir olunan 6.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Manevi tazminat talebinin KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile,
-Takdiren 5.000,00 TL manevi tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
6-Manevi tazminat yönünden davacı kendisini vekil ile temsil ettiğinden 2021 yılı AAÜT tarifesi uyarınca davacı yararına taktir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Manevi tazminat yönünden davalı kendisini vekil ile temsil ettiğinden 2021 yılı AAÜT tarifesi uyarınca davalı yararına taktir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
8-Davacının peşin yatırdığı 170,78 TL harcın ve 1.666,00 TL ıslah ve tamamlama harcı olmak üzere toplam 1.836,78 TL harcın yargılama giderine katılmaksızın davalıdan alınarak davacılara ödenmesine,
9-Davacının yaptığı yargılama gideri olarak 27,70 TL başvurma harcı, 5.594,10 TL bilirkişi ücretleri, tebligat gideri ve yazı gideri olmak üzere toplam 5.621,80 TL yargılama giderinden davanın kabulüne tekabül eden 3.268,49 TL nin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine, redde tekabül eden bakiye giderin davacılar üzerinde bırakılmasına,
10-Taraflarca yatırılmış gider avansından kullanılmayan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yoluna başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.. 20/10/2021