Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/595 E. 2018/967 K. 26.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/595 Esas
KARAR NO : 2018/967

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 08/06/2015
KARAR TARİHİ : 26/09/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … şirketine sigortalı olan…….plakalı aracın 26/08/2012 tarihinde sürücü … sevk ve idaresinde iken asli kusurluolarak yaya olarak bulunan müvekkiline çarparak yaralanmasına sebebiyet verdiğini, müvekkilinin geçirdiği kaza neticesinde %44 oranında sürekli sakat kaldığını, kazadan sonra müvekkili tarafından davalı … şirketine başvurulduğunu ve hasar dosyasının açıldığını, davalı … tarafından 11/02/2014 tarihinde 6.891,00 TL. ödeme yapıldığını, müvekkilinin mağduriyetinin sigorta şirketi tarafından ödenen miktarın çok üzerinde olduğunu, bu nedenle haksız ve hukuka aykırı olarak yapılan indirimleri kabul etmediklerini belirterek fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik müvekkili için 1.000,00 TL. Sürekli sakatlık tazminatının (davalı … azami poliçe limiti ile sorumlu olmak kaydıyla) olay tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle… plakalı aracın sigortalı şirket tarafından tanzim edilen ….poliçe no.lu zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, davacı …’ye 11/02/20104 tarihinde 6.891,00 TL. Ödeme yapıldığını, anılan ödeme ile müvekkilinin sorumluluğunun sona erdiğini, davacının zararı karşılandığından davanın reddini talep ettiklerini, öncelikle müvekkili şirket tarafından yapılan ödemenin ödeme tarihindeki verilere göre yeterli olup olmadığının tespitini, ödenen ile ödenmesi gereken arasında “bir misline yakın bir fark” olmadığından davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, dava konusu olayın ticari iş niteliğinde olmadığndan davacı vekilinin avans faizine yönelik talebinin reddi gerektiğini, davacı tarafından işbu dava açılmadan önce müvekkiline herhangi bir başvurunun yapılmadığını belirdterek müvekkili aracın kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunmadığının tespitine, haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle ZMMS poliçesi kapsamında tazminat talebine ilişkindir.
Davacı vekili tarafından dosyaya ibraz edilen 20/09/2018 tarihli dilekçe ile taraflar sulh olduğundan davadan feragat edildiği belirtilerek gereğinin yapılması talep edilmiştir.
Davacı vekilinin vekaletnamesinin incelenmesinde vekilin feragat yetkisinin olduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekili tarafından ibraz edilen 12/09/2018 tarihli dilekçe ile sulh anlaşması nedeniyle davanın feragat nedeniyle reddine, taraflarca bu hususta anlaşılmış olduğundan yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesine karar verilmesini beyan etmiştir.
Feragat 6100 sayılı HMK nun 307. vd. maddelerinde düzenlenmiştir. Yasada feragatin dilekçe ile de yapılabileceği, feragatin hüküm ifade etmesinin karşı taraf ve mahkemenin muvafakatına bağlı olmayacağı belirtildikten başka HMK 311. Maddesinde feragatin kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağına yer verilmiştir.
Feragatin varlığı nedeniyle, davanın feragat nedeniyle reddine dair takdiren aşağıdaki gibi hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın feragat nedeni ile Reddine,
1-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 35,90 TL. harçtan peşin alınan 27,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 8,20 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
2-Davacı giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı tarafça talep edilmediğinden lehine yargılama gideri ve vekalet ücreti taktirine yer olmadığına
4-Kullanılmayan gider avansı varsa karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ ne istinaf yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda karar verildi.