Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/546 E. 2018/86 K. 08.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2015/546 Esas
KARAR NO : 2018/86

DAVA : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 08/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :Davacı vekili, müvekkili tarafından davalıya ait bina içinde, yenilenen işlemleri kapsamında söküm, demontabl seperasyonlar, alçıpen duvar, asma tavan, boya seramik, havalandırma, elektrik, tesisat gibi tüm işlerin gerekçeleştirildiğini; ayrıca bina çevresi ve sürüş okulu olan bu binanın asfaltlama işlemininde kontrolünün yapıldığını; yapılan işler karşılığında müvekkilince ……tarihli ….. TL ve …… TL bedelli faturaların tanzim edildiğini; davalının kısmen ödeme yaptığını, 418.037,10 TL alacaklarının ödenmediğini; bunun üzerine davalı aleyhine İstanbul Anadolu ……. İcra müdürlüğünün …… sayılı dosyasıyla icra takibi başlattıkları; davalının haksız bir itiraza takibi durdurduğunu bildirerek; itirazın iptaline takibin devamına ve davalıdan % 20 inkar tazminatı tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili, taraflar arasında yazılı bir eser sözleşmesi bulunmadığını, davalıya yaptığı işlere karşılık 950.000,00 TL ödeme yaptıklarını, davacının yapmış olduğu işlere ilişkin bu ödemenin fazlasıyla yapılan bir ödeme niteliğinde olduğunu; davacı ile mutakıp kalınan ve ödenmesi gereken başkaca bir borçlarının bulunmadığını; davacının dayandığı e-maillerin delil teşkil edemeyeceğini, kabul etmediklerini ve davacının söz konusu hesabı, kendilerince imzalanmayan ve tek taraflı hazırlanan hak ediş taslağına dayandırdığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, İİK 67 madde gereğince açılan itirazın iptali davası olup; takipte davacı ” bakiye alacak ” kaydıyla 418.037,10 TL ‘nin avans faizi ile tahsilini talep etmiş; davalı süresi içinde ” borcu bulunmadığını ” gerekçesi ile takibe itiraz etmiş, itiraz üzerine takip durmuş; iş bu davada 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmıştır.
İcra takibi, eser sözleşmesine dayalı olarak yapılmış olup; taraf beyanlarından yazılı olmasa da taraflar arasında bir eser sözleşmesinin mevcut olduğu sabittir. Mahkememizce yapılacak iş, davacı yüklenicinin yaptığı işlerin, nelerden ibaret olduğunun tespiti, bunların değerinin belirlenmesi ve takip tarihinde ortaya çıkacak sonuca göre davacı yüklencinin bir alacağının kalıp kalmadığının belirlenmesidir.Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, mahalinde keşif yapılmış, uzman bilirkişi heyetinden rapor ve ek rapor alınmış tüm deliller değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilmiştir.
Bu çercevede mahkememizce keşif kararı verilmiş, mahalinde taraf vekilerinin katılımı ile keşif yapılmış, bilirkişilere keşiften sonra da yerinde inceleme yetkisi verilmiş; bilirkişiler hazırladıkları raporda; açıkça her iki taraf vekillerinin gösterimleri ile davacı tarafın yaptığı işin belirlendiğini belirtmişler; mahkememizce bilirkişi heyetinin ek raporu hükme esas alınmış; ek raporda tespit edilen …….TL ‘den; davalı vekilinin de işaret ettiği maddi hesap hatası niteliğindeki bedel mahkememizce nazara alınmış; ek raporda asfalt serim işi için belirlenen …….TL yerine, kök raporda tespit edilen ……TL değer nazara alınmak suretiyle aradaki fark olan 4.499,00 TL 382.536,06 TL ‘den düşülerek …… TL üzerinden hüküm oluşturulmuştur.
Her ne kadar davalı vekili, bilirkişi heyetinin rapor ve ek raporunda davacı yanın tek taraflı olarak hazırladığı nihai hak ediş taslağına göre hesaplama yapılamayacağını; bilirkişilerinin bunun yerine piyasa rayiçlerine göre hesaplama yapması gerektiğini bildirmiş ise de ; ve gerçekten piyasa rayiçine göre hesaplama yapılması gerekiyorsa da; kök raporun 8. Sayfasında davacı tarafından yapılan işlemlerin değerlerinin tesbiti yönünden; söz konusu taslakla piyasa rayiçlerinin örtüştüğü; bu sebeple taslakta rayiç fiyatlara göre fiyatlamada bir hata olmadığını bildirmeleri karşısında; davalı vekilinin ek rapora karşı itirazlarına itibar edilmemiş karar verilmiştir.
Davacı taraf, her ne kadar icra inkar talep etmişse de; eser sözleşmesinden kaynaklanan takiplerde alacağın likit olabilmesi için hak edişe bağlanması gerekli olup; istenilen alacak iki tarafın imzasını içeren hak edişe bağlanmadığından inkar tazminatı hükmedilmemiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklanacağı üzere,
DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
Davalının İstanbul Anadolu …… İcra Müdürlüğünün………sayılı dosyasına yaptığı itirazın KISMEN İPTALİ ile;
Takibin; takip talebinde yer alan 418.037,10 TL yerine 378.037,06 TL üzerinden ve diğer hususlar yönünden ise takip talebindeki düzenlenen şekilde devamına,
Fazlaya dair itirazın iptali davasının REDDİNE,
Eser sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının ancak iki tarafın imzası ile düzenlenen kesin hakedişe bağlanması halinde likit kabul edilebileceğinden ve dosyamız yönünden likit alacak söz konusu olmadığından davacı tarafın inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
Peşin olarak alınan 5.048,93 TL harcın alınması gereken 25.823,71 TL harçtan mahsubu ile eksik 20.774,78 TL harcın, davalıdan tahsiline hazineye irat kaydına,
Tamamı davacı tarafça karşılanan 5.076,63 TL harcın tamamı ile; 6 davetiye gideri 62,00 TL ‘nin ve keşif-bilirkişi ücretleri 4.680,00 TL ‘nin kabul ve ret oranları gereğince 4.792,80 TL lik kısmının toplamı 9.869,43 TL lik yargılama giderinin davalıdan tahsiline, davacıya verilmesine; karar kesinleştiğinden bakiye gider avansının talebi halinde davacıya iadesine,
Karar tarihindeki A.A.Ü.T gereği davacı lehine 28.632,22 TL nispi vekalet ücreti takdirine, davalıdan alınıp davacıya verilmesine; davalı lehine ise reddedilen 40.000,04 TL üzerinden 4.750,00 TL nispi vekalet ücreti takdiri ile, davacıdan alınıp davacıya verilmesine,
Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak ve oy birliği ile verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.