Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/410 E. 2021/21 K. 19.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2015/410 Esas
KARAR NO: 2021/21
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/03/2015
KARAR TARİHİ: 19/01/2021
Mahkememizde görülen yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; ——– tarihinde meydana gelen trafik kazasında müvekkillerinin oğlu—— vefat ettiğini, işbu trafik kazasında trafik tespit tutanağına göre kusurun —–plakalı araç sürücüsü davalı —- yanlış park etmiş olan ——- plakalı araç sürücüleri ve malikleri olduğunu, gelinen noktada müvekkili anne —- manevi tazminat, fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere — maddi, tazminatın, baba —- manevi tazminat fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere —maddî tazminatın, kardeş —- manevî tazminat olmak üzere toplamda —- manevi tazminat ile toplam ——- maddî tazminatın davalılardan alınarak müvekkillerine ödenmesine karar verilmesini, sigorta şirketlerinden sadece araç kusurları ölçüsünde maddi tazminat taleplerinin söz konusu olup manevi tazminat taleplerinin bulunmadığını belirterek kazaya sebep olan ———— plakalı araçların trafik kaydına haciz uygulanmasına, müvekkilleri için fazlaya aît maddi tazminat hakları saklı kalmak üzere şimdilik anne —— baba ——maddi tazminat ile anne ——baba —– kardeş —- manevi tazminat———— taleplerinin davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı ———— vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacının açmış olduğu davanın usul ve esas bakımından yersiz olduğunu, davacının talep dilekçesinde talep ettiği ölüm ve cismani zarar sebebiyle açılan tazminat davasında davayla hiçbir ilgi ve alakasının olmadığını, olay tarihinde düğüne giderken adına kayıtlı bulunan———- plaka sayılı aracın içinde ailesi olduğu halde gelin almaya giderken yolun kenarında komvoy halinde durduklarını, yolun diğer tarafında maktulün bulunduğu aracın durduğunu, —- istikametine giden ——– plaka sayılı aracın önüne aniden kendini attığını ve arabanın çarptığını, bu olayda ne kendisinin ne de çarpan aracın hiçbir suçu ve kusurunun bulunmadığını, asılsız ve haksız kazanç temin etmek maksadıyla samimi olmayan gerçek dışı beyanlara dayanarak açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ———– vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kazada kusurunun olmadığının ve aracının park halinde olduğunun tespit edildiğini, bu nedenle müvekkili şirketin sorumluluğu bulunmadığından davanın mutlak surette reddi gerektiğini, kazaya karışan——- plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde —– başlangıç ve bitiş tarihli ——– olduğunu, anılan kazada müvekkili şirkette ————aracın hiçbir kusurunun olmadığını, dolayısı ile sigortalısının kusuru oranında sorumlu olan müvekkili sigorta şirketinin de bu sonuçla sorumluluğu olmadığından davanın kendi açılarından reddi gerektiğini, ancak mahkemenin aksi kanaati olması halinde ——- kusur raporu alınması gerektiğini, zarar hesabı için seçilecek bilirkişinin aktüerler siciline kayıtlı kişilerden olması gerektiğini, davaya konu olay açısından bilirkişinin görüşüne başvurulduğu hususun ise maluliyet tazminatının hesabının yapılması olduğunu, ———– tarafından davacılara ödenmiş olan tutarlar toplamının tazminattan tenzil edilmesi gerektiğini, faiz başlangıç tarihinin dava tarihi olması gerektiğini belirterek sigortalısının kusuru bulunmadığından müvekkil sigorta şirketi aleyhine acılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ———- cevap dilekçesinde özetle;davacının açmış olduğu davanın usul ve esas bakımından yersiz olduğunu, davacının talep dilekçesinde talep ettiği ölüm ve cismani zarar sebebiyle açılan tazminat davasında davayla hiçbir ilgi ve alakasının olmadığını, olay tarihinde düğüne giderken adına kayıtlı bulunan ——— plaka sayılı aracın içinde ailesi olduğu halde gelin almaya giderken yolun kenarında komvoy halinde durduklarını, yolun diğer tarafında maktulün bulunduğu aracın durduğunu, —– istikametine giden ——— plaka sayılı aracın önüne aniden kendini attığını ve arabanın çarptığını, bu olayda ne kendisinin ne de çarpan aracın hiçbir suçu ve kusurunun bulunmadığını, asılsız ve haksız kazanç temin etmek maksadıyla samimi olmayan gerçek dışı beyanlara dayanarak açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —– cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu kazaya karıştığı ifade edilen —–plakalı aracın müvekkil şirket tarafından —- tarihleri arasında geçerli olmak üzere ——- sigortalandığını, davacılardan————– ödendiğini, yapılan ödemenin taraflar arasında çekişmesiz olduğunu, anılan ödeme ile müvekkilinin sorumluluğu sona erdiğinden ve davacının zararı karşılandığından davanın reddini talep etiklerini, müvekkili şirketin sorumluluğunun ——- araca atfedilebilecek kusur ile sınırlı olduğunu, ancak dava konusu kazanın meydana geliş biçimi yönünden, müvekkil sigortalısı araca atfedilen kusurun kabulünün mümkün olmadığını, dava konusu kazanın, araçların arasından yola aniden fırlayan müteveffa küçüğün kusuru ile meydana geldiğini, bu yönüyle sigortalı araç sürücüsüne atfı kabil kusur bulunmadığından davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, ceza dosyası ve varsa Kusur durumunu gösteren bilirkişi raporu celp edildikten sonra meydana gelen kazada kusur durumunun tespiti için dosyanın bu konuda uzman öğretim görevlilerinden oluşacak bir bilirkişi heyetine; yahut ——— sevk edilmesini talep ettiklerini, destekten yoksun kalma tazminatı, mirastan ayrı ve bağımsız bir hak olduğundan; destek iddialarının kanıtlanması gerektiğini, müteveffanın davacılara sürekli ve düzenli bir şekilde yardım ettiğinin somut delillerle kanıtlanamamış olması karşısında davanın reddine karar verilmesini talep etiklerini, diğer yandan kusur durumu ve maluliyet belirlendiğinde dosyanın hesaplama amacıyla, aktüeryal rapor hazırlanabilmesi için aktüer siciline kayıtlı uzman bilirkişiye verilmesini talep ettiklerini , öte yandan; ———– gereği, sigorta şirketinin temerrüdü, ödemeye esas tüm belgelerin ulaştırılmasını izleyen 8. İş günü gerçekleşeceğini, bu durum karşısında davacı yanın kaza tarihinden faiz taleplerinin reddine karar verilmesini talep etiklerini belirterek öncelikle davacılardan ——- ödeme yapılmış olması gereği müvekkil şirketin sorumluluğu sona erdiğinden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —- tarihli beyan dilekçesinde özetle; müvekkilinin —tarihinde —- plakalı aracı ile seyir halinde iken ———– isimli çocuğun yola çıkması sonucu bir trafik kazası meydana geldiğini ve maalesef ———–bu kaza neticesinde vefat ettiğini, iş bu olay hakkında yukarıda ——– numarası ile dava açılmış olup, müvekkilinin bu davada ———– yargılandığımı, ayrıca mahkememiz nezdinde yukarıda belirtilen esas numarası ile maddi ve manevi tazminat davası açılmış olup, iş bu davadan oldukça geç haberdar olmadıkları nedeniyle beyanda bulunma zaruretinin hâsıl olduğunu, yetki itirazlarının olduğunu, davaya konu uyuşmazlıkta müvekkilin tazminat ile sorumlu tutulabilmesi için kusurunun bulunması gerektiğini, ancak söz konusu olay irdelendiğinde müvekkilin bu olayda kusurunun bulunmadığının ortaya çıkacağını, tanzim edilen ——— tarihli kaza raporunda da belirtildiği üzere müvekkilim sağ şeritte seyir halinde olduğunu, müvekkilinin hız sınırını aşmadan seyir halinde devam ederken yol kenarında ——–aykırı olarak park halinde bulunan —- plakalı araçların arasından maktul ———- aniden yola çıktığını ve söz konusu elim kazanın gerçekleştiğini, söz konusu olayda müvekkilinin sağ şeritte hız sınırını aşmadan seyir halinde olduğu ve kazanın meydana geldiği yolun niteliği düşünüldüğünde müvekkilimin maktulun yola aniden çıktığını öngörmesi mümkün olmadığını, dolayısıyla dikkat ve özen yükümlülüğünü yerine getiren müvekkilinin taksirle öldürme suçunu işlemesinin söz konusu olmadığını, huzurdaki davaya konu olay ile ilgili müvekkili aleyhine ———- sayısı ile dava açıldığını ve bu davada yapılan keşif neticesinde alınan bilirkişi raporu ile müvekkilinin kazanının olşumunda kusurlu olmadığının tespit edildiğini, destekten yoksun kalma tazminatının mirastan ayrı ve bağımsız bir hak olduğunu, bu sebeple merhumun davacılara olan desteğinin ispatlanması gerektiğini, ancak davacı yanca bu durum ispat edilemediğinden davanın reddi gerektiğini, davacıların ———– herhangi bir ödeme alıp almadıklarının tespit edilmesi gerektiğini belirterek davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ———- dava dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ancak cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibariyle,——– tarihli trafik kazası nedeni ile davacıların, davalılardan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın,——- tarihinde trafik kazasında vefat eden ——- ölümünde kusurun yüzdelikleriyle kime ait olduğu, davacıların davalılardan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat talep edip edemeyeceğine ve böylece netice-i talep kısmındaki haklılık durumlarına” ilişkin olduğu noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Delil olarak dayanılan —– sigorta şirketinin davalı—–şirketi olduğu, sigorta ettirenin ise araç maliki —— olduğu görülmüştür.
Delil olarak dayanılan —— sigorta şirketinin davalı —- olduğu, sigorta ettirenin ise araç maliki —— olduğu görülmüştür.
Delil olarak dayanılan ——plakalı aracın — sigorta şirketinin davalı ———– şirketi olduğu, sigorta ettirenin ise araç maliki ——— olduğu görülmüştür.
Delil olarak dayanılan——- sigorta şirketinin davalı —- olduğu, sigorta ettirenin ise araç maliki ——— olduğu görülmüştür.
Dosyanın kusur incelemesi yönünden bilirkişiye verilerek rapor aldırılmasına karar verilmiştir.
Kusur bilirkişisi ——- tarafından düzenlenen——tarihli raporun sonuç bölümünde; müteveffa yaya——– karşıya geçmeye çalışırken———- bulunan yaya geçidini kullanmamasının, yaklaşan araçların hızlarını ve mesafelerini dikkate almamasının; kendi güvenliğini emniyet altına almamasının; park halindeki taşıtların arasından aniden yola fırlamasının; ——– kazaya karışarak hayatını kaybetmesinin Karayolları Trafik Kanununun 68/b/3 ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 138/b/3 maddelerinde açıklanan kusurlara karşılık geldiği; söz konusu kusurların kazanın meydana gelmesinde asli ve %100 etkili olduğu; davalı sürücü —- yönetiminde ki ———sağ şeritte seyrederken sağda park halindeki taşıtların arasında bulunan çocuğu önceden görme imkanının olmadığı; tam yanından geçerken çocuğun aniden yola fırlaması nedeniyle kazanın meydana geldiği anlaşıldığı için kazanın meydana gelmesinde kusurunun olmadığı; işbu rapordaki kusur değerlendirmesinin ——– sunulan polis memuru tarafından hazırlanmış bilirkişi raporundaki kusur değerlendirmesi ile uyumlu olmadığı; polis memurunun hazırladığı bilirkişi raporunda, sürücü ——— trafik ışıklarına yaklaşırken yavaşlamadığı; hızını yol ve trafik şartlarına göre ayarlamadığı için tali kusur verildiği ancak ——— çocuğa sağ ön kısmı ile çarptığı dikkate alındığında, sürücü ne kadar yavaşlarsa yavaşlasın kaza olması ve olmaması arasındaki mesafenin sadece —— adım olduğu; otomobil park halindeki taşıtların hizasına geldiği anda taşıtların arasından bir çocuğun aniden yola adım atması halinde sürücünün kazayı önleme imkanı olmayabileceği; ayrıca sürücünün taşıtların arasındaki çocuğu önceden görme imkanının da olmadığı; polis memurunun hazırladığı bilirkişi raporunda, emniyet şeridinde park halindeki araç sürücülerine/sahiplerine de kusur verildiği; kazanın köyde yerleşim yeri içinde, kaldırım olmayan yolda meydana geldiği; yol kenarında park halinde araç olabileceği; kaldı ki araç park etmek yasaksa dahi bunun bir trafik suçu olarak değerlendirilebileceği ancak kazanın meydana gelmesi yönünden kusur verilemeyeceği; ———- plakalı aracın sürücüsü ——– — sürücüsü ve sahibi ———- plakalı ——— sürücüsü ve sahibi———- kazanın meydana gelmesi yönünden kusurlarının olmadığını rapor etmiştir.
——— karar sayılı raporunda; olayda; davalı sürücü —— %10(yüzde on) oranında kusurlu olduğu, davacıların yakını ——-yılı doğumlu müteveffa yaya ——–davranış faktörlerinin olayın oluşu üzerinde %90 (yüzde doksan) oranında etken olduğu kanaatini bildirir müşterek rapor olduğu belirtimiştir.
———-karar sayılı raporunda; davalı sürücü —- %10 (yüzde on) oranında kusurlu olduğu, müteveffa yaya—— davranış faktörlerinin sonuç üzerine %90 (yüzde doksan) oranında müessir olduğu kanaatini bildirir müşterek rapor olduğu belirtimiştir.
Dosyada mübrez akktüer bilirkişi —– tarafından sunulan ———tarihli raporda özetle;
—-günü meydana gelen trafik kazasında, davalı —– % 10 kusurlu olmasına nazaran; anılan kazada küçük———- ölümü sebebiyle, davalı sigorta şirketinin ödeme yaptığı ——– verilerine göre yapılan hesaplamada, karşılanmamış zararının kalmadığının öngörüldüğü, davadaki taleplerin hukuki takdiri mahkememize ait olmak üzere tevdi edilen görev kapsamında hesaplamaya dayalı kanaatlerini bildirir rapor olduğu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamına göre, meydana gelen trafik kazası nedeniyle kusur nedeniyle makina mühendisi bilirkişden rapor alınmış alınan rapora göre davalı sürücü ——- kusurun olmadığı bildirilmiş, itiraz üzerine dosya —— tarihli raporuna göre davalı sürücü ——- %10 kusurlu davacıların küçük çocuğu ——- %90 oranında kusurlu olduğu belirlenmiştir. ——-raporu hukuka uygun ve denetlenebilir olması nedeniyle bu rapora itibar edilerek davalının %10 kusurlu davacıların küçük çocuğu %90 oranında kusurlu olduğu kabul edilmiştir. Dosya hesap bilirkişisine verilmiş, alınan rapora göre davacıların maddi tazminat taleplerinin karşılanmamış zararlarının kalmadığı bildirilmiştir. Bu raporun hukuka uygun ve denetime elverişli olması nedeniyle hükme esas alınmıştır. Bu nedenlerle davacıların maddi tazminat taleplerinin dava açılmadan önce karşılandığı anlaşıldığından maddi tazminat davasının reddine karar verilmiştir. Manevi tazminat taleplerine ilişkin ise, küçüğün kusur oranı, davalının kusur oranı tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile manevi tazminat talebinin bir zenginleşme aracı olmadığı da değerlendirilerek davacıların manevi tazminat davasının kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE,
2-Davacıların maddi tazminata ilişkin talebinin karşılandığı anlaşıldığından maddi tazminat talebinin reddine,
3-Manevi tazminata ilişkin davanın ise davacı —- davacı—-davacı —- Manevi tazminatın davalılar —-alınarak davacılara verilmesine, bu alacaklara ——- kaza tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
4-Fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
5-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 1.707,75 TL. harçtan peşin alınan 348,39 TL. harcın mahsubu ile bakiye 1.359,36 TL. harcın davalılar ———- tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından yapılan ilk dilekçe gideri 380,19 TL., bilirkişi gideri ile tebligat ve müzekkere gideri TL. olmak üzere toplamda 2650,59 TL. yargılama giderinden red/kabul oranına göre 649,65 TL. yargılama giderinin davalılar ————alınarak davacılara verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
7——– tarihli — seri numaralı —- bedelli iki adet fatura toplamı olan ——- alacağından kabul ve red oranına göre —– davalılar ——— davacıların sorumlu tutulmasına,
8-Reddedilen maddi tazminat talebi yönünden 2.000,00 TL. vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalılar ——–verilmesine,
9-Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden 4.080,00 TL. Vekalet ücretinin davalılar ——– alınarak davacılara verilmesine,
10-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden 4.080,00 TL. Vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalılar———–verilmesine,
11-HMK 333 ve gider avansı tarifesinin 5. maddesi gereğince gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden sonra ilgili tarafa iadesine,
Kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yoluna başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup anlatıldı. 19/01/2021