Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1123 E. 2022/870 K. 22.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2015/1123 Esas
KARAR NO: 2022/870
DAVA: Yaralamalı Trafik Kazası Nedeniyle Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 30/11/2015
KARAR TARİHİ: 22/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Yaralamalı Trafik Kazası Nedeniyle Maddi ve Manevi Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA: Davacılar vekili, ——arihinde, davacı —- yönetimindeki —- davalı —— teminat altına aldığı, davalı sürücü —– plakalı aracın çarpıştıklarını; davalı sürücü ——kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğunu; ——takla attığı ve içinde bulunan —– davacının da yaralandığı; maddi ve manevi kayıpları olduğunu; Davalı —- tarihli ihtarname ile tazminat talep edildiği;——— ödeme yapıldığını ancak bunun yeterli olmadığını; teminat limitine kadar sigorta şirketinin sorumluluğunun devam ettiğini bildirerek; fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla,
—- sürekli ve geçici maluliyete uğradığını,—- sürekli ve geçici maluliyete uğradığını,—– sağ el ikinci parmaktan yaralandığını, geçici iş kaybına uğradığını, —– akciğer havalandırmasının azaldığını, sürekli maluliyete uğradığını, —- burnu üst kısmında ve alt dudağında kesi yarası oluştuğu, bu nedenle evlilik şansının azaldığı nazara alınarak,
——manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini, maddi tazminatlardan tüm davalıların müteselsilen sorumlu tutulup, manevi tazminattan da davalı sürücünün sorumlu tutulmasını talep etmiş; bilahare yargılama sonunda harcını tamamlamak suretiyle davacı —– için istediği sürekli iş göremezlik tazminatını —- davacı —- için sürekli iş göremezlik tazminatının —–yükseltmiştir.
SAVUNMA: Davalı sigorta şirketi vekili, kazaya karıştığı iddia edilen—- plakalı aracın—— poliçesi ile kendileri tarafından sigorta edildiğini, kazanın gerçekleştiğini, kazadan sonra kendilerine başvurunun bulunduğunu, başvuru üzerine sigorta tarafından ———- ödendiğini, bu ödemeler nedeniyle sigortanın ibra edildiğini, artık kendileri aleyhine dava açılamayacağını; mahkemece aksi değerlendiriliyor ise, o taktirde kazadaki gerçek kusur oranlarının ve davacıların iddia ettiği yaralanma derecelerinin dikkatlice tespiti gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Diğer davalı davaya cevap vermemiş, duruşmaları da takip etmemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat davasıdır.
—- plakalı davacıların sürücüsü ve yolcusu bulunduğu araçta davalı —- sürücüsü olduğu, davalı sigorta şirketinin de —- plakalı aracın —— tarihinde çarpıştıkları kaza tespit tutanağından belli olup, davada da bu yönde bir ihtilaf yoktur. Taraflar arasındaki ihtilaf, sigorta ödemelerinden dolayı davacıların maddi tazminat talep haklarının kalıp kalmadığı, kalmışsa miktarı ve yaralanma dereceleriyle uğradıkları manevi zararların çerçevesinde hak ettikleri manevi tazminatın bulunup bulunmadığı, bulunmuşsa miktarları hususunda toplanmaktadır.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, kusur yönünden rapor alınmış, yaralanmaların dereceleri yönünden uygun yönetmenlikle —– tespit yaptırılmış, uzman aktüer bilirkişiden rapor alınmış, bilahare ilk rapordan sonra —– alınan raporun yönetmenliğe uygun hazırlanmadığından dolayı yönetmenliğe uygun rapor üzerinden birinci ek rapor, ilk rapor ile karar tarihi arasında uzun süre geçtiğinden ötürü de hak kaybı oluşmaması değerlendirilerek tazminat miktarlarının güncellenmesi yönünden ikinci ek rapor alınmıştır.
Uzman makine – trafik mühendisi —- tarihli raporunda, sürücü —– plakalı otomobilin —– yönüne seyir ederken önünden giden —— yönetimindeki —- plakalı —-geçmek için sol şeride geçtiği anda arkasından seyir eden bir başka aracın kendisini geçmeye çalıştığını fark ederek tekrar eski şeridine geçmeye çalışırken aracının sağ yan ön kısmı ile —– plakalı otomobilin sol yan arka kısmına çarptığı, çarpmanın meydana getirdiği sekmeyle —- plakalı otomobilin yolun sağ tarafına savrulup takla attığı, —- plakalı otomobilin sağ yan ön kısmında hafif hasar olduğu, —– plakalı arabanın sol yan arkasında boya izlerinin bulunduğu, arabanın takla atmasından dolayı ağır hasarlı olduğu, sürücüsü ——yaralandığını, bu nedenle —— öndeki aracı geçme kurallarına uymaması nedeniyle Kara Yolları Trafik Kanununun 54/a/1-3 ve Kara Yolları Trafik Yönetmenliğinin 103/a/1-3 maddelerinde açıklanan kusurları işlediği, kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Mahkememizce bu rapor kazanın oluşuna ve kusur tespitinde kullanılan mevzuat hükümlerine uygun bulunduğundan davalı sürücü %100 kusurlu kabul edilmiş, meydana gelen zarardan her iki davalı tamamıyla sorumlu tutulmuştur.
Mahkememizce yaralılar —- gönderilmiş, —- ilk raporunda çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kayıp oranı tespit işlemleri yönetmenliği gereğince davacı —— %47 maluliyete uğradığını, 9 ay iş ve gücünden kalacağı için 9 aylıkta geçici iş göremezliğe uğradığını, davacı —- %3,3 maluliyete uğradığını, geçici iş göremezlik süresinin 4 ay olacağını tespit etmiş, davacı —– yüzdeki yara izi belirli mesafeden fark edilemediği için sabit iz niteliğinde olmadığını rapor etmiştir. Kazanın meydana geldiği tarih itibariyle geçerli olan yönetmenlik —– ilk raporunda esas alınan yönetmenlik değil, maluliyet tespit işlemleri yönetmeliğidir. Bu nedenle, miktar yönünden tek hakimle başlayan yargılama söz konusu —- ve alınan ilk aktüer bilirkişi raporundan sonra gerçekleşen harç tamamlamasıyla heyet önüne dosya geldiğinde —– raporunun uygun yönetmenliğe göre yapılmadığı fark edilmiş, uygun yönetmenliğe göre —- yeniden rapor istenmiş, —- tarafından maluliyet tespiti işlemleri yönetmenliği kapsamında ——- yine %47 sürekli iş gücü kaybına uğradığı, geçici iş göremezlik süresinin 9 ay olduğu belirlenmiş, davacı——–da aynı şekilde sürekli iş göremezlik kaybının %3.3 geçici iş göremezlik süresinin de 4 ay olduğu belirlenmiş, ——– bu ikinci ek raporu hükme esas alınmış;
Her ne kadar maluliyet ve iş-güçten kalma süreleri değişmemiş ise de, bu davacılar yönünden aktüer bilirkişi tarafından hazırlanan ilk raporun üzerinden uzunca süre geçtiği için yeniden aktüer bilirkişisinden alınan —– tarihli raporda, —- yapılan sigorta ödemeleri rapor tarihine göre güncellenip, mahsup edilmek suretiyle sürekli iş göremezlik tazminatının —- olduğu belirlenmiş, davacı—— sürekli iş göremezlik tazminat tutarı belirlenmiştir.
Davacılar vekili, bu iki davacı yönünden her ne kadar ilk aktüer bilirkişi raporu üzerinden harçlarını tamamlayarak talepte bulunmuş ise de; davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığı, bu nedenle ilk harç tamamlama işleminden sonra bir kez ıslahın mümkün olduğu; bu nedenle davacılar vekilinin son dilekçesinin nazara alınması gerekeceği, bu dilekçede harcı tamamlamak suretiyle maddi tazminat olarak davacı —- maddi tazminatın, davacı —– maddi tazminatın tahsilini talep etmiş; geçici iş göremezlik yönünden herhangi bir talepte bulunmadığından ötürü bu yönden bir hüküm oluşturulmamış; davacılar vekilinin—- tarihli bu dilekçesinde müvekkili —- olan maddi tazminat talebi yenilenmiş ancak —– bu davacının yüzünde herhangi bir tazminatı gerektirecek kadar iz kalmadığı için maddi tazminata hükmedilmemiş, bu husus manevi tazminatta nazara alınmış;
Aktüer bilirkişinin raporunda, hesaplama yapılırken davacılardan —- asgari ücretin biraz üzerinde olan bir gelir miktarı üzerinden hesaplama yapıldığı zira bu şahsın —– görevli olduğu, oradan gelen yazı ile aylık gelirinin sabit olduğu; hesap bilirkişisinin de bu aylığı nazara alınarak hesaplamayı yaptığı; davacı —- ise kaza tarihinde 12 yaşında olması sebebiyle sürekli iş göremezlik tazminatı hesaplanırken asgari ücret üzerinden hesaplama yapıldığı, bununda yerinde olduğu nazara alınmış;
Bu gerekçelerle maddi tazminat yönünden bilirkişi —– tarihli raporu gerekçeleri ve hesaplama şekliyle kabule şayan bulunup hükme esas alınmış;
Davacı tarafın manevi tazminat talebinin ise, kaza nedeniyle yaralanma dereceleri, uğradıkları üzüntü ve stres nazara alınarak ve tarafların sosyo-ekonomik durumları da nazara alınmak suretiyle yaralanma dereceleri ve davalı sürücünün tam kusurlu olduğu da dikkate alınıp herhangi bir indirime gidilmeksizin belirlenmiş; davacı—-, yaralanma derecesine göre —- davacı — yaralanma derecesine göre —-diğer davacıların geçirdikleri kaza nedeniyle —- manevi tazminata hükmedilmiş;
Davalı sigorta şirketinin yaptığı ödemelerin güncel miktarı düşülerek hesaplanan bu miktarlar yönünden sigorta şirketinin önceki yaptığı ödemelerle birlikte limiti nazara alınmak suretiyle sigorta şirketi —– yönünden sadece tazminatın —– için ise taktir edilen miktarın tamamından sorumlu tutularak hüküm oluşturulmuş;
Sigorta şirketinin ödeme yaptığı tarih itibariyle ödeme yapmayan ve sorumlu tutulduğu kısım için temerrüt tarihinde olduğu değerlendirilerek sigortadan yapılacak ödemeler için ——- itibaren faiz alınmasına, davalı sürücü yönünden ise kaza tarihinden itibaren faiz alınmasına karar verilmiş;
Oluşan maddi tazminattan davalı sürücünün Borçlar Kanunu’nun haksız fiil hükümleri gereğince, davalı sigorta şirketinin ise, zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesi gereğince sorumlu olduğu değerlendirilerek aşağıdaki karar tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
DAVANIN MADDİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN:
—– için KABULÜNE,
Davacı —- sürekli iş göremezlik tazminatının ilk 46.868,76 TL’lik kısmının her iki davalıdan müteselsilen kalan 904.309,33 TL’lik kısmının sadece davalı ——– alınarak davacıya verilmesine, bu tahsilatlar yapılırken —— alınacak tahsilatlarda kaza tarihi olan —— itibaren, davalı sigortadan alınacak tahsilatlarda ise, —— tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
Davacı —- sürekli iş göremezlik tazminatının davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, bu tahsilatlar yapılırken—- alınacak tahsilatlarda kaza tarihi olan —– itibaren, davalı sigortadan alınacak tahsilatlarda ise, —–tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
Davacı —– yönünden maddi tazminat talebinin REDDİNE,
MANEVİ TAZMİNAT TALEPLERİNİN KISMEN KABULÜYLE,
Davacı —- manevi tazminatın kaza tarihi olan —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalı—–tahsiline, bu davacılara verilmesine, fazlaya dair manevi tazminat taleplerinin REDDİNE,
Alınması gereken 79.535,65 TL’den dava açılırken yatırılan ve bilahare harç tamamlama yoluyla tamamlanan 4.481,89 TL harcın mahsubuyla eksik 75.054,00 TL harcın ilk 10.157,05 TL’lik kısmının her iki davalılardan müteselsilen tahsili ile kalan 64.896,95 TL’lik kısmının ise sadece davalı —– alınarak hazineye irat kaydına,
Tamamı davacılar tarafından karşılanan, 4.509,59 TL başvuru harcı ve peşin ilam harcının tamamı ile 34 normal tebligat gideri 383,00 TL ile 20 adet elektronik tebligat gideri 110,00 TL’nin ve —— Rapor gideri ve bilirkişi ücretleri toplamı 5.120,00 TL’nin kabul ve ret oranı gereğince, 5.104,32 TL’sinin toplamı 9.613,91 TL muhakeme giderinin ilk 1.296,80 TL’sinin her iki davalıdan müteselsilen, kalan 8.317,11 TL’sinin davalı ——– alınarak davacılara verilmesine; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansı kalırsa davacılara iadesine,
Karar tarihindeki AAÜT gereğince,
Maddi tazminat yönünden:
Davacı —–122.629,58 TL nispi vekalet ücreti taktirine, bunun ilk 46.868,76 TL’lik olan kısmı için 7.498,88 TL’lik kısmının her iki davalıdan müteselsilen, kalan 115.130,70 TL’sinin ise davalı —— alınarak bu davacıya verilmesine,
Davacı —– 17.500,00 TL nispi vekalet ücreti taktirine, bunun her iki davalıdan da müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine,
Maddi tazminat talebi reddedilen —-; vekalet ücreti asıl alacaktan fazla olamayacağı için 200,00 TL vekalet ücreti alınarak her iki davalıya paylaştırılmasına,
Manevi tazminat yönünden:
Davacı —– için 11.200,00 TL nispi vekalet ücreti taktirine, davalı —- alınarak bu davacıya verilmesine;
Davacı —– için taktir edilen manevi tazminat üzerinden hesaplanan nispi vekalet ücreti maktunun altında kaldığından 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davalı —— alınıp, bu davacıya verilmesine,
Davacı —- için hesaplanan nispi vekalet ücreti maktunun altında kaldığından ve vekalet ücreti de asıl alacağı geçemeyeceğinden 7.500,00 TL vekalet ücretinin davalı —— alınıp, bu davacıya verilmesine,
Davacılar ——–için hesaplanan nispi vekalet ücreti maktunun altında kaldığından ve vekalet ücreti de asıl alacağı geçemeyeceğinden 5.000,00’er TL vekalet ücretinin davalı —- alınıp, bu davacılara verilmesine,
Dair karar, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde —–Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak oy birliğiyle verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.22/12/2022