Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/912 E. 2019/111 K. 05.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/912 Esas
KARAR NO : 2019/111
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 24/05/2012
BİRLEŞEN İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
2012/332 ESAS SAYILI DOSYASI
BİRLEŞEN DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
BİRLEŞEN DAVA
TARİHİ : 17/12/2012
KARAR TARİHİ: 05/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali, Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
ASIL DAVA DOSYASI
TALEP : Davacı vekilince mahkememize açılan dava dilekçesini özetle ; Davacı ile davalı arasında 2011 yılının Mayıs ayında cari hesap ilişkisinin başladığını, ancak davalının davacıdan aldığı malların bedellerini eksik ödenmeye başlandığını, bu nedenle Ümraniye 2. İcra Dairesinin ———sayılı dosyasında davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davacı şirketin davalı şirket tarafından çok iyi tanındığı belirtilen —– ile bağlantılı olduğunu, bu kişinin dolandırıcılık suçu kapsamında işlemler gerçekleştirdiğini, nitekim davacı şirketin müşterilerine gerekli teslim, tesellüm merasimine uymaksızın mal teslim ettiğini, bu kişinin bağlantılı olduğu bir takım gerçek ve tüzel kişilerin davacı şirkete ödemelerinin önce tam ve zamanında yapmasıyla davacı şirketin güvenini kazandığını, akabinde yüksek değerli malları alıp kendilerine ——– tarafından fiyat tekliflerinin yapıldığının iddia olunduğunu ve bu şekilde çok büyük karlar elde edildiğini, davacı şirketin davalıya fiyat teklfii vermediğini, nitekim ——— de fiyat teklif etme yetkisinin bulunmadığını, davacı ile davalı arasındaki ticari ilişkiye konu malların eksiksiz şekilde teslim edildiğini ve faturalandığını, taraflar arasında cari hesap ilişkisinin —- yılına kadar devam ettiğini, ancak geçmişe dönük olarak fiyat fark faturası düzenlenerek davacı şirkete gönderildiğini, bu faturaların iade edildiğini ve davalının teslim etmediğini iddia etiği—— koli —–yağın ——- ve—- nolu irsaliye fatura ile davacıya teslim edildiğini, davalının basiretli bir tacir gibi hareket etmediğini, nitekim fiyat farkı faturaları düzenleyerek bunları davacıya gönderdiğini, davalının faiz ve masraflar hariç olmak üzere —– borcu bulunduğunu, bu nedenle hakkına Ümraniye 2. İcra Dairesinin ——- sayılı dosyasıyla takip başlatıldığını, ancak bu takibe itiraz edildiğinin belirtilerek itirazın iptali, takibin devamı ve %40 dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi talep edilmiştir.
CEVAP : Davalı vekilince sunulan cevap dilekçesini özetle ; Davacı firmanın yetkilisi —- tarafından —– tarihinde davalı firmaya fiyat teklifinde bulunulduğu ve bu teklife bağlı kalınmak şartıyla davalının ——tarihinde davacı şirkete sipariş verdiği ve bedellerin ödendiği, ancak davacının daha önce verdiği fiyat teklifine sadık kalmadığı ve başka fiyatlar belirleyerek faturalar tanzim ettiğini, davacı tarafça belirlenen ihtarnameler ve faturaların kabul edilmediği ve iade edildiğini, davalının hiç bir borcu bulunmadığını, davalı tarafından —- tarihinde —- koli —- yağı siparişi verildiğini, ancak bedelin tamamının ödenmesine rağmen —– koli gönderildiği, bedeli ödenen —- kolinin gönderilmediğini, ayrıca—- koli —–ayçiçek yağınında —–faturasınında henüz gönderilmediği için cari hesapta davalının alacağı olarak görüldüğünü, şayet davacı tarafça bedeli tahsil edilen faturalarda gönderilmiş olsaydı alacak miktarının —– olarak görüleceğini, bu alacağa yönelik Ümraniye 2. İcra Dairesinin —– sayılı dosyasında takip başlatıldığını, ancak takibe itiraz edildiğini, itirazın iptali istemli Kadıköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin——– sayılı dosyasında yargılamanın devam ettiğini , dava dışı ———— davacı şirketin çalışanı olduğunu, fiyat verme ve sipariş alma ile görevli olduğu hususunda ihtilaf bulunmadığını, ancak davacı tarafça iddia edildiği gibi—— haksız ve hukuka aykırı eylemleri var ise bundan davacının sorumlu olduğunu, davacının basiretli tacir gibi davranmadığını,—– tarihinde davalı tarafa fiyat teklifi verildiğini ve bu teklif üzerine—– tarihinde davacı şirkete sipariş verildiğini, bedellerin derhal ödendiğini, bu ödemelerin kabul edilerek mal gönderildiğini, fiyat teklifi ve sipariş formlarının davacıya bildirilmediğinin gerçeği yansıtmadığını belirterek davanın reddine, %40’dan aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesi talep etmiştir.
BİRLEŞEN DOSYA ——
Davacı … .. -vekilince, davalı … ..—– tarihinde sipariş verilen—— yağın bedelinin tamamen ödendiğini , ancak — koli mal gönderildiğini, kalan —-koli malın gönderilmediğini, ayrıca —- tarihli irsaliye ile teslim edildiği belirtilen—koli—-ayçiçek yağınında —- faturası gönderilmediği için cari hesapta davacı …—- alacağının daha fazla görüldüğünü, bedelin tahsili amaçlı Ümraniye 2. İcra Dairesinin —– sayılı dosyasıyla takip başlatıldığını, ancak takibe itiraz edildiğini, Kadıköy 4. ATM’nin—– sayılı dosyasında itirazın iptali yönünden dava açıldığını, usuli yönden davanın reddedildiğini belirterek ———yapılan ödemeye karşılık —- tarafından ——- gönderilen mal sonucunda davacı … —– alacaklı olduğu belirtilerek ve davalı tarafça gönderilmeyen faturalar olduğu için net alacağının — olduğunun tespitine ve dava tarihinden itibaren ticari faiz uygulanmak suretiyle tahsiline karar verilmesi istemli açılan davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda —– tarihinde iş bu dava dosyasıyla mahkememizin dava dosyasının HMK 166/2 maddesi uyarınca birleştirilmesine karar verildiği ve birleşen dosyanın bir örneğinin dosyamız arasına alındığı görülmüştür.
İstanbul Anadolu 19 İcra Dairesinin —- sayılı dosyası ———– tarafından ——- yönelik —-TL asıl alacak, — TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda ——– alacağa yönelik takip başlatıldığı, iş bu takibe itiraz edildiğini ve —– tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesinin —- sayılı dosyasında yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen raporda tarafların ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda davalı kayıtlarında yer alan toplam fatura tutarının —- TL olduğu, davalı tarafın kayıtlarında yer almakta olan ve davacı tarafa teslim edildiği ve üzerinde teslim alındığı imzası olan irsaliye ve faturalarının dosya içerisinde olduğu, davalının alacağının ——-TL olarak hesap edildiği, davacı … … Şti’nin davalı tarafa farklı tarihlerde 10 adet makbuz karşılığı toplamda —- TL ödeme yaptığı, bu tahsilat makbuzlarında isim ve imza olarak —— isminin yer aldığı, davacının kendisinden davalı tarafın elemanının yaptığı tahsilatların ilgili firmaya teslim edip etmediğini takip etme gibi bir yükümlülüğünün bulunmadığını, ödemelerin geçerli olduğunu ve tenzilat yapıldığında toplamda ———-borçlu olduğunu, davalınında bu oranda alacaklı olduğu belirtilmiştir.
Mahkememizce tarafların ticari defterlerinin bilirkişi vasıtasıyla incelemesi yapılmış ve —– tarihli bilirkişi raporunu özetle davacının — ticari defter kayıtlarında takip tarihi itibariyle —- alacaklı olduğu,——— davacı adına fiyat teklif etme ve indirim yapma yetkisine dair kanıt bulunmadığı, davalı defter kayıtlarında —– imzal—-TL tutarında bedelin yazılı olduğu, ancak bunun davacı defterlerinde yazılmadığı, bu tutarın davacı tarafından alındığının belirlenmesi halinde bu miktarın tenzili ile davacının ——- alacaklı olduğunun söylenebileceği belirtilmiştir.
Taraf vekillerince bilirkişi raporuna yapılan itiraz üzerine mahkememizce yeniden bilirkişi incelemesi yapılmış ve bu hususla ilgili —– tarihinde ara karar oluşturulmuştur.
Borçlar Hukuku Bilirkişisi ———— de katılımıyla oluşturulan bilirkişi heyeti raporunda davalı tarafından davacı çalışanı —- yapılmış olan ——ödemenin şirkete yapılmış ödeme olarak kabul edilmesi gerektiği, önceki bilirkişi raporunda hesaplanan ve davacı alacağı olduğu belirtilen —– davalının defterlerinde kayıtlı olmayan toplam —— 4 adet davacı faturalarının tutarı düşüldüğünde ve yine davalının haklı olarak kestiği belirtilen — TL’lik iade faturarı düşüldüğünde davacının davalıdan alacağının kalmadığını, nitekim tam tersine davacının ——— borcunun kaldığının belirlendiği ve takip tarihi itibariyle davacının davalıdan alacağı olmadığının kanaatine varıldığı belirtilmiştir. — tarihli 1. Ek raporda mali müşavir bilirkişisince davacının şirket çalışanı —– imza karşılığı davacı makbuzlarıyla aldığı —– TL tutarın davacı defterlerinde yer almadığı ve mahkemece bu tutarın davacı tarafından alındığının benimsenmesi durumunda —- TL’den iş bu tutarın tenzili ile ——TL davacı alacağının olduğunun söylenebileceği ve bu haliyle ek raporda belirtilen ”takip tarihi itibariyle davacının davalıdan alacağı olmadığı” yönündeki görüşe katılmasının mümkün bulunmadığını belirtmiştir.
Davalının ——–ve davacının bilirkişi ek raporuna karşı itirazlarının değerlendirilmesi için tekrar 2. Kez ek rapor alınmış ve düzenlenen 2. ek raporda asıl dava bakımından bilirkişiler arasında mutabık kalındığı, birleşen dava bakımından da davacı … ..—- davalı … Şirketinden —— alacaklı olduğu, ancak birleşen dava dilekçesinde talep nazara alındığında —– birleşen dava dosyasında davacı … .—–alacaklı olduğu ve beyana bağlı kalınmasının gerektiği belirtilmiştir.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının —— soruşturma nolu dosyasının bir örneğinin uyaptan gönderildiği ve yapılan incelemede Ümraniye Cumhuriyet Başsavcılığınca —– soruşturma sayılı dosyada ——— tarafından hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçlamasıyla ————- aleyhine yönelik tahkikatta yetkisizlik kararı verildiği, iş bu soruşturma dosyasında verilen takipsizlik kararına itirazın İstanbul 6. Sulh Ceza Hakimliğince incelendiği ve ———-tarihinde itirazın reddine dair karar verildiği görülmüştür.
İstanbul 55. Asliye Ceza Mahkemesinin ———— karar sayılı ilamının incelenmesinde katılan … —- tarafından yapılan şikayet üzerine hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, resmi belgede sahtecilik suçundan———-sanık sıfatıyla yargılamasının yapıldığı, mahkemece —– tarihinde sanığın sahtecilik suçundan dolayı TCK’nun 204/1-62 maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına, TCK’nun 155 maddesi uyarınca teştid uygulanmasıyla 4 yıl hapis ve 800 gün adli para cezasıyla cezalandırılmasına, 62. Maddenin uygulanmasıyla 5 yıl hapis ve 1000 gün adli para cezasıyla cezalandırılmasına, sanığa verilen adli para cezası yönünden 30.000 TL adli para cezası verildiği yapılan incelemeden anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında 11/05/2016 tarihinde taraflar vekilince asıl dava dosyasının takip edilmediği anlaşıldığından HMK 150 maddesi gereğince dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, davacı tarafça 11/05/2016 tarihli yenileme dilekçesiyle taraflara duruşma gün ve saatinin tebliğe çıkartıldığı ve yine asıl dava dosyası yönünden davacı tarafça takip edilmemesi nedeniyle 07/06/2017 tarihinde asıl dava yönünden davanın HMK 150 maddesi uyarınca işlemden kaldırılmasına dair karar verildiği ve dosyanın yenilenmediği görülmüştür.
Asıl dava dosyası yönünden davanın itirazın iptali ve icra inkar istemine ilişkin olduğu, birleşen dava dosyası yönünden ise davanın taraflar arasındaki ticari ilişkiye istinaden ——– ödeme yapıldığı, ancak davalı … —-‘ tarafından —- mal gönderildiği belirtilerek —— alacaklı olduğu ve davalı … .. Şirketi tarafından gönderilmediği belirtilen faturalar nedeniyle net alacağının 46.054,43 TL. olduğu belirtilerek alacak davasının fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL’.nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte tahsilinin talep edildiği ve birleşen dosyadaki davalı tarafça 27/07/2018 tarihli dilekçe ile 46.054,43 TL. olarak dava değerinin belirtildiği, ıslah dilekçesinin mahkememize sunulduğu ve harcın ikmal edildiği görülmüştür.
HMK 150 maddesinde işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak 3 ay içerisinde yenilenmeyen davaların sürelerin dolduğu gün itibariyle açılmamış sayılmasına karar verileceği belirtilmiştir.
Yukarıda da belirtilmiş olduğu üzere davacı tarafça açılan asıl dava dosyasında 11/05/2016 tarihli celsede HMK 150 maddesi uyarınca dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği ve mahkememize sunulan yenileme dilekçesi ile yargılamaya devam olunduğu, ancak 07/06/2017 tarihinde de taraf vekillerince takip edilmeyen dosyanın HMK 150 maddesi uyarınca tekrar 2. Kez işlemden kaldırılmasına karar verildiği ve bu süre zarfında herhangi bir yenileme dilekçesinin sunulmadığı, nitekim davalı tarafında davayı takip etmedikleri yönündeki beyanı karşısında HMK 150/5 uyarınca işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak 3 ay içerisinde yenilenmeyen davanın sürenin dolduğu tarih itibariyle açılamamış sayılmasına karar verileceği ve mahkemece kendinden kaydın kapatılacağının açık hükme bağlandığı anlaşılmakla mahkememizce asıl dava dosyası yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Her ne kadar asıl dava dosyası yönünden dava miktarı nazara alındığında yazılı usul hükümleri uygulanmasının gerektiği ve bu haliyle HMK 184 ve 186 maddeleri uyarınca sözlü yargılamaya geçmek için taraflara tebligat çıkartılması yasa hükmü gereği ise de , yukarıda da açıklanmış olduğu üzere asıl dava dosyası yönünden verilen hükmün niteliği yani davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin yasanın açık hükmünden anlaşılmakla, usul ekonomisi nazara alınarak HMK 184 ve 186 maddeleri uyarınca tebligat çıkartılmamıştır.
BİRLEŞEN DAVA DOSYASI YÖNÜNDEN İSE ;
Taraflar arasındaki cari hesap ilişkilerinin incelenmesi sonucunda; gerek kök, gerekse düzenlenen 1. ve 2. ek raporlar tüm dosya kapsamı ile birlikte değerlendirildiğinde davalı çalışanı ———–yapılmış olan 66.490 TL. tutarında ödemenin davacı şirket tarafından davalıya yapılmış bir ödeme kabul edilmek suretiyle asıl dava dosyasında davacının borcundan düşülmesi gerektiği anlaşılmaktadır.
Hükme esas alınan kök raporda açıklandığı üzere tarafların ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda (asıl dava dosyası ) davacının alacağının 178.562,60 TL’den davalının defterlerinde kayıtlı olmadığı anlaşılan 134.445,02 TL’lik 4 adet fatura miktarı düşüldüğünde ve yine toplamda 123.887,00 TL’lik iade faturalarının düşülmesi sonucunda asıl dava dosyasındaki davacının alacağının kalmadığı ve dolayısıyla davalıya 79.769,42 TL. borcu kaldığı anlaşılmaktadır.
Birleşen dava dosyasında davacı … .—tarafından sunulan dava dilekçesinde;—- aralarındaki ticari ilişki dolayısıyla ——-ödeme yapıldığı, buna karşı —–mal gönderildiği ve —-. alacaklı olduklarını ancak —–. tarafından gönderilmeyen faturalar olduğu için net alacaklarının —-. olarak belirtildiği ve bu oran üzerinden davalarının kabulüne karar verilmesinin talep edildiği, nitekim —- tarihli ıslah dilekçesinde de —– tarafından gönderilmeyen faturalar olduğu için net alacaklarının —-olarak belirtildiği ve bu oran üzerinden ıslah dilekçesinin sunulduğu anlaşılmakla ; Tüm dosya kapsamı ve hükme esas alınan bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde ; 7101 sayılı yasanın 61. maddesi ile değişik TTK. 4. maddesi gereğince yargılamanın basit usule tabii olduğu anlaşılmakla HMK 184 ve 186 maddeleri uyarınca tebligat çıkartılmaksızın , birleşen dava dosyası yönünden (İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesinin —– esas) davanın kabulü ile ——- dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte ——— tahsili ile ——- ödenmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A-Asıl dava yönünden ( mahkememizin 2014/912 esas) yönünden DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
1-Asıl dava yönünden Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 44,40 TL. harcın peşin alınan 2.446,75 TL. harçtan mahsubu ile bakiye 2.402,35 TL. harcın talep halinde karar kesinleştiğinde asıl dosya davacısı ———– iadesine,
2-Asıl dava yönünden davacı … ———–. tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmaına,
3-Asıl dava yönünden hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca 2.725,00 TL. vekalet ücretinin asıl dosya davacısı ——- alınarak asıl dosya davalısı ———- verilmesine,
B-Birleşen dava yönünden ( İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —– esas);
DAVANIN KABULÜNE,
1-46.054,43 TL.nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte birleşen dosya davalısı ——— tahsiline, birleşen dosya davacısı ———– ödenmesine,
2-Birleşen dava yönünden Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 3.145,98 TL. harçtan peşin alınan 1.461,15 TL. harcın mahsubu ile bakiye 1.684,83 TL. harcın birleşen dosya davalısı ———- tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Birleşen dava yönünden hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca 5.415,99 TL. vekalet ücretinin birleşen dosya davalısı ———- alınarak birleşen dosya davacısı ——– verilmesine,
4-Asıl ve birleşen dava yönünden; asıl dosya davalısı – birleşen dosya davacısı ———– tarafından yapılan toplam 3.331,77 TL. yargılama giderinin asıl dosya davacısı-birleşen dosya davalısı —— alınarak birleşen dosya davacısı – asıl dosya davalısı———- verilmesine,
5-HMK 333 ve gider avansı tarifesinin 5. maddesi gereğince olması halinde gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden sonra ve talebi halinde taraflara iadesine,
Kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yoluna başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar huzurda bulunan davalı -birleşen dosya davacısı vekilinin yüzüne karşı davacı – birleşen dosya davalı vekilinin yokluğunda açıkça okunup anlatıldı. 05/02/2019