Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/547 E. 2022/309 K. 22.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2014/547 Esas
KARAR NO: 2022/309
DAVA: Rücuen Alacak
DAVA TARİHİ: 15/09/2014
KARAR TARİHİ: 22/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan rücuen alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA:Davacı vekili müvekkili sigorta şirketinin —- plakalı — üçüncü şahıslara vereceği zararı teminat altına aldığını; —- tarihinde ve sigorta süresi içinde bir kaza meydana geldiğini, kazada motosiklette yolcu olarak bulunan —- yaralandığını, şahsın müvekkiline başvurup zararını talep ettiği, başvuru üzerine sigorta aktüer bilirkişisinden rapor aldıklarını,— iş gücü kaybı tazminatlarının —olarak belirlendiğini, sigorta tarafından %20 hatır taşıması indirimi yapılarak zarar görene —– ödendiğini; ancak davalı sigortalının kaza esnasında motosikletini ehliyetsiz olan —– kullandırdığının ortaya çıktığını; sigorta poliçesine göre ehliyetsiz kişiye kullandırılma halinin muafiyet sebebi olduğunu, bu durumda yapılan ödemenin sigortalı tarafından müvekkiline iadesi gerektiğini belirterek; —- tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :Davalı vekili, olayın bir kaza olduğunu, müvekkilinin —- olan davacı şirketin zarar gören —- bir miktar ödeme yaptığını ancak bu ödemeyi yaparken onun——- olduğu kabulü üzerinden hesaplama yapıldığını; dava dışı zarar görenin gerçekten ——- olduğunu, kazadan sonra —–devam ettiği için herhangi bir maluliyetin söz konusu olmadığını; olsaydı—– mümkün olmayacağını, buna rağmen sigorta şirketinin sürekli iş gücü kaybından ötürü ödeme yapmasının hatalı olduğunu; bu nedenle hatalı ödeme sebebiyle kendilerine rücu edilemeyeceğini belirterek davanın esastan reddini talep etmiş; ayrıca müvekkilinin adresinin — olduğunu belirterek yetki itirazında da bulunarak dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmesini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:Dava rücuen alacak davası olup; taraflar arasında —-imzalandığı, ——– —- tarihleri arasında bu — üçüncü şahıslara vereceği zararı davacı—-tarafından teminat altına alındığı, kazanın sigorta süresi içinde — tarihinde meydana geldiği; kazada motosiklette yolcu olarak bulunan —- yaralandığı, kaza anında —— kullandığı ve ehliyetsiz olduğu hususları ihtilafsızdır.
Taraflar arasında ihtilaf, —– tarafından ödenen bedelin sigortalıya rücu edilip edilemeyeceği ve zarar görenin gerçekten sürekli ve geçici iş gücü kaybına uğrayıp uğramadığı, uğramışsa ne miktar uğradığı ve bunun ne miktar ödemeyi gerektirdiği hususunda toplanmaktadır.
Öncelikle davalının yetki itirazın incelenmiş ——-gereğince rücu davaları ——- bulunduğu yerde de açılabileceğinden yetki itirazı nihai kararla birlikte yargı yolu açık olarak reddedilmiştir.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, zarar görenin görmüş bulunduğu tedaviler ile ilgili tüm evrakları raporları getirtilmiş,——– kaza tarihi itibariyle zarar görenin sürekli iş gücü kaybına ve geçici iş gücü kaybına uğrayıp uğramadığı hususunda rapor alınmış, toplanan tüm deliller değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilmiştir.
Davacı —- zarar görenin kaza anında, sigortalı —— yolcu olması nedeniyle zarar gören — uğramış bulunduğu zararı ödemesi —— gereğince yerindedir. —— sigorta şirketinin muafiyet halleri sayılı olup; sigortalının aracını ehliyetsiz kişiye kullandırılması halinde oluşan zararlarda muafiyet kapsamındadır. Bu nedenle, sigorta ilişkisi gereğince davacı —-üçüncü şahıs konumundaki —- zararını karşıladıktan sonra davalı sigortalı—– rücu etmesi mümkündür.
Kaza, dosya içine yansıyan ifadelerden ve kazadan sonra alınan kolluk beyanlarından tek taraflı bir kazadır. Bu nedenle sürücünün kusur oranının araştırılmasına gerek yoktur.
Sürücünün ehliyetsiz olduğu da sabit olup; artık sigortanın ödediği tazminat miktarının yerinde olup olmadığının kontrolünün gerekeceği bunun içinde —–yaralanmasının seviyesi ve uğradığı sürekli ve geçici iş gücü kaybının belirlenmesi gerekmiştir. —— şahsın tüm tedavi evrakları getirtilmiş, —— kaza tarihinde geçerli olan çalışma gücü ve meslekte kazanma kaybı oranı tespit işlemleri yönetmenliği hükümleri gereğince yapılan muayenesinde sürekli iş gücü kaybına uğramadığı, geçici iş gücü yönünden de – ayda iyileşebileceği rapor edilmiştir.
—- raporuna davacı vekili itiraz etmiş ——- oranında maluliyete—– uğradığının belirlendiğini bildirmiş, rapor sunmuş bunun üzerine mahkememizce bu rapor eklenmek suretiyle —- bu rapor da değerlendirilerek dava dışı şahsın uğradığı kalıcı ve geçici iş gücü kaybı yönünden yeniden —— rapor istenmiş,—— söz konusu raporu incelemiş ancak genişletilmiş kurul raporunda da kendi raporlarının kaza tarihinde geçerli olan yönetmenliğe göre hazırlandığını bu nedenle diğer——- raporuyla aynı sonuçlara ulaşmanın mümkün bulunmadığını; doğru olanın kaza tarihindeki yönetmeliğe göre inceleme yapılması olduğunu, bu sebeple ilk rapordaki görüşlerin doğru olduğunu; yani kazada yaralanan—– sürekli iş gücü kaybına uğramadığı, geçici iş gücü kaybının da —— ile sınırlı olduğunu rapor etmişlerdir.
Oluşan bu durum çerçevesinde mahkememizce —- hazırlanan rapor ve —-hazırlanan raporların kaza tarihinde geçerli olan yönetmenlik hükümlerine göre yapılan değerlendirme sonunda hazırlandığı, gerekçelerinin açıklandığı, bu çerçevede davacının sürekli iş gücü kaybını gerektirmeyecek şekilde yaralandığını, maluliyetinin söz konusu olmadığı, ancak geçici iş gücü kaybı nedeniyle sigorta tarafından zararının giderilmesi gerekeceği; bu miktarı aşan ödemelerin sigorta tarafından yapılan fazla ödeme niteliğinde olduğu; sigortamız sadece üçüncü kişiye yaptığı ödemelerden GERÇEK ZARAR MİKTARINI rücu edebileceği, fazlasını edemeyeceği,
Bu çerçevede zarar görenin asgari ücretin üzerinde bir kazancının belirlenemediği, — yapılan yazışmaya göre böyle —- bulunmadığının bildirildiği, taraf beyanlarından da — —- oynayan bir —-olduğu; bu sebeple asgari ücret üzerinden zararının hesaplanmasının gerektiği, söz konusu zararın bu sebeple teknik bir bilgiyi gerektirmediği, kaza tarihindeki asgari ——olduğu, — olduğu,—- olduğu; ancak—— şirketinin ödeme yaparken bedelden %20 hatır taşımasını düştüğü bu nedenle geçici iş gücü kaybından da %20 indirilmesi gerektiği indirilince —– yönünden rücu hakkının mevcut bulunduğu, iş bu hesaplamanın da teknik bir incelemeyi gerektirmediği, mahkememizce —– tarihli duruşmada zapta geçirilerek hesaplamanın yapıldığı, huzurdaki davacı vekilinin de hesaplama şekline herhangi bir itirazının bulunmadığını bildirdiği, Hal böyle olunca davacının dava dışı zarar gören ——- dışında kalan ödemelerini rücu edemeyeceği, zira bunların gerçek zarar kapsamında olmadığı nazara alınarak aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
Davacı her ne kadar dava dilekçesinde ticari faiz talep etmişse de, poliçeye konu aracın motosiklet oluşu, ticari olmaması sigortalının da şahıs olup tacir olmaması nazara alınarak yasal faize hükmedilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
—-davalıdan ödeme tarihi olan —- itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline, davacıya verilmesine.
Fazlaya dair talebin reddine,
Alınması gereken 324,09 TL harcın baştan alınan 778,35 TL ilam harcından mahsubu ile bakiye 454,26 TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
Tamamı davacı tarafça karşılanan 349,29 TL harcın tamamı ile; 17 normal, 10 elektronik tebligat gideri 243 TL ile 3.048,00 TL ATK inceleme ücretleri toplamının kabul ve ret oranı gereğince 342,57 TL’lik kısmının toplamı 691,86 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanının davacı üzerinde bırakılmasına ; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansı kalırsa davacı tarafa iadesine,
Karar tarihindeki AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan nispi vekalet ücreti maktunun altında kaldığından ve esasen vekalet ücreti hüküm altına alınan kısmı geçemeyeceğinden 4.744,44 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine; reddedilen kısım üzerinden 6.107,90 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
Dair karar davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, davalı yönünden miktar sebebiyle kesin, davacı yönünden karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde ——– Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.22/04/2022