Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/513 E. 2020/195 K. 06.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2014/513 Esas
KARAR NO : 2020/195

DAVA : Trafik Kazası Nedeniyle Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 15/09/2014
KARAR TARİHİ : 06/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan Trafik Kazası Nedeniyle Maddi ve Manevi Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA : Davacı vekili, 09/09/2012 tarihinde meydana gelen kazada davalılardan ..—— plakalı araçla davacının sürücüsü bulunduğu —- plakalı araçların çarpıştığını; kusurun davalı sürücü de olduğunu; kazada müvekkilinin sol kolundan yaralandığını, malul kaldığını, kolunda kalıcı iz kaldığını belirterek; müvekkilinin —- olduğunu, inşaat boyacı ustası bulunduğunu aylık kazancınında 3.500 – 4.000 TL civarında olduğunu belirterek; kaza nedeniyle malul kalan müvekkilinin kalıcı iş göremezliğe uğradığını, tedavi süreci içinde aynı zamanda kazanç kaybına da uğradığını belirterek fazlaya dair haklarını saklı tutmak suretiyle şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminat talep ettiklerini; maddi tazminattan tüm davalıların müşterek ve müteselsil sorumlu tutulmasını bildirdiği; ayrıca aracın sürücüsü ve işleteninden de 60.000,00 TL manevi tazminat talep ettiklerini, takdir edilecek tazminatlara kaza tarihinden itibaren faiz işletilmesini dava ve talep etmiştir.
SAVUNMA : Davalı … vekili, kazadaki kusurun davacıda olduğunu, davacının müvekkilinin aracına yol verirken direksiyon hakimiyetine kaybederek aracını geçiş yapan müvekkili aracı üzerine kırdığını ve sürüş istikametini değiştirmesi sonunda kazanın meydana geldiğini; istenen manevi tazminatında çok fahiş olduğunu savunmuş, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı —– arasında müvekkili sigorta şirketi tarafından —- nolu poliçe ile zorunlu mali sorumluluk sigortası tesis edildiğini; ancak müvekkilinin sorumluluğunun davalı sürücünün kusuru ile sınırlı ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu; İstanbul Anadolu —– Asliye Ceza Mahkemesinin — Esas sayılı dosyasında ceza yargılamasının devam ettiğini, onun sonucunun beklenmesi gerektiğini; davacının gelirini gösteren hiç bir belgenin ibraz edilmediğini savunarak davanın reddini talep ettiği görülmüştür.
Diğer davalı şirket ise davaya cevap vermemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, yaralanma ile neticelenen trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Mahkememizce, taraf delilleri toplanmış, kusur yönünden Adli Tıp Kurumundan rapor alınmış, davacının yaralanması yönünden ATK’dan rapor alınmış, ceza dosyası takip edilmiş, manevi tazminat yönünden tarafların sosyo-ekonomik durumları araştırılmış, toplanan tüm deliller değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilmiştir.
Mahkememizce yargılamaya devam edilirken 10/02/2016 tarihli “ibraname, feragatname ve makbuz” başlıklı yazı dosyamıza ibraz edilmiş olup; davacımız—– … tarafından mahkememizin iş bu dosyası esas numarası ile gösterilmek suretiyle bu dosya nedeniyle tüm maddi zararlar için 90.000,00 TL ana alacak, 13.450,00 TL işlemiş faiz, 1.200,00 TL yargılama gideri ve 9.950,00 TL dava vekalet ücreti ile 9.400,00 TL icra vekalet ücreti olmak üzere toplam —- olan sigorta şirketinin ibra edildiği görülmüştür. Maddi tazminat yönünden talep trafik kazasından kaynaklanmakta olup, aracın sürücüsü, işleteni ve zorunlu sigortası bu zarardan müteselsilen sorumludurlar. Müteselsil sorumlulardan birinin borcu ödemesi ve ibra olması halinde bu diğer müteselsil borçlulara sirayet edeceğinden; artık davalımız olan sürücü ve işletende maddi tazminattan ibra edilmiştir. Bu nedenle maddi tazminat talebi 10/02/2016 tarihinde konusuz kalmıştır. Konusuz kalan taleplerde dava anındaki haklılık dikkate alınarak yargılama gideri ve vekalet ücreti taktir ediliyorsa da; aşağıda izah edileceği üzere davalı sürücü %100 kusurlu olduğundan, dava anında davacımız haklıdır, davalı tarafa takdir edilecek herhangi bir vekalet ücreti yoktur. Yargılama giderlerinin tamamı da davacı tarafından karşılanmıştır. Bu nedenle davalı lehine takdir edilecek yargılama gideri de yoktur. Bu sebeplerle davacı yararına konusuz kalan maddi tazminat yönünden vekalet ücreti ve yargılama gideri gerekiyorsa da ibraname içeriğinde açıkça yazılı olduğu gibi maddi tazminata ilişkin tüm yargılama giderleri ve vekalet ücreti alınmış bulunduğundan artık davacı yararına da maddi tazminat yönünden herhangi bir yargılama giderine ya da vekalet ücretine hükmedilmemiştir.
Davaya, manevi tazminat yönünden devam edilmiş olup, mahkememizce alınan ve hükme esas alınan ATK raporuna göre, kazada davalı sürücünün %100 kusurlu olduğu, takip edilen İstanbul —. Asliye Ceza Mahkemesinin — Esas ve — Karar sayılı dosyasında asli kusurlu olarak davalı sürücünün belirlendiği; her ne kadar hüküm Yargıtay’ca bozulmuş ise de, kusurdan dolayı bozulmadığı, diğer hususlardan bozulduğu ve mahkemenin — Esas sayılı dosyası üzerinden yargılamanın devam ettiği ancak her iki dosyada tespit edilen kusur oranları yönünden herhangi bir çelişkinin bulunmadığı ve Yargıtay —. Ceza Dairesi tarafından yapılan bozmada da kusur yönünden herhangi bir bozma nedeninin bulunmadığı sebebiyle; davalımız olan sürücü %100 kusurlu bulunmuş, bu nedenle manevi tazminat taktirinde herhangi bir indirime gidilmemiştir.
ATK raporu ile davacımızın %10 oranında malul kaldığı, kalan iş gücüne 9 aylık bir tedavi sonunda ulaşacağı nazara alınarak; davacının bu tür bir yaralanmadan ne şekilde etkileneceği dikkate alınarak; tarafların sosyo-ekonomik durumları gözetilerek; manevi tazminatın bir zenginleşme ya da bir cezalandırma aracı olmadığı ancak kaza nedeniyle ortaya çıkan yaralanmanın sürekli maluliyeti gerektirdiği, bu sebeple davacıda yaratacağı üzüntüyü de bir nebze giderecek miktarda olması gerektiği değerlendirilerek; davalı sürücünün yoğun kusuru da dikkate alınmak suretiyle vicdani olarak 25.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiş, aşağıdaki karar tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
Maddi tazminat talebinin konusu kalmadığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
Manevi tazminat talebinin davalılar … ve —— yönünden kısmen kabulü ile;
25.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 09/09/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile bu davalılardan müteselsilen tahsiline, davacıya verilmesine,
Fazlaya dair manevi tazminat isteminin reddine,
Konusuz kalan maddi tazminat davasında her ne kadar dava anında davacı haklı ise de, maddi tazminatın tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretlerini ibraname ile aldığından davacı lehine maddi tazminat yönünden yargılama gideri ve vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Kabul edilen manevi tazminat yönünden 1.707,75 TL alınması gereken harçtan 208,35 TL harcın mahsubu ile eksik 1.499,40 TL harcın davalılar davalılar … ve—— alınarak hazineye irat kaydına,
Tamamı davacı tarafça karşılanan 232,65 TL harcın tamamı ile, manevi tazminat yönünden davaya devam edilirken çıkarılan bir tebligat gideri 14,00 TL’nin kabul ve ret oranı gereğince 6,50 TL’lik kısmının toplamı 239,15 TL’ yargılama giderinin davalılar … ve ——- alınarak davacıya verilmesine ( her ne kadar manevi tazminat için kusur ve tıbbi rapor gerekli ise de bunların aynı zamanda maddi tazminat için gerekli olup, ibraname içinde davalı sigortadan alındığı için hesaplamaya katılmadı ) karar kesinleştiğinde bakiye gider avansı kalırsa davacıya iadesine,
Manevi tazminat yönünden davacı lehine hesaplanan nispi vekalet ücreti maktunun altında kaldığından; 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davalılar ….—– alınarak davacıya verilmesine,
Reddedilen kısım için takdir edilen miktarda davacı lehine takdir edilen vekalet ücretini geçemeyeceği için 3.400,00 TL maktu vekalet ücretininde davacıdan alınarak davalılardan kendisini vekil ile temsil ettiren …’e verilmesine,
Dair karar, davacı vekilinin ve davalı … vekilinin yüzlerine karşı, diğer tarafların yokluğunda, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak ve oy birliği ile verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu