Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/48 E. 2018/1376 K. 27.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2014/48 Esas
KARAR NO : 2018/1376

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 07/02/2014
KARAR TARİHİ : 27/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA : Davacı vekili, müvekkilinin —— Ltd. Şti’den alacaklı olduğunu; bu şirketin davalılardan … ve dava dışı—- tarafından 1992 yılında kurulduğunu, inşaat ve taahhüt işi yaptıklarını; daha sonra — hissesini dosyamızın diğer davalısı olan oğlu …’e devrettiğini; dava dışı bu şirketin davalılar tarafından kötü yönetildiğini, İstanbul Anadolu —-. Asliye Ticaret Mahkemesinin ( Kadıköy —–. Asliye Ticaret Mahkemesinin ) — Esas ( Adliyeler birleşmeden önce —- Esas ) sayılı dosyası ile iflas erteleme talep ettiğini; yargılama sonunda şirketin iflasına karar verildiğini; iflas yargılaması esnasında alınan bilirkişi raporu ile davalıların şirketi kötü yönettikleri, iş yaptıkları üçüncü şahıslardan almış oldukları hakediş bedellerini şirket dışına usulsüz yollarla çıkardıkları; başka şirketler kurdukları; başka şirketlerin unvanı ile inşaat işine devam ettikleri; davalı …’un paraları kendi hesabına geçirdiğini, defter ve kayıtları usulünce tutmadığını; —— Konağının yapımı işinde uğradıkları zarara ilişkin Kırıkkale —— Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/636 Esas 2013/502 Esas sayılı dosyaları ile Kırıkkale —-. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/242 Esas sayılı dosyalarındaki haklarınıda ——na temlik ettiklerini; ——————– ada, ——-parsel için imzaladıkları kat karşılığı inşaat sözleşmesindeki hak ve alacaklarınıda ———– ( ———— annesine) devrettiklerini; bu şekilde şirketin bir yerde içini boşalttıklarını, bundan zararıda alacaklı olan müvekkili şirketin gördüğünü; alacaklarının tahsilini bu davranışlarla imkansız hale getirdiklerini belirterek TTK’nun 553. Madde gereğince müvekkillerinin doğan zararının tespiti ile tahsiline karar verilmesini, bu çerçevede şimdilik 10.000,00 TL alacağın işleyecek avans faizi ile davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalılar vekili, müvekkillerinin ortağı bulunduğu ————– Şirketi aleyhine verilen iflas kararının temyiz edildiğini, Yargıtay denetiminde olduğunu; iflas kararının haklı olup olmadığının henüz kesinleşmesidiğini, kaldı ki, şirketin zaten son 2 yılda kayyım tarafından yönetildiğini; müvekkillerinin şirket yönetiminde herhangi bir hatalarının bulunmadığını; davacının iddialarını kabul etmediklerini; davacının dayandığı bilirkişi raporuna da zaten itiraz etmiş olduklarını; müvekkillerinin kasıtlı ya da kusurlu bir yönetiminin söz konusu olmadığını; kaldı ki, davacının iflas masasına alacakları için başvurduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, TTK’nun 553. Maddeye dayalı tazminat davasıdır. Davacı şirket, dava dışı ——-. Şirketinden alacağının davalı o şirket yöneticilerini kusurlu / kasıtlı davranış ve kötü yönetimleri nedeniyle tahsil etmesinin imkansız hale getirildiğini; borçlu şirketin içinin boşaltıldığını; bu nedenle davalıların müvekkil şirketin zararını karşılamakla sorumlu olduğunu bildirerek iş bu davayı açmıştır.
Mahkememizce, taraf delilleri toplanmış, ——–… Şirketinin iflas idaresi olan İstanbul Anadolu —–. İcra İflas Dairesi ile yazışmalar yapılmış; iflas idaresi 24/11/2017 tarihli cevabında, davacı şirketin alacağı için başvurduğunu; bu alacak isteminin 68 kayıt sıra numarası ile kaydedildiğini; davacı şirketin —————-. Şti’nin iflas masasına başvurusunun 2.751.074,14 TL yönünden gerçekleştiğini; bu alacağın 1.408.166,80 TL’sinin iflas masasınca kabul edildiğini; 1.342.907,34 TL’sinin reddedildiğini bildirmiştir. İflas idaresinin bu tespiti sonunda mahkememizce ancak reddedilen kısımla sınırlı olarak davalıların sorumluluğunun doğabileceğini ve bu miktarın artık mahkememiz yönünden limit miktar olduğu belirlenmiştir.
Davacı şirketin talebi; dava dışı ——. Şirketinin yöneticileri olan davalıların kötü ve kasıtlı yönetiminden kaynaklanan doğrudan zararlarının tespitine ilişkin olup; ancak bu yönde yapılmış bir kayıt incelemesi söz konusu değildir. Anadolu ——–. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2013/291 Esas sayılı dosyasında sadece şirket yöneticilerinin fiilleri incelenmiş olup; bu fiiller neticesinde şirketin uğradığı zarar miktar yönünden tam belirlenmemiş olup ayrıca söz konusu zararın davalılar ile ilişkisi ve davalıların gerçekten TTK’nun 553. Maddedeki tazmini sorumluluğunu gerektirecek seviyede kötü yönetimlerinin bulunup bulunmadığı; davacının doğrudan zararına sebep olup olmadıkları ve TTK’nun 553. Madde çerçevesinde tazminle sorumlu oldukları doğrudan zarar miktarının ne olduğunun tespiti, dava dışı ——–… Şirketinin kayıtlarının incelenmesi ve bunun yanında davacının alacağına ilişkin de davacı kayıtlarının incelenmesini gerektirip mahkememizce bu husus değerlendirilmek suretiyle 23/11/2017 tarihinde bilirkişi incelemesine karar verilmiş; mali müşavir ve hesap – hukukçu bilirkişi görevlendirilmiş; 2 bilirkişi için 2.000,00’şer TL ücret taktir edilmiş, bu ücretin gider avansından karşılanması için davacı vekiline gider avansını tamamlamak üzere süre verilmiştir.
Davacı vekili, gider avansını tamamlamamış; bunun üzerine mahkememizce 29/03/2018 tarihli celsede İcra İflas Dairesinden gelen cevapta nazara alınmak suretiyle davacı vekiline 4.000,00 TL yatırması için süre verilmiş yine karşılanmamış; bu kez 13/09/2018 tarihli celsede dosyada mevcut gider avansı düşülmek suretiyle 3.769,00 TL eksik gider avansının duruşma tutanağının mazeretli kabul edilen davacı vekiline tebliğinden tibaren 2 haftalık kesin süre içinde karşılanması aksi taktirde davanın reddedileceği hususu belirtilmek suretiyle ara karar oluşturulmuş ve davacı vekiline tebligat yapılmış; davacı vekilinin değil bu süre içinde belirlenen 27/12/2018 olan duruşma gününe kadar bilirkişi ücretini karşılamadığı, dosyada sadece 217,00 TL gider avansının bulunduğu görülmüştür.
Hal böyle olunca, davacı tarafın talep ettiği tazminata karar verebilmek için davalı yöneticiler ile dava dışı ——–… Şirketinin gördüğü zarar açısından; zararın davalı şirket yöneticilerinin kusurlu hareketleri ile gerçekleşip gerçekleşmediği; gerçekleşmiş ise davacının gördüğü doğrudan zararın bu davalıların kusuruna isabet edecek miktarının ne olacağı belirlenememiş olup; bu sebeple ispat edilemeyen davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
İSPAT EDİLEMEYEN DAVANIN REDDİNE,
Peşin olarak alınan harçtan maktu ret harcının mahsubu ile 134,90 TL ilam harcının talebi halinde davacıya iadesine,
Tamamı davacı tarafça karşılanan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansı kalırsa davacıya iadesine,
Karar tarihindeki ———- gereğince, davalı yararına hesaplanan nispi vekalet ücreti maktunun altında kaldığından 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
Dair karar, davayı takip eden davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı tarafın yokluğunda, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak ve oy birliği ile verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.