Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/450 E. 2018/213 K. 13.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2014/450 Esas
KARAR NO : 2018/213

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 13/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA : Davacı vekili, davalıların “…… işini üstlendiklerini; müvekkilinin ise davalılarla 02/12/2011 tarihli bir sözleşme imzalayarak “dış cephe kaplama” işini aldığını; davacı müvekkilinin edimini tam olarak yerine getirmesine rağmen 145.279,00 TL eksik ödeme yapıldığını; eksik ödenen kısım için icra takibi yaptıklarını; ancak davalının haksız bir itirazla takibi de durdurduğunu belirterek; davalının itiraz ettiği Sultanbeyli……..İcra Müdürlüğünün (Bilahare İstanbul Anadolu 22. İcra Müdürlüğünün) …………. sayılı icra dosyasına yaptığı itirazın iptaline; takibin devamına ve davalıdan % 20 icra inkar tazminatı tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalılar vekili, müvekkilleri arasında T………..ı Ek Hizmet binasının yapım işi için adi ortaklık kurulduğunu; davacı ile aralarında “dış cephe kaplaması” yönünden sözleşme yapıldığını; fakat davacının işi yarım bıraktığını; kalan işleri 3. şahıslara yaptırdıklarını; ayrıca davacının yaptığı kısımla ilgili olarak kestiği faturalarda da fiyatın şişirildiğini; esasen davacıya yaptığı işten fazla ödemede bulunduklarını; kendilerinin alacaklı olduğunu belirterek davanın reddine, davacıdan % 20 haksız takip tazminatı tahsiline karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, İİK 67. maddeye dayalı itirazın iptali davasıdır.
Davacı, davalı aleyhine 145.279,00 TL asıl alacak ve buna takipten sonra işleyecek reeskont faizi yönünden takip başlatmış; davalılar bu takibe süresi içinde itiraz ederek; davacıya borçlu olmadıklarını; tam tersine cari hesaplarına göre fazla ödemede bulundukları sebebiyle kendilerinin alacaklı olduğunu bildirmişler; süresinde yapılan itiraz üzerine takibin durduğu, iş bu davanın da 1 yıllık hak düşürücü sürede açıldığı belirlenmiştir.
Davalının takibe itiraz şekli ve davaya cevap dilekçesinden; taraflar arasındaki akdi ilişkinin ihtilafsız olduğu; davalıların adi ortaklık olarak üstlendikleri “…….Ek Hizmet Binasının inşaatı”işinde ana yüklenici, davacınında onların taşeronu olduğu ihtilafsızdır. Taraflar arasındaki ihtilaf, davacının inşaatı tamamlayıp/ tamamlamadığı; eksik bırakmışsa, tamamladığı kısma göre takip anında alacaklı olup/ olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davacı inşaattan ayrıldığı an delil tespiti yaptırmış olup; Tuzla Sulh Hukuk Mahkemesinin ………..İş dosyasında mahallinde keşif yapılarak alınan raporda; davacının yüklenmiş olduğu dış cephe kaplaması işinin ciddi derecede bittiği tespit edilmiş; ancak cephelerde bazı cam takılması gereken yerlerin boş olduğu, giriş kapısının cephesinin henüz tamamlanmadığı; yazısının yazılmadığı bildirilmiştir. Her ne kadar raporda kaplama malzemelerinin bir kısmının istifler halinde bina cevresinde durduğu bildirilmiş ise de, bunların artan malzeme olduğu; ciddi derecede olduğu bildirilen “iş bitimi” olgusuna helal getirmeyeceği değerlendirilmiştir. Davalı yan, davacının işi yarıda bıraktığını ve işi 3. kişilere tamamlattığını savunmuştur. Eser sözleşmesinde, işi bitirerek teslim ettiğini yüklenicinin ispat etmesi gerekir. Ancak, davalılarımızın inşaatı teslim aldıkları tartışmasız olup; zaten 3. kişilere tamamlattıklarını bildirdikleri için bu husus kabullerindedir. Bu sebeple artık eksikk işi, bir başka deyişle 3. şahıslara yaptırıldığı iddia edilen kısmı davalının ispatı gerekir. Fakat davalılar, davacıya eksik iş yönünden herhangi bir ihtar göndermemiş olup; bir delil tespiti yaptırmamışlar veya ….. ……… iş seviyesi ile ilgili bir tutanak tutturmamışlardır. Öte yandan davacının yaptırdığı delil tespitin de, raporda işin tamamlanma seviyesi için bir yüzde bulunmayıp; ciddi biçimde tamamlandığı bildirilmektedir. Bu durumda, davalı yanın 3. kişilere yaptırdığı işlerle ilgili delilleri incelenmiş; ancak bu hususun geçerli kabul edilebilecek bir şekilde ispat edilemediği sonucuna varılmıştır. Mahkememizce, mahallinde inceleme yaptırılmak suretiyle rapor ve ek rapor alınmış; bilirkişi heyeti, delil tespiti dosyasını da irdeleyerek davacının sözleşme gereği yaptığı işin bedelinin 795.323,89 TL olduğunu; davalıların 675.250,00 TL ödemede bulunduklarını; davacının takip anında 120.073,89 TL alacaklı olduğunu belirlemişler; mahkememizce bu rapor ve ek rapor yukarıda açıklanan sonuç ve tespitlere uygun bulunarak hükme esas alınmıştır.
Davacı yan her ne kadar icra inkar tazminatı talep etmişse de, eser sözleşmesinden kaynaklanan davalarda, alacağın likit sayılması için her iki tarafca imzalanmış kesin hakedişe bağlanması şart olduğunudan inkar tazminatına hükmedilmemiş; davalı yan da haksız takip tazminatı talep etmişse de; davacının yüklenici olarak bir alacağının mevcut olduğu; takibin kötüniyetli olmadığı nazara alınarak, ret edilen kısım üzerinden davalı yararına da tazminata hükmedilmemiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
Davalının İstanbul Anadolu …… İcra müdürlüğünün …….. sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptaline, takibin 120.073,89 TL üzerinden ve bu bedele takip tarihinden itibaren dönemsel reeskont faizi uygulanmak suretiyle devamına,
Fazlaya dair itirazın iptali talebinin reddine,
Alacağın eser sözleşmesine dayalı olduğu, bu tür alacakların her iki tarafında imzasını içeren kesin hak edişe bağlanmadığı takdirde likit olmayacağı sebebiyle bu nedenle likit olmaadığından davacının ticari inkar tazminatı talebi reddine,
Davalı tarafın haksız takip tazminatı talebinin REDDİNE,
Alınması gereken 8.197,20 TL harçtan peşin olarak alınan 1.754,70 TL harcın mahsubu ile eksik 6.442,50 TL harcın davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Tamamı davacı tarafından karşılanan yargılama giderlerinden 1.779,00 TL peşin ilam harcı ve başvuru harcının tamamı ile; 103,00 TL 12 davetiye giderinin ve 2.250,00 TL bilirkişi ücretinin kabul ve ret oranı gereğince, 1.947,10 TL’lik kısmının toplamı 3.726,10 TL yargılama giderinin davalılardan alınıp, davacıya verilmesine; karar kesinleştiğinde bakiye kalacak gider avansının talebi halinde davacıya iadesine,
Karar tarihindeki AAÜT gereği, davacı lehine 12.355,80 TL nispi vekalet ücreti taktirine, davalılardan alınıp, davacıya verilmesine; reddedilen kısım yönünden de 3,024,50 TL nispi vekalet ücreti taktirine, davacıdan alınıp, davalılara verilmesine,
Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak karar verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.