Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/203 E. 2018/658 K. 19.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2014/203 Esas
KARAR NO : 2018/658

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 19/06/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Davacı vekili, davacıların oğlu olan …’ın 29.1.2005 tarihinde davalı …’nın sahibi ve davalı …’un yönetimindeki ….. plaka nolu aracın çarpması sonucu öldüğünü, olayda davalı sürücünün tam kusurlu olduğunu, aracın davalı … şirketince sigortalandığını, bu şekli ile davacıların desteklerinden yoksun kaldıkları ve büyük manevi acı çektiklerini iddia ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davacı anne ve baba için 50.000,00’er TL manevi ve destekten yoksun kalma nedeniyle 50.000,00’er TL maddi tazminatın(davalı sig.şirketi için maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile) faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir.
SAVUNMA: Davalı …Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun sigorta poliçe limitleri ile sınırlı olmak üzere sigortalının ksuur oranında olduğunu, sigortalının kusurunun belirlenmesi için Adli Tıp Kurumundan rapor alınması gerektiğini, zararın tespiti için aktüerler siciline kayıtlı aktüerya
hesap uzmanından rapor alınması gerktiğini, dava öncesinde müvekkili sigorta şirketine başvuruda bulunulmadığını, müvekkili şirketin temerrüde düşmediğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, vefat eden ve arkadaşlarınn trafiğe açık alanda aniden yola çıktıklarını, müvekkilinin yoldaki hız sınırından daha yavaş olduğunu, ceza davasındaki ifadelerde vefat edenin arkadaşlarının kendilerinin kusurlu olduğunu beyan ettiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; meydana gelen kazada müvekkili idarenin şöförünün herhangi bir kusuru bulunmadığını, açılan davanın usul ve yasaya aykırı olduğunu, yayaların kendi kusurları nedeniyle kazaya sebebiyet verdiklerini bu nedenle müvekkili idarenin sorumluluğuna gidilemeyeceğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle meydana gelen kazada davacıların çocuğunun vefatı nedeniyle maddi ve manevi tazminata hükmedilmesine ilişkindir.
Usulünce duruşma açılarak; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenerek uyuşmazlığın çözümü doğrultusunda tarafların tüm delilleri tahkikat duruşmalarında toplanıp bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Dava, 13/06/2013 tarihinde İstanbul Anadolu …….Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin 2013/301 E. Sırasına kayıtlanarak açılmış, bu mahkemenin 20/02/2014 tarih, ….. sayılı görevsizlik kararı üzerine mahkememize tevzi edilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Meydana gelen kazada tarafların kusur oranlarının belirlenmesi için dosya İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderilmiş, Trafik İhtisas Dairesinde 08/02/2016 tarihli rapor tanzim edilmiştir.
Rapora itirazların değerlendirilmesi için dosya yeniden İstanbul Adli Tıp Kurumu Genişletilmiş Trafik İhtisas Kuruluna gönderilmiştir. Adli tıp Kurumunca düzenlenen raporlarda sonuç olarak; Davalı araç sürücüsü …’ün % 75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğu, müteveffa yaya …’ın % 25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Davacılar vekili 05/04/2017 tarihli dilekçesi ile maddi tazminat talepleri yönünden davalı … şirketi ile sulh oldunduğunu, maddi tazminat taleplerinin kendilerine ödendiğini bu sebeple maddi tazminat taleplerinden feragat ettiklerini beyan etmiştir.
Davalı …Ş. Vekili ekinde ibraname,feragatname sunduğu dilekçesinde davacının maddi tazminat talebine ilişkin ödemenin yapıldığını beyanla davacının feragati nedeniyle vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
Davanın trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi ve manevi tazminat niteliğinde olduğu davacılar tarafından oğullarının ölümü nedeni ile açılan madi tazminat taleplerinden davalı sigortanın ödeme yapmış olması nedeni ile vazgeçtikleri müteselsil sorumlulardan biri hakkında vazgeçmenin tüm borçluları etkilemesi nedeni ile davacıların maddi tazminat talepleri hakkında açmış oldukları davanın feragat nedeni ile reddi gerektiği, davacıların davalı işletin ve sürücü yönünden açtıkları manevi tazminat davasında HMK 266 maddesi gereğince bilirkişi incelemesi yapıldığı ve davalı sürücünün olay nedeni ile % 75 kusurlu olduğu, davacıların ve ölenin sosyal ekonomik durum araştırmaları, tarafların sosyal durumları, kazanın meydana geliş şekli vekaza tarihinden itibaren ölenin de kusuru gözönünde bulundurularak TBK 56/2 maddesi gereğince takdiren her bir davacı için 30.000,00 TL toplam 60.000,00 manevi tazminatın davalılar işleten ve sürücüden tahsiline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
Davacılar tarafından açılan maddi tazminat davasının feragat nedeni ile Reddine,
Davacılar tarafından açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile her bir davacı için 30.000,00TL toplam 60.000,00 TL tazminatın davalılar … ile davalı … ‘den kaza tarihi 27/03/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,fazlaya ilişkin istemin reddine,
1-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 4.098,60 TL harçtan, peşin alınan 683,10 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.415,50 TL harcın davalılar … ve …’ den alınarak hazineye gelir kaydına,
2-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan başvurma ve peşin harç toplamı 707,40 TL’ nin davalılar … ve …’ den alınarak davacı tarafa ödenmesine,
3-Davacı tarafça yapılan 925,50 TL Adli Tıp Kurumu ücreti ve 327,70 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.253,20 TL nin kabul ve red oranına göre; 751,92 TL nin davalılar … ve …’ den alınarak davacılara ödenmesine, 501,28 TL nin davacılar üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafların gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacılar yararına kabul edilen manevi tazminat talebinin kabul edilen kısmı yönünden AAÜT uyarınca 6.950,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’ den alınarak davacılara ödenmesine,
6-Davalılar … ve … yararına manevi tazminat talebinin reddedilen kısmı yönünden AAÜT uyarınca 4.750,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı taraflara ödenmesine,
7-Davalı …Ş. Tarafından talep edilmediğinden lehine yargılama gideri ve veaklet ücreti taktirine yer olmadığına,
8-Kullanılmayan gider avansı varsa karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ ne istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.