Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1024 E. 2021/264 K. 23.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2014/1024 Esas
KARAR NO: 2021/264
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/09/2014
KARAR TARİHİ: 23/03/2021
Mahkememizde görülen Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —- davalı — kullandığı, davalı — sigortalı, diğer davalı şirkete ait olan —plakalı çekici ve — plakalı —- oluşan —- geçerek yaya olan davacıya çarptığını, çarpma sonucu davacının ağır yaralandığını,— tedavi altına alınan davacının uçakla —- getirildiğini, halen tedavi gören davacının bacaklarının kırıldığını, platin takıldığını, deri ve doku nakilleri yapıldığını, defalarca ameliyat olduğunu,——– gördüğünü, dava tarihi itibariyle bakıma muhtaç olduğunu, yürüyemediğini, bakıcı bulunduğunu, özel ambulansla veya taksi ile tedavi merkezlerine götürüldüğünü, uluslararası —– şoförü olan davacının aylık gelirinin asgari —- net geliri olduğunu, artık çalışamadığından gelirinden mahrum kaldığını, öğrenci olan iki çocuğunun da geleceğinin tehlikeye girdiğini, sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere davalıların maddi taleplerden sorumlu olduğunu, —- yasa gereği üstlendiği kısımdan tedavi gideri kapsamında sorumlu olduğunu, fazlaya dair beyan ve talep hakları saklı kalmak üzere, — aşağı olmamak üzere yol ve yurt dışı harcaması,—aşağı olmamak üzere medikal harcama,— aşağı olmamak üzere ulaşım, —- aşağı olmamak üzere bakım gideri,– ay boyunca çalışamaması nedeniyle ayda —- aşağı olmamak üzere maddi zararı ve işgücü kaybına bağlı zararı olmak üzere toplam —maddi tazminatın, tedavi giderlerine ilişkin talebin —-diğer maddi taleplerin diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen, —manevi tazminatın —–davalılardan müştereken ve müteselsilen o tahsiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP:
Davalı —cevap dilekçesinde özetle; poliçenin ——— Asliye Ticaret Mahkemesinin yetki alanı dışında bir yerde düzenlenmiş olması halinde davanın yetkisiz mahkemede açılmış olacağını, poliçeyi düzenleyen acentenin bulunduğu yerin bilinmesinin mümkün olmadığını, —- Mahkemelerinin yetkili olduğunu, ——değiştirildiğini, düzenlemeye göre —–sorumluluğunun başlamasının ön koşulunun trafik kazalarına sağlık teminatı sağlayan zorunlu sigortalarda, sigorta şirketlerince yazılan primlerin ve —— tahsil edilen katkı paylarının % 15’ini aşmamak üzere münhasıran bu teminatın karşılığı olarak —-sigortacılık ilkeleri çerçevesinde maktu veya nispi olarak belirlenen tutarın tamamının sigorta şirketleri ve — tarafından —- aktarılması gerektiğini, bu aktarım sağlanmadan —- sorumluluğu bulunmayacağını, bu aktarım olmadan sigorta şirketleri ve —– yükümlülüğünün sona ermeyeceğini, öncelikle bu durumun ispatlanması gerektiğini aktarım yapıldığı takdirde —– yapılacak ödemelerde genelgede belirtilen belgeler de eklenerek başvuru yapılması gerektiğini, dava konusu alacakla ilgili olarak —-aradığı ödeme koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği ve ödeme yapılabilmesi için genelgede öngörülen başvurunun yapılıp yapılmadığının —- sorulmasını istediklerini uzun yol şoförü olarak çalıştığı belirtilen davacının genel sağlık sigortası olması gerektiğini, Kurumun esasen 5510 sayılı Kanunun ilgili hükümleri gereğince tedavi yardımlarını yapmış olması ihtimali bulunduğunu, sağlık yardımı yapılıp yapılmadığının araştırılması gerektiğini, davacının bakım gideri gibi bir kısım giderlerinin poliçe kapsamı dışında olduğunu, iş ticari iş niteliğinde bulunmadığından ticari faiz talep edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, yazışmalar devam ettiğinden beyanda bulunma haklarını saklı tuttuklarını, deliller dava dilekçesine eklenmediğinden savunma haklarının kısıtlandığını, delillerin kendilerine tebliğ edilmesini istediklerini ve davanın reddini talep etmiştir.
Davalı——— vekili cevap dilekçesinde özetle; kazanın oluşumunda davacının kusurlu olduğunu, kazanın oluşuna ilişkin davacı iddiasının asılsız olduğunu, kazanın meydana geldiği yerin ağır nakliye araçlarını taşıyan tren istasyonu sahası olduğunu, yayaya kapalı özel alan olduğunu, burada bulunan trafik lambasının hiçbir şekilde yayalar ve araçlar arasında tanzimi sağlayan lambalar olmadığını, sahadaki lambanın yalnızca tırların trene binme sırasını organize etmek için konumlandırıldığını, davacının, girmemesi gereken sahaya, tırdan inerek kontrolsüz geçtiğini, kazanın olduğu yerin kesin olarak yaya trafiğine kapalı olduğunu, yayalar için ayrılmış yol olmadığını, davacının kazanın oluşunda tam kusurlu olduğunu, aracın önüne ani olarak çıktığını, davacının alkollü olup olmadığının tespitini istediklerini, davacının kazadan sonra alkolmetreyi üflemediğini, kusur araştırması için ilgili makamlardan sahaya ilişkin bilgi alınması gerektiğini, davalı şirkete kusur atfedilmesi ve maddi-manevi tazminat talebinde bulunulmasının mümkün olmadığını, uzun yol şoförlerinin vize alırken sağlık seyahat sigortası yaptırması gerektiğini, bu sağlık giderlerinin kim tarafından ödendiğinin tespit edilmesi gerektiğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı —- vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı sigorta şirketine husumet yöneltilemeyeceğini, kazaya karışan —- plakalı çekicinin—– tarihleri arasında geçerli olmak üzere — teminat altına alındığını, teminat altına alındığı iddia edilen—– ilişkin davalı şirket nezdinde düzenlenmiş herhangi bir poliçe bulunmadığını, —- — gerçekleşen kazalar için geçerli olacağının düzenlendiğini, —gerçekleşen kaza yönünden — plakalı çekici için düzenlenen poliçeye dayanılarak davalı şirketten talepte bulunulmayacağını, —–kayıtlı —– aracın yurtdışında sebebiyet verdiği kaza sonucunda yaralanma/ölüm maddi zarara uğranılması durumunda kazaya neden olan aracın —- kapsamında zarar gören 3.kişinin kazanın meydana geldiği ülkede bulunan — zararını tazmin edebileceğini, hasar işlemlerinin de buradan gerçekleştirileceğini,—– dışında yapılması gereken sigorta şekli olduğunu, davalı şirket tarafından kazaya neden olan araçlar için ——–düzenlenmediğini, taleplerin varsa bu poliçeye göre talep edilmesi gerektiğini, davalı şirketin taraf sıfatı bulunmadığını, davacı tarafın delillerin tebliğ edilmediğini, HMK’nın 121 maddesi gereğince delillerin tebliğine karar verilmesini istediklerini, davayı kabul anlamına gelmemek üzere davalı şirketin, talep edilen tedavi giderleri, yol ve yurt dışı masrafından ve geçici iş göremezlik ödemelerinden dolayı sorumluluğu bulunmadığını, tedavi giderleri, yol ve geçici iş göremezlik taleplerinin—- sorumluluğunda kaldığını, sigorta şirketinin sorumluluğunun —— düzenleme ile sonlandırıldığını, yasal düzenlemeler kapsamında tedavi giderleri kapsamında kalan yol giderlerinin, diğer masraflarının ve geçici iş göremezlik ödemelerinin davalı şirketten talep edilmesinin mümkün olmadığını, davayı kabul anlamına gelmemek üzere davalının sorumluluğuna gidilmesi halinde poliçede yer alan teminat tutarının doğrudan davacıya ödeneceği anlamına gelmediğini, sigortalı araç sürücüsünün kusurunun tespit edilmesi gerektiğini, davacının kazanın oluşumunda ve ağırlaşmasında bir ihmali bulunup bulunmadığının, indirim sebebi gerektiren durumun olup olmadığının, araç sürücüsünün kusuru bulunup bulunmadığının —— tarafından belirlenmesi gerektiğini, ayrıca davacının kaza nedeniyle meydan gelen maluliyeti ve maluliyetin kaza ile irtibatının belirlenmesi gerektiğini, maluliyet hesabının uzman aktüer tarafından yapılması gerektiğini, yapılacak hesaplamada davacının ücreti yönünden —— kayıtlarının dikkate alınması gerektiğini, davacının işi, mesleği, gelir durumunun tespit edilmesi gerektiğini, davacının——— tabi olup olmadığı, kaza nedeniyle davacıya ödenen geçici iş göremezlik ve maluliyet nedeni ile bağlanan gelirin peşin sermaye değerinin —— sorulması gerektiğini, kazanın iş kazası niteliğinde olup olmadığının araştırılması gerektiğini. ——– rücu hakkı bulunduğunun göz önünde bulundurulmasını, davalı şirketin asıl alacak ve dava tarafları açısından poliçe limiti ile sınırlı olarak sorumluluğuna gidilebileceğini, dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilebileceğini, kazada birden fazla kişinin zarar görmesi halinde paylaştırmaya gidilmesi gerektiğini, tüm zarar görenler için gerçek zarar belirlendikten sonra teminatın zararı karşılamaması halinde proporsiyon yapılması gerektiğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle, —– tarihli trafik kazası nedeni ile davacının, davalılardan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
—- tarihli bilirkişi raporunda özetle; dava konusu olayda davacı yaya— % 75 (Yüzdeyetmişbeş) oranında asli kusurlu olduğu, davalı sürücü—-olayda % 25 (Yüzdeyirmibeş) oranında tali kusurlu olduğu, davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararının —-olduğu, davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının — olduğu, davacının nihai ve gerçek bakıcı gideri maddi zararının — olduğu, davacının nihai ve gerçek bakıcı gideri maddi zararının —- olduğu, davalı sigorta şirketi dışındaki diğer davalılar yönünden temerrüt başlangıç tarihinin — kaza tarihi olduğu, işleyecek faizin davalı sürücü —–yönünden yasal faiz, davalı işleten yönünden avans faizi olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
—– tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; dava konusu olayda davacı yaya —- % 75 (Yüzdeyetmişbeş) oranında asli kusurlu olduğu, davalı sürücü —— olayda % 25 (Yüzdeyirmibeş) oranında tali kusurlu olduğu, davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararının — olduğu, davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının —- olduğu, davacının nihai ve gerçek bakıcı gideri maddi zararının —-olduğu, davacının nihai ve gerçek bakıcı gideri maddi zararının —- olduğu, davalı sigorta şirketi dışındaki diğer davalılar yönünden temerrüt başlangıç tarihinin —- kaza tarihi olduğu, işleyecek faizin davalı sürücü —– yönünden yasal faiz, davalı işleten yönünden avans faizi olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
—- raporunda özetle; —— tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen arızası sebebiyle ——– hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle,
—— oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı,
2.Iyilesme (isgöremezlik) süresinin —- tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.” denilmiştir.
Davacılar vekili — tarihli ıslah dilekçesi ile; toplam — geçici iş göremezlik tazminatı ve — sürekli iş göremezlik tazminatının davalı—- kaza tarihinden itibaren ——-tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına dair karar verilmesini talep etmiştir.
Yapılan yargılama sonunda toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının — tarihinde meydana gelen kazada yaralandığı, meydana gelen kazada davacının %75 oranında davalı sürücü —— ise %25 oranında kusurlu olduğu, kaza nedeniyle davacıda meydana gelen maluliyetin kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmeliğe göre —– alınan rapora göre %24,2 oranında meslekte kazanma gücünü kaybettiği, iyileşme süresinin 9 aya kadar uzayacağının bildirildiği, alınan hesap bilirkişi raporuna göre davacının —geçici iş göremezlik, — sürekli iş göremezlik, —bakıcı gideri ve —- ulaşım gideri hesaplandığı, alınan kusur hesap ve maluliyet raporu hukuka uygun ve denetime elverişle olması nedeniyle hükme esas alınmıştır. Kaza yurt dışında olduğu anlaşıldığından sigorta yönünden açılan davanın reddine, davacının tedavi giderlerine ilişkin alacağını ispat edemediği anlaşıldığından —— hakkında açılan davanın reddine, bu nedenle maddi tazminat davasının kısmen kabulüne,
Manevi tazminata ilişin ise, davacının yaralanması, davacının olayın meydana gelmesindeki kusuru, tarafların sosyo ve ekonomik durumu ile manevi tazminatın zenginleşme aracı olmadığı nazara alınarak ——— manevi tazminat yeterli kabul edilmiştir. Bu nedenle manevi tazminatın kısman kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
2-Davalılar sigorta ve—- yönünden açılan davanın reddine,
3-Maddi tazminata ilişkin ise —: geçici iş göremezlik tazminatı, — Sürekli iş göremezlik tazminatı, — Bakıcı gideri, — —— davalılar —— tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile bu davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Fazlaya ilişkin maddi tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine,
5— Manevi tazminatın davalılar ——— tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile bu davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Fazlaya ilişkin manevi tazminat taleplerinin reddine,
7-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 1.017,08 TL harcın, peşin alınan 1.366,20 TL harç ile 54,40 TL ıslah harcından mahsubu ile fazla yatırılan 403,52 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
8-Davacı tarafça dava açılırken yatırılan 24,30 TL başvurma harcı, 1.366,20 TL peşin harç, 54,40 TL ıslah harcı, 3.123,70 TL bilirkişi ücreti ve posta gideri olmak üzere toplam 4.568,60 TL’nin kabul ve ret oranı nazara alındığında 1.035,70 TL’sinin davalılar ——— alınarak davacı tarafa ödenmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Davalılardan —- tarafından sarf edilen 200,00 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranı nazara alındığında 154,66 TL’nin davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
10-Davalılardan —-tarafından sarf edilen 50,00 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranı nazara alındığında 38,66 TL’nin davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
11-Davalılardan —— tarafından sarf edilen 50,00 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranı nazara alındığında 38,66 TL’nin davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
12-Davacı taraf yararına maddi tazminat yönünden AAÜT uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılar———tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
13-Davacı taraf yararına manevi tazminat talebi yönünden AAÜT uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılar——tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
14-Davalılar ——yararına, reddedilen maddi tazminat talebi yönünden AAÜT uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara ödenmesine,
15-Davalılar —– yararına, reddedilen manevi tazminat talebi yönünden AAÜT uyarınca 6.487,50 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara ödenmesine,
16-Davalılar —–yararına AAÜT uyarınca 9.264,41 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara ödenmesine, ———-
17-Taraflarca yatırılmış gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yoluna başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar hazır olan taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup anlatıldı. 23/03/2021