Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/953 E. 2018/614 K. 05.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2013/953 Esas
KARAR NO : 2018/614

DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 05/06/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili ile davalı arasında 28/11/2012 tarihinde …………. imzalandığını, sözleşmeye göre davalı işyerinin 28/11/2012-01/10/2013 tarihleri arasında müvekkili şirket tarafından karşılanan 6 güvenlik görevlisi için toplam aylık 10.716,00 TL + KDV ücreti ödeyeceğini müvekkilinin kendi edimini eksiksiz yerine getirdiğini, davalının 01/06/2013 tarihinde hiç bir sebep yokken sözleşmeyi feshettiğini, sözlü olarak bildirdiğini, 6 güvenlik elamınına sizi başka bir güvenlik şirketinde işe alacağım diyerek müvekkilinden ayrılmalarına sebep olduğunu, sözleşmeye kötü niyetli olarak aykırı davranıldığını, müvekkilinin 30/06/2013 tarihli ihtarname gönderdiğini, davalının cevap vermeyip 01/06/2013 tarihinde şirket elemanını iş yerine almadığını, sözleşmenin haksız ve sebepsiz feshedildiğini, sözleşme devam etmiş olsaydı 6 güvenlik görevlisi için beş ayrı 53.580,00 TL ücret ile fazla mesaiden 1,5 katı kazanacağını, piyasadaki ve çalışma neznindeki itibarının küçük düşürülüp zedelendiğini iddia ederek 53.580,00-TL maddi ve 5.000-TL manevi zararının ticari faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın vermiş olduğu hizmette devamlılığı sağlayamadığını sürekli personel değişikliği yaşandığını, sözleşmenin H bendine göre personel değişikliğinin zaruri haller haricinde karşılıklı mutabakat sağlanarak gerçekleştirileceğini, davacının tüm uyarılara rağmen sözleşmeye aykırı davranmaya devam ettiğini, sözleşmenin 8-2.maddesi gereğince haklı şekilde fesih edildiğini, asıl davacı şirketin önceki sözleşme ile hizmet veren güvenlik personelini kendi bünyesine geçirdiğini, haksız kazanç sağlama amacı güdüldüğünü, fazla mesailerin işçilere ait olacağını, davacının kazanç kaybının olduğununkabulü halinde ise bu sürenin 5 ay değil 4 ay olacağını, ve manevi tazminat şartlarının da oluşmadığını savunarak haksız davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle sözleşmenin haksız feshi iddiasıyla tazminat talebine ilişkindir.
Usulünce duruşma açılarak; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenerek uyuşmazlığın çözümü doğrultusunda tarafların tüm delilleri tahkikat duruşmalarında toplanıp bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; Taraflar arasında 28/11/2012 tarihli 01/10/2013 tarihine kadar geçerli özel güvenlik hizmet sözleşmesi imzalandığı, davacının hizmet veren davalının hizmet alan şirket olduğu, personel sayısının altı kişi olup sözleşmenin 2/h bendinde personel değişikliğinin ne şekilde olacağının düzenlendiği, davalı şirketin sözleşmeyi 24/05/2013 tarihinde E-posta ile teslim ettiği konusunda bir uyuşmazlık yoktur.
Uyuşmazlık; davacının sözleşmesinin davalı tarafça haksız yere feshedilip feshedilmediği davacının kazanç kaybı ve manevi zararlarının oluşup oluşmadığı ile davalı taraftan bu miktarları talep edip edemeyeceği olarak tespit edildi.
Tarafların delilleri toplanarak, taraf defterlerinin incelenmesi için gün tayin edilmiş, tarafların ticari defter ve kayıtları incelenmek suretiyle dosya üzerinde Mali Müşavir, Güveklik Uzmanı ve İşi Alacakları konusunda uzman bilirkişilerden oluşturulan heyete inceleme yaptırılarak teknik ayrıntıları gösterilen dosyada mübrez 16/02/2015 tarihli bilirkişi kök raporu, 08/03/2016 ve 15/11/2016 tarihli ek raporlar tanzim ettirilmiştir.
Dosyada mübrez bilirkişi raporlarında sonuç olarak; bilirkişi heyet raporlarında ayrıntıları ile yapılan hesaplamalar sonucunda davacı şirketin talep edebileceği maddi zararın 17.158,87 TL olarak hesaplanmıştır.
Yapılan yargılama sonunda toplanan tüm deliller ile denetlenip benimsenen ve somut olaya uygun görülen bilirkişi raporundaki gerekçeler ve hesaplamalara göre;taraflar arasındaki 28.11.2012 tarihli …….. başlıklı sözleşmenin ihtilafsız olduğu, sözleşme gereğince taraflar arasındaki hizmetin 01.10.2013 tarihine kadar devam edeceğinin kararlaştırıldığı ancak 01.06.2013 tarihinde sözleşmenin davalı tarfından feshedildiği hususu da ihtilafsız olduğu, davacı talebinin sözleşmenin fesh edildiği tarihten , sözleşme bitiş tarihine kadar olan zararının davalıdan talep edilebileceği, davalı tarafından her ne kadar sözleşmenin fesih sebebi olarak davacının sürekli olarak güvenlik personelinde değişiklik yapıldığı iddia edilmiş ise de bu konuda herhangi bir tutanak, belge, yada davacıya yapılmış bir uyarının bulunmadığı, davalının sözleşme feshini haklı bir sebebe dayandırmadığı,taraflar arasındaki sözleşmenin TBK 26 maddesi gereğince serbestçe kararlaştırıldığı, taraflar arasındaki sözleşme sürekli edimli bir sözleşme olup TBK 126 maddesi gereğince davacının sözleşmenin haksız fesih edilmiş olması nedeni ile uğradığı zararı talep edebileceği, bilirkişiler tarafından denetime olanak verecek şekilde hazırlanan rapora göre davacı şirketin sözleşme gereğince davalının davacıya ödemesi gereken istihkak 42.864,00TL olup, davacının bu bedelden 28.322,58 TL yi hizmet nedeni ile çalıştıracağı kişilere ödemesi gerektiğinden bu bedelin düşülmesi ile 14.541,42 TL alacak ve 2.617,45 TL KDV yi ki toplam 17.158,87 TL yi davalıdan talep edebileceği, davacı tarafından her ne kadar manevi tazminat talebinde bulunulmuş ise de sözleşmenin fesih edilmiş olması nedeni ile davacı şirketin kişilik haklarının zedelenmesinin söz konusu olmadığı manevi tazminatın şartları bulunmadığı anlaşılmakla manevi tazminat talebinin reddi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
Davanın kısmen kabulü ile,
14541,42 TL asıl 2617,45 TL kdv olmak üzere toplam 17158,87 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin Reddine,
Davacının şartları bulunmayan manevi tazminat talebininde Reddine,
1-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 1.172,12 TL harçtan, peşin alınan 949,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 222,92 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
2-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan başvurma ve peşin harç toplamı 973,50 TL’ nin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
3-Davacı tarafça yapılan 1.200,00 TL bilirkişi ücreti ve 144,80 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.344,80 TL nin kabul ve red oranına göre; 415,17 TL nin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine, 919,63 TL nin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça sarf edilen 61,20 TL nin kabul ve red oranına göre 42,31 TL nin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine, 18,89 TL nin davalı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf yararına AAÜT uyarınca 2.059,06 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı taraf yararına AAÜT uyarınca 4.576,32 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
7-Kullanılmayan gider avansı varsa karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ ne istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı