Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/285
KARAR NO : 2023/653
DAVA : Ticari Şirket (Bilgi Alma Ve İnceleme Hakkı İhlali)
DAVA TARİHİ : 14/04/2023
KARAR TARİHİ : 19/07/2023
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Bilgi Alma Ve İnceleme Hakkı İhlali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilince sunulan dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin halihazırda 4 ortaklı olduğu, şirketin ortaklık yapısına göre davacının 25,00 TL değerinde 3864 adet paya karşılık gelen 96.600,00 TL değerinde pay ile şirkete ortak olduğunu, davalının —- ilçesi — – 2188 ada 10 parsel üzerinde bir iş merkezi inşaatı yaptığını, müteahhit firmanın kendi payına düşen dairelerin mülkiyetini kendi adına tescil ettirmemiş olduğunu, davacının hissesine düşen payın kendisine teslimini ve bu hisseden mütevellit kira paylarını talep etmesini engellediğini, davacıya şirketin bahse konu parselde arsa sahiplerine teslim ettiği taşınmaz üzerinde şirket payına düşen dairelerden ve kar paylarından talep etmesine rağmen ödeme yapılmadığı ve bu konuda bir bilgi de verilmediğini, ancak davalı şirketin hissesine düşen bu dairelerden kira geliri elde ettiğini, müvekkilinin, şirket kayıtlarını tetkike yetkisi bulunmakta olup, davalı şirket yetkililerinin bir süredir gerçekleştirilmekte olan fiili engellemeleri nedeniyle, müvekkilinin ortaklıktan doğan bu hakkını hiç ve/veya gereği gibi kullanmasına müsaade etmedikleri, bu konuda daha önce ihtarnameler keşide edildiği, bu ihtarnamelerin gereği olarak müvekkiline şirket kayıtları ve belgeleri üzerindeki tetkik hak ve yetkilerini kullanmasına izin verilmediği gibi ihtarnamelere cevap dahi verilmediği, müvekkilinin huzurdaki bu davayı, ortağı bulunduğu Limited Şirketin kayıtlarını incelemek ve —-. Noterliği 16.11.2000 Tarihli —Yevmiye No’lu “Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi” ile—- 2188 Ada 10 Parsel üzerinde inşaatı tamamlanan iş merkezinde şirketin payına düşen taşınmazların tescilinin şirket adına neden yapılmadığı, 2188 Ada 10 Parsel üzerinde — şirketine ait olan ama halihazırda tescili yapılmamış olan —- nolu bağımsız bölümlerden aylık kaç TL kira geliri elde edildiği, şirket gelirlerinden müvekkiline düşen payın neden ödenmediği, şirketin nakdi ve gayrinakdi malvarlığı ne olduğu, müvekkilinin şirket gelirlerinden bu güne kadar kendisine ödenmesi gereken toplam miktarın ne olduğu konularını öğrenmek ve detaylı bilgi sahibi olmak amacıyla bu davanın ikame edildiği, şirketin yetkililerinde sürdürülen ve söz konusu fiili engellemelerin derhal sona erdirilmesi, şirket kayıtlarının müvekkillince her tür denetime açık olarak incelenmesi, inceleme esas olacak belgelerin mahkemece belirlenecek bir yerde veyahut şirket merkezinde hazır edilmesi, edilmediği takdirde davacıyla birlikte şimdiye kadar yürütülmeye çalışılan söz konusu ortaklığı devamının artık mümkün olmayacağı, birlikte ortağı bulunduğu ve limited şirketin davacı tarafından feshi istemiyle mahkemeye başvurulacağı, bu nedenle doğacak her tür zararın ve masrafların şirkete ait olacağı hususlarında davalıya davetiye ile bildirilmesini; bu nedenlerle TTK.614 maddesi gereği şirketin bütün işleri ve hesapları hakkında inceleme yapabilmesi için izin verilmesini; talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilince sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın öne sürdüğü iddia ve talepleri gerçek dışı ve kötüniyetli olduğundan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının müvekkili şirkette %25 değil %12 hissesi bulunduğunu, davacının şirket tarafından kendisine ödeme yapılmadığı hesap verilmediği gibi iddialarının bir geçerliliğinin bulunmadığını, davacı tarafın TTK. 614. maddesindeki tanımlamaya aykırı olarak huzurdaki davayı açtığını, davacının müvekkili şirketten alacaklarını alamadığı iddiasının da temeli bulunmadığını, davacı taraf 2021 yılında aynı hususa ilişkin Şirkette Bilgi Alma Ve İnceleme Hakkı İhlali davası açtığı, —–. Asliye Ticaret Mahkemesi — ve 23.02.2022 tarihli karar ile davanın reddine karar verildiği ve işbu kararın kesinleşmiş olduğunu, bu nedenlerle haksız, hukuki ve maddi dayanaktan yoksun, kötüniyetli ve ispatlanamayan davanın esastan reddine karar verilmesini; talep etmiştir.
Dava, TTK’nin 614/3. maddesi uyarınca bilgi alma ve inceleme hakkı kullanılmasına izin verilmesi istemine ilişkindir.TTK’nun “Bilgi alma ve inceleme hakkı” başlıklı 614. maddesi;
“(1) Her ortak, müdülerden, şirketin bütün işleri ve hesapları hakkında bilgi vermelerini isteyebilir ve belirli konularda inceleme yapabilir.
(2) Ortağın, elde ettiği bilgileri şirketin zararına olacak şekilde kullanması tehlikesi varsa, müdürler, bilgi alınmasını ve incelemeyi gerekli ölçüde engelleyebilir; bu konuda ortağın başvurusu üzerine genel kurul karar verir.
(3) Genel kurul, bilgi alınmasını ve incelemeyi haksız yere engellerse, ortağın istemi üzerine mahkeme bu hususta karar verir. Mahkeme kararı kesindir.” şeklindedir.
Görüldüğü üzere, 6102 sayılı TTK’nun “Bilgi alma ve inceleme” başlıklı 614/3. maddesinde, genel kurulun bilgi alınmasını ve incelemeyi haksız yere engellemesi halinde, ortağın mahkemeye başvurarak bu hususta talepte bulunabileceği düzenlenmiştir. Yani, genel kurul kararı TTK’nun 614/3. maddeye göre talepte bulunulabilmesinin bir nevi ön şartıdır.(Yargıtay —-. HD 09/06/2014 tarih, — esas, — karar sayılı ilâmı) Bu nedenle, davacı, bilgi almasının ve inceleme yapmasının engellendiği ve bu engellemenin haksız olduğu inancında ise, isteminin genel kurula taşınmasını istemesi gerekir. Eğer genel kurul bu istem hakkında olumsuz karar verir ve davacı da kararı haksız bulursa o taktirde TTK’nin 614/3. maddesi uyarınca Mahkemeden istemde bulunması gerekir.Somut uyuşmazlıkta davacının TTK’nun 614. maddesi gereğince bilgi alma ve inceleme talebi ile davalı şirkete noter vasıtasıyla ihtarname gönderdiği, ancak davacının talebini genel kurula yöneltip keyfiyetin genel kurul tarafından haksız yere engellenmiş olduğuna ilişkin herhangi bir iddia sunulmadığı gibi yasanın ön koşul olarak düzenlediği bu duruma ilişkin bir ispat vasıtasının da sunulmamış olduğu, dolayısıyla TTK’nun 614. maddesinde yer alan koşulların gerçekleşmediği kanaatiyle istemin reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 269,85 TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineyi irat kaydına,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi göre davalı için takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı kesin olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.