Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/900 E. 2023/712 K. 26.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/900 Esas
KARAR NO:2023/712
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 11/11/2022
KARAR TARİHİ: 26/09/2023

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine açılan işbu dava dosyasının incelenmesinde;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 20.10.2020 tarihinde müvekkiline ait —– plakalı araç ile —–plakalı araç arasında, maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini ——– plakalı araç sürücüsünün kazada %100 kusurlu olduğunu kaza nedeniyle müvekkilinin aracında hasar meydana geldiğini hasar nedeniyle araçta değer kaybı olduğunu beyan ederek meydana gelen 100,00-TL Reel Değer Kaybı bedelinin kaza tarihinden itibaren işleyecek olan bankaların uyguladığı en yüksek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında poliçe limiti ile sınırlı olduğunu bu nedenle kusur durumunun tespiti gerektiğini ayrıca değer kaybı oluşmadığı için müvekkili tarafından ödeme yapılmadığını, değer kaybı hesabı yapılacak ise tazminat hesabının, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinin atıf yaptığı —— uygun olarak yapılması gerektiğini, faiz talebinin fahiş olduğunu faiz başlangıç tarihinin ise dava tarihi olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı sigorta şirketine müzekkere yazılarak sigorta poliçesi ve hasar dosyası dosyamız arasına alınmıştır.—— müzekkere yazılarak davaya konu aracın sigorta ve hasar bilgileri istenilmiş olup gelen yazı cevabı dosyamız arasına alınmıştır.—– müzekkere yazılarak dava konusu araçların tescil bilgileri istenilmiş olup gelen yazı cevabı dosyamız arasına alınmıştır.Taraflarca bildirilen delillerin toplanmasından sonra meydana gelen trafik kazası nedeniyle davaya konu araçta değer kaybı oluşup oluşmadığı yine aracın onarımda kaldığı süre sebebi ile davacının araç mahrumiyeti nedeni ile bir zararı oluşup oluşmadığı hususları teknik incelemeyi gerektirdiğinden, dosyanın bilirkişiye tevdi hususunda ——— ara karar ile bilirkişi ücretinin yatırılması için davacı vekiline iki haftalık kesin süre verilmiş ancak kesin süre içinde davacı tarafından bilirkişi ücreti yatırılmamıştır. Davacı vekiline işbu celsede ücreti yatırmadığı takdirde delilden vazgeçmiş sayılacağı ihtar edilmiş olup ihtarat yüzüne karşı yapılmıştır.Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde, davanın niteliği az yukarıda açıklandığı üzere meydana gelen 20.10.2020 tarihli trafik kazası nedeni maddi tazminat talebine ilişkindir. Bilindiği üzere kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur. İspat yüküne ilişkin bu genel kural dikkate alındığında iş bu davada davacı taraf iddiasını ispatla yükümlüdür. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 266. Maddesinde ”Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Ancak genel bilgi veya tecrübeyle ya da hâkimlik mesleğinin gerektirdiği hukukî bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişiye başvurulamaz. Hukuk öğrenimi görmüş kişiler, hukuk alanı dışında ayrı bir uzmanlığa sahip olduğunu belgelendirmedikçe, bilirkişi olarak görevlendirilemez.” düzenlenmesi mevcuttur. İş bu davada da trafik kazası sebebi ile araçta oluştuğu iddia edilen değer kaybı talep edildiğinden bu hususlar mahkememizce resen hukuki bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan hususlardan olmayıp bilirkişi aracılığıyla teknik incelemeyi gerektirmektedir. Hal böyle olmakla ispat yükü kendisinde olan davacı tarafından bilirkişi ücreti yatırılmamış olup yatırılmayacağı da beyan edilmekle, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE;
2-Alınması gereken 269,85 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 80,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye 189,15 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineyi irat kaydına,
3-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 100,00 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
7-Dava şartı arabuluculuk kapsamında arabulucu ————- tarafından ödenen 3.120,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan 6831 sayılı Kanun’a göre yargılama gideri olarak tahsili için Hazine’ye müzekkere yazılmasına,
Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren (2) hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair taraf vekillerinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/09/2023