Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/83 E. 2022/726 K. 19.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/83 Esas
KARAR NO:2022/726

DAVA:Bankalarca Kullandırılan Ticari Kredilerden Ve Ticari Kredili Mevduatlardan Kaynaklanan Davalar (Alacak)
DAVA TARİHİ :03/02/2022
KARAR TARİHİ:19/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan Bankalarca Kullandırılan Ticari Kredilerden Ve Ticari Kredili Mevduatlardan Kaynaklanan Davalar (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilince sunulan dava dilekçesinde özetle; —- sürecinde kabul edilmeyen alacaklarının tespiti ile —- dahil edilmesine karar verilmesi taleplerinin olduğu belirtilmiş, bu kapsamda firmanın bankalarının—borçlusu olduğu, krediler kullandırıldığı, firmanın borçlarını vadesinde ödememesi üzerine—yevmiye numaralı ihtarına ve ihtarın eki hesap ekstresinin borçlu ve kefillerine keşide edildiği ve Banka alacağının muaccel hale geldiği, yine — tarih ve—yevmiye numaralı ihtarı keşide edildiği, bankaları borçlusu— bu dönemde — tarihinden başlamak üzere — yıllık kesin mühlet kararı verildiği, davalı — firmasından olan alacaklarının geçici mühlet —olduğu, ancak sonraki süreçte yargılamanın devam ettiği — Esas sayılı dosyasından verilen ara kararla tarih belirtilmeksizin Banka alacağının oylamada nisap hesabında Banka alacağının geçici mühlet tarihi itibari ile —-dikkate alınmasına ve ödemenin de bu miktar üzerinden— projesinde dahil edilmesine karar verildiği, sonuç olarak; her iki borçlu bakımından da— alacaklarının kabul edilmemiş bulunduğu, bankaları alacağı ile ilgili ayrıntılı hesap dökümlerinin Mahkemesine sunulmuş olmasına rağmen, Mahkeme tarafından ara kararla bildirilen alacak rakamı ile Banka alacak miktarı arasında fahiş farklılıklar olduğu, İİK Madde 308/b hükmü gereğince iş bu dava ile Bankaları alacağının tespiti ile borçlu davalı tarafından itiraza uğrayan işbu alacaklarının —- dahil edilerek ödenmesine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.Davalılar vekilince sunulan cevap dilekçesine özetle, davacı tarafça mahkememiz nezdinde müvekkili — aleyhinde— sürecinde tasdik olunmayan alacaklara ilişkin ikame olunan davada, davaya konu alacak kalemi bakımından müvekkilleri ve davacı taraf ile protokole bağlanmış olduğu, ilgili alacak miktarının da ödeme planı kapsamında davacıya ödenmekte olduğunu, davacı tarafça ikame olunan davaya konu alacak kalemi bakımından tarafların sulh olması nedeniyle yargılama giderleri ve vekalet ücreti bakımından müvekkilleri aleyhinde hüküm kurulmaması gerektiği, davacı tarafça ikame olunan davada, dava dilekçesinde de belirtildiği üzere —kapsamında çekişmeli alacak niteliğinde olması sebebiyle Türk Ticaret Kanunu 5/A kapsamında dava şartı olan arabulucuya başvuru zorunluluğu bulunmadığı, davanın niteliği gereği — projesinin doğal bir uzantısı olması sebebiyle davacı tarafla müvekkilleri arasında arabulucu nezdinde gerçekleştirilecek anlaşmanın —- kapsamında diğer alacaklıların ve davanın taraflarının menfaatlerine halel getirecek nitelikte olduğu, işbu davaya konu alacağın—sayılı dosyası ile— sürecinden geçerek çekişmeli hale geldiği, dolayısıyla 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu m. 16/2 bakımından değerlendirmede bulunulamayacak olduğu ve davanın — aylık hak düşürücü sürenin geçmiş olması sebebiyle reddine karar verilmesi gerekeceği, ayrıca davaya Konu — bakiye bedelin müvekkilleri tarafından imza edilen protokol kapsamında davacı bankaya ödenmekte olduğu, bu nedenle davacı tarafın iş bu davayı ikame etmekte hukuki yararı bulunmadığından bahisle davanın reddine dair karar verilmesi talep olunmuştur.
Dava, —projesine dahil edilmemiş bulunan çekişmeli alacakların —projesine dahil edilerek tahsil edilmesi istemine ilişkindir.Davalılar vekilince aşamalarda davanın İİK’nun 308/b-1 maddesinde öngörülen hak düşürücü süre içinde açılmamış bulunduğu ifade edilmiş olmakla birlikte Mahkememizce, davalılara ilişkin — kararının verildiği —-karar sayılı ilamının hüküm fıkrasını tetkikinde,
“5-İİK’nın 308/b maddesinin birinci uyarınca alacakları itiraza uğramış alacaklıların,tasdik kararının ilânı tarihinden itibaren — ay içerisinde dava açabilecekleri hususunun ihtarına, anılan maddenin ikinci fıkrası uyarınca çekişmeli alacaklara isabet eden payın borçlular tarafından bankaya yatırılmasına yer olmadığına,” şeklinde olduğu, hükümde de belirtildiği üzere İİK’nun 308/b-2 maddesi hükmü gereğince çekişmeli kalan alacağın bankaya yatırılmasına dair karar verilmemiş bulunduğu, dolayısıyla— tasdik kapsamı dışında kalan çekişmeli alacak istemlerinin ileri sürülmesinin herhangi bir süreye bağlı bulunmadığı Mahkememizce değerlendirilmiş, hak düşürücü sürenin dolduğuna ilişkin savunmaya itibar edilmemiştir.Bundan başka davacı vekilince, cevaba cevap dilekçesi ile, —-Tasdik kararının, istinaf incelemesi sonucu kaldırılmasına dair karar verildiği belirtilmiş olmakla Mahkememizce –Bölge Adliye Mahkemesi–Hukuk Dairesinin– Esas ve– karar sayılı ilamı ile;
“(..) — Asliye Ticaret Mahkemesinin –Esas, — Karar —tarihli kararının HMK 353/1b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına, yeniden hüküm tesisine,
2.a— tasdiki taleplerinin ayrı ayrı reddine (.—.) ” dair karar verilmiş olduğu belirlenmiştir.
Davacı vekilince işbu davada, — yargılaması sırasında projeye dahil edilmemiş bulunan bakiye alacaklarının bulunduğu, bu tutarın da —geçici mühlet tarihi itibariyle — olduğundan bahisle, anılan tutarın konkordato projesine dahil edilerek ödenmesine karar verilmesi talep edilmiş olmakla, davaya konu tüm istemler doğrudan —tasdik kararı ile ilintili olup, iddianın sübutu halinde verilecek karar da, çekişmeli alacağın tasdik edilen proje hükümleri gereğince ödenmesi şeklinde olacağından ve —karar sayılı ilamı ile, — tasdik kararı kaldırılıp talebin reddine dair karar verilmiş olmakla, işbu davanın da konusunun kalmadığı Mahkememizce değerlendirilmiş, talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığını,
2-Alınması gerekli — harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan— harcın mahsubu ile kalan bakiye — davacıya iadesine,
3-Avukatlık asgari ücret tarifesinin 6. Maddesine göre davalılar için takdir olunan — vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından herhangi bir masraf yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı tebliğden itibaren — hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.