Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/789 E. 2023/811 K. 24.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/789 Esas
KARAR NO :2023/811
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 10/10/2022
KARAR TARİHİ: 24/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ

Davacı vekili dava dilekçesinde

MÜvekkilinin ticari işler nedeniyle davalıdan alacaklı olduğunu iş bu alacağın tahsili için ——-sayılı dosyası ile takip başlattığını ancak davalının haksız olarak takibe itiraz ettiğini beyan ederek itirazın iptaline asıl alacağa icra takibinde talep edildiği gibi takip tarihinden itibaren değişen oranlarda yıllık reeskont avans faizi işletilmesine en az %20 en fazla %150 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; alacağın zamanaşımına uğradığını, davacı yanın alacağını somutlaştırmadığını, takibe dayanak faturaların müvekkiline gönderilmediğini, müvekkilinin borcunun bulunmadığını beyan ederek davanın reddine davacının %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.—— dosyası dosyamız arasına alınmıştır. İncelemesinde; İncelemesinde; davacı alacaklının davalı borçlu aleyhine cari hesaptan kaynaklanan 153.649,09 TL asıl alacak 126.636,31 TL işlenmiş faiz olmak üzere toplam 280.285,40 TL üzerinden 08/08/2022 tarihli ilamsız takip başlattığı ödeme emrinin borçluya 12/08/2022 tarihinde tebliğ edildiği borçlunun 18/08/2022 tarihinde süresinde borca itiraz ettiği itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğ edilmediği anlaşılmıştır.

Dosya tarafların ticari defter ve kayıtlarını incelemek üzere mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş olup bilirkişi ——— hazırlamış olduğu raporda özetle; tarafların defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğunu, davacı defterlerinin incelenmesi neticesinde takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 153.649,00 TL alacaklı göründüğünü, davalının defterlerinde ise takip tarihi itibariyle davalının davacıya 151.649,09 TL borçlu göründüğünü, 2.500,00 TL tutarındaki uyumsuzluğun davacının kendi defterlerinde davalı aleyhine borç kaydetmiş olmasından kaynaklandığını, temerrüt şartlarının oluşup oluşmadığı hususunda takdirin mahkemede olduğunu ancak oluştuğu kanaatine varılması halinde işleyecek faiz miktarının 76.506,30 TL olduğunu belirtmiştir.Dava, hukuki niteliği itibari —— sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının: Taraflar arasında bir sözleşme bulunup bulunmadığı, davacının sözleşmeden doğan edimlerini ifa edip etmediği, davacının, davalıdan cari hesaptan kaynaklanan alacağı bulunup bulunmadığı, davacı tarafça yapılan icra takibine davalı tarafça yapılan itirazın iptali gerekip gerekmediği hususunda toplanmaktadır.Davacı, davalıya mal/hizmet teslim ettiğini/ifa ettiğinden bahisle alacaklı olarak icra takibinde bulunmuş olup, Türk Medeni Kanunu m:6 gereği icra takibinde talep etmiş olduğu alacağının varlığını ispatlamak ile yükümlüdür.6100 sayılı HMK 200. maddeye göre bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin, yapıldıkları zamanki miktar veya değerleri iki bin beş yüz Türk Lirasını geçtiği takdirde senetle ispat olunması gerekir. Bu hukuki işlemlerin miktar veya değeri ödeme veya borçtan kurtarma gibi bir nedenle iki bin beş yüz Türk Lirasından aşağı düşse bile senetsiz ispat edilemez.Faturaya dayalı alacak taleplerinde tek başına fatura düzenlenmesi akdi ilişkinin varlığını ve mal teslimini ispatlamaz. Yine faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olması da fatura içeriği malların/ hizmetin teslimini/ ifasını kanıtlamaya yeterli değildir.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 222. Maddesinde ” Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK m:222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK m:222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması ve defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK m:222/4).” hükümlerine amirdir.Yukarıda verilen yasa maddeleri ve TTK 82. maddesi gözetildiğinde ticari davalarda, yani iki tarafın tacir olduğu ve dava konusunun ticari işletmeleri ile ilgili olduğu davalarda, ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür.
İİK madde 67 gereğince, itirazın iptali davasının itirazın tebliğinden itibaren, 1 yıl içinde açılması gerekir. Hak düşürücü süreler, dava şartı olup taraflar ileri sürmese de mahkemece resen gözetilir. Somut olayda icra takibindeki, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmemesi nedeniyle İİK’nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü sürenin başlamadığı anlaşıldığından davanın süresi içinde açıldığı kabul edilmiştir.Tüm dosya kapsamı ve yasal deliller birlikte değerlendirildiğinde; taraf defterlerinden taraflar arasında ticari ilişki olduğu sabittir. Davalının kendi defterleri kapsamında 151.649,09 TL davacıya borçlu olduğu sabit olup davalının kendi defterlerindeki kayıtların aksini eş belge ile ispatlamakla yükümlü olup dosyaya buna ilişkin herhangi bir delil sunulmamıştır. Öte yandan taraf defterleri arasındaki uyuşmazlığın davalı defterlerinde kayıtlı bulunmayan 2.500,00 TL tutarlı 02/05/2017 tarihli fatura olup davacı vekili iş bu faturaya konu malı davalıya teslim ettiğini ispatlar nitelikte delil sunmadığından işbu bedel yönünden davanın reddine 151.649,09 TL yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davacı vekili takip öncesi faiz talebinde bulunmuş ise de davalının takip öncesi temerrüde düşürüldüğüne ilişkin dosyaya delil sunulmadığından 126.636,31 TL işlenmiş faiz talebi yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
İİK’nın 67. maddesinin 2.fıkrası hükmünce, icra-inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması ve alacağın likit ve belli olması gerektiği, bu nedenle alacağın likit olması ve diğer icra inkar tazminatına hükmedilebilme şartlarının olayda gerçekleşmesi nedeniyle, hüküm altına alınan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın kısmen KABULÜ ile;
1-Davalının ——– Esas sayılı dosyasında vaki itirazının KISMEN İPTALİ ile, takibin 151.649,09 TL üzerinden takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Hükmedilen alacağın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 10.359,15 TL harçtan peşin alınan 1.478,55 TL harcın mahsubu ile bakiye 8.880,60 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden 24.263,85 TL nisbi vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın reddedilen miktarı üzerinden hesaplanan 16.992,34 TL maktu vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvurma harcı ve 1.478,55 TL peşin harç toplamı: 1.559,25‬ TL ile aşağıda dökümü yazılı yargılama giderinden davanın red %10,08 ve kabul %89,92 oranına göre hesaplanan 1.639,24 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
9-Dava şartı arabuluculuk kapsamında arabulucu Necla Tuğba Tuğrul’a (Sicil no:15545) Hazine tarafından ödenen 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 1.402,75 TL’sinin davalıdan, 157,25 TL’sinin davacıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına, 6831 sayılı Kanuna göre yargılama gideri olarak tahsili için Hazine’ye müzekkere yazılmasına,
Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren (2) hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/10/2023