Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/637 E. 2023/629 K. 12.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/637 Esas
KARAR NO:2023/629
DAVA: 5464 S.K. Uy.Tacirlere Verilen Kurumsal Banka Ve K.Kartlarından Kaynaklanan (5411 S.K. 142/1 Hariç) (İtirazın İptali)
DAVA TARİHİ: 25/08/2022
KARAR TARİHİ: 12/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan 5464 S.K. Uy.Tacirlere Verilen Kurumsal Banka Ve K.Kartlarından Kaynaklanan (5411 S.K. 142/1 Hariç) (İtirazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilince dava dilekçesinde özetle; müvekkil bankanın ——- arasında ——–imzalandığı, davalı kefillerinde işbu sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları, kullandırılan proje kredilerinin ön görülen süre içinde ödenmediği, akabinde —– yevmiye no.lu hesap kat ihtarının keşide edildiği, hesap kat ihtarıyla temerrüde düştükleri, ancak kredi borcunun ödenmediği, akabinde —— sayılı dosyası ile ilamsız İcra takibi açıldığı, davalı borçluların yetkiye, takibe ve fer’ilerine itirazları üzerine takibin durduğu, itirazın alacağı sürüncemede bırakmaya yönelik olduğu belirtilerek, müvekkilin 1.053.869,16 TL nakdi alacağı üzerinden itirazın iptaline, takibin devamına ve %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine; karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılar vekilince sunulan cevap dilekçesinde özetle; dava dışı asıl borçlu şirket hakkında———sayılı dosyası ile konkordato mühlet kararı verildiği, müvekkiller anılan şirketin yetkilileri oldukları, kefiller asıl borçlunun öne sürebileceği itiraz ve def’ileri ileri sürebilecekleri, asıl borçludan talep edilmeyeri alacakların, davalı kefillerden de talep edilemeyeceği, asıl borcun muaccel olmadığı, çünkü, ihtarın asıl borçlu açısından sonuçsuz kalması halinde kefillere müracaat edilebileceği, dolayısıyla TBK’nun 586 m. uyarınca asıl borçlunun ifada gecikmesi halinde kefile başvurulabileceği, bu nedenle temerrüdün oluşmadığı, dava dışı asıl borçlu için takip yasağı bulunduğu için, bu süreç içinde asıl borçlunun temerrüdünden söz edilemeyeceği, muaccel olmayan bir borç için müvekkil kefiller aleyhinde takip yapılamayacağı belirtilerek, davanın reddine karar verilmesini; talep etmiştir.
Dava itirazın iptali istemine ilişkindir.Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, davacı banka nezdinde yerinde inceleme yapılarak rapor alınmasına dair karar verilmiş, bu kapsamda sunulan rapor dosya kapsamına, delil durumuna uygun, denetime elverişli bulunmuş, Mahkememizce de varılan kanaate iştirak olunarak, rapor hükme esas alınmıştır.Mahkememizce davaya konu takip dosyası dosyamız arasına alınmış, davacı bankanın ——- esas sayılı dosyasında asıl alacak, işlemiş faizi ve ——-ile ihtar masrafı alacağı olmak üzere toplamda 1.053.869,16 TL’nin tahsili istemi ile 23/08/2021 tarihinde ilamsız takip başlatıldığı, takibe itiraz üzerine süresi içinde işbu davanın açıldığı belirlenmiştir.Yukarıda açıklandığı üzere Mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi raporu ile, davacı banka kayıtları yönünden yerinde yapılan inceleme neticesinde, davacı banka ile dava dışı kredi lehtarı —– tutarlı ——- imzalandığı, davalıların da bu sözleşmeye müteselsil kefil olduğu, buna istinaden davacı banka tarafından kredi lehtarı, asıl borçlu şirkete nakdi kredi kullandırıldığı, sözleşmenin ——–maddesinde yer alan düzenleme kapsamında sahip olduğu yetkiye istinaden davacı bankanın 29/04/2021 tarihinde hesabı kat ettiği ve keşide ettiği ihtarname ile derhal borcun ödenmesinin ihtar edildiği, ihtarın her iki davalıya 03/05/2021 tarihinde tebliği ile davalıların 04/05/2021 tarihi itibariyle temerrüde düşürülmüş olduğu belirlenmiştir.Kat tarihi itibariyle asıl alacak tutarının yerinde yapılan incelemede; hesap kat ihtarıyla ———— no.lu proje kredilerinden dolayı asıl alacak 1.286.786,28 TL ve gecikme kar payı 58.703,16 TL olmak üzere toplam 1.345.489,44 TL alacak belirlenmiş olduğu, hesap kat ihtarıyla da bu seviyede alacak talep edildiği, ancak takip talebinde asıl alacağın 996.720,11 TL olarak talep edildiği belirlenmiş, taleple bağlı kalınarak bu tutara hükmedilmiştir.Takibe konu gecikme cezası (işlemiş faiz) istemi yönünden ise, sözleşmenin 16.4.3. maddesi gereğince, cari akdi kar payı oranlarının %50 fazlasına kadar oran esas alınacağının düzenlendiği, davacı bankanın proje kredilerine % 9,49 ve % 13,80 oranında fiilen akdi kar payı uyguladığı, proje kredilerine fiilen uygulanan en yüksek kar payı oranının % 13,80 olduğu, bu oran esas alınarak %50 fazlası hesabı ile %20,70 oranının hesaplandığı, ancak davacının takipte %17,94 (aylık 1,495×12=17,94) oranında kar payı talep ettiği, buna göre temerrüde ilişkin her iki davalı yönünden yukarıda yapılan tespitler çerçevesinde takip tarihine kadar 55.133,57 TL gecikme cezası hesaplandığı, ayrıca takibe konu 1.228,68 TL ihtar masrafı isteminin de yerinde olduğu, ancak bu masrafa ilişkin 32,42 TL kar payı/işlemiş faiz isteminin dayanağı bulunmamakla 996.720,11 TL asıl alacak 55.133,57 TL gecikme cezası, 1.228,68 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplamda 1.053.082,36 TL üzerinden takibin devamına dair karar vermek gerekmiştir. Takibe konu alacağın likit olduğu değerlendirilmekle, hükmolunan alacağın %20’si kadar da icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline dair karar vermek gerekmiştir.Davalılar vekilince aşamalarda asıl borçlu şirket hakkında, konkordato istemine dayalı olarak 30/09/2020 tarihinde geçici mühlet, 28/02/2021 tarihinde ise kesin mühlet kararı verildiği, konkordato başvurusu gerekçesi ile sözleşmelerin feshinin yasaklandığı, konkordato nedeniyle borcun muaccel hale geleceğine ilişkin hükümlerin uygulanamayacağından bahisle İİK 296. maddesine aykırı olarak hesabın kat edildiği ileri sürülmüş ise de; yukarıda anıladığı üzere, katın sözleşmeye dayalı olduğu, konkordatodan kaynaklı olduğu iddiasının sübut bulmadığı, nitekim ilk tedbirin Eylül 2020 tarihli, katın ise Nisan 2021 tarihli olduğu belirlenmiştir.Davalılar vekilince ayrıca TBK’nun 586. maddesi gereğince kefile başvuru şartı yönünden ifada gecikme ya da açıkça ödeme güçlüğü şartlarının bulunmadığı ileri sürülmüş ise de; İİK 285. maddesi gereğince borçlarını ödeyemeyen veya ödeyememe tehlikesi altında bulunan kişilerin konkordato talep edebileceği, asıl borçlu şirket hakkında da anılan koşulların gerçekleştiğinden bahisle konkordato projesinin tasdikine dair karar verildiği belirlenmiş, davalı kefillere başvuru için TBK 586. Maddesi koşullarının gerçekleştiği değerlendirilmiştir.Nitekim aynı hususta ——— karar sayılı ilamında; “(..) BK nun 586. maddesine göre, kefil, müteselsil kefil sıfatıyla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girmeyi kabul etmişse alacaklı, borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehnini paraya çevirmeden kefili takip edebilir. Ancak, bunun için borçlunun, ifada gecikmesiyle ihtarın sonuçsuz kalması veya açıkça ödeme güçsüzlüğü içinde olması gerekir.
Asıl kredi borçlusu hakkında konkordato talebinde bulunularak kesin mühlet kararı verildiği anlaşılmakla alacaklının müteselsil kefile başvuru şartı gerçekleşmiştir. Asıl borçluya verilen kesin mühlet kararının müteselsil kefillere sirayet etmesi mümkün olmadığı gibi, genel kredi sözleşme hükümleri teselsül karinesi gereği tacir olmayan müteselsil kefilleri de bağlayıcıdır. Kredi hesabı kat edilmekle alacak muaccel olmuştur.(..)” şeklindeki görüşü de dikkate alınarak davalıların aksi yöndeki itirazına itibar edilmemiştir. Davalılar vekilince ayrıca İİK 303. maddesi yönünden koşulların oluşmadığının ileri sürüldüğü, keyfiyete ilişkin olarak davacının projeye ret oyu verdiğini bildirdiği, ayrıca tasdike ilişkin kararı istinaf ettiği gibi, istinaf kararını da temyiz ettiği belirlenmiş, aksi yöndeki itirazlar yerinde görülmemiştir.

KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile ——— esas sayılı takibine yapılan itirazın kısmen iptali ile, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %17,94 oranında temerrüt faizi işletilmek suretiyle
– 996.720,11 TL asıl alacak ——-
– 55.133,57 TL gecikme cezası
– 1.228,68 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplamda 1.053.082,36 TL üzerinden takibin devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Hükmoluna alacağın %20’si olan 210.616,47 TL icra inkar tazminatının davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 71.936,06 TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 12.728,11 TL harcın mahsubu ile bakiye 59.207,95 TL’nin davalılardan tahsili ile hazineyi irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 132.246,59 TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalılar davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 786,80 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvurma harcı ile 12.728,11 TL peşin harç olmak üzere toplam: 12.808,81‬ TL’nin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 3.000,00 TL bilirkişi ücreti ile 204,00 TL posta masrafı olmak üzere toplam: 3.204,00 TL yargılama giderinden davanın red ve kabul oranına göre hesaplanan 3.201,61 TL’nin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Hazine tarafından karşılanan 1.360,00 TL zorunlu arabuluculuk ücretinin davanın red ve kabul oranına göre hesaplanan 1.358,98 TL’nin davalılardan, 1,02 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineyi irat kaydına,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 12/07/2023