Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/555 E. 2023/289 K. 28.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/555 Esas
KARAR NO: 2023/289
DAVA: İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 25/07/2022
KARAR TARİHİ: 28/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Bankalarca Kullandırılan Ticari Kredilerden Ve Ticari Kredili Mevduatlardan Kaynaklanan Davalar (İtirazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı ——- imzalandığı, davalı —– sözleşmeleri kefil sıfatıyla imzaladığı, sözleşmeye istinaden—- kredi, ——- numaralı kredi kartı ürünleri kullandırıldığı, kredi borcunun ödenmemesi üzerine borçlulara hesapların kat edildiğine ilişkin—— yevmiye no.lu ihtarnamenin gönderildiği, verilen süre içerisinde borcun ödenmemesi nedeniyle alacağın tahsili amacıyla———–Esas numaralı dosyası ile icra takibi başlatıldığı ancak, icra takibine itiraz nedeniyle takibin durduğu, borçluların itirazı haksız ve dayanaksız olduğu İmzalanan sözleşmelere istinaden açılan hesaplara ilişkin ödemeler zamanında yapılmayarak temerrüde düşüldüğü, borçluların itirazı süre kazanmaya yönelik ve kötü niyetli olduğu belirtilerek borçluların yapmış olduğu haksız itirazların iptali ile davalı aleyhine——– sayılı dosyası ile yapılan icra takibinin aynen devamına, alacak üzerinden %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesi, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesi; talebi ile dava edilmiştir.

SAVUNMA:Davalı taraf usulüne uygun dava dilekçesi tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile;——— sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
—— esas sayılı dosyası celp edilmiş incelenmesinde; davacı-takip alacaklısı tarafından davalı-takip borçlusu aleyhine—– tarihinde asıl alacak + işlemiş faiz + gider vergisi+ masraf toplamı 118.670,90 TL tutarındaki alacağın, fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu, ödeme emrinin borçlulara 22/11/2021 tarihinde tebliğ edildiği, 29/11/2021 tarihli itiraz dilekçesi sunulduğu, itiraz dilekçesinde borca ve fer’ilerine itiraz edildiği; icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verilmiş olduğu, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmediği görülmüştür.
Uyuşmazlığın çözümü için dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi rapor içeriğine göre;
Davacı Banka ile davalı şirket arasında —- imzalanmış, diğer davalı ——— müteselsil kefil olarak Sözleşmeyi imzalandığı, yapılan incelemelerde aylık ödemeli kredi ile— —– istinaden —- istinaden kullandırıldığı kanaatine varıldığı, dava konusu kredi alacağı taksitli ticari kredi, —— alacağından kaynaklanmakta olup, kredi türlerine göre alacak tutarları ayrı ayrı hesaplandığı, Davacı Banka tarafından kredinin ödenmemesi nedeniyle 27.10.2021 tarihinde —– yevmiye no.lu ihtarnamesi ile;
– Taksitli krediden dolayı 84.417,91 TL Ana para, İşlemiş gün faiz ve ferileriyle birlikte 84.884,62 TL,
– —-Kredisinden dolayı 4.808,19 TL Ana para, İşlemiş gün faiz ve ferileriyle birlikte 4.823,62 TL,
– Kredi Kartından dolayı 27.050,56 TL Ana para, İşlemiş gün faiz ve ferileriyle birlikte 27.118,27 TL olmak üzere toplam 116.276,66 TL Ana para, İşlemiş gün faiz ve ferileriyle birlikte 116.826,51 TL olduğu ve 7 gün içerisinde borcun ödenmesi belirtildiği, alacaklı Banka tarafında 27.10.2021 tarihinde Muhatap olarak Davalı şirket ——hitaben keşide edildiği, 03 11.2021 tarihinde tebliğ edildiği, verilen 7 gün süreye göre davalı şirketin 11.11.2021 tarihinde temerrüde düştüğü, Keşide edilen İhtarnamede davalı kefilin belirtilmediği ve kefile keşide edilmiş bir ihtar tebligatı ibraz edilmediği için kefil —– açısından takip tarihi itibariyle temerrüdün başladığı kanaatine varıldığı,Dava konusu alacakların tespitinde akdi faiz ve —— üzerinden kat tarihi itibarıyla alacaklar banka kayıtlarından tespit edilmiş, borçluya verilen süre sonuna kadar akdi faiz uygulandığı, borçlulara verilen sürenin sonunda başlayan temerrüt tarihi itibarıyla akdi faiz ve —– kapitalize edilerek temerrüt tarihi itibarıyla borçlunun sorumlu olacağı asıl alacak tespit edildiği, Temerrüt tarihinden itibaren asıl alacağa temerrüt faizi ve — hesaplanarak asıl alacak ile birlikte temerrüt faizi miktarı ve ———ayrı, ayrı tespit edilmiştir. takip tarihi itibariyle hesaplanan tutarlar ile davacı banka talebi karşılaştırılarak kayıt edilebilecek tutar belirlendiği,Aylık ödemeli ticari kredide ödeme planındaki akdi faiz oranı, —- alacağında — azami akdi faiz oranına göre aylık % 1,98 x 12 = %23,76 üzerinden hesaplama yapıldığı,
Taraflar arasında imzalanan —-Müşterinin Temerrüde düşmesi halinde temerrüde düşülen borç için Temerrüdün gerçekleştiği tarihte bankanın Borçlu cari hesaplara uyguladığı en yüksek akdi faiz oranının iki katı oranında temerrüt faizi uygulanacağı belirtilmiş, % 54 Temerrüt faizi talep edildiği,
—- Temerrüt tarihine kadar —– tarafından da talep edilen temerrüt faizi üzerinden faiz hesaplaması yapıldığı, —tarihinde Davalı şirket—— tarihinde tebliğ edilen ihtarnamede verilen 7 gün süreye göre davalı şirket açısından 11.11.2021 tarihinde temerrüt gerçekleştiği; davalı kefile keşide edilmiş bir ihtarname ve tebliği mazbatası ibraz edilmediği için kefil——açısından takip tarihi itibariyle temerrüdün gerçekleştiği kanaatine varıldığı,Bilindiği gibi kefiller, temerrüt tarihi itibarıyla imzaladıkları kefalet limiti kadar sorumlu olmakla birlikte kendi temerrüdünün sonuçlarından kefalet limitiyle bağlı olmaksızın sorumlu oldukları,Dava konusu aylık ödemeli ticari kredi ve —– dolayı davalı kefilin Nakdi ve—– kaydi sorumluluk limiti mevcut iken; Kredi kartında ise 25.000,00 TL’lık kaydi sorumluluk limiti olduğu,Bu durumda kefil davalının aylık ödemeli kredi ile —— dolayı bir limit sınırlaması olmaksızın sorumlu olduğu; Kredi kartından dolayı ise temerrüt tarihi (takip tarihi) itibariyle sorumluluk limitinin 25.000,00 TL olduğu ancak takip tarihinden sonraki işleyecek temerrüt faizi ve ferilerinden sorumlu olacağı, sonuç olarak; Davalı —— asıl borçlu, —– müteselsil kefil sıfatıyla davacı Banka Alacağına karşı sorumlu oldukları,Yapılan hesaplama ve tespitler ile takip talebinde talep edilen tutarlar ve taleple bağlılık ilkesi gereğince sonucunda davalıların sorumluluk tutarlarının;
Asıl Borçlu ————- Açısından;
-Aylık ödemeli kredilerden dolayı 85.058,00 TL Asıl Alacak, 1.398,13 İşlemiş gün faizi, 69,91 TL % BSMV toplam 86.526,04 TL,
——- Kredisinden 4.607,89 TL Asıl Alacak, 38,52 TL İşlemiş gün faizi, 1,93 TL BSMV toplam 4.648,34 TL,
– ——–Kartından dolayı 24.339,87 TL Asıl Alacak, 2.189,55 TL İşlemiş gün faizleri ve BSMV toplam 26.529,43 TL,Olmak üzere toplam 117.703,80 TL alacak için borçlu şirket hakkında takibe devam edilebileceği,
Kefil ———- Açısından;
-Aylık ödemeli kredilerden dolayı 85.058,00 TL Asıl Alacak, 1.398,13 İşlemiş gün faizi, 69,91 TL % BSMV toplam 86.526,04 TL,
———Kredisinden 4.607,89 TL Asıl Alacak, 33,45 TL İşlemiş gün faizi, 1,67 TL BSMV toplam 4.643,02 TL,
– Kredi Kartından dolayı 24.339,87 TL Asıl Alacak, 660,13 TL İşlemiş gün faizi ve BSMV toplam 25.000,00 TL olmak üzere toplam 116.135,60 TL Alacak için kefil davalı hakkında takibe devam edilebileceği,
Takip tarihinden tahsil tarihine kadar;
– Ticari Krediden kaynaklanan Asıl Alacak tutarına % 54,
——–kaynaklanan Asıl Alacak tutarına % 27,36 temerrüt faizi talep edilebileceği bildirilmiştir.
TBK’nın kefalet sözleşmesinin şeklini düzenleyen 583. maddesinin ilk fıkrasında “Kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azamî miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz. Kefilin, sorumlu olduğu azamî miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi şarttır.” hükmü getirilmiş ve kefalet sözleşmesinin geçerliliği bakımından şekli koşullar öngörülmüştür. Somut olayda; kefalete ilişkin şekil şartlarının yerine getirildiği anlaşılmaktadır. Kefalet kabul beyanı sözleşmenin zorunlu unsuru değildir. Bu itibarla, kefaletin şekil şartlarının yerine getirilip getirilmediği hususunda esas alınamaz.
TBK’nın 586. maddesi uyarınca alacaklının müteselsil kefile başvurabilmesi için borçlunun ifada gecikmesi ve ihtarın sonuçsuz kalması veya açıkça ödeme güçsüzlüğü içinde olması gerekir.
6098 sayılı TBK’nın 88 ve 120. maddelerindeki faizle ilgili sınırlama tacirlerin ticari işleri hakkında uygulanmaz. Zira, 6102 sayılı TTK’nın 8/1. maddesi hükmüne göre “ticari işlerde faiz oranı serbestçe belirlenir.”. Somut olayda; dayanak sözleşme “genel kredi sözleşmesi” olup, kullandırılan kredilerin ticari nitelikte olduğu, 6098 sayılı TBK’nın 88. ve 120. maddeleri hükümlerinin ticari işlerde uygulanamayacağı, sözleşmede belirtilen oranda akti ve temerrüt faizi talep edilebileceği anlaşıldığından, bilirkişi raporu ile belirlenen faiz oranı hükme esas alınmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişiden alınan denetime elverişli ve hükme esas alınan rapor içeriğine göre; davalı —- ile davacı banka arasında genel kredi sözleşmesi akdedildiği, diğer davalının müteselsil kefil olarak sorumluluk altına girdiği, davacı banka tarafından kullandırılan kredilerin davalılar tarafından ödenmediği, davacı bankanın bakiye alacağının denetime elverişli bilirkişi raporu ile davalı —açısından toplam 117.703,80 TL, diğer davalı kefil açısından 116.135,60 TL olarak tespit edildiği, alacağın likit ve belirlenebilir olduğu anlaşıldığından, açıklanan gerekçeler ile aşağıdaki şekilde (davalı kefilin sorumluluğu diğer borçlu davalının sorumluluğu ile orantılanarak işlem yapılmış) karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
A) Davalı—- açısından; ———-takibine yapılan itirazın kısmen iptali ile;
-Takibin 85.058,00 TL lik asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %54 oranında faiz işletilmek suretiyle, 85.058,00 TL asıl alacak, 1.398,13 TL işlemiş faiz, 69,91 TL işlemiş temerrüt faizin %5 gider vergisi,
-4.607,89 TL ve 24.339,87 TL lik asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %27,36 oranında faiz işletilmek suretiyle,4.607,89 TL asıl alacak, 38,52 TL işlemiş faiz, 1,93 TL işlemiş temerrüt faizin %5 gider vergisi, 24.339,87 TL asıl alacak, 2.189,55 TL işlemiş faiz ve BSMV olmak üzere toplamda 117.703,80 TL üzerinden devamına, aşan istemin reddine,
B) Davalı —–açısından; ——-takibine yapılan itirazın kısmen iptali ile;
-Takibin 85.058,00 TL lik asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %54 oranında faiz işletilmek suretiyle, 85.058,00 TL asıl alacak, 1.398,13 TL işlemiş faiz, 69,91 TL işlemiş temerrüt faizin %5 gider vergisi,
-4.607,89 TL ve 24.339,87 TL lik asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %27,36 oranında faiz işletilmek suretiyle,4.607,89 TL asıl alacak, 33,45 TL işlemiş faiz, 1,67 TL işlemiş temerrüt faizin %5 gider vergisi, 24.339,87 TL asıl alacak, 660,13 TL işlemiş faiz ve BSMV olmak üzere toplamda 116.135,60 TL üzerinden devamına, aşan istemin reddine,
Hükmolunan alacağın (117.703,80 TL) %20 si [23.540,76 TLnin (davalı ——– 23.227,71 TL sinden sorumlu olmak kaydıyla)] icra inkar tazminatının davalı taraftan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli karar harcı 8.040,35 TL’den peşin olarak yatırılan 2.026,61 TL harcın mahsubu ile 6.013,74 TL bakiye harcın davalılardan (davalı—- 5.893,46 TL sorumlu olmak kaydıyla) müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan toplam 2.026,61 TL harcın davalılardan (davalı ——- 1.986,07 TL ile sorumlu olmak kaydıyla) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 92,20 TL ilk dava masrafı, 285,00 TL tebligat-müzekkere gideri, 1.500,00 TL bilirkişi gideri olmak üzere toplam 1.877,20 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre(%99 kabul) 1.861,90 TL’ sinin davalılardan (davalı——–1.824,66 TL ile sorumlu olmak kaydıyla) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, arta kalanın davacı üzerinden bırakılmasına,
5-Davalı taraflarca sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 18.655,57 TL nispi vekalet ücretinin davalı taraflardan (davalı ——-ile sorumlu olmak kaydıyla) müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 1.320,00 TL’nin davalılardan (davalı —– ile sorumlu olmak kaydıyla) müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle,———-Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı 28/03/2023