Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/506
KARAR NO : 2023/542
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 02/12/2015
KARAR TARİHİ : 20/06/2023
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; davacı tarafından dava dışı — konut alımı için tanzim tarihi ve lehtarı yazılı bulunmayan 140.000,00 TL tutarlı (3) senet verdiğini, dava konusu 45.000,00 TL senedin bu şekilde verildiğini, ancak, dava dışı —konut alımını yapmadığı gibi dava konusu senedi davalıya verdiğini, davalı tarafından — İcra Müdürlüğü’nün —- sayılı dosyası üzerinden hakkında icra takibi başlatıldığını, davalıyı tanımadığını ve borcunun da bulunmadığını bu nedenlerle dava konusu senetten dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davalı ile dava dışı— arasında olan iç ilişkilerin kendisini bağlamadığını, davalının senetten dolayı kambiyo ilişkisini oluşturan soyutluk ilkesi gereği alacaklı bulunduğunu bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; davalı tarafından davacı aleyhine icra takibine konu edilen 15/11/2014 tanzim tarihli 10/01/2015 vadeli 45.000,00 TL bedelli senedin bedelsiz bulunduğundan bahisle İİK’nun 72.maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır.
—. İcra Müdürlüğü’nün —-sayılı takip dosyasının incelenmesinde; 18/09/2015 tarihinde başlatılan takibin alacaklısının …, borçlularının … ve — olduğu; takibin ödenmemiş 1 adet senet açıklaması ile [15/11/2014 tanzim tarihli, 10/01/2015 vadeli, tanzim edeni …, lehtarı — olan ve bu bononun arka ön yüzünde lehtarın beyaza cirosu ile takip alacaklısı –cirosu bulunan 45.000,00 TL bedelli bonoya dayalı olarak] 45.000,00 TL asıl alacak, 3.236,30 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 48.236,30 TL’nin fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; takibin halen devam ettiği; görülmüştür.
—Asliye Ceza Mahkemesi’nin —esas sayılı dava dosyasının incelenmesinde; müşteki– 27/03/2014 tarihli şikayeti üzerine şüpheliler … ve —hakkında — Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 08/04/2014 tarih ve —-soruşturma, —-esas sayılı iddianamesi ile kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan “suç tarihinde ve yerinde şüphelilerin, aldıkları alkolün huzura getirdiği sarhoşluklarının da tesiri ile müşteki/ mağdurun ikamet ettiği apartmanın ziline aralıklarla ve sürekli basmak suretiyle üzerlerine atılı suçu işledikleri[nden] …” bahisle, TCK.nun. 123/1, 37/1 ve 53.maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmış olduğu; yapılan yargılama sonucunda; 15/10/2014 tarih ve —-sayılı kararla müştekinin yargılama sırasında şikayetten vazgeçmiş olması nedeniyle, suçun şikayete tabi olmasından dolayı sanıklar hakkındaki kamu davalarının CMK.nun. 223/8.maddesi uyarınca ayrı ayrı düşürülmesine karar verildiği; kararın temyiz edilmeksizin kesinleşmiş olduğuna ilişkin kesinleşme şerhi verildiği; görülmüştür.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmaları içeriğine göre; Mahkememizce 22/05/2018 tarihli karar ile davanın kabulü ile, davacının, —- İcra Müdürlüğü’nün —- sayılı takip dosyasında; takip konusu yapılan 15/11/2014 tanzim 10/01/2015 vadeli 45.000,00 TL bedelli bonodan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine dair karar verilmiş, davalı yanın istinaf başvurusu üzerine —BAM —-. HDnin : —-Esas—-karar sayılı ilamı ile kesin olmak üzere; —-Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/05/2018 gün, —- Esas, — Karar sayılı kararının kaldırılmasına, davanın reddine dair karar verilmiştir. Davacı vekilince 15/06/2022 tarihli beyan dilekçesi ile özetle; müvekkilinin Nisan 2022’de evinde yaptığı temizlik sırasında, yatak bazasının altında dava dışı lehdar —- eşyaları arasında ekte sunulan sözleşmeyi bulduğu, söz konusu sözleşme 12.11.2014 tarihinde —-ve —- şahitliğinde —– ile … arasında tanzim edildiği, bahsi geçen sözleşmeden de anlaşılacağı üzere senetlerin teminat olarak verildiği, davalıya dava dışı —-borçlandığı, müvekkilin söz konusu anlaşmadan bihaber olduğu gibi yine dava dışı —– ev alacağı şeklinde beyanlarına itibar etmesi sebebiyle verdiği açıkça anlaşıldığı, kaldı ki sözleşmenin arka sayfasında .—- el yazısı ile —-alacaklı olduğunu açıkça kabul ettiği belirtilerek yargılamanın iadesi taleplerinin kabulüne, ileride haksız çıkan taraftan karşılanmak üzere adli yardım talebinin geçici olarak kabulü ile istinaf harcının suç üstü ödeneğinden (Devlet avansından) karşılanmasına, —–. İcra Müdürlüğü’nün —-esas numaralı dosyasında başlatılan icra takibinin öncelikle ihtiyati tedbir yolu ile durdurulmasına, akabinde takibin iptaline, müvekkilin takip konusu yapılan 15/11/2014 tanzim 10/01/2015 vade tarihli 45.000,00 TL bedelli bonodan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi talep edilmiş, Mahkememizce 6100 sayılı HMK 379. maddesi kapsamında ön inceleme yapılıp değerlendirilmesi gereken talep olduğu kanaatiyle talep Mahkememizin işbu esas sırasına kaydedilmiş, İİK.nun 72/3 maddesi uyarınca icra veznesindeki paranın davalı/alacaklıya ödenmemesi için iş bu dava sonuna kadar ihtiyati tedbir konulmasına dair karar verilmiştir. Davalı tarafça tedbir kararına itiraz üzerine 04/10/2022 tarihli celsede itiraz değerlendirilmiş ve itirazın reddine karar verilmiştir. Davalı tarafın istinaf yoluna başvurması üzerine—-BAM — HDnin—- Esas, —–karar sayılı ilamı” 6100 Sayılı HMK 378/1 Maddesinde; “Yargılamanın iadesi talebini içeren dilekçe, kararı veren mahkemece incelenir.”
6100 Sayılı HMK 381 Maddesinde; “Yargılamanın iadesi davası, hükmün icrasını durdurmaz. Ancak dava veya hükmün niteliğine ve diğer hallere göre talep üzerine icranın durdurulmasına ihtiyaç duyulursa, yargılamanın iadesi talebinde bulunan kimseden teminat alınmak şartıyla iade talebini inceleyen mahkemece icranın durdurulması kararı verilebilir. Yargılamanın iadesi sebebi bir mahkeme kararına dayanıyorsa bu taktirde teminat istenmez.” hükümleri düzenlenmiştir.
HMK 114/1-c-ç maddelerinde; mahkemenin görevli olması, yetkinin kesin olduğu hallerde mahkemenin yetkili bulunmasının dava şartı olduğu düzenlenmiştir.Davacı tarafça yargılamanın yenilenmesi davası —-. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılmışsa da, esasen ilk derece mahkemesinin kararı istinaf incelemesi neticesinde Dairemizin 22/05/2021 tarihli —- Esas- — Karar sayılı kararı ile kaldırılmış, yeniden hüküm kurularak davanın reddine karar verilmiştir. İhtiyati tedbir talebinin görevli ve yetkili mahkemece değerlendirilmesi gerekmektedir. —-. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yargılamanın iadesi davasına bakmaya görevli ve yetkili bulunup bulunmadığının kamu düzeniyle ilgili olduğundan mahkemece resen incelenmesi ve sonucuna göre tedbir talebinin ve tedbire itirazın değerlendirilmesi gerekirken bu hususun değerlendirilmemesi usul ve yasaya uygun görülmemiş, davalı vekilinin istinaf başvurusunun resen gözetilen sebeplerle kabulüne, ilk derece mahkemesinin 06/10/2022 tarihli itirazın reddine ilişkin ara kararının kaldırılmasına, davalı itirazının kabulüne, mahkemenin 13/09/2022 tarihli tedbir kararının resen gözetilen sebeplerle kaldırılmasına karar verilmiştir.” şeklindedir.
Tüm dosya kapsamı ve istinaf karar ilamı gözetildiğinde; davacı tarafça ilk derece mahkemesi olarak mahkememizin kabul yönünde verdiği kararı istinaf mahkemesinin kaldırarak ret yönünde verdiği ve kesin olan karardan sonra yeni bulunduğu iddia edilen bir sözleşme metnine dayalı olarak yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunulduğu, HMK 378/1. Maddede, yargılamanın iadesi talebini içeren dilekçenin, kararı veren mahkemece inceleneceğinin düzenlendiği, kesin olarak verilen kararı istinaf mahkemesince verildiği, bu hali ile yargılamanın yenilenmesi talebinin ilgili istinaf mahkemesinden talep edilmesi ve ilgili mahkemece incelenmesi gerektiği anlaşılmış, davacı tarafça Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 25.10.2022 tarih, —-esas, —-karar sayılı ilamı, yargılamanın yenilenmesi talebini değerlendirmesi gerekenin mahkememiz olduğu şeklinde emsal olarak gösterilmiş ise de; karar içeriğinde davamız safahati ile aynı olduğu, sonuçta ilk derece mahkemesinin kabul kararını kaldırıp kesin olmak üzere davanın reddine karar veren bölge adliye mahkemesinin kararını bozan özel daire kararına karşı, yargılamanın iadesi talebi kararı veren mahkemeye verilecek bir dilekçeyle yapılacağından yargılamanın iadesi talep edilen yargılama istinaf yargılaması ise dilekçenin verileceği görevli ve yetkili mahkemenin de ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesi olacağı, bozma kararına göre ilk derece mahkemesi tarafından bölge adliye mahkemesince yapılan yargılamada yargılamanın iadesi gerektiği sonucuna varılması durumunda alt dereceli ilk derece mahkemesinin, üst dereceli bölge adliye mahkemesi kararını kaldırarak yeniden hüküm kurması gerekeceği, fakat bu durumun da dereceli yargılama sistemine aykırı olacağı gerekçesiyle verilen direnme kararının HGK tarafından onanmasına karar verildiği anlaşılmakla davacının yargılamanın yenilenmesine yönelik davasının Mahkememizin görevsiz olması nedeniyle usulden reddine dair karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının yargılamanın yenilenmesine yönelik davasının Mahkememizin görevsiz olması nedeniyle usülden reddine,
2-Alınması gerekli 179,90 TL karar harcının başlangıçta alınan 768,49 TL harçtan mahsubu ile 588,59 TL fazla alınan harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça sarfedilen 482,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.