Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/465 E. 2023/9 K. 10.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/465 Esas
KARAR NO : 2023/9

DAVA : Bankalarca Kullandırılan Ticari Kredilerden Ve Ticari Kredili Mevduatlardan Kaynaklanan Davalar (Menfi Tespit)
DAVA TARİHİ : 20/06/2022
KARAR TARİHİ : 10/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Bankalarca Kullandırılan Ticari Kredilerden Ve Ticari Kredili Mevduatlardan Kaynaklanan Davalar (Menfi Tespit) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı dava dilekçesinde özetle, —- arasında —-, kullanıldığı tarihini takip ——–içerisinde — ödeme yükümlülüğünü yerine getirdiği halde —– aldığını iddia ederek yetkilisi olduğu adı geçen şirketinin ödenmemiş borcu olduğu iddiasıyla davalının tahsil etmeye çalıştığını, iddiasında ısrar etmesi üzerine yapmış olduğu baskı, —— uygulamasına karşı itiraz ettiğini, ortağı ve yetkilisi olduğu, aktif olduğu tarihlerde tasfiye ——– ödediğini, ilgili şirketin ———– sonunda kapanışını gerçekleştirdiğini, uzun yıllar geçmesine rağmen————— geçerek ——– şubesinden borcu devraldığını, gecikmiş olan borcunu ödemesi gerektiğini belirttiklerini, sürekli psikolojik baskı yaparak, rahatsız ederek,——— neden olduklarını, neticeten borca asılsız olduğu gerekçesiyle itiraz ettiklerini, davalı tarafa bu tutumlarından dolayı maddi ve manevi tazminat talep ettiklerini, şirketin borçlu iddialarına itiraz ettiklerini, itirazının kabulü ile maddi ve manevi tazminat talep ettiğini bildirmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, her ne kadar dava dilekçesinde herhangi bir icra dosya numarasından bahsedilmemiş ise de, davacı aleyhine açılan icra takibinin —– açıldığını, yetkili Mahkemenin ——— olduğunu, itirazları doğrultusunda yetkisizlik kararı verilmesini talep ettiklerini, davacı borçlunun davasının reddi ile %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatı ile yargılama giderlerinin davacıya yükletilmesine, 1136 Sayılı Avukatlık Kanununun 4667 Sayılı Kanunla değişik 164/son fıkrası uyarınca karşı taraf vekalet ücretinin —– hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle; menfi tespit ve maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dava dilekçesinin içeriği başlıklı 6100 sayılı HMK madde 119’da;
“(1) Dava dilekçesinde aşağıdaki hususlar bulunur:
a) Mahkemenin adı.
b) Davacı ile davalının adı, soyadı ve adresleri.
c) Davacının Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası.
ç) Varsa tarafların kanuni temsilcilerinin ve davacı vekilinin adı, soyadı ve adresleri.
d) Davanın konusu ve malvarlığı haklarına ilişkin davalarda, dava konusunun değeri.
e) Davacının iddiasının dayanağı olan bütün vakıaların sıra numarası altında açık özetleri.
f) İddia edilen her bir vakıanın hangi delillerle ispat edileceği.
g) Dayanılan hukuki sebepler.
ğ) Açık bir şekilde talep sonucu.
h) Davacının, varsa kanuni temsilcisinin veya vekilinin imzası.
(2) Birinci fıkranın (a), (d), (e), (f) ve (g) bentleri dışında kalan hususların eksik olması hâlinde, hâkim davacıya eksikliği tamamlaması için bir haftalık kesin süre verir. Bu süre içinde eksikliğin tamamlanmaması hâlinde dava açılmamış sayılır.” şeklinde düzenlenmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 119/1-ğ maddesinde: “Açık bir şekilde talep sonucu” dava dilekçesinde olması gereken zaruri unsur olarak sayılmıştır. Akabinde aynı maddenin ikinci fıkrasında eksiklik olması hâlinde, hâkim tarafından davacıya eksikliği tamamlamak üzere bir haftalık kesin süre verileceği emredici bir şekilde düzenlenmiştir. Yine ikinci fıkrada eksikliğin verilen süre içerisinde tamamlanmaması hâlinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği hüküm altına alınmıştır.
Taleple bağlılık ilkesi uyarınca, dava konusunu davacı belirler. Mahkeme ancak davacı tarafından belirlenen konuda karar verebilir. Davacının talep etmediği bir şey hakkında karar verilemez. Mahkemece talepten —–verilebilir ise de dava sonucunda kurulacak hükmün sınırını, tarafların karara bağlanmasını istediği talep sonucu belirler. Bu nedenle talep sonucu yeterince açık değilse hâkimin davayı aydınlatma ödevi (HMK. m. 31) kapsamında açık olmayan talep sonucunu açıklatması gerekir.
Dava dilekçesinde borca itiraz, maddi ve manevi tazminat taleplerinin ileri sürüldüğü, harca esas değer olarak davalının davacıya gönderdiği ihtarnamede yazılı olan borç tutarı 30.500,00 TL nin gösterildiği anlaşılmakla 1. celse davacı asile dava dilekçesinde belirttiği hususlar kapsamında davalıdan hangi hukuki sebebe dayanarak hangi tutarda ve hangi alacak kalemini talep ettiği hususunda HMK 31 ve HMK 119/1-ğ bendi uyarınca bir haftalık kesin süre verilmesine, aksi takdirde davanın açılmamış sayılacağının ihtarına karar verildiği, davacının aynı celsede; —— sonucunda kapanışı yapılan yetkilisi —- adına —yılında kredi çekmiştim ve sunduğum belgelerden de görüleceği üzere borcu ödedim, buna rağmen davalı tarafça borcun ödenmediği gerekçesi ile tarafıma 10 yıldır ihtarname, telefon yoluyla ulaşılmakta bu da beni ve ailemi rahatsız etmektedir, benim talebim hem davalıya bahse konu krediden dolayı borçlu olmadığım hem de davanın bahsettiğim eylemlerinden dolayı zarar görmem nedeniyle maddi ve manevi tazminata ilişkindir” şeklinde beyanda bulunduğu, kesin süre sonunda vermiş olduğu dilekçede ise; harca esas değer olarak “50.000,00 TL manevi tazminat” olarak gösterildiği, dava olarak maddi ve manevi tazminat davası olarak belirtildiği, içerikte; 2004-2005 yılları arasında yetkilisi olduğu şirket üzerine çekilen krediyi 6 ay vadede geri ödediği takdirde aradan geçen yıllardan sonra davalının tarafına tebliğ,———olduğu iddiası ile sürekli rahatsız edildiğini, maddi ve manevi olarak ailece huzursuz olduğunu, borcunun olmadığının belgelerden anlaşıldığını, 10 yılı aşkın bir zamandan beri bu konu için her türlü baskılardan ötürü maddi ve manevi tazminat talebinin kabulünü talep ettiğini beyan etmiştir. Davacı 2. Celsede ise maddi tazminat talebinin olmadığını, manevi tazminat talebinin olduğunu bildirmiştir. Verilen süreye rağmen sunulan dilekçeler ile duruşmadaki beyanları ile talebin somutlaştırılamadığı şöyle ki; harca esas değerlerin her iki dilekçede farklı gösterildiği, dava dilekçesinde gösterilen değerin sonraki dilekçe ile artırıldığı, başlangıçta bulunan maddi tazminat talebinden son aşamada vazgeçtiği ancak hem dava dilekçesinde hem de 22/11/2022 tarihli dilekçede maddi ve manevi tazminat ile menfi tespite yönelik alacak kalemlerinin ayrı ayrı kuruşlandırılamadığı- somutlaştırılamadığı, bu haliyle esas hakkında hüküm verilirken kabul-ret miktarının net olarak belirli olması gerektiğinden açık bir şekilde talep sonucunun belirli olmaması nedeniyle HMK 119/1-ğ ve 119/2 maddesi kapsamında davanın açılmamış sayılmasına dair karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının HMK 119/1-ğ ve 119/2 maddesi kapsamında AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Alınması gereken 179,90 TL harçtan başlangıçta yatırılan 520,87 TL harçtan mahsubu ile 340,97 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafın yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK.333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
5-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki —– maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6831 sayılı Kanuna göre davanın açılmasına sebebiyet veren davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.